Öneri Formu
Hadis Id, No:
19976, N002093
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مَعْمَرٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَامِرٍ الْعَقَدِىُّ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ الْمُغِيرَةِ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ قَالَ نُهِينَا فِى الْقُرْآنِ أَنْ نَسْأَلَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم عَنْ شَىْءٍ فَكَانَ يُعْجِبُنَا أَنْ يَجِىءَ الرَّجُلُ الْعَاقِلُ مِنْ أَهْلِ الْبَادِيَةِ فَيَسْأَلَهُ فَجَاءَ رَجُلٌ مِنْ أَهْلِ الْبَادِيَةِ فَقَالَ يَا مُحَمَّدُ أَتَانَا رَسُولُكَ فَأَخْبَرَنَا أَنَّكَ تَزْعُمُ أَنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ أَرْسَلَكَ قَالَ « صَدَقَ » . قَالَ فَمَنْ خَلَقَ السَّمَاءَ قَالَ « اللَّهُ » . قَالَ فَمَنْ خَلَقَ الأَرْضَ قَالَ « اللَّهُ » . قَالَ فَمَنْ نَصَبَ فِيهَا الْجِبَالَ قَالَ « اللَّهُ » . قَالَ فَمَنْ جَعَلَ فِيهَا الْمَنَافِعَ قَالَ « اللَّهُ » . قَالَ فَبِالَّذِى خَلَقَ السَّمَاءَ وَالأَرْضَ وَنَصَبَ فِيهَا الْجِبَالَ وَجَعَلَ فِيهَا الْمَنَافِعَ آللَّهُ أَرْسَلَكَ قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ وَزَعَمَ رَسُولُكَ أَنَّ عَلَيْنَا خَمْسَ صَلَوَاتٍ فِى كُلِّ يَوْمٍ وَلَيْلَةٍ قَالَ « صَدَقَ » . قَالَ فَبِالَّذِى أَرْسَلَكَ آللَّهُ أَمَرَكَ بِهَذَا قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ وَزَعَمَ رَسُولُكَ أَنَّ عَلَيْنَا زَكَاةَ أَمْوَالِنَا قَالَ « صَدَقَ » . قَالَ فَبِالَّذِى أَرْسَلَكَ آللَّهُ أَمَرَكَ بِهَذَا قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ وَزَعَمَ رَسُولُكَ أَنَّ عَلَيْنَا صَوْمَ شَهْرِ رَمَضَانَ فِى كُلِّ سَنَةٍ . قَالَ « صَدَقَ » . قَالَ فَبِالَّذِى أَرْسَلَكَ آللَّهُ أَمَرَكَ بِهَذَا قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ وَزَعَمَ رَسُولُكَ أَنَّ عَلَيْنَا الْحَجَّ مَنِ اسْتَطَاعَ إِلَيْهِ سَبِيلاً . قَالَ « صَدَقَ » . قَالَ فَبِالَّذِى أَرْسَلَكَ آللَّهُ أَمَرَكَ بِهَذَا قَالَ « نَعَمْ » . قَالَ فَوَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ لاَ أَزِيدَنَّ عَلَيْهِنَّ شَيْئًا وَلاَ أَنْقُصُ . فَلَمَّا وَلَّى قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « لَئِنْ صَدَقَ لَيَدْخُلَنَّ الْجَنَّةَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ma'mer, ona Ebû Âmir el-Akadî, ona Süleyman el-Mugîre, ona Sâbit, ona Enes (b. Mâlik) şöyle rivayet etmiştir: Kur'an'da Hz. Peygamber'e (sav) bazı şeyleri sormamız yasaklanmıştı. Bu sebeple (bu emirden haberi olmayan) çöl halkından zeki bir adamın gelip Hz. Peygamber'e (sav) bir şeyler sorması hoşumuza gidiyordu. Çöl halkından bir adam geldi ve "Ey Muhammed! Senin elçin bize geldi ve senin Allah'ın (azze ve celle) seni peygamber olarak gönderdiğini iddia ettiğini haber verdi" dedi. Hz. Peygamber "Doğru söylemiş" buyurdu. Bedevi "Gökyüzünü kim yarattı?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Allah" diye cevap verdi. "Yeryüzünü kim yarattı?" diye sordu. Hz. Peygamber "Allah" diye cevap verdi. "Yeryüzünde dağları kim dikti?" diye sordu. Hz. Peygamber "Allah" diye cevap verdi. "Yeryüzünde nimetleri kim var etti?" diye sordu. Hz. Peygamber "Allah" diye cevap verdi. Adam "Gökyüzünü, yeryüzünü yaratan, yeryüzünde dağları diken ve orada nimetleri yaratan Allah'a hakkı için söyle! Allah mı seni gönderdi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Evet" diye cevap verdi. Adam "Elçin günde beş vakit namaz kılmamız gerektiğini söylüyor" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Doğru söylemiş" buyurdu. Adam "Seni gönderen hakkı için söyle! Bunu sana Allah mı emretti?