Öneri Formu
Hadis Id, No:
147697, BS010906
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ صَالِحِ بْنِ هَانِئٍ وَالْحَسَنُ بْنُ يَعْقُوبَ وَإِبْرَاهِيمُ بْنُ عِصْمَةَ قَالُوا حَدَّثَنَا السَّرِىُّ بْنُ خُزَيْمَةَ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ حَفْصِ بْنِ غِيَاثٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ أَبِى الْعُمَيْسِ أَخْبَرَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ قَيْسِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ الأَشْعَثِ بْنِ قَيْسٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ : اشْتَرَى الأَشْعَثُ رَقِيقًا مِنْ رَقِيقِ الْخُمُسِ مِنْ عَبْدِ اللَّهِ بِعِشْرِينَ أَلْفًا فَأَرْسَلَ عَبْدُ اللَّهِ إِلَيْهِ فِى ثَمَنِهِمْ فَقَالَ : إِنَّمَا أَخَذْتُهُمْ بِعَشَرَةِ آلاَفٍ فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ : فَاخْتَرْ رَجُلاً يَكُونَ بَيْنِى وَبَيْنَكَ فَقَالَ الأَشْعَثُ : أَنْتَ بَيْنِى وَبَيْنَ نَفْسِكَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : فَإِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ :« إِذَا اخْتَلَفَ الْبَائِعَانِ وَلَيْسَ بَيْنَهُمَا بَيَّنَةٌ فَهُوَ مَا يَقُولُ رَبُّ السِّلْعَةِ أَوْ يَتَتَارَكَا ». رَوَاهُ أَبُو دَاوُدَ فِى كِتَابِ السُّنَنِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى عَنْ عُمَرَ بْنِ حَفْصٍ هَذَا إِسْنَادٌ حَسَنٌ مَوْصُولٌ وَقَدْ رُوِىَ مِنْ أَوْجُهٍ بِأَسَانِيدَ مَرَاسِيلَ إِذَا جُمِعَ بَيْنَهَا صَارَ الْحَدِيثُ بِذَلِكَ قَوِيًّا.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah el-Hâfız, ona Muhammed b. Salih b. Hânî, el-Hasan b. Yakub ve İbrahim b. İsmet, onlara es-Sirrî b. Huzeyme, ona Ömer b. Hafs b. Ğıyâs, ona babası, ona Ebu el-Umeysî, ona Abdurrahman b. Kays b. Muhammed b. el-Eş'as b. Kays, ona babası ona da babası [el-Eş'as b. Kays'ın dedesi] rivayet ederek dedi:
el-Eş’as, [Allah rasulüne ganimetten düşen] beşte birlik pay içerisinde bulunan kölelerden birini yirmi bin karşılığında Abdullah'dan satın aldı. Abdullah, Eş’as’a kölelerin bedelini almak üzere birisini gönderdi. Bu sefer Eş’as: Ben onları on bine aldım, dedi. Bunun üzerine Abdullah: Benimle senin aranda hakemlik yapacak bir adam seç, dedi. El-Eş’as dedi ki: Benim ile kendin arasında sen hakem ol, dedi. Abdullah dedi ki: Ben Rasulullah’ı (sav) şöyle buyururken işittim: "Alışveriş yapan taraflar anlaşmazlığa düşüp, aralarında bir beyyine [herhangi birisinin haklı olduğunu kanıtlayacak bir delil] yoksa o zaman kabul edilen söz mal sahibinin sözüdür yahut da ikisi karşılıklı olarak alışverişi bozarlar.” Bu hadisi Ebu Davud Sünen'inde Muhammed b. Yahya'dan o da Ömer b. Hafs'dan rivayet etmiştir. İsnadı hasen mevsul'dür. Bu hadis, mürsel senetlerle çeşitli vecihlerde rivayet edilmiştir. Bütün bunlar bir araya getirildiğinde hadis sahihe dönüşmektedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Buyû' 10906, 11/224
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Köle, üzerinde tasarruf
Ticaret, peşin veya veresiye
Ticaret, ticari ilişkiler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23179, İM002253
