Öneri Formu
Hadis Id, No:
21205, D003300
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا وُهَيْبٌ حَدَّثَنَا أَيُّوبُ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : بَيْنَمَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَخْطُبُ إِذَا هُوَ بِرَجُلٍ قَائِمٍ فِى الشَّمْسِ فَسَأَلَ عَنْهُ قَالُوا: هَذَا أَبُو إِسْرَائِيلَ نَذَرَ أَنْ يَقُومَ وَلاَ يَقْعُدَ، وَلاَ يَسْتَظِلَّ وَلاَ يَتَكَلَّمَ وَيَصُومَ. قَالَ:
"مُرُوهُ فَلْيَتَكَلَّمْ وَلْيَسْتَظِلَّ وَلْيَقْعُدْ ، وَلْيُتِمَّ صَوْمَهُ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Vüheyb (b. Halid), ona Eyyüb (b. Keysan es-Sahtiyânî), ona İkrime (Mevla İbn Abbas), ona da (Abdullah) b. Abbas şöyle dedi: Hz. Peygamber (sav) insanlara hitab ederken, güneşin altında ayakta duran bir adam görüp onun durumunu sordu. Oradakiler; Bu Ebu İsrail'dir. Kendisini ayakta durup oturmamaya, gölgelenmemeye, konuşmamaya ve oruç tutmayı adadı, dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav):
"Ona söyleyin; konuşsun, gölgelensin, otursun ve orucunu tamamlasın (açsın)" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /769
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. Ebu Bekir Vüheyb b. Hâlid el-Bâhilî (Vüheyb b. Hâlid b. Aclân)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Adak, gücünün yetmeyeceği şeyi adamak
Adak, Nezir, keffareti
Eziyet, insana
Şiddet, Eziyet, eziyet etmekten kaçınmak, eziyeti ortadan kaldırmak
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ حُمَيْدٍ الطَّوِيلِ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ: أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَأَى رَجُلاً يُهَادَى بَيْنَ ابْنَيْهِ فَسَأَلَ عَنْهُ فَقَالُوا: نَذَرَ أَنْ يَمْشِىَ. فَقَالَ:
"إِنَّ اللَّهَ لَغَنِىٌّ عَنْ تَعْذِيبِ هَذَا نَفْسَهُ." وَأَمَرَهُ أَنْ يَرْكَبَ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ: رَوَاهُ عَمْرُو بْنُ أَبِى عَمْرٍو عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21210, D003301
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ حُمَيْدٍ الطَّوِيلِ عَنْ ثَابِتٍ الْبُنَانِىِّ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ: أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَأَى رَجُلاً يُهَادَى بَيْنَ ابْنَيْهِ فَسَأَلَ عَنْهُ فَقَالُوا: نَذَرَ أَنْ يَمْشِىَ. فَقَالَ:
"إِنَّ اللَّهَ لَغَنِىٌّ عَنْ تَعْذِيبِ هَذَا نَفْسَهُ." وَأَمَرَهُ أَنْ يَرْكَبَ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ: رَوَاهُ عَمْرُو بْنُ أَبِى عَمْرٍو عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ.]
Tercemesi:
Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Yahya (b. Said Kattan), ona Humeyd (b. Ebu Humeyd) et-Tavîl, ona Sabit (b. Eslem) el-Bünânî, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) iki oğlunun arasında götürülen bir adam görüp durumunu sordu. Oradakiler; kedisini yürümeye adadı, dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Allah bunun nefsine eziyet etmesine muhtaç değildir" buyurdu ve (bir şeye) binmesini emretti.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisin bir benzerini Amr b. Ebu Amr, A'rec'den, o da Ebu Hureyre vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /769
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Adak, gücünün yetmeyeceği şeyi adamak
Adak, Nezir, keffareti
Eziyet, insana
Şiddet, Eziyet, eziyet etmekten kaçınmak, eziyeti ortadan kaldırmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21262, D003308
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ أَخْبَرَنَا هُشَيْمٌ عَنْ أَبِى بِشْرٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ:
"أَنَّ امْرَأَةً رَكِبَتِ الْبَحْرَ فَنَذَرَتْ إِنْ نَجَّاهَا اللَّهُ أَنْ تَصُومَ شَهْرًا ، فَنَجَّاهَا اللَّهُ فَلَمْ تَصُمْ حَتَّى مَاتَتْ ، فَجَاءَتِ ابْنَتُهَا أَوْ أُخْتُهَا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَمَرَهَا أَنْ تَصُومَ عَنْهَا."
