31 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Urve b. Zübeyir, ona Hz. Aişe (r.anha) rivayet ettiğine göre Ebu Huzeyfe b. Utbe b. Rabîa b. Abdişems, Hz. Peygamber (sav) ile birlikte Bedir'e katılanlardandı. Ebu Huzeyfe, Salim'i evlat edinmişti. Onu erkek kardeşinin kızı Hind bt. Velîd b. Utbe b. Rabia ile evlendirmişti. Salim, Ensar'dan bir hanımın azatlısıydı. Hz. Peygamber (sav) de Zeyd'i evlat edinmişti. Cahiliye devrinde bir adam bir çocuğu evlat edinirse, artık onun evladı olarak anılır ve ona mirasçı olurdu. Cenâb-ı Hak "Onları babalarına nispet ediniz..." (Ahzab, 33/5) ayetini indirene kadar böyle devam etti. Babasının kim olduğu bilinmeyen ise sizin din kardeşiniz ve dostunuzdur. Ebu Huzeyfe'nin eşi ve Süheyl b. Amr el-Kuraşî el-Âmirî'nin kızı olan Sehle Hz. Peygamber'e (sav) gelip “ey Allah'ın Rasulü, Salim'i çocuğumuz olarak görüyorduk. Sonra Allah onun hakkında bu ayetleri indirdi” dedi. Ebu Yemân hadisi bu şekilde rivayet etmiştir.
Bize Ahmed b. Salih, ona Anbese, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Urve b. Zübeyr, Peygamber'in (sav) hanımı Aişe ve Ümmü Seleme’nin (r.anhüma) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) Zeyd'i evlatlık edindiği gibi, Ebu Huzeyfe b. Utbe b. Rabia b. Abduşems de Ensar'dan bir kadının azatlı kölesi olan Salim'i evlatlık edindi ve kardeşinin kızı Hind bt. Velid b. Utbe b. Rabia ile evlendirdi. Cahiliyye devrinde bir kimse bir adamı evlatlık edindiğinde toplum o evlatlığı o adama nispet ederek çağırırlardı. Evlatlık da o adamın mirasına vâris kılınırdı. (Bu durum) Nihayet noksan sıfatlardan münezzeh olan yüce Allah: "Onları babalarına nispet ederek çağırın. Bu, Allah katında daha (doğru ve) adaletlidir. Eğer babalarını bilmiyorsanız, onlar sizin din kardeşleriniz ve dostlarınızdır."(Ahzâb,33/5) buyruğunu indirince bu evlatlıklar babalarına verildi, babası bilinmeyenler de dost ve din kardeşi oldu. Bu sırada Sehle bt. Süheyl b. Amr el-Kureyşî el-Amirî -Ebu Huzeyfe'nin hanımı- gelerek “ey Allah'ın Resulü, biz Salim'e (bizden olan) bir çocuk gözüyle bakıyorduk, kocamla benim yanımda bir evde kalıyor ve (dolayısıyla) beni başı, yakası, boynu yüzü ve kolları açık bir kıyafetle görüyordu. Şimdi ise Allah (ac) evlatlıklar hakkında senin de bildiğini indirdi. Salim hakkındaki görüşünüz nedir?” diye sordu. Hz. Peygamber de (sav) ona "onu emzir" buyurdu. Sehle, (sütünü bir kaba bırakıp ona vermek suretiyle) beş kez emzirdi ve Salim onun sütoğlu oldu. Bu olay nedeniyle Aişe (r.anha) kendisinin görmek istediği ve yanına girmelerini arzu ettiği kimseleri kız kardeşlerinin veya erkek kardeşlerinin kızlarının emzirmelerini isterdi. Eğer yetişkin ise, beş defa emzirmelerini isterdi. Ondan sonra Aişe'nin yanına girerdi. Ümmü Seleme ile Peygamber'in (sav) diğer hanımları, beşikte iken süt emmedikçe herhangi bir kimsenin bu şekilde süt emmek suretiyle yanlarına gelmesine izin vermezlerdi. Ve Hz. Aişe'ye de “vallahi bilmiyoruz, belki bu diğer halk için değil de sadece Salim'le alakalı Peygamber (sav) tarafından verilmiş özel izindir” derlerdi.