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَهِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ وَنَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ قَالُوا حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَوْسِ بْنِ الْحَدَثَانِ النَّصْرِىِّ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الذَّهَبُ بِالذَّهَبِ رِبًا إِلاَّ هَاءَ وَهَاءَ وَالْبُرُّ بِالْبُرِّ رِبًا إِلاَّ هَاءَ وَهَاءَ وَالشَّعِيرُ بِالشَّعِيرِ رِبًا إِلاَّ هَاءَ وَهَاءَ وَالتَّمْرُ بِالتَّمْرِ رِبًا إِلاَّ هَاءَ وَهَاءَ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Alî b. Muhammed ve Hişam b. Ammar ve Nasr b. Alî ve Muhammed b. es-Sabbah, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Malik b. Evs b. el-Hadesân en-Nasrî, ona da Ömer b. el-Hattâb'dan rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"(Tartı bakımından eşit de olsalar) altını altınla (satmak) faizdir. Meğer ki (taraflardan birisi diğerine;) Al bunu, (diyerek elindeki altına peşin vere) ve (diğeri de ona: Al bunu, (deyip elindeki altını peşin vere). (Ölçü bakımından eşit de olsalar) buğdayı buğdayla (satmak) da faizdir. Meğer ki (taraflardan birisi diğerine;) Al bunu, (deyip yanındaki buğdayı peşin vere) ve (diğeri de ona:) Al bunu, (deyip yanındaki buğdayı peşin vere). Arpayı arpa ile (miktarları aynı da olsa satmak) de faizdir. Meğer ki (taraflardan birisi diğerine:) Al bunu, (diyerek yanındaki arpayı peşin vere) ve (diğeri de buna:) Al bunu (diyerek yanındaki arpayı peşin vere). Hurmayı (ayni miktar da olsa) hurma ile (satmak) da faizdir. Meğer ki (taraflardan birisi diğerine:) Al bunu, (deyip yanındaki hurmayı peşin vere) ve (diğeri de ona); Al bunu, (deyip yanındaki hurmayı peşin vere)"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 48, /359
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Said Malik b. Evs en-Nasrî (Malik b. Evs b. Hadesân b. Nasr b. Muaviye)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Faiz, Riba
Ticaret, altın, gümüş, buğday, hurmanın vs. misli misline satılması
Ticaret, peşin veya veresiye
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ خَالِدٍ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى رَافِعٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم اسْتَسْلَفَ مِنْ رَجُلٍ بَكْرًا وَقَالَ « إِذَا جَاءَتْ إِبِلُ الصَّدَقَةِ قَضَيْنَاكَ » . فَلَمَّا قَدِمَتْ قَالَ « يَا أَبَا رَافِعٍ اقْضِ هَذَا الرَّجُلَ بَكْرَهُ » . فَلَمْ أَجِدْ إِلاَّ رَبَاعِيًا فَصَاعِدًا فَأَخْبَرْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « أَعْطِهِ فَإِنَّ خَيْرَ النَّاسِ أَحْسَنُهُمْ قَضَاءً » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23609, İM002285
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ خَالِدٍ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى رَافِعٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم اسْتَسْلَفَ مِنْ رَجُلٍ بَكْرًا وَقَالَ « إِذَا جَاءَتْ إِبِلُ الصَّدَقَةِ قَضَيْنَاكَ » . فَلَمَّا قَدِمَتْ قَالَ « يَا أَبَا رَافِعٍ اقْضِ هَذَا الرَّجُلَ بَكْرَهُ » . فَلَمْ أَجِدْ إِلاَّ رَبَاعِيًا فَصَاعِدًا فَأَخْبَرْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « أَعْطِهِ فَإِنَّ خَيْرَ النَّاسِ أَحْسَنُهُمْ قَضَاءً » .
