500 Kayıt Bulundu.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona İsmail b. Ayyâş, ona Ümâre b. Gaziyye, ona Enes b. Malik, ona da Ömer b. el-Hattâb, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Kim kırk gece mescitte cemaatla namaz kılar ve bu süre boyunca yatsı namazının ilk rekâtını kaçırmadan kılarsa, Allah ona bunun karşılığında cehennemden azat edilme (kurtuluş) yazacaktır."
Açıklama: Elbani bu "لاَ تَفُوتُهُ الرَّكْعَةُ الأُولَى مِنْ صَلاَةِ الْعِشَاءِ" lafzı dışında bu hadisin hasen olduğunu ifade etmiştir
Bize Abdullah b. Muhammed en-Nüfeyl, ona Züheyr, ona Süleyman et-Teymî, ona Ebu Osman (en-Nehdî), ona da Übey b. Ka'b şöyle rivayet etmiştir: Bir adam vardı. Medinelilerden namaz kılıp evi mescide daha fazla uzak olan bu adamdan başkasını bilmiyordum. Bu adam namazları mescitte (kılıp) hiç kaçırmazdı. Ona sıcakta ve karanlıkta bineceğin bir eşek satın alsan (da mescide onunla gelsen)! dedim. O ise, evimin mescidin yanında olmasını istemem dedi. Vaziyet Hz. Peygamber (sav) intikal etti(ğinde) ona bu sözünü sordu. O da ya Rasulullah, mescide gelişimin ve döndüğümde aileme gidişim (sevap olarak) yazılmasını istedim, dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Allah, tüm bunları sana verdi. Allah, halisane duygularla istediğin ne varsa hepsini de sana verdi"
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Ziyad el-A'lem, ona da Hasan şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Bekre (es-Sekafî), Rasulullah (sav) rükûda iken (mescide) gelip (hemen) safın gerisinde rükûa gitti. Ardında da safa doğru yürüdü. Namazını bitirince Nebî (sav), 'safın gerisinde rükûa varıp safa doğru yürüyen hanginizdi' buyurdu. Ebu Bekre de bendim dedi. Hz. Peygamber (sav), 'Allah (cemaate katılma) hırsını arttırsın ancak, bir daha böyle yapma' buyurdu."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hüreyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Bir erkeğin (mescidde) cemaatla kıldığı namaz (ın sevabı, tek başına) evinde kıldığı ve çarşısında kıldığı namaz (ın sevabın) dan yirmi küsur derece fazladır."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hüreyre Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Şüphesiz biriniz mescide girdiği zaman, namaz onu alıkoyduğu müddetçe namazda (ymış gibi sevap kazanmış) olur. Ve sizden birisi namaz kıldığı yerden ayrılmadığı, abdesti bozulmadığı ve kimseye eziyet etmediği müddetçe melekler: "Allah'ım! Onu bağışla. Allah'ım! Ona merhamet et. Allah'ım! Onun tevbesini kabul eyle' diyerek dua ve istiğfarda bulunurlar."