345 Kayıt Bulundu.
Bunlar birbirinden gelme bir nesildir. Allah işiten ve bilendir.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Ebu Zinâd, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur "İbrahim (as) ile Sâre hicret etti. Sâre'ye Hacer'i hediye ettiler. Sâre, geri dönüp İbrahim'in (as) yanına geldi ve ona "gördün mü, Allah kâfiri zelil etti ve bir cariyeyi de bana hizmetçi verdi" dedi. İbn Sîrîn'in, Ebu Hureyre'den rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) "Sâre'ye Hâcer'i hizmetçi verdi" buyurmuştur.
Açıklama: Hadisin bütünü için B002217 numaralı hadise bakınız. Rivayet muallaktır; Buhari ile Muhammed b. Sirin arasında inkıta vardır.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Ebu Zinâd, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur "İbrahim (as) ile Sâre yola çıkıp bir şehre girdiler. Orada meliklerden bir melik, yahut zorbalardan bir zorba hükümdar vardı. Ona 'İbrahim en güzelinden bir kadınla bu şehre girdi' denildi. Hükümdar, 'Ey İbrahim, yanındaki kadın kimdir?' diye haber gönderdi. İbrahim, 'kardeşimdir' cevabını verdi ve ardından Sâre'nin yanına gelip 'sakın beni yalancı çıkarma. Ben onlara, senin kız kardeşim olduğunu söyledim. Allah'a yemin ederim ki, yeryüzünde benden ve senden başka iman eden hiçbir kimse yoktur. dedi. Sonra İbrahim, Sâre'yi hükümdara gönderdi. Sâre varınca, hükümdar ona doğru yeltendi. Sâre de hemen abdest alıp namaza durdu, ardından 'Allah'ım, ben Sana ve Senin Rasûlü'ne iman ettimse ve ben iffetimi eşimden başkasına karşı daima koruduysam, şu kâfiri benim üzerime musallat etme' diye dua etti. adamın nefesi tıkandı ve ayağı ile yere vurup debelenmeye başladı." Hadisin râvîsi A'rec der ki: Ebu Seleme b. Abdurrahman, Ebu Hureyre'nin şöyle devam ettiğini aktardı: Sâre "Allah'ım, eğer bu herif ölürse, bunu bu kadın öldürdü derler" dedi. Bunun üzerine o zalimin debelenmesi sona erdi. Sonra tekrar Sâre'ye doğru yeltendi. O da derhâl kalkıp abdest alarak namaza durdu ve "Allah'ım, ben Sana ve Senin Rasûlü'ne iman ettimse ve ben iffetimi eşimden başkasına karşı daima koruduysam, şu kâfiri benim üzerime musallat etme" diye dua etti. Adamın tekrar nefesi tıkandı ve ayağı ile yere vurup debelenmeye başladı. Abdurrahman der ki: Ebu Seleme, Ebu Hureyre'nin şöyle devam ettiğini aktardı: Sâre:"Allah'ım, eğer bu herif ölürse, bunu bu kadın öldürdü derler" dedi. Bunun üzerine o zalimin debelenmesi ikinci defa yahut üçünü defa sona erdi. Bunun üzerine hükümdar adamlarına "Vallahi siz bana kesinlikle bir şeytan göndermişsiniz. Siz bu kadını İbrahim'e geri gönderin. Hacer'i de ona hediye edin" dedi. Sâre, geri dönüp İbrahim'in (as) yanına geldi ve ona "gördün mü, Allah kâfiri zelil etti ve bir cariyeyi de bana hizmetçi verdi" dedi.