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Evet" diye cevap verdi. Adam "Gönderdiğin elçi mallarımızdan zekat vermemiz gerektiğini söylüyor" dedi. Hz. Peygamber "Doğru söylemiş" buyurdu. Adam "Seni gönderen hakkı için söyle! Bunu sana Allah mı emretti?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Evet" diye cevap verdi. Adam "Senin elçin her yıl Ramazan orucu tutmamız gerektiğini söylüyor" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Doğru söylemiş" buyurdu. Adam "Seni gönderen hakkı için söyle! Bunu sana Allah mı emretti?" diye sorunca Hz. Peygamber "Evet" diye cevap verdi. Adam "Senin elçin gücü yeten kişilerin hac yapmaları gerektiğini söylüyor" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Doğru söylemiş" buyurdu. Adam "Seni gönderen hakkı için söyle! bunu sana Allah mı emretti?" diye sorunca Hz. Peygamber (sav) "Evet" buyurdu. Ardından adam "Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, bu saydıklarıma ne bir şey ilave ederim, ne onlardan bir şey eksiltirim." dedi. Adam oradan ayrılıp gittiğinde Hz. Peygamber (sav) "Eğer doğru söylüyorsa cennete girecektir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 1, /2224
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Said Süleyman b. Muğîra el-Kaysî (Süleyman b. Muğîra)
4. Ebu Âmir Abdülmelik b. Amr el-Kaysî (Abdülmelik b. Amr)
5. Muhammed b. Ma'mer el-Kaysî (Muhammed b. Ma'mer b. Rib'î)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
Bilgi, öğrenmek için ehil olanlara sorulmalıdır
İbadet, farz ve nafile olarak
KTB, ADAB
Tebliğ, dine davet ve tebliğde metot
أَخْبَرَنَا عِيسَى بْنُ حَمَّادٍ عَنِ اللَّيْثِ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ شَرِيكِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ يَقُولُ بَيْنَا نَحْنُ جُلُوسٌ فِى الْمَسْجِدِ جَاءَ رَجُلٌ عَلَى جَمَلٍ فَأَنَاخَهُ فِى الْمَسْجِدِ ثُمَّ عَقَلَهُ فَقَالَ لَهُمْ أَيُّكُمْ مُحَمَّدٌ - وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مُتَّكِئٌ بَيْنَ ظَهْرَانَيْهِمْ - قُلْنَا لَهُ هَذَا الرَّجُلُ الأَبْيَضُ الْمُتَّكِئُ فَقَالَ لَهُ الرَّجُلُ يَا ابْنَ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « قَدْ أَجَبْتُكَ » . فَقَالَ الرَّجُلُ إِنِّى سَائِلُكَ يَا مُحَمَّدُ فَمُشَدِّدٌ عَلَيْكَ فِى الْمَسْأَلَةِ فَلاَ تَجِدَنَّ فِى نَفْسِكَ . قَالَ « سَلْ مَا بَدَا لَكَ » . فَقَالَ الرَّجُلُ نَشَدْتُكَ بِرَبِّكَ وَرَبِّ مَنْ قَبْلَكَ آللَّهُ أَرْسَلَكَ إِلَى النَّاسِ كُلِّهِمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تُصَلِّىَ الصَّلَوَاتِ الْخَمْسَ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَصُومَ هَذَا الشَّهْرَ مِنَ السَّنَةِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَأْخُذَ هَذِهِ الصَّدَقَةَ مِنْ أَغْنِيَائِنَا فَتَقْسِمَهَا عَلَى فُقَرَائِنَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . فَقَالَ الرَّجُلُ آمَنْتُ بِمَا جِئْتَ بِهِ وَأَنَا رَسُولُ مَنْ وَرَائِى مِنْ قَوْمِى وَأَنَا ضِمَامُ بْنُ ثَعْلَبَةَ أَخُو بَنِى سَعْدِ بْنِ بَكْرٍ . خَالَفَهُ يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ . خالفه يعقوب بن إبراهيم