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar (es-Sülemî), ona Müslim b. Halid (ez-Zencî), ona Zeyd b. Eslem (el-Kuraşî), ona da Ata b. Yesar (el-Hilalî) Ebu Rafi’in şöyle anlattığını nakletti: Nebi (sav) bir adamdan bir bekr (denilen genç erkek deve) borç aldı ve “Zekât develeri geldiğinde (onunla) senin borcunu öderiz” dedi. (Daha sonra) zekât develeri gelince Rasul-i Ekrem (sav) “Ey Ebu Râfi! Bu adama alacağı olan bekrini (genç devesini) öde” buyurdu. Ben (getirilen zekât develeri içinde) ancak rebâi (ismi verilen altı yaş) ve daha üstünü (seçkin) buldum. Bu durumu Nebi’ye (sav) haber verdim. O da “(Adama) onu ver. Çünkü insanların en hayırlısı, borcunu en iyi şekilde vereninizdir” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 62, /365
Senetler:
1. Ebu Râfi' el-Kıbtî (Eslem)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Müslim b. Halid ez-Zenci (Ebu Halid Müslim b. Halid b. Said b. Cercera)
5. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Borç, borç vermek, vadeli
Ticaret, peşin veya veresiye
Ticaret, selem/selef akdi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23180, İM002254
Hadis:
حَدَّثَنَا حُمَيْدُ بْنُ مَسْعَدَةَ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ زُرَيْعٍ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ خَالِدِ بْنِ خِدَاشٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ابْنُ عُلَيَّةَ قَالاَ حَدَّثَنَا سَلَمَةُ بْنُ عَلْقَمَةَ التَّمِيمِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سِيرِينَ أَنَّ مُسْلِمَ بْنَ يَسَارٍ وَعَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُبَيْدٍ حَدَّثَاهُ قَالاَ جَمَعَ الْمَنْزِلُ بَيْنَ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ وَمُعَاوِيَةَ إِمَّا فِى كَنِيسَةٍ وَإِمَّا فِى بِيعَةٍ فَحَدَّثَهُمْ عُبَادَةُ بْنُ الصَّامِتِ فَقَالَ نَهَانَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ بَيْعِ الْوَرِقِ بِالْوَرِقِ وَالذَّهَبِ بِالذَّهَبِ وَالْبُرِّ بِالْبُرِّ وَالشَّعِيرِ بِالشَّعِيرِ وَالتَّمْرِ بِالتَّمْرِ - قَالَ أَحَدُهُمَا وَالْمِلْحِ بِالْمِلْحِ وَلَمْ يَقُلْهُ الآخَرُ - وَأَمَرَنَا أَنْ نَبِيعَ الْبُرَّ بِالشَّعِيرِ وَالشَّعِيرَ بِالْبُرِّ يَدًا بِيَدٍ كَيْفَ شِئْنَا .
Tercemesi:
Bize Humeyd b. Mes'ade, ona Yezid b. Zürey'; Bize Muhammed b. Halid b. Hidaş, ona İsmail b. Uleyye, o ikisine Seleme b. Alkame et-Temimî, ona Muhammed b. Sirin, ona da Müslim b. Yesâr ve Abdullah b. Ubeyd şöyle demiştir: Ubade b. es-Sâmıt ile Muâviye (bir gün) bir kilisede veya bir havrada bir araya geldiler ve Ubade b. es-Sâmit, onlara (orada bulunan müslümanlara) şu hadisi nakletti: Rasulullah (sav) bizi gümüşü gümüşle, altını altınla, buğdayı buğdayla, arpayı arpayla ve hurmayı hurmayla (Müslim ile Abdullah'tan birisi demiştir ki: Ve tuzu tuz ile diğeri bunu söylememiş) satmaktan nehiy etti. (Meğer ki birbiri ile satılmak istenen bu iki şey birbirine eşit olup ikisi de peşin ola.), Buğdayı arpa ile ve arpayı buğday ile elden ele (yâni ikisi de peşin olmak kaydı ile) dilediğimiz gibi (yâni miktarları eşit olmasa bile) satmamıza izin verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 48, /360
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. İbn Hürmüz Abdullah b. Ubeyd b. Hürmüz (Abdullah b. Atik)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
4. Ebu Bişr Seleme b. Alkame et-Temimî (Seleme b. Alkame)
5. Ebu Muaviye Yezid b. Zürey' el-Ayşî (Yezid b. Zürey' b. Yezid)
6. Humeyd b. Mes'ade es-Sami (Humeyd b. Mes'ade b. Mübarek)
Konular:
İbadethane, Kilise, kliselerin resimlerle süslenmesi
Ticaret, altın, gümüş, buğday, hurmanın vs. misli misline satılması
Ticaret, peşin veya veresiye
حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ حُمَيْدِ بْنِ كَاسِبٍ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ حَمْزَةَ بْنِ يُوسُفَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَلاَّمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَلاَمٍ قَالَ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ إِنَّ بَنِى فُلاَنٍ أَسْلَمُوا - لِقَوْمٍ مِنَ الْيَهُودِ - وَإِنَّهُمْ قَدْ جَاعُوا فَأَخَافُ أَنْ يَرْتَدُّوا . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ عِنْدَهُ » . فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْيَهُودِ عِنْدِى كَذَا وَكَذَا - لِشَىْءٍ قَدْ سَمَّاهُ - أُرَاهُ قَالَ ثَلاَثُمِائَةِ دِينَارٍ بِسِعْرِ كَذَا وَكَذَا مِنْ حَائِطِ بَنِى فُلاَنٍ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « بِسِعْرِ كَذَا وَكَذَا إِلَى أَجَلِ كَذَا وَكَذَا وَلَيْسَ مِنْ حَائِطِ بَنِى فُلاَنٍ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23591, İM002281
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ حُمَيْدِ بْنِ كَاسِبٍ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ حَمْزَةَ بْنِ يُوسُفَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَلاَّمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَلاَمٍ قَالَ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ إِنَّ بَنِى فُلاَنٍ أَسْلَمُوا - لِقَوْمٍ مِنَ الْيَهُودِ - وَإِنَّهُمْ قَدْ جَاعُوا فَأَخَافُ أَنْ يَرْتَدُّوا . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ عِنْدَهُ » . فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْيَهُودِ عِنْدِى كَذَا وَكَذَا - لِشَىْءٍ قَدْ سَمَّاهُ - أُرَاهُ قَالَ ثَلاَثُمِائَةِ دِينَارٍ بِسِعْرِ كَذَا وَكَذَا مِنْ حَائِطِ بَنِى فُلاَنٍ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « بِسِعْرِ كَذَا وَكَذَا إِلَى أَجَلِ كَذَا وَكَذَا وَلَيْسَ مِنْ حَائِطِ بَنِى فُلاَنٍ » .
