Giriş

Bize Hasan b. Ömer, ona Mu'temir, ona babası (Süleyman b. Tarhan), ona Ebu Miclez, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etti: "Rasulullah (sav) Zeyneb bt. Cahş ile evlendiği zaman insanları düğün yemeğine davet etti, onlar da yemek yediler, sonra oturup sohbete koyuldular. Enes dedi ki: Rasulullah (sav) kalkmak için hazırlandı. Fakat onlar kalkmadılar. Onların kalkmadıklarını görünce kendisi kalktı. Rasulullah (sav) kalkınca, Orada bulunanlardan bazıları da kalktı. Üç kişi oturmaya devam ett. Hz. Peygamber Zeyneb'in odasına girmek için geldiği halde, onlar hala oturuyorlardı. (Hz. Peygamber tekrar dönüp gitti.) Sonra onlar kalkıp gittiler. Enes dedi ki: Akabinde ben gidip Hz. Peygamber'e (sav) onların gittiğini haber verdim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) geldi ve içeriye girdi. Ben de Hz. Peygamber'le (sav) beraber içeriye girmek istedim. Hz. Peygamber (sav) bu sırada benimle kendisi arasına (kapıdaki) perdeyi sarkıttı." Bu olay üzerine şu ayet nazil oldu.'Ey iman edenler, Peygamber'in evlerine yemeğe davet edilmeden, vakitli vakitsiz girmeyin. Bu, Allah katında büyük bir günahtır.' (Ahzâb, 33/53)


Açıklama: Ayetin tamamının meali için bkz. "Ey iman edenler! Peygamberin evine size yemek için izin verilmediği vakit asla girmeyin, fakat çağrıldığınızda -erkenden gidip yemeğe hazırlanmasını beklemeksizin- girin, yemeğinizi yiyince hemen dağılın, söze dalıp oturmayın; bu davranışınız peygamberi rahatsız ediyor, size söylemeye çekiniyor, oysa Allah hak olanı açıklamaktan çekinmez. Peygamber hanımlarından bir şey istediğinizde, onlar perde arkasında iken isteyin; bu sizin kalplerinizin de onların kalplerinin de temiz kalması için en uygunudur. Resûlullah’ı üzmeye hakkınız yoktur, kendisinden sonra ebedî olarak eşleriyle de evlenemezsiniz, sizin bunu yapmanız Allah katında büyük bir günahtır." (el-Ahzâb, 33/53).

    Öneri Formu
22200 B006271 Buhari, İsti'zan, 33

Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona da İbn Şihâb, ona da Enes b. Malik (ra) –ki Enes, Rasulullah (sav ) Medine'ye geldiğinde on yaşında imiş- şöyle rivayet etti: İşte o zaman annem ve teyzelerim benden Peygamber'in (sav) hizmetine devam etmemi istiyorlardı. Ben de Peygamber'e (sav) on sene hizmet ettim. Rasulullah (sav) vefat ettiği zaman ben yirmi yaşındaydım. (Bu yüzden) indirildiği sırada hicâb olayını insanların en iyi bileni ben oldum. Bu olay ilk defa Rasulullah'ın (sav) Zeyneb bt. Cahş ile evlenmesi sırasında oldu. Peygamber (sav), Zeyneb ile evlenmesi dolayısı ile damat olmuştu. Akabinde insanları düğün yemeğine davet etti. Gelenler yemekten yediler. Sonra çıktılar. Aralarından birkaç kişi, Peygamber'in (sav) yanında kaldı ve bu kalış sürelerini epey uzattılar. Peygamber (sav), onların çıkıp gitmeleri için dışarı çıktı, ben de Onunla (sav) birlikte çıktım. Rasulullah (sav) yürüdü, ben de yürüdüm. Nihayet Aişe’nin odasının eşiğine geldi. Sonra insanların çıkıp gittiklerini zannetti ve geri döndü. Ben de Onunla (sav) birlikte geri döndüm. Sonunda Zeyneb'in yanına girince bir de gördü ki o kişiler yerlerinden kalkmayıp hâlâ oturmaktalar. Bunun üzerine Rasulullah (sav) tekrar geri döndü, ben de onunla birlikte döndüm. Sonunda yine Aişe’nin odasının eşiğine vardığında, insanların çıkmış olduklarını düşündü. Geriye döndü, ben de beraberinde döndüm. Bu sefer gördük ki, onlar çıkıp gitmişler. Peygamber (sav) benimle kendisi (sav) arasına perde çekti ve hicâb emri de indirildi.


