417 Kayıt Bulundu.
Bize Basralı Süleyman b. Ubeydullah el-Gaylânî, ona Ebu Âmir (Abdülmelik b. Amr), ona Süleyman (b. Bilal), ona Rabî'a, ona Abdülmelik b. Said, ona Ebu Humeyd ve Ebu Useyd'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) söyle buyurmuştur: "Camiye girdiğinizde 'Allahım, bana rahmet kapılarını aç!' Camiden çıktığınızda 'Allahım, ihsanına mazhar olmak dilerim' deyiniz."
Bize Muhammed b. Abdüla'la (el-Kaysî), ona Halid (b. Haris el-Hüceymî), ona Şube (b. Haccâc el-Atekî), ona Amr b. Dinar (el-Cümahî), ona da Abdullah b. Cabir'in (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İçinizden biri imam minbere çıkmışken camiye gelirse hemen iki rekat namaz kılsın." Ravi Şu'be, 'cuma günü' demiştir.
Bize Vehb b. Beyân, ona İbn Vehb, ona Muâviye b. Salih, ona Ebu’z-Zâhiriyye, Abdullah b. Büsr'den şöyle rivayet etmiştir: Bir cuma günü Abdullah b. Büsr’ün yanında oturuyordum, dedi ki: 'Bir adam, safların üzerinden atlaya atlaya geldi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) adama: “Otur, otur! İnsanları rahatsız ediyorsun” buyurdu.'
Bize Ebu Muğire (Abdülkuddüs b. Haccac), ona el-Evzâî (Abdurrahman b. Amr), ona da Abdurrahman b. Harmele şöyle demiştir: Bir adam hac veya umreye giderken vedalaşmak üzere Said b. Müseyyeb'in yanına geldi. Said de ona: 'Namaz kılmadıkça yola çıkma, çünkü Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ezan okunduktan sonra camiden çıkan olsa olsa münafıktır, bir ihtiyacı için çıkıp tekrar geri dönmek isteyen kimse hariç." dedi. Fakat adam: 'Arkadaşlarım Harre'de bekliyorlar' dedi ve çıkıp gitti." Abdurrahman şöyle devam etti: 'Said, adam hakkında söylenip duruyordu ki biraz sonra adamın bineğinden düşüp uyluk kemiğini kırdığı haberi geldi.'
Bize Hasan b. Ebu Zeyd el-Kûfî, ona Abdülaziz b. Muhammed, ona Yezid b. Husayfe, ona Muhammed b. Abdurrahman b. Sevban, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre Rasulullah şöyle buyurmuştur: “Mescitte bir şey alıp satan birini gördüğünüz vakit ona 'Allah ticaretine kâr vermesin', deyiniz. Yitirdiği malını mescidde bağıra çağıra arayan bir kimse görürseniz: 'İnşallah bulamazsın', deyiniz.”
Bize Affan, ona Hammad b. Seleme, ona Eyyub, ona Ebu Kılâbe, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurmuştur: “İnsanlar camileri birbirlerine karşı övünç vesilesi haline getirmeden kıyamet kopmayacaktır.”
Bize Muhammed b. Ahmed b. Ebu Halef, ona Süfyan, ona ez-Zührî, ona Abbâd b. Temim, ona da amcasının şöyle dediğini rivayet etti: "Ben Rasulullah’ı (sav) mescitte ayaklarının birini diğerinin üzerine koymuş vaziyette sırtüstü yatarken gördüm."
Bize Kuteybe, ona Mâlik, ona Âmir b. Abdullah b. Zübeyr, ona Amr b. Süleym, ona Ebu Katâde’nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav): “Biriniz mescide girdiği zaman oturmadan önce iki rekât namaz kılsın” buyurmuştur.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Süleyman -yani İbn Bilal-, ona Rabîa, ona Abdülmelik b. Saîd, ona Ebu Humeyd ya da Ebu Useyd’in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Biriniz mescide girdiği zaman: 'Allah’ım, bana rahmetinin kapılarını aç!' desin, çıktığı zaman ise: 'Allah’ım, lütfuna mazhar olmak dilerim' desin.”
Bize Muhammed b. Seleme el-Muradî, ona İbn Vehb, ona Amr b. Haris, ona Said b. Ebu Hilal ve Bükeyr b. Abdullah b. Eşec, onlara Ebu Bekir b. Münkedir, ona Amr b. Süleym ez-Züraki, ona Abdurrahman b. Ebu Said el-Hudrî, ona babası (Ebu Said el-Hudri'nin) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Cuma günü gusletmek, misvak kullanmak ve bulabildiği bir güzel kokudan sürmek baliğ olan her Müslümanın vazifesidir." [Bükeyr, rivayetinde Abdurrahman'ı zikretmemiş ve koku ile alakalı da 'hanımının kokusundan olsa bile' demiştir.]