491 Kayıt Bulundu.
Bize İbn Ebu Ömer, ona Mervan el-Fezârî, ona Yezid b. Keysân, ona Ebu Hâzim el-Eşcaî, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) 'Bugün sizden kim oruç tutmaya niyetlendi?' diye sorduğunda, Ebu Bekir 'Ben' dedi. 'Peki bugün sizden kim bir cenazeye katıldı?' diye sorduğunda, Ebu Bekir 'Ben' cevabını verdi. 'Bugün aranızdan kim bir fakiri doyurdu?' diye sorunca, Ebu Bekir 'Ben' diye cevap verdi. Rasulullah (sav) 'Bugün hanginiz bir hastayı ziyaret etti?' dediğince, Ebu Bekir yine 'Ben' diye cevap verdi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Bunlar kimde bir araya gelecek olursa, o kimse muhakkak cennete girer' buyurdu."
Bize Muhammed b Kesir, ona Süfyân, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Ebu Musa el-Eş’ari (ra) Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Karnı aç olanları doyurunuz, hastaları ziyaret ediniz ve esirleri de özgürlüklerine kavuşturunuz." [Hadisin râvilerinden Süfyân, hadisteki 'ânî' kelimesinin esir anlamına geldiğini söylemiştir.]
Bize İbn Kesîr, ona Süfyân, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Ebu Musa el-Eş'arî, Hz. Peygamber’in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Aç olanı doyurunuz, hastayı ziyaret ediniz ve esiri de özgürlüğüne kavuşturunuz." [Süfyan hadiste geçen 'el-ânî' kelimesinin esir anlamına geldiğini söylemiştir.]
Bize Muhammed b. Ebu Ömer el-Mekkî, ona Mervan b. Muaviye el-Fezârî, ona Yezid b. Keysân, ona Ebu Hâzim el-Eşcaî, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) 'Bugün sizden kim oruç tutmaya niyetlendi?' diye sorduğunda, Ebu Bekir 'Ben' dedi. 'Bugün sizden kim bir cenazeye katıldı?' diye sorduğunda, Ebu Bekir 'Ben' cevabını verdi. 'Bugün sizden kim bir fakiri doyurdu?' diye sorduğunda, Ebû Bekir 'Ben' diye cevap verdi. 'Peki bugün hanginiz bir hastayı ziyaret etti?' dediğince, Ebu Bekir yine 'Ben' cevabını verdi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Bunlar kimde bir araya gelirse, o kişi mutlaka cennete girer' buyurdu."
Bize Kuteybe b. Said, ona Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Ebu Musa (ra), Hz. Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Esirleri özgürlüklerine kavuşturun, açları doyurun, hastaları da ziyaret edin."
Bize Muhammed b. Râfi', ona İshak b. İsa, ona Malik b. Süheyl b. Ebu Salih, ona babası (Ebû Salih es-Semmân), ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah'a (sav) kafirlerden bir misafir gelmişti. Rasulullah (sav), onun için koyun sağılmasını emretmişti. Koyun sağılmış, misafir de onu içmiş; ardından tekrar sağılmış onu da içmiş; sonra tekrar sağılmış ve böylece (o misafir) yedi sağım sütten içmişti. Sonra o adam Müslüman olmuştu. Müslüman olduktan sonra Hz. Peygamber (sav) onun için süt sağılıp getirilmesini emretmiş ama adam ancak bir sağım içmiş ve başka içememişti. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav); "Mümin bir mideyi, kafir ise yedi mideyi (doyurmak için) içer" buyurdu.
Bize Muhammed, ona Vekî, ona Şu'be, ona Muhârib b. Disâr, ona da Câbir b. Abdullah (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber'in (sav) Medine'ye geldiğinde bir deve veya sığır kesti." (Bize) Muâz, ona Şu'be, ona Muhârib, ona da Câbir b. Abdullah bu hadisi Hz. Nebî'den (sav) rivayet etti ve Muâz rivayetine şunu da ekledi: "Hz. Peygamber (sav) benden iki ukiyyeye ilaveten bir ya da iki dirhem karşılığında bir deve satın aldı, Sırâr (denilen yere) gelince, emretti, bir inek kesildi, insanlar ondan yediler. Medine'ye gelince de mescide gidip iki rekat namaz kılmamı emretti ve devenin değerini benim için tartarak verdi."