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19983, N002094
Hadis:
أَخْبَرَنَا عِيسَى بْنُ حَمَّادٍ عَنِ اللَّيْثِ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ شَرِيكِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ يَقُولُ بَيْنَا نَحْنُ جُلُوسٌ فِى الْمَسْجِدِ جَاءَ رَجُلٌ عَلَى جَمَلٍ فَأَنَاخَهُ فِى الْمَسْجِدِ ثُمَّ عَقَلَهُ فَقَالَ لَهُمْ أَيُّكُمْ مُحَمَّدٌ - وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مُتَّكِئٌ بَيْنَ ظَهْرَانَيْهِمْ - قُلْنَا لَهُ هَذَا الرَّجُلُ الأَبْيَضُ الْمُتَّكِئُ فَقَالَ لَهُ الرَّجُلُ يَا ابْنَ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « قَدْ أَجَبْتُكَ » . فَقَالَ الرَّجُلُ إِنِّى سَائِلُكَ يَا مُحَمَّدُ فَمُشَدِّدٌ عَلَيْكَ فِى الْمَسْأَلَةِ فَلاَ تَجِدَنَّ فِى نَفْسِكَ . قَالَ « سَلْ مَا بَدَا لَكَ » . فَقَالَ الرَّجُلُ نَشَدْتُكَ بِرَبِّكَ وَرَبِّ مَنْ قَبْلَكَ آللَّهُ أَرْسَلَكَ إِلَى النَّاسِ كُلِّهِمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تُصَلِّىَ الصَّلَوَاتِ الْخَمْسَ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَصُومَ هَذَا الشَّهْرَ مِنَ السَّنَةِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَأْخُذَ هَذِهِ الصَّدَقَةَ مِنْ أَغْنِيَائِنَا فَتَقْسِمَهَا عَلَى فُقَرَائِنَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . فَقَالَ الرَّجُلُ آمَنْتُ بِمَا جِئْتَ بِهِ وَأَنَا رَسُولُ مَنْ وَرَائِى مِنْ قَوْمِى وَأَنَا ضِمَامُ بْنُ ثَعْلَبَةَ أَخُو بَنِى سَعْدِ بْنِ بَكْرٍ . خَالَفَهُ يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ . خالفه يعقوب بن إبراهيم
Tercemesi:
Bize İsa b. Hammâd, ona Leys b. Sa'd, ona Şerîk b. Ebu Nemir, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Bizler mescitte otururken devesi üzerinde bir adam gelip (devesini) mescitte oturttu, sonra da onu bağladı. Rasulullah (sav) (insanların) arasında yaslanmış vaziyette iken (onlara), ''Muhammed hanginizdir'' dedi. Bizler, ona, ''(işte) beyaz tenli, yaslanmış (vaziyette duran) adam'' dedik. Adam, Hz. Peygamber'e (sav), ''ey Abdülmuttalib'in torunu!'' dedi. Rasulullah (sav), ona, ''evet, dinliyorum'' buyurdu. Adam, ''ey Muhammed! Sana soru soracağım. (Yalnız, soracağım) meseleler sana ağır (gelebilir). Sonra sıkıntıya düşme!'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''istediğini sor'' buyurdu. Adam, ''senin ve senden öncekilerin Rabbi olan (Allah) adına soruyorum! Seni insanların hepsine Allah mı gönderdi'' dedi. Nebî (sav), ''vallahi, evet!'' buyurdu. (Adam), ''Allah adına sana soruyorum! Bir gün ve gecede beş (vakit) namaz kılmanı sana Allah mı emretti'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Adam), ''Allah için sana soruyorum! Senenin bu ayında oruç tutmanı sana Allah mı emretti'' dedi. Nebî (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Adam), ''Allah adına sana soruyorum! Bu zekatı zenginlerimizden alıp fakirlerimize dağıtmanı sana Allah mı emretti'' dedi. Rasulullah (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. Adam, ''getirdiğin şeylere iman ettim! Ben, kavmimde geride kalanların elçisiyim ve ben Sa'd b. Bekr oğullarının kardeşi Dimâm b. Sa'lebe'yim'' dedi.