Tercemesi:
Bize Amr b. Avn, ona Hüşeym (b. Beşir), ona Ebu Bişr (Cafer b. Ebu Vahşiyye), ona Said b. Cübeyr, ona da (Abdullah) b. Abbas şöyle demiştir:
"Bir kadın gemiye binmişti. Allah'ın kedisini denizden kurtarması (sağ salim karaya çıkarması) durumunda kendisini bir ay oruç tutmaya adadı. Allah kadını denizden kurtardı fakat kadın oruç tutamadan vefat etti. Kızı -veya kız kardeşi- Hz. Peygamber'e (sav) gelerek bu durumda ne yapmaları gerektiğini sordu. Hz. Peygamber de (sav) ona; merhumun yerine oruç tutması gerektiğini söyledi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 25, /771
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ebu Bişr Cafer b. Ebu Vahşiyye el-Yeşkuri (Cafer b. İyas)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Ebu Osman Amr b. Avn es-Sülemî (Amr b. Avn b. Evs b. Ca'd)
Konular:
Adak, Nezir, keffareti
Adak, ölen kimsenin adağı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21282, D003311
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى عَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى جَعْفَرٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ جَعْفَرِ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ مَاتَ وَعَلَيْهِ صِيَامٌ صَامَ عَنْهُ وَلِيُّهُ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Salih, ona (Abdullah) b. Vehb, ona Amr b. Haris, ona Ubeydullah b. Ebu Cafer, ona Muhammed b. Cafer b. Zübeyr, ona Urve (b. Zübeyr), ona da Aişe (bt. Ebu Bekir) şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Oruç borcu olduğu halde ölen kimsenin orucunu onun yerine velisi (en yakın akrabası) tutar."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 26, /771
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Muhammed b. Cafer el-Esedi (Muhammed b. Cafer b. Zübeyir b. Avvam)
4. Ubeydullah b. Ebu Cafer el-Mısri (Ubeydullah b. Yesar)
5. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Ebu Cafer Ahmed b. Salih el-Mısrî (Ahmed b. Salih)
Konular:
Adak, Nezir, keffareti
Adak, ölen kimsenin adağı
حَدَّثَنَا دَاوُدُ بْنُ رُشَيْدٍ حَدَّثَنَا شُعَيْبُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو قِلاَبَةَ قَالَ حَدَّثَنِى ثَابِتُ بْنُ الضَّحَّاكِ قَالَ : نَذَرَ رَجُلٌ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَنْحَرَ إِبِلاً بِبُوَانَةَ ، فَأَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ: إِنِّى نَذَرْتُ أَنْ أَنْحَرَ إِبِلاً بِبُوَانَةَ. فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم:
"هَلْ كَانَ فِيهَا وَثَنٌ مِنْ أَوْثَانِ الْجَاهِلِيَّةِ يُعْبَدُ." قَالُوا : لاَ . قَالَ :
"هَلْ كَانَ فِيهَا عِيدٌ مِنْ أَعْيَادِهِمْ." قَالُوا: لاَ. قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"أَوْفِ بِنَذْرِكَ ، فَإِنَّهُ لاَ وَفَاءَ لِنَذْرٍ فِى مَعْصِيَةِ اللَّهِ وَلاَ فِيمَا لاَ يَمْلِكُ ابْنُ آدَمَ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21292, D003313
Hadis:
حَدَّثَنَا دَاوُدُ بْنُ رُشَيْدٍ حَدَّثَنَا شُعَيْبُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو قِلاَبَةَ قَالَ حَدَّثَنِى ثَابِتُ بْنُ الضَّحَّاكِ قَالَ : نَذَرَ رَجُلٌ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ يَنْحَرَ إِبِلاً بِبُوَانَةَ ، فَأَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ: إِنِّى نَذَرْتُ أَنْ أَنْحَرَ إِبِلاً بِبُوَانَةَ. فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم:
"هَلْ كَانَ فِيهَا وَثَنٌ مِنْ أَوْثَانِ الْجَاهِلِيَّةِ يُعْبَدُ." قَالُوا : لاَ . قَالَ :
"هَلْ كَانَ فِيهَا عِيدٌ مِنْ أَعْيَادِهِمْ." قَالُوا: لاَ. قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"أَوْفِ بِنَذْرِكَ ، فَإِنَّهُ لاَ وَفَاءَ لِنَذْرٍ فِى مَعْصِيَةِ اللَّهِ وَلاَ فِيمَا لاَ يَمْلِكُ ابْنُ آدَمَ."