Bize Abdullah b. Ebû Ziyâd, ona Seyyâr, ona Abdülvâhid b. Ziyâd, ona Abdurrahman b. İshak, ona Kâsım b. Abdurrahman, ona babası, ona da İbn Mesûd'un (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Miraca çıktığım gece Hz. İbrahim ile karşılaştım; Bana 'Ey Muhammed! Ümmetine benden selam söyle ve onlara cennetin toprağının güzel, suyunun tatlı olduğunu, orada ovaların bulunduğunu ve dikili ağaçlarının "Sübhanalah, Elhamdülillah, La ilahe illallah ve Allahü Ekber" olduğunu bildir' dedi." Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda Ebû Eyyûb'dan rivayet bulunmaktadır. İbn Mesud'dan gelen bu rivayet, hasen-garîb bir hadistir.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Ebu Zinâd, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur "İbrahim (as) ile Sâre hicret etti. Sâre'ye Hacer'i hediye ettiler. Sâre, geri dönüp İbrahim'in (as) yanına geldi ve ona "gördün mü, Allah kâfiri zelil etti ve bir cariyeyi de bana hizmetçi verdi" dedi. İbn Sîrîn'in, Ebu Hureyre'den rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) "Sâre'ye Hâcer'i hizmetçi verdi" buyurmuştur.
İbrahim, ne yahudi, ne de hıristiyan idi; fakat o, Allah'ı bir tanıyan dosdoğru bir müslüman idi; müşriklerden de değildi.
Allah Âdem'i, Nuh'u, İbrahim ailesi ile İmrân ailesini seçip âlemlere üstün kıldı.
Ey ehl-i kitap! İbrahim hakkında niçin çekişirsiniz? Halbuki Tevrat ve İncil, kesinlikle ondan sonra indirildi. Siz hiç düşünmez misiniz?
De ki: Allah doğruyu söylemiştir. Öyle ise, hakka yönelmiş olarak İbrahim'in dinine uyunuz. O, müşriklerden değildi.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Ebu Zinâd, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur "İbrahim (as) ile Sâre yola çıkıp bir şehre girdiler. Orada meliklerden bir melik, yahut zorbalardan bir zorba hükümdar vardı. Ona 'İbrahim en güzelinden bir kadınla bu şehre girdi' denildi. Hükümdar, 'Ey İbrahim, yanındaki kadın kimdir?' diye haber gönderdi. İbrahim, 'kardeşimdir' cevabını verdi ve ardından Sâre'nin yanına gelip 'sakın beni yalancı çıkarma. Ben onlara, senin kız kardeşim olduğunu söyledim. Allah'a yemin ederim ki, yeryüzünde benden ve senden başka iman eden hiçbir kimse yoktur. dedi. Sonra İbrahim, Sâre'yi hükümdara gönderdi. Sâre varınca, hükümdar ona doğru yeltendi. Sâre de hemen abdest alıp namaza durdu, ardından 'Allah'ım, ben Sana ve Senin Rasûlü'ne iman ettimse ve ben iffetimi eşimden başkasına karşı daima koruduysam, şu kâfiri benim üzerime musallat etme' diye dua etti. adamın nefesi tıkandı ve ayağı ile yere vurup debelenmeye başladı." Hadisin râvîsi A'rec der ki: Ebu Seleme b. Abdurrahman, Ebu Hureyre'nin şöyle devam ettiğini aktardı: Sâre "Allah'ım, eğer bu herif ölürse, bunu bu kadın öldürdü derler" dedi. Bunun üzerine o zalimin debelenmesi sona erdi. Sonra tekrar Sâre'ye doğru yeltendi. O da derhâl kalkıp abdest alarak namaza durdu ve "Allah'ım, ben Sana ve Senin Rasûlü'ne iman ettimse ve ben iffetimi eşimden başkasına karşı daima koruduysam, şu kâfiri benim üzerime musallat etme" diye dua etti. Adamın tekrar nefesi tıkandı ve ayağı ile yere vurup debelenmeye başladı. Abdurrahman der ki: Ebu Seleme, Ebu Hureyre'nin şöyle devam ettiğini aktardı: Sâre:"Allah'ım, eğer bu herif ölürse, bunu bu kadın öldürdü derler" dedi. Bunun üzerine o zalimin debelenmesi ikinci defa yahut üçünü defa sona erdi. Bunun üzerine hükümdar adamlarına "Vallahi siz bana kesinlikle bir şeytan göndermişsiniz. Siz bu kadını İbrahim'e geri gönderin. Hacer'i de ona hediye edin" dedi. Sâre, geri dönüp İbrahim'in (as) yanına geldi ve ona "gördün mü, Allah kâfiri zelil etti ve bir cariyeyi de bana hizmetçi verdi" dedi.