Yakub b. İbrahim bu rivayette muhalefette bulunmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 1, /2224
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. İsa b. Hammad et-Tücibi (İsa b. Hammad b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
Bilgi, öğrenmek için ehil olanlara sorulmalıdır
İbadet, farz ve nafile olarak
Soru, bedevilerin soruları, Rasulullah'a
Tebliğ, dine davet ve tebliğde metot
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19988, N002095
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ سَعْدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ مِنْ كِتَابِهِ قَالَ حَدَّثَنى عَمِّى قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ عَجْلاَنَ وَغَيْرُهُ مِنْ إِخْوَانِنَا عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ شَرِيكِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ يَقُولُ بَيْنَمَا نَحْنُ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جُلُوسٌ فِى الْمَسْجِدِ دَخَلَ رَجُلٌ عَلَى جَمَلٍ فَأَنَاخَهُ فِى الْمَسْجِدِ ثُمَّ عَقَلَهُ ثُمَّ قَالَ أَيُّكُمْ مُحَمَّدٌ - وَهُوَ مُتَّكِئٌ بَيْنَ ظَهْرَانَيْهِمْ - فَقُلْنَا لَهُ هَذَا الرَّجُلُ الأَبْيَضُ الْمُتَّكِئُ فَقَالَ لَهُ الرَّجُلُ يَا ابْنَ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « قَدْ أَجَبْتُكَ » . قَالَ الرَّجُلُ يَا مُحَمَّدُ إِنِّى سَائِلُكَ فَمُشَدِّدٌ عَلَيْكَ فِى الْمَسْأَلَةِ . قَالَ « سَلْ عَمَّا بَدَا لَكَ » . قَالَ أَنْشُدُكَ بِرَبِّكَ وَرَبِّ مَنْ قَبْلَكَ آللَّهُ أَرْسَلَكَ إِلَى النَّاسِ كُلِّهِمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَصُومَ هَذَا الشَّهْرَ مِنَ السَّنَةِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ اللَّهَ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَأْخُذَ هَذِهِ الصَّدَقَةَ مِنْ أَغْنِيَائِنَا فَتَقْسِمَهَا عَلَى فُقَرَائِنَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . فَقَالَ الرَّجُلُ إِنِّى آمَنْتُ بِمَا جِئْتَ بِهِ وَأَنَا رَسُولُ مَنْ وَرَائِى مِنْ قَوْمِى وَأَنَا ضِمَامُ بْنُ ثَعْلَبَةَ أَخُو بَنِى سَعْدِ بْنِ بَكْرٍ . خَالَفَهُ عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ .
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Sa'd b. İbrahim (kendi) kitabından, ona amcası (Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim), ona Leys, ona İbn Aclân ve kardeşlerimizden biri, onlara Said el-Makburî, ona Şerîk b. Abdullah b. Ebu Nemir, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Bizler, Rasulullah'ın yanında mescitte otururken devesi üzerinde bir adam (mescide) girdi. (Devesini) mescitte oturttu, sonra da onu bağladı. Ardından, ''Muhammed hanginizdir'' dedi. (O esnada) Hz. Peygamber (sav), aramızda yaslanır vaziyetteydi. Bizler, ona, ''(işte) beyaz tenli, yaslanmış adam!'' dedik. Adam, Hz. Peygamber'e (sav), ''ey Abdülmuttalib'in torunu! dedi. Rasulullah (sav), ''seni dinliyorum'' buyurdu. Adam, ''ey Muhammed! Sana soru soracağım (ancak), soracaklarım sana ağır (gelebilir)'' dedi. Nebî (sav), ''istediğini sor'' buyurdu. (Adam), ''senin ve senden öncekilerin Rabbi adına soruyorum! İnsanların hepsine seni Allah mı gönderdi'' dedi. Rasulullah (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Adam), ''Allah adına sana soruyorum! Bu zekatı zenginlerimizden alıp fakirlerimize dağıtmanı sana Allah mı emretti'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Bunun üzerine) adam, ''getirdiklerine iman ettim. Ben, kavmimden geride kalanların elçisiyim ve ben, Sa'd b. Bekr oğullarının kardeşi Dimâm b. Sa'lebe'yim'' dedi.
