حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُوسَى الرَّازِىُّ حَدَّثَنَا عِيسَى عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعْدٍ عَنِ الصُّنَابِحِىِّ عَنْ مُعَاوِيَةَ "أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنِ الْغَلُوطَاتِ."
Bize İbrahim b. Musa er-Râzî, ona İsa, ona el-Evzaî, ona Abdullah b. Sa'd, ona es-Sunâbihî, ona da Muaviye şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav), mugalatayı, yani insanların aklını karıştıran karmaşık soruları yasakladı."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25585, D003656
Hadis:
حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُوسَى الرَّازِىُّ حَدَّثَنَا عِيسَى عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعْدٍ عَنِ الصُّنَابِحِىِّ عَنْ مُعَاوِيَةَ "أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم نَهَى عَنِ الْغَلُوطَاتِ."
Tercemesi:
Bize İbrahim b. Musa er-Râzî, ona İsa, ona el-Evzaî, ona Abdullah b. Sa'd, ona es-Sunâbihî, ona da Muaviye şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav), mugalatayı, yani insanların aklını karıştıran karmaşık soruları yasakladı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İlim 8, /844
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muaviye b. Ebu Süfyan el-Ümevi (Muaviye b. Sahr b. Harb b. Ümeyye b. Abdü Şems)
2. Ebu Abdullah Abdurrahman b. Useyle es-Sunâbihî (Abdurrahman b. Useyle es-Sunâbihî)
3. Abdullah b. Sa'd el-Becelî (Abdullah b. Sa'd b. Ferve)
4. Ebu Amr Abdurrahman b. Amr el-Evzaî (Abdurrahman b. Amr b. Yahmed)
5. Ebu Amr İsa b. Yunus es-Sebiî (İsa b. Yunus b. Amr b. Abdullah)
6. İbrahim b. Musa et-Temîmî (İbrahim b. Musa b. Yezid b. Zâzân)
Konular:
Aldatma, söz ve fiillerle yanıltmak
KTB, İLİM
Bize Hasan b. Ali, ona Ebu Abdurrahman el-Mukrî, ona Said b. Ebu Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Ebu Osman Müslim b. Yesar, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) "kim fetva verirse" buyurduğunu; (T)
Bize Süleyman b. Davud, ona İbn Vehb, ona Yahya b. Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Amr b. Ebu Nuayme, ona Abdülmelik b. Mervan'ın süt kardeşi Ebu Osman et-Tunbüzi, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İlme dayanmadan verilen bir fetvanın vebali, fetvayı alan kişiye değil, onu verene aittir."
Süleyman el-Mehrî, rivayetinde, "Bir konuda akıl verirken, doğrunun ne olduğunu bildiği halde kardeşini yanlışa yönlendiren kimse, ona ihanet etmiş olur" ifadesini eklemiştir.
[Bu rivayet, Süleyman'ın lafzıdır.]
Açıklama: İkinci seneddeki Ebu Osman et-Tunbuzî birinci seneddeki Müslim b. Yesâr'dır. Ebu Davud adeti olduğu üzere birden fazla tariki olan rivayetlerin bir tarikinde ravinin adını başka bir tarikinde künyesini kullanmıştır. Ebu Osman et-Tunbuzî, Müslim b. Yesâr Ebu Osman'ın künyesidir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272311, D003657-2
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ - يَعْنِى ابْنَ أَبِى أَيُّوبَ - عَنْ بَكْرِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ مُسْلِمِ بْنِ يَسَارٍ أَبِى عُثْمَانَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "مَنْ أَفْتَى." ح وَحَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ عَنْ بَكْرِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ عَمْرِو بْنِ أَبِى نُعَيْمَةَ عَنْ أَبِى عُثْمَانَ الطُّنْبُذِىِّ - رَضِيعِ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ مَرْوَانَ - قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "مَنْ أُفْتِىَ بِغَيْرِ عِلْمٍ كَانَ إِثْمُهُ عَلَى مَنْ أَفْتَاهُ." [زَادَ سُلَيْمَانُ الْمَهْرِىُّ فِى حَدِيثِهِ وَمَنْ أَشَارَ عَلَى أَخِيهِ بِأَمْرٍ يَعْلَمُ أَنَّ الرُّشْدَ فِى غَيْرِهِ فَقَدْ خَانَهُ. وَهَذَا لَفْظُ سُلَيْمَانَ.]
Tercemesi:
Bize Hasan b. Ali, ona Ebu Abdurrahman el-Mukrî, ona Said b. Ebu Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Ebu Osman Müslim b. Yesar, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) "kim fetva verirse" buyurduğunu; (T)
Bize Süleyman b. Davud, ona İbn Vehb, ona Yahya b. Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Amr b. Ebu Nuayme, ona Abdülmelik b. Mervan'ın süt kardeşi Ebu Osman et-Tunbüzi, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İlme dayanmadan verilen bir fetvanın vebali, fetvayı alan kişiye değil, onu verene aittir."