    Öneri Formu
14984 B005166 Buhari, Nikah, 67

Bize Haccac b. Minhâl, ona Abdullah b. Ömer en-Nümeyrî, ona Yunus, ona ez-Zührî, ona da Urve b. Zübeyr, Said b. Müseyyeb, Alkame b. Vakkas ve Ubeydullah b. Abdullah, Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiş ve her bir râvi bana hadisin bir bölümünü aktarmıştır: Peygamber (sav) bir sefere çıkmak istediği zaman eşleri arasında kura çeker ve hangisine kura çıkarsa onunla sefere çıkardı. Yine çıktığı bir sefer için aramızda kura çekti ve kura bana çıktı. Ben de örtü ayetinin (Ahzâb, 59) inmesinden sonra Hz. Peygamber (sav) ile sefere çıktım.


    Öneri Formu
29208 B002879 Buhari, Cihad, 64

Bize Ebu Ma’mer, ona Abdulvâris, ona Abdulaziz b. Suhayb, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Peygamber Efendimiz (sav), ekmek ve etle düğün yemeği verilerek, Zeynep bt. Cahş ile gerdeğe girdi. Ben insanları, düğün yemeğine davet etmek üzere görevlendirilmiştim. Bir grup eve gelerek yemeğini yiyor, çıkıyor, sonra başka bir grup yemeğini yiyip evden ayrılıyordu. Yemeğe çağırabileceğim başka kimse kalmamıştı. Peygamber Efendimiz'e (sav) dedim ki “Ey Allah'ın Peygamberi! Çağırabileceğim başka kimse kalmadı.” Efendimiz (sav), “Yemeğinizi kaldırın” diye buyurdu. Fakat üç grup evin içinde (koyu bir) sohbete dalıp kalmışlardı. Peygamber Efendimiz (sav), çıkıp Aişe’nin odasına gitti. Ona “Selam size ev halkı! Allah'ın rahmeti üzerinize olsun!” dedi. Aişe, Efendimiz'e (sav) “Selam ve Allah'ın rahmeti Senin de üzerine olsun! (Yeni) hanımını nasıl buldun? Allah (cc) (onu) Sana mübarek eylesin!” dedi. Peygamber (sav) sırasıyla hanımlarının hepsini dolaşıyor ve onlara Aişe’ye söylediği sözlerin benzerini söylüyor, onlar da Efendimiz'e (sav) Aişe’nin söylediği gibi sözler söylüyorlardı. Bundan sonra Peygamber (sav), geri döndü ve üç grup kişinin hâlâ evde oturup konuşmakta olduğunu gördü. Rasulullah (sav), çok utangaçtı. Bu sebeple tekrar Aişe’nin odası tarafına çıkıp gitti. Nihayet o topluluğun çıkıp gittiklerini kendisine ben mi haber verdim, yoksa başkası tarafından mı haber verildi bilmiyorum. Biraz sonra Rasul-i Ekrem (sav), döndü. Nihayet ayağını kapının eşiğine koyunca, bir ayağı içeride, diğer ayağı dışarıda iken kendisiyle benim arama (kapı) perdesini sarkıtıp indirdi. Ve bu sırada Hicâb ayeti (el-Ahzâb 33/53) indirildi.