Ubeydullah b. Ömer (bu rivayette) muhalefet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 1, /2225
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Yusuf Yakub b. İbrahim el-Kuraşî (Yakub b. İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
7. Ubeydullah b. Sa'd el-Kuraşi (Ubeydullah b. Sa'd b. İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
Konular:
Bilgi, öğrenmek için ehil olanlara sorulmalıdır
İbadet, farz ve nafile olarak
Soru, bedevilerin soruları, Rasulullah'a
Tebliğ, dine davet ve tebliğde metot
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19991, N002096
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ عَلِىٍّ قَالَ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو عُمَارَةَ حَمْزَةُ بْنُ الْحَارِثِ بْنِ عُمَيْرٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى يَذْكُرُ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ بَيْنَمَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مَعَ أَصْحَابِهِ جَاءَ رَجُلٌ مِنْ أَهْلِ الْبَادِيَةِ قَالَ أَيُّكُمُ ابْنُ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ قَالُوا هَذَا الأَمْغَرُ الْمُرْتَفِقُ - قَالَ حَمْزَةُ الأَمْغَرُ الأَبْيَضُ مُشْرَبٌ حُمْرَةً - فَقَالَ إِنِّى سَائِلُكَ فَمُشْتَدٌّ عَلَيْكَ فِى الْمَسْأَلَةِ قَالَ « سَلْ عَمَّا بَدَا لَكَ » . قَالَ أَسْأَلُكَ بِرَبِّكَ وَرَبِّ مَنْ قَبْلَكَ وَرَبِّ مَنْ بَعْدَكَ آللَّهُ أَرْسَلَكَ قَالَ « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ بِهِ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تُصَلِّىَ خَمْسَ صَلَوَاتٍ فِى كُلِّ يَوْمٍ وَلَيْلَةٍ قَالَ « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ بِهِ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَأْخُذَ مِنْ أَمْوَالِ أَغْنِيَائِنَا فَتَرُدَّهُ عَلَى فُقَرَائِنَا قَالَ « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ بِهِ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ تَصُومَ هَذَا الشَّهْرَ مِنَ اثْنَىْ عَشَرَ شَهْرًا قَالَ « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَأَنْشُدُكَ بِهِ آللَّهُ أَمَرَكَ أَنْ يَحُجَّ هَذَا الْبَيْتَ مَنِ اسْتَطَاعَ إِلَيْهِ سَبِيلاً قَالَ « اللَّهُمَّ نَعَمْ » . قَالَ فَإِنِّى آمَنْتُ وَصَدَّقْتُ وَأَنَا ضِمَامُ بْنُ ثَعْلَبَةَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ali, ona İshâk, ona Ebu Umâre Hamza b. Hâris b. Umeyr, ona babası (Hâris b. Umeyr), ona Ubeydullah b. Ömer, ona Said b. Ebu Said el-Makburî ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav), ashabı ile beraberken çöl ahalisinden bir adam gelip ''hanginiz Abdülmuttalib'in torunudur'' dedi. (İnsanlar), ''(işte), teni kırmızıya çalan beyaz adam'' dediler. - (Râvilerden) Hamza, ''الأَمْغَرُ الْمُرْتَفِقُ'' ifadesinin ''teni kırmızıya çalan beyaz'' olduğunu ifade etmiştir- (Bedevi), ''sana soru soracağım (yalnız), soracaklarım sana ağır (gelebilir)'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''istediğini sor'' buyurdu. (Adam), ''senin, senden öncekilerin ve senden sonrakilerin Rabbi adına soruyorum! Seni Allah mı gönderdi'' dedi. Rasulullah (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Bedevî), ''Allah adına sana soruyorum! Her gün ve gecede beş (vakit) namaz kılmanı sana Allah mı emretti'' dedi. Nebî (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Adam), ''Allah adına sana soruyorum! Zenginlerimizin mallarından alıp onları fakirlerimize vermeni sana Allah mı emretti'' dedi. Rasulullah (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Bedevî), ''Allah adına sana soruyorum! On iki ay (içerisin)den bu ayda oruç tutmanı sana Allah mı emretti'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Adam), ''Allah adına sana soruyorum! Güç yetirebilene bu evi haccetmeyi sana Allah mı emretti'' dedi. Rasulullah (sav), ''vallahi, evet'' buyurdu. (Bunun üzerine bedevî), ''ben şüphesiz ki iman ettim ve tasdik ettim. Ben, Dimâm b. Sa'lebe'yim'' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 1, /2225