Tercemesi:
Bize Davud b. Rüşeyd, ona Şuayb b. İshak, ona el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr), ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebû Kilabe (Abdullah b. Zeyd), ona da Sabit b. Dahhâk şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) döneminde bir adam Büvâne adlı yerde deve keseceğine dair adakta bulunmuştu. O adam, Hz. Peygamber'e (sav) gelip ben Büvâne'de bir deve kurban etmek için adakta bulundum dedi. Hz. Peygamber (sav) de orada cahiliye devrinde tapılan putlardan bir put olup var mı?" diye sordu. Oradakiler hayır, (yok) dediler. Hz. Peygamber de (sav) "orada (halihazırda) müşriklerden kalma bayram merasimleri yapılıyor mu?" diye sordu. Oradakiler hayır, (yapılmıyor) dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) o adama "öyleyse adağını yerine getirebilirsin. Çünkü insanoğlunun Allah'a isyan konusunda adanan adak ile başkasının malıyla yapılacak olan adağın yerine getirmesi uygun değildir" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 27, /772
Senetler:
1. Ebu Zeyd Sabit b. Dahhâk el-Ensârî (Sabit b. Dahhâk b. Halife b. Sa'lebe b. Adî)
2. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. Şuayb b. İshak el-Kuraşi (Şuayb b. İshak b. Abdurrahman b. Abdullah)
6. Davud b. Rüşeyd el-Haşimî (Davud b. Rüşeyd)
Konular:
Adak, Allah'a isyan içeren adaklar
Adak, kişi malik olmadığını adaya bilir mi?
Adak, Nezir, keffareti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21303, D003315
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ الْحَنَفِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ مَيْمُونَةَ بِنْتِ كَرْدَمِ بْنِ سُفْيَانَ عَنْ أَبِيهَا نَحْوَهُ مُخْتَصَرٌ مِنْهُ شَىْءٌ قَالَ:
"هَلْ بِهَا وَثَنٌ أَوْ عِيدٌ مِنْ أَعْيَادِ الْجَاهِلِيَّةِ." قَالَ: لاَ. قُلْتُ: إِنَّ أُمِّى هَذِهِ عَلَيْهَا نَذْرٌ وَمَشْىٌ أَفَأَقْضِيهِ عَنْهَا وَرُبَّمَا قَالَ ابْنُ بَشَّارٍ: أَنَقْضِيهِ عَنْهَا قَالَ:
نَعَمْ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ebu Bekir el-Hanefî, ona Abdülhamid b. Cafer, ona Amr b. Şuayb, ona Meymune bt. Kerdem b. Süfyan, ona da babası (Kerdem b. Süfyan) önceki hadisin bir benzerini özetle rivayet etmiştir. (Bu rivayet göre) Hz. Peygamber (sav):
"Orada put veya cahiliye bayramlarından bir bayram var mı?" dedi. Kerdem de hayır (yok) dedi. Kerdem şöyle dedi: Annemin yürümek konusunda adak borcu vardı. Onu ödeyeyim (yerine getireyim) mi? -İbn Beşşar bazen, onu ödeyelim mi? derdi- dedim. Hz. Peygamber (sav) "evet" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 27, /772
Senetler:
1. Kerdem b. Süfyan es-Sekafi (Kerdem b. Süfyan b. Eban)
2. Meymune bt. Kerdem es-Sekafiyye (Meymune bt. Kerdem b. Süfyan)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
5. Ebu Bekir Abdulkebir b. Abdulmecid el-Basri (Abdulkebir b. Abdulmecid b. Ubeydullah)
6. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Adak, Allah'a isyan içeren adaklar
Adak, Nezir, keffareti
حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا هِشَامٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ : أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم لَمَّا بَلَغَهُ أَنَّ أُخْتَ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ نَذَرَتْ أَنْ تَحُجَّ مَاشِيَةً قَالَ:
"إِنَّ اللَّهَ لَغَنِىٌّ عَنْ نَذْرِهَا ، مُرْهَا فَلْتَرْكَبْ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ : رَوَاهُ سَعِيدُ بْنُ أَبِى عَرُوبَةَ نَحْوَهُ وَخَالِدٌ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21193, D003297
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسْلِمُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا هِشَامٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ : أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم لَمَّا بَلَغَهُ أَنَّ أُخْتَ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ نَذَرَتْ أَنْ تَحُجَّ مَاشِيَةً قَالَ:
"إِنَّ اللَّهَ لَغَنِىٌّ عَنْ نَذْرِهَا ، مُرْهَا فَلْتَرْكَبْ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ : رَوَاهُ سَعِيدُ بْنُ أَبِى عَرُوبَةَ نَحْوَهُ وَخَالِدٌ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ.]