Bize Yunus b. Abdula'lâ, ona İbn Vehb, ona Mahreme b. Bükeyr, ona babası (Bükeyr b. Abdullah), ona Humeyd b. Nafi, ona da Zeyneb bt. Ümmü Seleme, Peygamber'in (sav) hanımı Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etti: "Sehle bt. Süheyl Rasulullah'a (sav) gelip 'Ey Allah’ın Rasulü! Evlatlık edindiğimiz Salim benim bulunduğum yere gelince, (kocam) Ebu Huzeyfe’nin yüzünün değiştiğini (öfkelendiğini) görüyorum ne yapmalıyım?' diye sordu. Rasulullah (sav) 'Onu emzir' buyurdu. Ben de 'O (Salim) sakalları çıkmış bir delikanlıdır' dedim bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Onu emzir! Ebu Huzeyfe’nin yüzündeki (öfke) kaybolacaktır' buyurdu. Sehle der ki: Vallahi (onu emzirdikten) sonra Ebu Huzeyfe’nin yüzünde öfke izini bir daha görmedim."
Bize Ahmed b. Salih, ona Anbese, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona da Urve b. Zübeyr, Peygamber'in (sav) hanımı Aişe ve Ümmü Seleme’nin (r.anhüma) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) Zeyd'i evlatlık edindiği gibi, Ebu Huzeyfe b. Utbe b. Rabia b. Abduşems de Ensar'dan bir kadının azatlı kölesi olan Salim'i evlatlık edindi ve kardeşinin kızı Hind bt. Velid b. Utbe b. Rabia ile evlendirdi. Cahiliyye devrinde bir kimse bir adamı evlatlık edindiğinde toplum o evlatlığı o adama nispet ederek çağırırlardı. Evlatlık da o adamın mirasına vâris kılınırdı. (Bu durum) Nihayet noksan sıfatlardan münezzeh olan yüce Allah: "Onları babalarına nispet ederek çağırın. Bu, Allah katında daha (doğru ve) adaletlidir. Eğer babalarını bilmiyorsanız, onlar sizin din kardeşleriniz ve dostlarınızdır."(Ahzâb,33/5) buyruğunu indirince bu evlatlıklar babalarına verildi, babası bilinmeyenler de dost ve din kardeşi oldu. Bu sırada Ebu Huzeyfe'nin hanımı Sehle bt. Süheyl b. Amr el-Kureyşî el-Amirî gelerek “ey Allah'ın Resulü, biz Salim'e (bizden olan) bir çocuk gözüyle bakıyorduk, kocamla benim yanımda bir evde kalıyor ve (dolayısıyla) beni başı, yakası, boynu yüzü ve kolları açık bir kıyafetle görüyordu. Şimdi ise Allah (ac) evlatlıklar hakkında senin de bildiğini indirdi. Salim hakkındaki görüşünüz nedir?” diye sordu. Hz. Peygamber de (sav) ona "onu emzir" buyurdu. Sehle, (sütünü bir kaba bırakıp ona vermek suretiyle) beş kez emzirdi ve Salim onun sütoğlu oldu. Bu olay nedeniyle Aişe (r.anha) kendisinin görmek istediği ve yanına girmelerini arzu ettiği kimseleri kız kardeşlerinin veya erkek kardeşlerinin kızlarının emzirmelerini isterdi. Eğer (emzirilmesini istediği kimse) yetişkin ise, beş defa emzirmelerini isterdi. Ondan sonra da Aişe'nin yanına (rahatça) girerdi. Ümmü Seleme ile Peygamber'in (sav) diğer hanımları, beşikte iken süt emmedikçe herhangi bir kimsenin bu şekilde süt emmek suretiyle yanlarına gelmesine izin vermezlerdi. Ve Hz. Aişe'ye de “vallahi bilmiyoruz, belki bu diğer halk için değil de sadece Salim'le alakalı Peygamber (sav) tarafından verilmiş özel izindir” derlerdi.
Bize Ebu'l-Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona da Urve, Aişe'nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ebu Huzeyfe b. Utbe b. Rebî'a ile evli olan Sehle bt. Süheyl b. Amr, Rasulullah'a (sav) gelip “Ebu Huzeyfe'nin azatlı kölesi Salim, biz gündelik ev içi kıyafetiyle iken yanımıza giriyor, biz de onu bir çocuk olarak görüyorduk. Ebu Huzeyfe onu, Hz. Peygamber'in (sav) Zeyd'i evlat edindiği gibi evlat edinmişti. Ama Allah "O (evlatlıkları) babalarına nisbet ederek çağırın. Bu, Allah katında daha doğrudur" ayetini indirdi” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) de ona bu durumda Salim'i emzirmesini emretti. Ebu Muhammed (Dârimî) der ki: Bu (hüküm) sadece Salim hakkında geçerlidir.