204 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Yezid, ona Behz b. Esed, ona Şube, ona Hakem, ona İbrahim, ona da Esved şöyle rivayet etmiştir: "Aişe Berîre’yi satın alıp azat etmek istedi, fakat (Berîre’nin) sahipleri, velâyet hakkının kendilerinde kalmasını şart koştular. Hz. Âişe bu durumu Rasulullah’a (sav) anlattı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ‘Onu satın al ve azat et. Çünkü velâyet hakkı, azat edene aittir’ buyurdu. Berîre azat edilince, evliliğini devam ettirme konusunda tercih kendisine bırakıldı. Sonra Rasulullah’a (sav) bir et getirildi. Kendisine ‘Bu et, Berîre’ye verilen sadakadan (kalan bir parça)’ denildi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) ‘bu et, ona sadakadır ama bize hediye olarak gelmiştir’ buyurdu. Berîre’nin eşi hür bir adamdı."
Açıklama: Velâ hakkı, azad edilen kölenin nesep yönünden varisleri bulunmaması durumunda azad eden kişinin ona miraşçı olmasıdır.
Bize İbn Ebu Meryem, ona Nâfi' b. Yezîd, ona Cafer b. Rebîa, ona İbn Şihâb, ona Ümmü Seleme'nin arkadaşlarından Hind bt. Haris el-Firâsiyye, ona da Hz. Peygamber'in (sav) eşi Ümmü Seleme şöyle söylemiştir: "Rasulullah (namazda) selam verirdi. O, mihrabdan ayrılmadan önce kadınlar mescidden çıkar ve evlerine girerdi." İbn Vehb dedi ki: Bize Yunus, ona İbn Şihâb, ona da Hind el-Firâsiyye rivayet etmiştir. Osman b. Ömer dedi ki: Bize Yunus, ona ez-Zuhrî, ona Hind el-Firâsiyye rivayet etmiştir. Zübeydî şöyle dedi: Bana ez-Zührî, ona da Hind bt. Haris el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. Bu kadın Ma'bed b. Mıkdâd'ın eşiydi. Ma'bed de Zühre oğullarının yeminli dostuydu. Hind de Hz. Peygamber'in (sav) eşlerinin yanlarına girer çıkardı. Şuayb, dedi ki: Bize ez-Zührî, ona da Hind el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. İbnu Ebu Atîk de şöyle dedi: Bize ez-Zührî, ona Hind el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. Leys dedi ki: Bize Yahya b. Said, ona ez-Zührî, ona Kureyş'ten bir kadın, o da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir..
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Said b. Ebu Meryem arasında inkita vardır.
Bize İbn Ebu Meryem, ona Nâfi' b. Yezîd, ona Cafer b. Rebîa, ona İbn Şihâb, ona Ümmü Seleme'nin arkadaşlarından Hind bt. Haris el-Firâsiyye, ona da Hz. Peygamber'in (sav) eşi Ümmü Seleme şöyle söylemiştir: "Rasulullah (namazda) selam verirdi. O, mihrabdan ayrılmadan önce kadınlar mescidden çıkar ve evlerine girerdi." İbn Vehb dedi ki: Bize Yunus, ona İbn Şihâb, ona da Hind el-Firâsiyye rivayet etmiştir. Osman b. Ömer dedi ki: Bize Yunus, ona ez-Zuhrî, ona Hind el-Firâsiyye rivayet etmiştir. Zübeydî şöyle dedi: Bana ez-Zührî, ona da Hind bt. Haris el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. Bu kadın Ma'bed b. Mıkdâd'ın eşiydi. Ma'bed de Zühre oğullarının yeminli dostuydu. Hind de Hz. Peygamber'in (sav) eşlerinin yanlarına girer çıkardı. Şuayb, dedi ki: Bize ez-Zührî, ona da Hind el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. İbnu Ebu Atîk de şöyle dedi: Bize ez-Zührî, ona Hind el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. Leys dedi ki: Bize Yahya b. Said, ona ez-Zührî, ona Kureyş'ten bir kadın, o da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Vehb arasında inkita vardır.
Bize İbn Ebu Meryem, ona Nâfi' b. Yezîd, ona Cafer b. Rebîa, ona İbn Şihâb, ona Ümmü Seleme'nin arkadaşlarından Hind bt. Haris el-Firâsiyye, ona da Hz. Peygamber'in (sav) eşi Ümmü Seleme şöyle söylemiştir: "Rasulullah (namazda) selam verirdi. O, mihrabdan ayrılmadan önce kadınlar mescidden çıkar ve evlerine girerdi." İbn Vehb dedi ki: Bize Yunus, ona İbn Şihâb, ona da Hind el-Firâsiyye rivayet etmiştir. Osman b. Ömer dedi ki: Bize Yunus, ona ez-Zuhrî, ona Hind el-Firâsiyye rivayet etmiştir. Zübeydî şöyle dedi: Bana ez-Zührî, ona da Hind bt. Haris el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. Bu kadın Ma'bed b. Mıkdâd'ın eşiydi. Ma'bed de Zühre oğullarının yeminli dostuydu. Hind de Hz. Peygamber'in (sav) eşlerinin yanlarına girer çıkardı. Şuayb, dedi ki: Bize ez-Zührî, ona da Hind el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. İbnu Ebu Atîk de şöyle dedi: Bize ez-Zührî, ona Hind el-Kuraşiyye rivayet etmiştir. Leys dedi ki: Bize Yahya b. Said, ona ez-Zührî, ona Kureyş'ten bir kadın, o da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Osman b. Ömer arasında inkita vardır.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, o ikisine Ebu Muaviye; (T) Bize Süveyd b. Said, ona Ali b. Mushir, onlara el-A'meş; (T) Bize İshak b. İbrahim –hadis onun lafızlarıyla nakledilmiştir-, ona İsa b. Yunus, ona el-A'meş, ona Ebu Süfyan, ona da Cabir, Ebu Said el-Hudrî'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: (Ebu Said el-Hudrî) Resûlullah’ın (s.a.v.) yanına girdi. O'nu (sav), yerdeki bir hasır üzerinde namaz kılarken ve secdesini o hasıra yaparken gördü.