Tercemesi:
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişam (b. Senber), ona Katede (b. Diâme), ona İkrime (Mevla İbn Abbas), ona da (Abdullah) b. Abbas şöyle demiştir: Ukbe b. Amir'in kız kardeşin kendisini Kâbe'ye yürüyerek gitmek için adadığı haberi Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca şöyle buyurdu:
"Allah onun adağına muhtaç değildir. Ona emret de bir şeye binsin."
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisin bir benzerini Said b. Ebu Arûbe rivayet etmiştir. Halid de İkrime vasıtasıyla Hz. Peygamberden bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /768
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Amr Müslim b. İbrahim el-Ferahidi (Müslim b. İbrahim)
Konular:
Adak, Nezir, keffareti
Adak, Nezir, geçerliliği
KTB, ADAK
Şiddet, Eziyet, eziyet etmekten kaçınmak, eziyeti ortadan kaldırmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21218, D003303
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَفْصِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ السُّلَمِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى قَالَ حَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ - يَعْنِى ابْنَ طَهْمَانَ - عَنْ مَطَرٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ : أَنَّ أُخْتَ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ نَذَرَتْ أَنْ تَحُجَّ مَاشِيَةً وَأَنَّهَا لاَ تُطِيقُ ذَلِكَ ، فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم:
"إِنَّ اللَّهَ لَغَنِىٌّ عَنْ مَشْىِ أُخْتِكَ ، فَلْتَرْكَبْ وَلْتُهْدِ بَدَنَةً."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hafs b. Abdullah es-Sülemî, ona babası (Hafs b Abdullah), ona İbrahim b. Tahman, ona Matar (b. Tahman), ona İkrime (Mevla İbn Abbas), ona da (Abdullah) b. Abbas şöyle demiştir: Ukbe b. Amir'in kız kardeşi kendisini yürüyerek hacca gitmeye adadı. Ama buna gücü de yetmiyordu. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav), (Ukbe'ye): "Allah kız kardeşinin yürümesine muhtaç değildir. (Bir bineğe) binsin ve büyükbaş bir hayvan kurban etsin" demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /770
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Matar b. Tahman el-Varrak (Matar b. Tahman)
4. Ebu Said İbrahim b. Tahman el-Herevî (İbrahim b. Tahman b. Şube)
5. Ebu Amr Hafs b. Abdullah es-Sülemî (Hafs b. Abdullah b. Raşid)
6. Ebu Ali Ahmed b. Hafs es-Sülemî (Ahmed b. Hafs b. Abdullah b. Raşid)
Konular:
Adak, gücünün yetmeyeceği şeyi adamak
Adak, Nezir, keffareti
Adak, Nezir, geçerliliği
KTB, ADAK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21223, D003304
Hadis:
حَدَّثَنَا شُعَيْبُ بْنُ أَيُّوبَ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ هِشَامٍ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ الْجُهَنِىِّ أَنَّهُ قَالَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم: إِنَّ أُخْتِى نَذَرَتْ أَنْ تَمْشِىَ إِلَى الْبَيْتِ. فَقَالَ:
"إِنَّ اللَّهَ لاَ يَصْنَعُ بِمَشْىِ أُخْتِكَ إِلَى الْبَيْتِ شَيْئًا."
Tercemesi:
Bize Şuayb b. Eyyüb, ona Muaviye b. Hişam, ona Süfyan (b. Said es-Sevrî), ona babası (Said b. Mesruk), ona İkrime (Mevla İbn Abbas), ona da Ukbe b. Amir el-Cühenî şöyle demiştir: Kendisi, Hz. Peygamber'e (sav): Kız kardeşim kendisini Kâbe'ye kadar yürümeye adadı, dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Allah (cc), kız kardeşinin Kâbe'ye kadar yürümesi ile bir şey yapacak değildir (buna ihtiyacı yoktur)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /770
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Süfyan Said b. Mesruk es-Sevrî (Said b. Mesruk b. Hamza)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Hasan Muaviye b. Hişam el-Esedî el-Kassar (Muaviye b. Hişam)