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Hâris b. Umeyr el-Basrî (Hâris b. Umeyr)
5. Hamza b. Haris (Hamza b. Haris b. Umeyr)
6. Ebu Yakub İshak b. Ebu İsrail el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Kâmcâr)
7. Ebu Bekir Ahmed b. Ali el-Ümevî (Ahmed b. Ali b. Said b. İbrahim)
Konular:
Bilgi, öğrenmek için ehil olanlara sorulmalıdır
İbadet, farz ve nafile olarak
Soru, bedevilerin soruları, Rasulullah'a
Tebliğ, dine davet ve tebliğde metot
أخبرنا معمر عن الحسن قال : يقول الله : ما تقرب إلي عبدي بمثل ما افترضت عليه ، وما يزال عبدي يتقرب إلي بالنوافل حتى أحبه ، فأكون عينيه اللتين يبصر بهما ، وأذنيه اللتين يسمع بهما ، ويديه اللتين يبطش بهما ، ورجليه اللتين يمشي بهما فإذا دعاني أجبته ، وإذا سألني أعطيته ، وإن استغفرني غفرت له.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
88679, MA020301
Hadis:
أخبرنا معمر عن الحسن قال : يقول الله : ما تقرب إلي عبدي بمثل ما افترضت عليه ، وما يزال عبدي يتقرب إلي بالنوافل حتى أحبه ، فأكون عينيه اللتين يبصر بهما ، وأذنيه اللتين يسمع بهما ، ويديه اللتين يبطش بهما ، ورجليه اللتين يمشي بهما فإذا دعاني أجبته ، وإذا سألني أعطيته ، وإن استغفرني غفرت له.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20301, 11/192
Senetler:
0. Maktu' (Maktu')
1. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, kullarına karşı sevecen ve merhametlidir
İbadet, farz ve nafile olarak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
143218, BS006466
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو إِسْحَاقَ : إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى الْمُزَكِّى إِمْلاَءً حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُثْمَانَ بْنِ كَرَامَةَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ بِلاَلٍ أَخْبَرَنِى شَرِيكُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ عَنْ عَطَاءٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ قَالَ مَنْ عَادَى لِى وَلِيًّا فَقَدْ بَارَزَنِى بِالْحَرْبِ ، وَمَا تَقَرَّبَ إِلَىَّ عَبْدِى بِشَىْءٍ أَحَبَّ إِلَىَّ مِمَّا افْتَرَضْتُ عَلَيْهِ ، وَمَا يَزَالُ يَتَقَرَّبُ إِلَىَّ بِالنَّوَافِلِ حَتَّى أُحِبَّهُ ، فَإِذَا أَحْبَبْتُهُ كُنْتُ سَمْعَهُ الَّذِى يَسْمَعُ بِهِ ، وَبَصَرَهُ الَّذِى يُبْصِرُ بِهِ ، وَيَدَهُ الَّتِى يَبْطُشُ بِهَا ، وَرِجْلَهُ الَّتِى يَمْشِى بَهَا وَلَئِنْ سَأَلَنِى عَبْدِى أَعْطَيْتُهُ ، وَلَئِنِ اسْتَعَاذَنِى لأُعِيذَنَّهُ ». وَذَكَرَ بَاقِى الْحَدِيثِ قَدْ أَخْرَجْتُهُ فِى كِتَابِ الأَسْمَاءِ وَالصِّفَاتِ مَعَ تَأْوِيلِهِ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عُثْمَانَ بْنِ كَرَامَةَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Salâtu'l-Istiskâ 6466, 7/72
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Ebu Heysem Halid b. Mahled el-Katavâni (Halid b. Mahled)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Osman el-İcli (Muhammed b. Osman b. Muhammed b. Osman b. Kerame)
7. Ebu Abbas Muhammed b. İshak es-Serrac (Muhammed b. İshak b. İbrahim b. Mihran)
8. Ebu İshak İbrahim b. Muhammed el-Müzekki (İbrahim b. Muhammed b. Yahya b. Sahtuyeh b. Abdullah)
9. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, Allah'ın yardımı
Allah İnancı, kullarına karşı sevecen ve merhametlidir
İbadet, farz ve nafile olarak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
158329, BS21582
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو إِسْحَاقَ إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى الْمُزَكِّى إِمْلاَءً حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُثْمَانَ بْنِ كَرَامَةَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ بِلاَلٍ أَخْبَرَنِى شَرِيكُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ عَنْ عَطَاءٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ قَالَ مَنْ عَادَى لِى وَلِيًّا فَقَدْ بَارَزَنِى بِالْحَرْبِ وَمَا تَقَرَّبَ إِلَىَّ عَبْدِى بِشَىْءٍ أَحَبَّ إِلَىَّ مِمَّا افْتَرَضْتُ عَلَيْهِ وَمَا يَزَالُ يَتَقَرَّبُ إِلَىَّ بِالنَّوَافِلِ حَتَّى أُحِبَّهُ فَإِذَا أَحْبَبْتُهُ كُنْتُ سَمْعَهُ الَّذِى يَسْمَعُ بِهِ وَبَصَرَهُ الَّذِى