Süleyman el-Mehrî, rivayetinde, "Bir konuda akıl verirken, doğrunun ne olduğunu bildiği halde kardeşini yanlışa yönlendiren kimse, ona ihanet etmiş olur" ifadesini eklemiştir.
[Bu rivayet, Süleyman'ın lafzıdır.]
Açıklama:
İkinci seneddeki Ebu Osman et-Tunbuzî birinci seneddeki Müslim b. Yesâr'dır. Ebu Davud adeti olduğu üzere birden fazla tariki olan rivayetlerin bir tarikinde ravinin adını başka bir tarikinde künyesini kullanmıştır. Ebu Osman et-Tunbuzî, Müslim b. Yesâr Ebu Osman'ın künyesidir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İlim 8, /844
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Osman Müslim b. Yesar et-Tunbüzi (Müslim b. Yesar)
3. Bekir b. Amr el-Meafirî (Bekir b. Ömer)
4. Ebu Yahya Said b. Maklas el-Huzâ'î (Said b. Maklas)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
6. Hasan b. Ali el-Hüzeli (Hasan b. Ali b. Muhammed)
Konular:
Aldatma, söz ve fiillerle yanıltmak
KTB, İLİM
Yargı, fetva
Bize Hasan b. Ali, ona Ebu Abdurrahman el-Mukrî, ona Said b. Ebu Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Ebu Osman Müslim b. Yesar, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) "kim fetva verirse" buyurduğunu; (T)
Bize Süleyman b. Davud, ona İbn Vehb, ona Yahya b. Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Amr b. Ebu Nuayme, ona Abdülmelik b. Mervan'ın süt kardeşi Ebu Osman et-Tunbüzi, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İlme dayanmadan verilen bir fetvanın vebali, fetvayı alan kişiye değil, onu verene aittir."
Süleyman el-Mehrî, rivayetinde, "Bir konuda akıl verirken, doğrunun ne olduğunu bildiği halde kardeşini yanlışa yönlendiren kimse, ona ihanet etmiş olur" ifadesini eklemiştir.
[Bu rivayet, Süleyman'ın lafzıdır.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25586, D003657
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ - يَعْنِى ابْنَ أَبِى أَيُّوبَ - عَنْ بَكْرِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ مُسْلِمِ بْنِ يَسَارٍ أَبِى عُثْمَانَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "مَنْ أَفْتَى." ح وَحَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنِى يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ عَنْ بَكْرِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ عَمْرِو بْنِ أَبِى نُعَيْمَةَ عَنْ أَبِى عُثْمَانَ الطُّنْبُذِىِّ - رَضِيعِ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ مَرْوَانَ - قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "مَنْ أُفْتِىَ بِغَيْرِ عِلْمٍ كَانَ إِثْمُهُ عَلَى مَنْ أَفْتَاهُ." زَادَ سُلَيْمَانُ الْمَهْرِىُّ فِى حَدِيثِهِ وَمَنْ أَشَارَ عَلَى أَخِيهِ بِأَمْرٍ يَعْلَمُ أَنَّ الرُّشْدَ فِى غَيْرِهِ فَقَدْ خَانَهُ.
[وَهَذَا لَفْظُ سُلَيْمَانَ.]
Tercemesi:
Bize Hasan b. Ali, ona Ebu Abdurrahman el-Mukrî, ona Said b. Ebu Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Ebu Osman Müslim b. Yesar, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) "kim fetva verirse" buyurduğunu; (T)
Bize Süleyman b. Davud, ona İbn Vehb, ona Yahya b. Eyyüb, ona Bekir b. Amr, ona Amr b. Ebu Nuayme, ona Abdülmelik b. Mervan'ın süt kardeşi Ebu Osman et-Tunbüzi, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"İlme dayanmadan verilen bir fetvanın vebali, fetvayı alan kişiye değil, onu verene aittir."
Süleyman el-Mehrî, rivayetinde, "Bir konuda akıl verirken, doğrunun ne olduğunu bildiği halde kardeşini yanlışa yönlendiren kimse, ona ihanet etmiş olur" ifadesini eklemiştir.
[Bu rivayet, Süleyman'ın lafzıdır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, İlim 8, /844
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Osman Müslim b. Yesar et-Tunbüzi (Müslim b. Yesar)
3. Amr b. Ebu Nuayme el-Meafiri (Amr b. Ebu Nuayme)
4. Bekir b. Amr el-Meafirî (Bekir b. Ömer)
5. Yahya b. Eyyüb el-Gafikî (Yahya b. Eyyüb)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Süleyman b. Davud el-Mehri (Süleyman b. Davud b. Hammad b. Sa'd)
Konular:
Aldatma, söz ve fiillerle yanıltmak
KTB, İLİM
Yargı, fetva