Giriş

Bize İshak el-Vâsıtî, ona Halid, ona Beyan, ona da Kays, Cerir b. Abdullah'ın (ra) şöyle dediğini rivayet etti: "İslam'a girdiğim günden beri Rasulullah (sav) beni huzuruna girmekten asla men etmedi ve beni her gördüğünde muhakkak gülümsedi."


Açıklama: Cerir b. Abdullah el-Becelî (ra) hicri 10. yılda Medine'ye gelip müslüman olmuştur. Bu durumda Hz. Peygamber (sav) ile ancak yarım yıl kadar birlikte olmuştur. Anlattığı olay da bu son yılda yaşanmıştır.

    Öneri Formu
34949 B003822 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 21

Bize Ahmed, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Ebu nadr, ona da Süleyman b. Yesar'ın naklettiğine göre Peygamber'in (sav) zevcesi Âişe (r.anha) şöyle demiştir: "Ben Rasulullah'ın (sav) kü­çük dili görülecek kadar ağzını açarak kahkaha attığını hiç görmedim. O, sadece gülümserdi."


    Öneri Formu
32947 B004828 Buhari, Tefsir, (Ahkâf) 2

Bize Said b. Ufeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona da İbn Şihab Enes b. Malik'in (ra) şöyle anlattığını rivayet etti: "Pazartesi günü Müslümanlar Ebu Bekir'in imamlığıyla sabah namazını kılıyorlardı. Birden Rasulullah (sav), Aişe'nin (r.anha) odasının (kapısı niyetine kullanılan) perdeyi açtı ve onlara baktı. Cemaat o sırada saf tutmuş namaz kılıyordu. Rasulullah (sav) (bu manzarayı görünce çok sevindi), önce tebessüm etti, sonra da sesi duyulacak derecede güldü. Ebu Bekir, Rasulullah'ın namaza gelmek istediğini zannettiğinden, geriye doğru çekilip safa girmeye davrandı." Enes devamla dedi ki: "Müslümanlar Rasulullah'ı (sav) görmekten dolayı o kadar çok sevindiler ki az kalsın namazdan çıkacaklardı. Rasulullah (sav) onlara eliyle "Namazınızı tamamlayınız!” diye işaret etti. Sonra tekrar odasına girdi ve (kapı) perdesini indirdi.


Açıklama: Bu, ashâbın topluca Hz. Peygamber'i (sav) gördükleri son sahnedir.

    Öneri Formu
34612 B004448 Buhari, Megâzî, 83

Bize İsmail, ona Malik, ona İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Kubâ'ya gittiği zamanlarda (teyzem) Ümmü Harâm bt. Milhân'ın evine gider, o da kendisine yemek ikram ederdi. O sırada Ümmü Harâm, Ubâde b. Sâmit ile evliydi. Yine bir gün Rasulullah (sav) (onu ziyarete gidip) evine girdi. Ümmü Harâm da kendisine yemek ikram etti. Yemekten sonra Allah Rasulü (sav), bir müddet uyudu. Sonra gülerek uyandı. Ümmü Harâm, olayın devamını şöyle anlattı: Rasulullah’a (sav) "Ey Allah’ın Rasulü! Seni güldüren nedir?" diye sordum. O (sav) da "Rüyamda bana ümmetimden birtakım insanlar şu deniz üstündeki gemilere binmiş –hükümdarların tahtları üzerinde kuruldukları gibi kurularak- ya da -tahtlar üzerindeki hükümdarlar gibi- Allah yolunda gaziler olarak gösterildiler" dedi. İfadedeki şüphe, ravi İshâk’a aittir. Ben (Ey Allah’ın Rasulü!) Beni de onlardan (deniz gazilerinden) kılması için Allah'a dua ediver!" dedim. Rasulullah (sav) da dua etti. Bundan sonra başını yastığa koyup bir süre daha uyudu. Sonra yine gülümseyerek uyandı. Ben yine "Ey Allah’ın Rasulü! Seni güldüren nedir?" diye sordum. Rasulullah (sav) Bu defa da bana "Rüyamda bana ümmetimden birtakım insanlar şu deniz üstündeki gemilere binmiş –hükümdarların tahtları üzerinde kuruldukları gibi kurularak- ya da -tahtlar üzerindeki hükümdarlar gibi- Allah yolunda gaziler olarak gösterildiler" dedi. Ben yine “Beni de onlardan kılması için Allah'a dua ediver!” dedim. Rasulullah (sav) "Sen birincilerdensin" buyurdu. Enes, dedi ki: Gerçekten Ümmü Harâm, Muaviye zamanında düzenlenen deniz gazasına katılmak üzere gemiye bindi. Denizden karaya çıktığı zaman bindiği hayvanından düşüp şehit oldu.”


