2 Kayıt Bulundu.
					
					
					
					
				
            
			
			
                       
           
            
			
            
            
			
	
			
			
	
			
				
					 Giriş
				
			
			
	
            
        
Bize Muhammed b. Alâ, ona İbn Mübârek, ona Ma'mer, ona Hemmâm, ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Peygamberlerden biri savaşa gitmek istediğinde kavmine hitaben 'Bir kadınla evli olup da henüz onunla zifaf yapmamış ve onunla zifaf yapmayı isteyen hiçbir erkek, bu seferimde benimle gelmesin' buyurmuştur."
Bize Muhammed b. Alâ, ona İbn Mubârak, ona Ma'mer, ona Hemmâm b. Münebbih, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:, "Peygamberlerden biri bir gazaya çıktı ve kavmine ‘Bana şu kimseler katılmasın: Henüz nikâh kıydığı bir kadınla zifafa girmemiş olan kimse; ev inşa etmiş de henüz çatısını örtmemiş olan kimse; koyun ya da gebe deve satın almış olup da onların doğumunu bekleyen kimse' dedi. Sonra savaşa çıktı. İkindi vakti ya da ona yakın bir zamanda fethedeceği yere ulaştı. Güneşe 'Sen de emir kulusun, ben de. Allah'ım, güneşi bizim için durdur' dedi. Bunun üzerine güneş durduruldu ve Allah o orduya zafer nasip etti. Sonra ganimetler toplandı. Ateş gelerek onları yakmak istedi — ki bu, önceki ümmetlerde ganimetlerin helâl olmasının göstergesiydi — fakat ateş ganimetleri yakmadı. Bunun üzerine peygamber 'Şüphesiz aranızda ihanet (ganimet malından gizlice alınmış bir şey) vardır. Her kabileden bir adam gelip bana biat etsin' dedi. Biat esnasında bir adamın eli onun eline yapıştı. Bunun üzerine 'Sizin aranızda ihanet var. Şimdi de senin kabilen gelip biat etsin’ dedi. Bu kez iki ya da üç kişinin eli onun eline yapıştı. Yine 'Sizin aranızda ihanet var' dedi. Sonra, sığır başı büyüklüğünde altından yapılmış bir baş getirdiler ve onu ortaya koydular. Bunun üzerine ateş geldi ve onu yaktı. Sonra Rasulullah (sav) 'Allah bize ganimetleri helâl kıldı. Zira bizim zaafımızı ve acizliğimizi gördü, bunun üzerine onları bizim için helâl kıldı' buyurdu."