    Öneri Formu
32776 B004793 Buhari, Tefsir, (Ahzab) 8

Bize İshâk b. Mansûr, ona Abdullah b. Bekir es-Sehmî, ona Humeyd, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) Zeyneb bt. Cahş ile evlendiği zaman insanlara düğün ziyafeti verip ekmek ve et yedirdi. Sonra zifaf gecesinin sabahında yapageldiği gibi, müminlerin annelerinin hücrelerine doğru çıkıp onlara selam veriyor, dua ediyor, onlar da kendisine selam veriyor ve dua ediyorlardı. Peygamber (sav), bu dolaşmadan kendi evine döndüğü zaman sohbete dalmış iki kişi gördü. Efendimiz (sav), onların [lafa daldıklarını] görünce tekrar evinden geriye döndü. Bu sırada o iki kişi de Rasulullah’ın (sav) kendi evinden çıktığını görünce derhal yerlerinden fırladılar. Bu iki kişinin çıkışlarını Ona (sav) ben mi haber verdim, yoksa başkası tarafından mı haber verildi bilmiyorum. Akabinde [Efendimiz (sav)] döndü ve eve girdi ve benimle kendisi arasına kapının perdesini sarkıtıp indirdi. Ve (bu sırada) Hicâb ayeti indirildi. Ve İbn Ebu Meryem şöyle dedi: Bize Yahya b. Eyyub, ona da Humeyd et-Tavîl, Enes’ten Rasul-i Ekrem’e (sav) dair şunları işittiğini haber verdi.


    Öneri Formu
32777 B004794 Buhari, Tefsir, (Ahzab) 8

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona da Amr b. Ebu Amr, İkrime'nin şöyle dediğini rivayet etti: Irak halkından bir grup İbn Abbas'a: Ey İbn Abbas! İçinde bulunan emirlerle emrolunduğumuz halde, hiç kimsenin kendisiyle amel etmediği Allah'ın (ac): "Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur..." (Nur, 24/58) ayeti hakkında görüşün nedir? diye sormuşlar. Ka'neb, (Abdullah b. Mesleme, bu ayeti kerimeyi sonunda yer alan) "O, hakkıyla bilendir ve hikmet sahibidir" (kısmına) kadar okudu. Bunun üzerine İbn Abbas cevap olarak şöyle dedi: Allah mü'minlere karşı çok yumuşak ve merhametlidir. Örtünmeyi sever. (Bu ayeti kerime nazil olduğu sıralarda) insanların evlerinde perdeler ve özel hazırlanmış (kilitli) odalar yoktu. Bazen hizmetçiler, çocuklar yahut da adamın (yanında, başkasından) öksüz kalmış kız çocuğu adam hanımı ile cinsi münasebette iken odasına girebiliyordu. İşte bu yüzden Allah (cc) bu açık saçıklık vakitlerinde onlara (içeri girmek için) izin istemeyi emretti. (Sonra da) onlara örtüyü ve birçok nimeti verdi. (Örtü ve nimetler verildikten sonra artık) bununla amel eden bir kimseyi görmedim. [Ebû Davud şöyle dedi: Ubeydullah ile Atâ rivayet ettikleri (bir önceki) hadis, bu hadisi zayıflatmaktadır.]


    Öneri Formu
34318 D005192 Ebu Davud, Edeb, 129, 130

Bize Haccac b. Minhâl, ona Abdullah b. Ömer en-Nümeyrî, ona Yunus, ona ez-Zührî, ona da Urve b. Zübeyr, Said b. Müseyyeb, Alkame b. Vakkas ve Ubeydullah b. Abdullah, Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiş ve her bir râvi bana hadisin bir bölümünü aktarmıştır: Peygamber (sav) bir sefere çıkmak istediği zaman eşleri arasında kura çeker ve hangisine kura çıkarsa onunla sefere çıkardı. Yine çıktığı bir sefer için aramızda kura çekti ve kura bana çıktı. Ben de örtü ayetinin (Ahzâb, 59) inmesinden sonra Hz. Peygamber (sav) ile sefere çıktım.