6. Ebu Bekir Şuayb b. Eyyüb el-Vasiti (Şuayb b. Eyyüb b. Ruzeyk b. Mabed)
Konular:
Adak, gücünün yetmeyeceği şeyi adamak
Adak, Nezir, keffareti
KTB, ADAK
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21298, D003314
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ بْنِ مِقْسَمٍ الثَّقَفِىُّ مِنْ أَهْلِ الطَّائِفِ قَالَ حَدَّثَتْنِى سَارَّةُ بِنْتُ مِقْسَمٍ الثَّقَفِىِّ أَنَّهَا سَمِعَتْ مَيْمُونَةَ بِنْتَ كَرْدَمٍ قَالَتْ: خَرَجْتُ مَعَ أَبِى فِى حَجَّةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَرَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَسَمِعْتُ النَّاسَ يَقُولُونَ: رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَجَعَلْتُ أُبِدُّهُ بَصَرِى، فَدَنَا إِلَيْهِ أَبِى وَهُوَ عَلَى نَاقَةٍ لَهُ مَعَهُ دِرَّةٌ كَدِرَّةِ الْكُتَّابِ، فَسَمِعْتُ الأَعْرَابَ وَالنَّاسَ يَقُولُونَ: الطَّبْطَبِيَّةَ الطَّبْطَبِيَّةَ ، فَدَنَا إِلَيْهِ أَبِى فَأَخَذَ بِقَدَمِهِ قَالَتْ: فَأَقَرَّ لَهُ وَوَقَفَ فَاسْتَمَعَ مِنْهُ فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى نَذَرْتُ إِنْ وُلِدَ لِى وَلَدٌ ذَكَرٌ أَنْ أَنْحَرَ عَلَى رَأْسِ بُوَانَةَ فِى عَقَبَةٍ مِنَ الثَّنَايَا عِدَّةً مِنَ الْغَنَمِ. قَالَ: لاَ أَعْلَمُ إِلاَّ أَنَّهَا قَالَتْ خَمْسِينَ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"هَلْ بِهَا مِنَ الأَوْثَانِ شَىْءٌ." قَالَ: لاَ. قَالَ:
"فَأَوْفِ بِمَا نَذَرْتَ بِهِ لِلَّهِ." قَالَتْ : فَجَمَعَهَا فَجَعَلَ يَذْبَحُهَا فَانْفَلَتَتْ مِنْهَا شَاةٌ فَطَلَبَهَا، وَهُوَ يَقُولُ : اللَّهُمَّ أَوْفِ عَنِّى نَذْرِى . فَظَفِرَهَا فَذَبَحَهَا .
Tercemesi:
Bize Hasan b. Ali, ona Yezid b. Harub, ona Taif halkından olan Abdullah b. Yezid b. Miksem es-Sekafî, ona Sâre bt. Müslim es-Sekafî, ona da Meymune bt. Kerdem şöyle demiştir: Hz. Peygamber'in (sav) haccı sırasında babamla birlikte dışarı çıkmıştık. Hz. Peygamber'i (sav) gördüm ve insanların işte Allah'ın Rasulü! şeklinde seslendiklerini duydum. Gözlerimi Hz. Peygamber'den (sav) alamıyordum. Babamla birlikte (kalabalığın arasından geçerek) Hz. Peygamber'e yaklaştık. O Devesinin üzerindeydi. Elinde de yazarların sopası gibi (ince) bir sopa vardı. (Aşırı kalabalıktan dolayı) bedevilerin ve diğer insanların 'tap, tap' ayak seslerini duyuyordum. O sırada babam Hz. Peygamber'e (sav) (iyice) yaklaştı bacağından tuttu. Hz. Peygamber de buna ses çıkarmadı, durdu ve babamı dinlerdi. Babam da şöyle dedi: Ey Allah'ın Rasulü! Ben bir erkek çocuğum olursa, Buvâne'nin dik yamaçlarında birkaç koyun keseceğim diye adakta bulunmuştum. Ravi Abdullah b. Zeyd, o adamın 'elli koyun adadım dediğini söylemiştir. Hz. Peygamber (sav) "orada hiç put var mı?" diye sordu. Babam hayır, (yok) diye cevapladı. Bunun üzerine Hz. Peygamber "öyleyse Allah'a olan adağını yerine getir" buyurdu. Meymune olayın gerisini şöyle anlatmaktadır: Daha sonra babam koyunları toplayıp kesmeye başladı. Bir koyun elinden kurtulup kaçtı. Babam onu ararken bir taraftan da Allah'ım adağımı yerine getirmeyi nasip et diye yalvarıyordu. Sonunda kaçan koyunu yakalayıp onu da kesti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Eymân ve'n-Nuzûr 27, /772
Senetler:
1. Meymune bt. Kerdem es-Sekafiyye (Meymune bt. Kerdem b. Süfyan)
2. Sâre bt. Miksem es-Sekafiyye (Sâre bt. Miksem)
3. Abdullah b. Yezid es-Sekafi (Abdullah b. Yezid b. Miksem)
4. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
5. Hasan b. Ali el-Hüzeli (Hasan b. Ali b. Muhammed)
Konular:
Adak, Allah'a isyan içeren adaklar
Adak, Nezir, keffareti
Adak, Nezir, geçerliliği
KTB, ADAK