64 Kayıt Bulundu.
Bize Abdan, ona Ebu Hamza, ona A'meş, ona Şakîk, ona da Abdullah (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) "Her kim bir başkasının malını elde etmek için yalan yemin ederse, Allah'ın gazabına uğramış olduğu halde Allah'a kavuşur" buyurdu. Ardından Allah Teala "Allah’a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir bedelle satanlara gelince, işte onların ahirette hiç nasipleri yoktur. Kıyamet günü Allah onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için elem veren bir azap vardır." (Âl-i İmrân, 77) ayetini indirdi. (Abdullah b. Ömer bunu anlattığı) sırada Eş'as b. Kays geldi ve "Ebu Abdurrahman, size ne anlatıyor? Bu ayet benim hakkımda indirildi" diyerek şöyle anlattı: Amcaoğlumun arazisinde bana ait bir kuyu vardı. Rasulullah (sav) bana "(kuyunun sana ait olduğuna dair) şahitlerini var mı?" buyurdu. Ben de "şahitlerim yok", dedim. Rasulullah (sav), "Öyle ise yemin etmesini iste" buyurdu. Ben "Ey Allah'ın Rasulü, o yalan yere yemin eder" dedim. Bunun üzerine Peygamber (sav) "Her kim birinin malını elde etmek için yalan yere yemin ederse..." sözünü hatırlattı. Allah da Peygamberinin sözünü tasdik ederek, bu ayeti indirdi.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona Abdullah şöyle demiştir: Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır. Yüce Allah bunu tasdik üzere şu ayeti indirdi: "Allah'a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlar var ya, işte onların ahirette bir payı yoktur; Allah kıyamet günü onlarla hiç konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temizlemeyecektir. Onlar için acı bir azap vardır." (Âlu İmrân, 77) Sonra Eş'as b. Kays yanımıza çıkageldi ve “Ebu Abdurrahman siz ne söylüyor” dedi. Ravi der ki: Biz de ona anlattık. Bunun üzerine o “doğru söylemiş, vallahi bu ayet benim hakkımda indi. Benimle Yahudi bir adam arasında bir şey üzerinde anlaşmazlık vardı. Davayı Allah Rasulü'ne (sav) götürdük. Rasulullah (sav) bana: "ya senin şahidin olacak ya da bu adam yemin edecek" buyurdu. Ben de “bu adam doğru yanlış olmasına aldırmaksızın yemin eder,” dedim. Bunun üzerine Hz. peygamber (sav) "Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır" buyurdu. Yüce Allah bunu tasdik üzere şu ayeti indirdi ve şu ayeti (Alu İmran, 77) okudu.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْقُضَاةُ ثَلاَثَةٌ قَاضِيَانِ فِى النَّارِ وَقَاضٍ فِى الْجَنَّةِ رَجُلٌ قَضَى بِغَيْرِ الْحَقِّ فَعَلِمَ ذَاكَ. فَذَاكَ فِى النَّارِ. وَقَاضٍ لاَ يَعْلَمُ فَأَهْلَكَ حُقُوقَ النَّاسِ فَهُوَ فِى النَّارِز. وَقَاضٍ قَضَى بِالْحَقِّ فَذَلِكَ فِى الْجَنَّةِ