    Öneri Formu
280425 B002879-2 Buhari, Cihad, 64

Bize Haccac b. Minhâl, ona Abdullah b. Ömer en-Nümeyrî, ona Yunus, ona ez-Zührî, ona da Urve b. Zübeyr, Said b. Müseyyeb, Alkame b. Vakkas ve Ubeydullah b. Abdullah, Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiş ve her bir râvi bana hadisin bir bölümünü aktarmıştır: Peygamber (sav) bir sefere çıkmak istediği zaman eşleri arasında kura çeker ve hangisine kura çıkarsa onunla sefere çıkardı. Yine çıktığı bir sefer için aramızda kura çekti ve kura bana çıktı. Ben de örtü ayetinin (Ahzâb, 59) inmesinden sonra Hz. Peygamber (sav) ile sefere çıktım.


    Öneri Formu
280426 B002879-3 Buhari, Cihad, 64

Bize İshâk b. Mansûr, ona Abdullah b. Bekir es-Sehmî, ona Humeyd, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) Zeyneb bt. Cahş ile evlendiği zaman insanlara düğün ziyafeti verip ekmek ve et yedirdi. Sonra zifaf gecesinin sabahında yapageldiği gibi, müminlerin annelerinin hücrelerine doğru çıkıp onlara selam veriyor, dua ediyor, onlar da kendisine selam veriyor ve dua ediyorlardı. Peygamber (sav), bu dolaşmadan kendi evine döndüğü zaman sohbete dalmış iki kişi gördü. Efendimiz (sav), onların [lafa daldıklarını] görünce tekrar evinden geriye döndü. Bu sırada o iki kişi de Rasulullah’ın (sav) kendi evinden çıktığını görünce derhal yerlerinden fırladılar. Bu iki kişinin çıkışlarını Ona (sav) ben mi haber verdim, yoksa başkası tarafından mı haber verildi bilmiyorum. Akabinde [Efendimiz (sav)] döndü ve eve girdi ve benimle kendisi arasına kapının perdesini sarkıtıp indirdi. Ve (bu sırada) Hicâb ayeti indirildi. Ve İbn Ebu Meryem şöyle dedi: Bize Yahya b. Eyyub, ona da Humeyd et-Tavîl, Enes’ten Rasul-i Ekrem’e (sav) dair şunları işittiğini haber verdi.


    Öneri Formu
287106 B004794-2 Buhari, Tefsir, (Ahzab) 8

Bana Zekeriya b. Yahya, ona Ebu Usame, ona Hişam b. Urve, ona da Urve b. Zübeyr, Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Sevde bt. Zem'a, örtü ayeti indikten sonra bir ihtiyacı için evin­den dışarı çıkmıştı. Sevde iri yapılı bir kadındı. Bu sebeple kendisini tanıyanlara (örtülü olsa da) gizli olmazdı (tanırlardı). Bu defa Ömer b. Hattâb onu dışarıda gördü ve "ey Sevde, vallahi sen bize tanınmayacak (bir yapıda) değilsin. Bir bak bakalım, sen ne halde evinin dışına çıkıyorsun?" dedi. Aişe (rivayetine devamla) der ki: Bunun üzerine Sevde evine dö­ndü. O sırada Rasulullah benim odamda idi, akşam yemeği ye­mekteydi, elinde de etli bir kemik vardı. Bu hâlde iken Sevde içeri girdi ve "ey Allah'ın Rasulü, ben bir kısım ihtiyacım için evimden çıkmıştım. Ömer bana şöyle şöyle söyledi" dedi. Aişe devamla der ki: Bunun üzerine Allah, Peygamber'ine vahiy gönderdi. Sonra vahiy hâli üzerinden kalktı ve kemik elinde ol­duğu hâlde ve onu yere koymaksızın Sevde'ye "Siz kadınlara kendi ihtiyaçlarınız için ev­lerinizden dışarı çıkmanıza izin verilmiştir" buyurdu.


    Öneri Formu
32778 B004795 Buhari, Tefsir, (Ahzab) 8