Bize Yakub b. İbrahim, ona İsmail b. Uleyye, ona Abdülaziz b. Suhayb, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Hayber'e gazaya çıktı ve Hayber yakınlarında karanlık vakitte sabah namazını kıldık. Hz. Peygamber (sav) bir bineğe bindi, Ebu Talha da bindi, ben de Ebu Talha'nın terkisinde idim. Hz. Peygamber (sav) Hayber sokaklarında dolaştı. Dizlerim Hz. Peygamber'in (sav) baldırına değince elbisesi, baldırından açılıverdi, baldırının beyazlığını görüverdim. Hz. Peygamber (sav) şehre girdiğinde 'Allahu ekber! Hayber düştü! Biz düşman toprağına vardığımızda uyarılanların sabahı ne kötüdür' buyurdu. Onu üç kere söyledi. Hayberliler işlerine güçlerine çıkmışlardı, (tam o sırada Hz. Peygamber'i görünce) 'Vallahi! Muhammed!' dediler. -Abdülaziz ve ashabımızdan biri, 'Muhammed ve beş bölükten oluşan ordusu!' ifadesini zikretmiştir- Hayber'i kılıç zoru ile fethettik ve esirler toplandı. Dihye el-Kelbî gelip 'Yâ Rasulullah! Bana esirlerden bir cariye ver!' dedi. Hz. Peygamber (sav) de 'Gidip bir cariye alıver' buyurdu. O da Safiye bt. Huyey'i aldı. Biri, Hz. Peygamber'e (sav) gelip 'Ey Allah'ın Rasulü, Dihye'ye Kureyza ve Nadîr'in efendisinin kızı Safiye'yi verdin. Halbuki o sadece sana uygun düşer' dedi. Hz. Peygamber (sav), 'Onu, Safiye ile birlikte çağırın' buyurdu. Dihye, Safiye'yi getirdi. Rasulullah (sav) Safiye'yi görünce Dihye'ye, 'Esirlerden onun dışında birini alıver' buyurdu. Rasulullah (sav) onu azat edip kendisi ile evlendi. Sabit, Enes'e 'Ey Ebu Hamza! Onun mehri ne idi?' dedi. Enes de 'Kendisi idi. Hz. Peygamber (sav) onu azat etti ve evlendi' dedi. Hatta yolda iken Ümmü Süleym, onu Hz. Peygamber (sav) için hazırlayıp Hz. Peygamber'e (sav) geceleyin sundu. Rasulullah (sav) da damat olarak sabaha kavuştu. Sonra, 'Yanında yiyecek bir şey olan onu getirsin' buyurdu. Hz. Peygamber (sav) bir örtü serdi. Biri kuru hurma, diğeri yaş hurma, beriki de yağ getirdi. -Zannediyorum Ravi Sevîk'i de saydı.- Hepsini karıştırıp yemek yapıverdiler. İşte bu, Hz. Peygamber'in (sav) düğün yemeği oldu."
Bize Davud b. Muaz, ona Abdulvâris; (T) Bize Yakub b. İbrahim, -mana olarak-, ona İbn Uleyye, ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Enes şöyle demiştir: "Hayber'de esirler toplanınca Dıhye gelip 'Ey Allah'ın Rasulü, bana esirlerden bir cariye ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'gidip bir cariye al' buyurdu. Bunun üzerine Dıhye esirler arasından Safiye bt. Huyey'i aldı. Bir adam Hz. Peygamber'e (sav) gelip 'Ey Allah’ın Rasulü! Dıhye'ye Kureyza ve Nadîr kabilelerinin eşrafından olan Safiyye bt. Huyey'i mi verdin? [-Bu ifade Yakuba ait-] O ancak sana yaraşır' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) onu görünce Dıhye'ye 'sen esirlerden kendine başka bir cariye al' dedi ve Safiye'yi azat edip onunla evlendi."
Bize İsmail, ona Süleyman et-Teymî, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Ümmü Süleym Hz. Peygamber'in hanımları ile birlikte (bir seferde) iken, onların develerini süren kişiye Rasulullah (sav) "ey Enceşe, cam şişelerin (narin kadınların) develerini yavaş sür" buyurdu.
Bize Davud b. Muaz, ona Abdulvâris; (T) Bize Yakub b. İbrahim, -mana olarak-, ona İbn Uleyye, ona Abdülaziz b. Suheyb, ona da Enes şöyle demiştir: "Hayber'de esirler toplanınca Dıhye gelip 'Ey Allah'ın Rasulü! Bana esirlerden bir cariye ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'gidip bir cariye al' buyurdu. Bunun üzerine Dıhye esirler arasından Safiyye bt. Huyey'i aldı. Bir adam Hz. Peygamber'e (sav) gelip 'Ey Allah’ın Resulü! Dıhye'ye Kureyza ve Nadîr kabilelerinin eşrafından olan [-Bu ifade Yakuba ait-] Safiyye bt. Huyey'i mi verdin? O ancak sana yaraşır' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'onu, o cariye ile birlikte çağırın' buyurdu, Safiye'yi görünce Dihye'ye 'sen esirlerden kendine başka bir cariye al' dedi ve Safiye'yi azat edip onunla evlendi."