42 Kayıt Bulundu.
Bize Muâviye b. Amr, ona Zâide, ona Amr b. Abdullah b. Vehb, ona Zeyd el-Ammî, ona da Enes b. Malik'in (ra) rivâyet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: "Her kim güzelce abdest alır, sonra üç kere, 'Eşhedü en la ilahe illallahu vahdehu la şerîke leh ve Eşhedu enne Muhammeden abduhu ve rasûluhu' (Şehâdet ederim ki Allah'tan başka ilâh yoktur, O tektir, eşi-ortağı yoktur. Yine şehâdet ederim ki Muhammed Allah'ın kulou ve rasûlüdür) derse, onun için cennetin sekiz kapısı birden açılır ve dilediği kapıdan içeri girer."
Açıklama: Rivayet mütabileriyle sahihtir.
Bize Abdullah b. Yezîd, ona Hayve, ona Ebû Akîl, ona amcasının oğlu, Ukbe b. Âmir rivâyet etti: "O, (Ukbe) Rasûlullah'la (sav) birlikte Tebük gazasına çıkmıştı. Bir gün Hz. Peygamber oturup ashâbı ile konuştu ve şöyle dedi: "Her kim güneş yükseldiği zaman güzelce abdest alır sonra iki rekât namaz kılarsa, hataları bağışlanır, o kadar ki annesinden doğduğu gündeki gibi olur." Ukbe b. Âmir, bunun üzerine ben, "Bu sözü Rasûlullah'tan (sav) işitmekle beni rızıklandıran Allah'a hamdolsun!" dedim, der. Sonra karşımda oturan Ömer b. el-Hattâb bana şöyle dedi: "- Bu söz hoşuna mı gitti? Hz. Peygamber (sav), sen gelmeden önce bundan daha güzel bir şey söyledi." "- Anam babam sana feda olsun, ne söyledi?" diye sordum. Hz. Ömer (ra), Rasûlşullah (sav) şöyle buyurdu, dedi: "Her kim güzelce abdest alır, sonra yüzünü göğe doğru çevirir ve 'Şehâdet ederim ki Allah'tan başka ilâh yoktur, O tektir, eşi-ortağı yoktur. Yine şehâdet ederim ki Muhammed Allah'ın kulu ve rasûlüdür' derse, onun için cennetin sekiz kapısı birden açılır ve hangisinden dilerse oradan cennete girer."
Açıklama: Ebu Akil'in amcasının oğlunun kim olduğunun bilinmemesiden dolayı rivayet zayıftır. Mutabatla sahih li-gayrihi olur.
Bize Davud b. Rüşeyd, ona Velid -b. Müslim-, ona İbn Cabir, ona Umeyr b. Hani, ona Cünade b. Ebu Ümeyye, ona da Ubade b. Samit'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim, şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur. Muhammed onun kulu ve elçisidir. İsa Allah'ın kuludur ve Allah'ın kulunun oğludur. O'nun Meryem'e verdiği kelimesidir. Allah'tan bir ruhtur. Cennet haktır. Cehennem haktır sözlerini söylerse; Allah, cennetin sekiz kapısından hangisinden isterse oradan onu cennetine sokar."
Bize Sadaka b. Fadl, ona Velîd, ona Evzâî, ona Umeyr b. Hânî, ona Cünâde b. Ebî Umeyye, ona da Ubâde'nin (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Kim Allah’tan başka ilâh olmadığına, O'nun tek olduğuna ve ortağı bulunmadığına; Muhammed'in O'nun kulu ve rasûlü olduğuna; İsa'nın da Allah2ın kulu ve rasûlü, Meryem'e ilka ettiği kelimesi ve O'ndan bir ruh olduğuna; cennet ve cehennemin de hak olduğuna şehadet ederse, hangi ameli yaparsa yapsın Allah onu cennete sokar." Ravi Velîd dedi ki: Bana İbn Câbir, ona Umeyr, ona da Cünâde'nin rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav.) "Cennetin sekiz kapısından hangisini isterse oradan girer" cümlesini de eklemiş.
Bize Ebu Bekir b. Ebî Şeybe, ona Zeyd b. el-Hubâb, ona Muâviye b. Sâlih, ona Rabîa b. Yezid, ona Ebû İdris el-Havlânî ve Ebû Osman, onlara Cübeyr b. Nüfeyr b. Mâlik el-Hadramî, ona Ukbe b. Âmir el-Cühenî’nin (ra) rivayet ettiğine göre diyerek benzer bir hadisi nakletmiş, ancak "Her kim abdest alır ve şehâdet ederim ki Allah'tan başka ilâh yoktur. Onun ortağı yoktur. Yine şehâdet ederim ki Muhammed (sav) onun kulu ve elçisidir, derse" ifadesini zikretmiştir.
Açıklama: "هَلْ عَلَى مَنْ دُعِىَ مِنْ هَذِهِ الأَبْوَابِ مِنْ ضَرُورَةٍ" ifadesinin "هَلْ جَزَاءُ الْإِحْسَانِ إِلَّا الْإِحْسَانُ" ayetinde olduğu gibi nefiy olduğuna, ikinci soru olan "فَهَلْ يُدْعَى أَحَدٌ مِنْ هَذِهِ الأَبْوَابِ كُلِّهَا" ifadesinin hakiki manada bir soru olduğuna dair bk. Vellevî, Zehîratü'l-'ukbâ, XXVI, 323.