يُبْصِرُ بِهِ وَيَدَهُ الَّتِى يَبْطِشُ بِهَا وَرِجْلَهُ الَّتِى يَمْشِى بِهَا وَلَئِنْ سَأَلَنِى عَبْدِى أَعْطَيْتُهُ وَلَئِنِ اسْتَعَاذَنِى لأُعِيذَنَّهُ وَمَا تَرَدَّدْتُ عَنْ شَىْءٍ أَنَا فَاعِلُهُ تَرَدُّدِى عَنْ نَفْسِ الْمُؤْمِنِ يَكْرَهُ الْمَوْتَ وَأَكْرَهُ مَسَاءَتَهُ ». رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عُثْمَانَ بْنِ كَرَامَةَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Ebu Heysem Halid b. Mahled el-Katavâni (Halid b. Mahled)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Osman el-İcli (Muhammed b. Osman b. Muhammed b. Osman b. Kerame)
7. Ebu Hasan Muhammed b. Hasan es-Serrac (Muhammed b. Hasan b. Ahmed b. İsmail)
8. Ebu İshak İbrahim b. Muhammed el-Müzekki (İbrahim b. Muhammed b. Yahya b. Sahtuyeh b. Abdullah)
9. Hakim en-Nîsâbûrî (Muhammed b. Abdullah b. Hamdûye b. Nu'aym b. el-Hakem)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, Allah'ın yardımı
Allah İnancı, kullarına karşı sevecen ve merhametlidir
Allah İnancı, mazlumların yardımcısıdır
İbadet, farz ve nafile olarak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19970, N002092
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ قَالَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - وَهُوَ ابْنُ جَعْفَرٍ - حَدَّثَنَا أَبُو سُهَيْلٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ طَلْحَةَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ أَنَّ أَعْرَابِيًّا جَاءَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ثَائِرَ الرَّأْسِ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَخْبِرْنِى مَاذَا فَرَضَ اللَّهُ عَلَىَّ مِنَ الصَّلاَةِ قَالَ « الصَّلَوَاتُ الْخَمْسُ إِلاَّ أَنْ تَطَوَّعَ شَيْئًا » . قَالَ أَخْبِرْنِى بِمَا افْتَرَضَ اللَّهُ عَلَىَّ مِنَ الصِّيَامِ قَالَ « صِيَامُ شَهْرِ رَمَضَانَ إِلاَّ أَنْ تَطَوَّعَ شَيْئًا » . قَالَ أَخْبِرْنِى بِمَا افْتَرَضَ اللَّهُ عَلَىَّ مِنَ الزَّكَاةِ فَأَخْبَرَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِشَرَائِعِ الإِسْلاَمِ . فَقَالَ وَالَّذِى أَكْرَمَكَ لاَ أَتَطَوَّعُ شَيْئًا وَلاَ أَنْقُصُ مِمَّا فَرَضَ اللَّهُ عَلَىَّ شَيْئًا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَفْلَحَ إِنْ صَدَقَ » . أَوْ « دَخَلَ الْجَنَّةَ إِنْ صَدَقَ » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. Cafer, ona Ebu Süheyl, ona babası (Mâlik b. Ebu Âmir), ona da Talha b. Ubeydullah şöyle rivayet etmiştir:
(Saçı) başı dağınık bir bedevî Rasulullah'ın (sav) huzuruna gelip ''yâ Rasulullah! Allah'ın bana farz kıldığı namazın ne olduğunu bana bildir'' dedi. Hz. Peygamber (sav), ''beş vakit namaz! Nafile de kılabilirsin'' buyurdu. (Bedevî), ''Allah'ın bana farz kıldığı orucun ne olduğunu haber ver'' dedi. Rasulullah (sav), ''Ramazan ayı orucu! Nafile de tutabilirsin'' buyurdu. (Bedevî), ''Allah'ın bana farz kıldığı zekatın ne olduğunu haber ver'' dedi. Nebî (sav) de ona İslâm'ın esaslarından bahsetti. (Bedevî), ''sana ikramda bulunan (Allah'a) yemin olsun ki, nafile bir ibadette bulunmayacağım (ama), Allah'ın bana farz kıldıklarından da bir şeyi eksiltmeyeceğim'' dedi. Hz. Peygamber (sav) de, ''şayet doğru söylediyse kurtuldu'' buyurdu. (Râvilerden biri şüpheye düşüp) ''şayet doğru söylediyse cennete girdi (demektir)'' (şeklinde rivayet etmiştir).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 1, /2224
Senetler:
1. Ebu Muhammed Talha b. Ubeydullah el-Kuraşî (Talha b. Ubeydullah b. Osman b. Amr b. Ka'b)
2. Malik b. Ebu Amir el-Asbahî (Malik b. Amir b. Haris b. Gaymân)
3. Ebu Süheyl Nafi' b. Malik et-Teymî (Nafi' b. Malik b. Amr b. Haris)
4. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
5. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
İbadet, farz ve nafile olarak
İHLAS VE SAMİMİYET
İhlas, ihlas ve samimiyet
