382 Kayıt Bulundu.
Bana Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden ya hayır söylesin ya da sussun! Allah'a ve ahiret gününe iman eden komşusuna ikramda bulunsun! Allah'a ve ahiret gününe iman eden misafirine ikram etsin!"
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Ahvas, ona Ebu Hasîn, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden komşusuna eziyet etmesin! Allah'a ve ahiret gününe iman eden misafirine ikram etsin! Allah'a ve ahiret gününe iman eden ya hayır söylesin ya da sussun!"
Bize İshak b. İbrahim, ona İsa b. Yunus, ona el-A'meş, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) -Ebu Hasîn'in hadisinin benzerindeki gibi- şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden komşusuna eziyet etmesin! Allah'a ve ahiret gününe iman eden misafirine ikram etsin! Allah'a ve ahiret gününe iman eden ya hayır söylesin ya da sussun!" Ancak bir rivayette, "komşusuna iyilik etsin" cümlesi de vardır.
Bize Müsedded ve Halef b. Hişam, o ikisine Ebu Avane, ona Mansur, ona Amir, ona da Ebu Kerime'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Misafiri bir gece ağırlamak, her müslüman üzerine bir haktır. Her kim bir kimsenin avlusunda sabahlayacak olursa, o kimseyi ağırlamak ev sahibi üzerine borçtur. İster bu borcu öder, isterse de ödemeyi terk eder ve borçlu kalır."
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Ubeydullah b. Ebu Yezid, ona da babası (Ebu Yezid el-Mekkî) Ümmü Eyyûb'un (bt. Kays) şöyle anlattığını nakletti: "Rasulullah (sav) bize konuk olmuştu. Biz de içinde şu sebzelerden bazılarının bulunduğu bir yemek yapmaya çalışmıştık. Sonra bu yemeği Hz. Peygamber'e (sav) getirdiğimizde, hoşlanmadı ve ashâbına şöyle buyurdu 'Siz yiyin. Çünkü ben sizden biriniz gibi değilim (yani bana vahiy gelir). Doğrusu ben arkadaşımı (yani Cebrail'i) incitmekten endişe ediyorum!" [Ebu Muhammed (ed-Darimî) dedi ki: "(Sarımsak yiyen kimse) Hiç kimseyi rahatsız etmediğinde, onun yenmesinde bir mahzur yoktur."]
Bize Müsedded ve Halef b. Hişam, o ikisine Ebu Avane, ona Mansur, ona Amir, ona da Ebu Kerime'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Misafiri bir gece ağırlamak, her müslüman üzerine bir haktır. Her kim bir kimsenin avlusunda sabahlayacak olursa, o kimseyi ağırlamak ev sahibi üzerine borçtur. İster bu borcu öder, isterse de ödemeyi terk eder ve borçlu kalır."
Hemen ailesinin yanına giderek semiz bir dana (kebabını) getirmiş,
Onların önüne koyup "Yemez misiniz?" demişti.
Bize Ebu Asım Ahmed b. Cevvâs el-Hanefî, ona Ebu Ahvas, ona da Şebib b. Ğarkade, Abdullah b. Şihab el-Havlânî'nin şöyle anlattığını nakletti: "Aişe'ye misafirliğe gitmiştim. İki elbiseme birden ihtilâm olmuşum. Bunun üzerine onları suya batırdım. Derken Aişe'nin bir cariyesi beni görerek ona haber vermiş o da bana haber göndererek (beni çağırttı ve) elbiselerini böyle yapmaya seni sevk eden nedir? diye sordu. Uyuyan kimsenin uyku halinde gördüğünü gördüm diye cevap verdim. Elbiselerde bir şey (meni izi) gördün mü? dedi. Hayır cevabını verdim. Eğer bir şey görmüş olsaydın onu yıkardın. Vallahi ben bizzat kendimin onu (meni izini) Rasulullah'ın (sav) elbisesinden kuru olarak tırnağımla iyice kazıdığımı bilirim dedi."