    Öneri Formu
22217 B006282 Buhari, İsti'zan, 41

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona Amr, ona da Ebu Abbas eş-Şair el-A'mâ, Abdulah b. Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Rasulullah (sav) Taif şehrini muhasara edip de fetih müyesser olmadığı zaman ashâbına 'İnşallah yarın (Medine’ye) döneceğiz' dedi. Bu söz ashaba ağır geldi ve “Nasıl yani, Taif'i fethetmeden mi gideceğiz?” dediler. –Ravi Süfyan bir rivayette 'gideceğiz' yerine 'döneceğiz' kelimesini kullanmıştır-. Bunun üzerine Peygamber (sav) “Öyleyse yarın sabah harbe hazır olun!” buyurdu. Ertesi sabah savaş başladı, ancak (yine fetih müyesser olmadı) ve mücahitlerin birçoğu yaralandı. Bu gelişme üzerine Peygamber (sav) bir kere daha "İnşallah yarın döneceğiz" buyurdu. (Bu sefer) Peygamber’in (sav) kararı herkesin hoşuna gitti. Rasulullah (sav) onların (böyle hızlı fikir değiştirmelerine) güldü. Ravi Süfyan bir rivayette 'güldü' yerine 'gülümsedi' ifadesini kullanmıştır. Buharî’nin nakline göre (hocası) Humeydî şöyle demiştir: "Bize Süfyan bu hadisin hepsini an'anesiz (senedde an lafzını kullanmaksızın) rivayet etti."


    Öneri Formu
34452 B004325 Buhari, Megâzî, 56

Bize Ebû Bekir b. Fûrek, ona Abdullah b. Cafer, ona Yunus b. Habîb, ona Ebû Davud, ona Şerîk ile Kays, onlara Simâk b. Harb şöyle dedi: Cabir b. Semüre'ye (ra) sordum: "- Sen Rasûlullah (sav) ile beraber bulundun mu?" "- Evet, dedi, O çok susar ve az gülerdi. O'nun ashabı bazen huzurunda şiir okuma yarışı ve kendilerine ait bazı şeyler yaparlardı, bu sırada ashabı güler, Rasûlullah (sav) ise bazen tebessüm ederdi."


    Öneri Formu
150363 BS13469 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VII, 80

Bize Ebû Bekir b. Fûrek, ona Abdullah b. Cafer, ona Yunus b. Habîb, ona Ebû Davud, ona Şerîk ile Kays, onlara Simâk b. Harb şöyle dedi: Cabir b. Semüre'ye (ra) sordum: "- Sen Rasûlullah (sav) ile beraber bulundun mu?" "- Evet, dedi, O çok susar ve az gülerdi. O'nun ashabı bazen huzurunda şiir okuma yarışı ve kendilerine ait bazı şeyler yaparlardı, bu sırada ashabı güler, Rasûlullah (sav) ise bazen tebessüm ederdi."


    Öneri Formu
285948 BS13469-2 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VII, 80


    Öneri Formu
19752 İM002065 İbn Mâce, Talak, 26


    Öneri Formu
24533 İM002348 İbn Mâce, Ahkâm, 20


    Öneri Formu
81011 MA009754 Musannef-i Abdurrezzak, V, 428