Tercemesi:
Bize Ya'kub b. Humeyd b. Kasib, ona el-Velid b. Müslim, ona Muhammed b. Hamza b. Yusuf b. Abdullah b. Selam şöyle demiştir: Bir adam (bir gün) Peygamber' (sav) geldi ve (Yahudilerden bir kavmi kasdederek): Falanın oğulları müslüman oldular. Fakat cidden aç kaldılar. Bundan dolayı dinden dönmelerinden korkuyorum, dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav):
"Kimin yanında (bir şey) vardır?" buyurdu. Yahudilerden bir adam: Benim yanımda bu kadar (nakid) vardır, (Zannımca üç yüz dinar, dedi) falanın oğullarının bahçesinden (alınacak meyve üzerine) şu ve bu fiyatla (selem akdini yaparım,) dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Şu ve bu fiyatla ve şu şu vâdeyle (olur). Fakat falanın oğullarının bahçesinden (elde edilecek meyve kaydı) olmaz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 59, /364
Senetler:
1. Ebu Yusuf Abdullah b. Selam el-Hazrecî (Abdullah b. Selam b. Haris)
2. Hamza b. Muhammed b. Yusuf (Hamza b. Muhammed b. Yusuf b. Abdullah b. Selam)
3. Muhammed b. Hamza el-Hazreci (Muhammed b. Hamza b. Muhammed b. Yusuf b. Abdullah b. Selam)
4. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
5. Ebu Yusuf Yakub b. Kasib el-Medenî (Yakub b. Humeyd b. Kasib)
Konular:
Diyalog, Hz. Peygamber'in / Sahabenin Yahudilerle ilişkileri
İrtidad
Ticaret, peşin veya veresiye
Ticaret, vadeli satış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
41233, HM002971
Hadis:
حَدَّثَنَا الزُّبَيْرِيُّ وَأَسْوَدُ الْمَعْنَى قَالَا حَدَّثَنَا شَرِيكٌ عَنْ سِمَاكٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
ابْتَاعَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مِنْ عِيرٍ أَقْبَلَتْ فَرَبِحَ أَوَاقِيَّ فَقَسَمَهَا بَيْنَ أَرَامِلِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ ثُمَّ قَالَ لَا أَبْتَاعُ بَيْعًا لَيْسَ عِنْدِي ثَمَنُهُ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2971, 1/817
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Kâdî (Şerik b. Abdullah b. Haris b. Evs b. Haris)
5. Şâzân Esved b. Âmir eş-Şâmî (Esved b. Âmir)
Konular:
Ticaret, peşin veya veresiye
Ticaret, vadeli satış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
41235, HM002972
Hadis:
و حَدَّثَنَاه وَكِيعٌ أَيْضًا فَأَسْنَدَهُ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2972, 1/818
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Kâdî (Şerik b. Abdullah b. Haris b. Evs b. Haris)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
Konular:
Ticaret, peşin veya veresiye
Ticaret, vadeli satış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
70022, HM022086
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ إِسْحَاقَ وَعَفَّانُ قَالَا ثَنَا وُهَيْبٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ طَاوُسٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ لَا رِبَا فِيمَا كَانَ يَدًا بِيَدٍ قَالَ يَعْنِي إِنَّمَا الرِّبَا فِي النساء
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Üsame b. Zeyd 22086, 7/276
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
3. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
Konular:
Faiz, Riba
Ticaret, peşin veya veresiye