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ الْقَاسِمِ عَنْ مَالِكٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سُهَيْلٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ سَمِعَ طَلْحَةَ بْنَ عُبَيْدِ اللَّهِ يَقُولُ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ ثَائِرَ الرَّأْسِ يُسْمَعُ دَوِىُّ صَوْتِهِ وَلاَ يُفْهَمُ مَا يَقُولُ حَتَّى دَنَا فَإِذَا هُوَ يَسْأَلُ عَنِ الإِسْلاَمِ قَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خَمْسُ صَلَوَاتٍ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ » . قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُنَّ قَالَ « لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « وَصِيَامُ شَهْرِ رَمَضَانَ » . قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُ قَالَ « لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ » . وَذَكَرَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الزَّكَاةَ فَقَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهَا قَالَ « لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ » . فَأَدْبَرَ الرَّجُلُ وَهُوَ يَقُولُ لاَ أَزِيدُ عَلَى هَذَا وَلاَ أَنْقُصُ مِنْهُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَفْلَحَ إِنْ صَدَقَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26650, N005031
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ الْقَاسِمِ عَنْ مَالِكٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سُهَيْلٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ سَمِعَ طَلْحَةَ بْنَ عُبَيْدِ اللَّهِ يَقُولُ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ ثَائِرَ الرَّأْسِ يُسْمَعُ دَوِىُّ صَوْتِهِ وَلاَ يُفْهَمُ مَا يَقُولُ حَتَّى دَنَا فَإِذَا هُوَ يَسْأَلُ عَنِ الإِسْلاَمِ قَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خَمْسُ صَلَوَاتٍ فِى الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ » . قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُنَّ قَالَ « لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « وَصِيَامُ شَهْرِ رَمَضَانَ » . قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُ قَالَ « لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ » . وَذَكَرَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الزَّكَاةَ فَقَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهَا قَالَ « لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ » . فَأَدْبَرَ الرَّجُلُ وَهُوَ يَقُولُ لاَ أَزِيدُ عَلَى هَذَا وَلاَ أَنْقُصُ مِنْهُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَفْلَحَ إِنْ صَدَقَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Seleme, ona İbnü’l-Kasım, ona Malik, ona Ebu Süheyl, ona Babası, ona da Talha b. Ubeydullah’ın söylediğine göre Rasulullah’a (s.a) Necidli bir adam gelmişti. Saçı başı dağınık, sesinin tınısı duyulan ama yaklaşıncaya kadar ne dediği anlaşılmayan adam O’na (s.a) İslam’ı soruyordu. Rasulullah (s.a) “Bir gece ve gündüzde (bir günde) beş vakit namaz kılmak” buyurdu. Adam “Bu beş vakitten başka kılmam gerekir mi” diye sorunca Rasulullah (s.a) “Hayır, ancak nafile olarak fazladan kılarsan o var.” buyurdu. Sonra Rasulullah (s.a) “Ramazan orucu tutmak.” buyurdu. Adam “Bu oruçtan başka tutmam gerekir mi” diye sorunca Rasulullah (s.a) “Hayır, ancak nafile olarak tutarsan o var.” buyurdu. Sonra Rasulullah (s.a) ona zekatı söyledi. Adam “Bundan başka vermem gerekir mi” diye sorunca Rasulullah (s.a) “Hayır, ancak nafile olarak verirsen o var.” buyurunca adam “Bundan ne fazla ne de eksik bir şey yaparım” diyerek döndü gitti. Bunun üzerine Rasulullah (s.a) “Eğer doğru söylüyorsa (dediği gibi yaparsa) kurtuldu” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İmân ve şerâi'uhâ 23, /2412
Senetler:
1. Ebu Muhammed Talha b. Ubeydullah el-Kuraşî (Talha b. Ubeydullah b. Osman b. Amr b. Ka'b)
2. Malik b. Ebu Amir el-Asbahî (Malik b. Amir b. Haris b. Gaymân)
3. Ebu Süheyl Nafi' b. Malik et-Teymî (Nafi' b. Malik b. Amr b. Haris)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdullah Abdurrahman b. Kasım el-Atekî (Abdurrahman b. Kasım b. Halid b. Cünade)
6. Ebu Hâris Muhammed b. Seleme el-Muradî (Muhammed b. Seleme b. Abdullah b. Ebu Fatma)
Konular:
İbadet, farz ve nafile olarak
İslam, İslamın Şartları