197 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyân, ona İbn Ebu Necîh, ona Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Hz. Peygamber (sav) beni kurbanlık develerin başında durmak üzere gönderdi ben de onların başında durdum. Etlerini taksim etmememi bana söyledi ben de taksim ettim. Onların (kelle ayak gibi) sakatat ve derilerini taksim etmememi söyledi ben de öyle yaptım." Süfyân şöyle dedi ki, bana Abdülkerim, ona Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Hz. Peygamber (sav) bana kurbanlık develerin başında durmamı ve kurban kesim ücreti olarak kurbanın hiçbir parçasını vermememi emretti."
Açıklama: Burada kast edilen şey, kesim ücreti olarak kesilen kurbana ait bir şeyin veya parçanın verilmemesidir. Nitekim M003183 ve DM001983 numaralı hadislerde bu durum açıkça ifade edilmektedir.
Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyân, ona İbn Ebu Necîh, ona Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Hz. Peygamber (sav) beni kurbanlık develerin başında durmak üzere gönderdi ben de onların başında durdum. Etlerini taksim etmememi bana söyledi ben de taksim ettim. Onların (kelle ayak gibi) sakatat ve derilerini taksim etmememi söyledi ben de öyle yaptım." Süfyân şöyle dedi ki, bana Abdülkerim, ona Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Hz. Ali şöyle söylemiştir: "Hz. Peygamber (sav) bana kurbanlık develerin başında durmamı ve kurban kesim ücreti olarak kurbanın hiçbir parçasını vermememi emretti."
Açıklama: Rivayet, İbn Hacer'e göre muallak olmayıp muttasıldır (Fethü'l-Bâri, Darü'l-Marife, III, 555). Burada kast edilen şey, kesim ücreti olarak kesilen kurbana ait bir şeyin veya parçanın verilmemesidir. Nitekim M003183 ve DM001983 numaralı hadislerde bu durum açıkça ifade edilmektedir.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Süfyan, ona Amr, ona Atâ, ona da Câbir şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) döneminde Medine'ye dönerken hedy kurbanlarının etlerini azık yapardık. Muhammed (b. Selâm el-Bikendî), mutabaât yoluyla İbn Uyeyne'den bu rivayet ile aynı içerikte başka bir rivayette bulunmuştur. İbn Cüreyc şöyle demiştir: Atâ'ya, Câbir; 'Tâ ki (bu azıkla) Medine'ye geldik.' ifadesini kullandı mı? diye sordum, 'Hayır.' diye cevap verdi.
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Buhari ile Muhammed b. Selam arasında inkıta' vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Süfyan, ona Amr, ona Atâ, ona da Câbir şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) döneminde Medine'ye dönerken hedy kurbanlarının etlerini azık yapardık. Muhammed (b. Selâm el-Bikendî), mutabaât yoluyla İbn Uyeyne'den bu rivayet ile aynı içerikte başka bir rivayette bulunmuştur. İbn Cüreyc şöyle demiştir: Atâ'ya, Câbir; 'Tâ ki (bu azıkla) Medine'ye geldik.' ifadesini kullandı mı? diye sordum, 'Hayır.' diye cevap verdi.
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır; Buhari ile İbn Cüreyc arasında inkıta' vardır.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona İbn Cüreyc, ona Hasan b. Müslim ve Abdülkerim el-Cezerî, onlara Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Hz. Ali (ra) şöyle söylemiştir: "Hz. Peygamber (sav), Hz. Ali'ye kendisine (sav) ait olan kurbanların başında durmasını; kurban develerinin tamamının etlerini, derilerini ve sakatatlarını taksim etmesini fakat (kurbanlara ait) hiç bir şeyi kesim ücreti olarak vermemesini emretti."
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Süfyan, ona Amr, ona Atâ, ona da Câbir şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) döneminde Medine'ye dönerken hedy kurbanlarının etlerini azık yapardık. Muhammed (b. Selâm el-Bikendî), mutabaât yoluyla İbn Uyeyne'den bu rivayet ile aynı içerikte başka bir rivayette bulunmuştur. İbn Cüreyc şöyle demiştir: Atâ'ya, Câbir; 'Tâ ki (bu azıkla) Medine'ye geldik.' ifadesini kullandı mı? diye sordum, 'Hayır.' diye cevap verdi.
Bize Müsedded, ona Yahya, ona İbn Cüreyc, ona Hasan b. Müslim ve Abdülkerim el-Cezerî, onlara Mücahid, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Hz. Ali (ra) şöyle söylemiştir: "Hz. Peygamber (sav), Hz. Ali'ye kendisine (sav) ait olan kurbanların başında durmasını; kurban develerinin tamamının etlerini, derilerini ve sakatatlarını taksim etmesini fakat (kurbanlara ait) hiç bir şeyi kesim ücreti olarak vermemesini emretti."