166 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys b. Said el-Makburî, ona Şerîk b. Abdullah b. Ebu Nemir, ona Enes b. Mâlik şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) ile birlikte mescitte oturuyorduk. Devenin üzerinde bir adam geldi ve devesini çökertti ve bağladı. Sonra 'Hanginiz Muhammed?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) sahabileri arasında dayanmış duruyordu. 'İşte arkasına yaslanan beyaz zattır' dedik. Adam ona 'Ey Abdülmuttalib oğlu!' diye hitap etti. Hz. Peygamber (sav) "Buyur diyerek cevap verdi." Bunun üzerine adam 'Sana bazı sorular soracağım. Bu sorular çok ağırdır. Bana incinme' dedi. Hz. Peygamber (sav) "İstediğini sorabilirsin" buyurdu. 'Senin ve senden öncekilerin rabbinin hatırına söyle! Allah seni bütün insanlara mı gönderdi?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Elbette öyledir" buyurdu. Adam 'Allah aşkına söyle! Allah sana gündüz ve gece beş vakit namaz kılmayı mı emretti?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Elbette öyledir" buyurdu. Adam 'Allah aşkına söyle! Allah sana yılın bu ayında oruç tutmayı emretti mi?' diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Elbette öyledir" buyurdu. Adam 'Allah aşkına söyle Allah sana zenginlerimizden zekat alıp fakirlerimize dağıtmamızı mı emretti?' diye sordu. Hz. Peygamber "Elbette öyledir" diye cevap verdi. Adam 'Senin getirdiklerine iman ettim. Ben arkamda bıraktığım kavmimin elçisiyim. Adım Dımam b. Sa'lebe'dir. Sa'd b. Bekir oğullarının kardeşiyim' dedi. Bu hadisi ayrıca Musa ve Ali b. Abdülhamid, Süleyman'dan, o Sabit'ten, o Enes b. Mâlik'ten o da Hz. Peygamber'den (sav) bu şekilde rivayet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Ali b. Abdülhamid arasında inkita vardır.
Bize Ali b. Abdullah, ona Velid b. Müslim, ona Evzaî, ona İbn Şihab, ona Ata b. Yezid, ona da Ebu Saîd el-Hudrî'nin (ra) rivayet ettiğine göre bedevî bir Arap, Rasulullah'a (sav) (yaşamını sürdürmekte olduğu çölden) Medine'ye hicret etmesinin gerekip gerekmediğini sormuştu. Rasulullah (sav) "(Çölden ayrılıp Medine'ye gelmen gerekeceğinden) sana yazık olur. Zira hicret çok meşakkatli bir şeydir. Senin, zekatını verdiğin develerin var mı?" buyurdu. Adam "Evet var." dedi. Rasulullah (sav) bunun üzerine "Öyleyse denizlerin ötesinden (şehirden uzak bölgelerde) çalışmaya (devam et.) (Hicret etmesen de) Allah senin amelinden hiç bir bir şey eksiltmeyecektir." buyurdu.
Allah'ın, kullarının tevbesini kabul edeceğini, sadakaları geri çevirmeyeceğini ve Allah'ın tevbeyi çok kabul eden ve pek esirgeyen olduğunu hâla bilmezler mi?
Açıklama: İnsanlar iftar yapmakta acele ettikleri müddetçe hayır içinde olmaya devam edeceklerdir."
Açıklama: Müd: Çoğunlukla hububat ve bakliyat gibi kuru besinlerin ölçümünde kullanılan ölçeğe verilen addır. Müddün ne kadar olduğunda ihtilaf olsa da üzerinde görüş birliğine varılan tek husus müddün çeyrek sâa denk geldiğidir. (Cengiz Kallek, "Müd", DİA, XXXI, 457-459.)