300 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Tahir, ona İbn Vehb, ona Malik b. Enes, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Kasım b. Muhammed, ona da Peygamber'in (sav) hanımı Aişe şöyle demiştir: "Berîre hakkında üç hüküm gerçekleşmiştir: (Birincisi) azat edildiğinde kendisine evliliğini sürdürüp sürdürmeme konusunda tercih hakkı verildi. (İkincisi) Ona bir et hediye edilmişti. O sırada Rasulullah (sav) benim yanıma girdi, çömlek de ateşin üzerinde idi. Hz. Peygamber (sav) yemek getirmelerini istedi. Kendisine ekmek ve evde bulunan katıklardan konuldu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav)'benim gördüğüm içindeki etle ateşin üzerinde (kaynamakta) olan bir çömlek değil miydi' diye sordu. Onlar da 'evet ya Rasulallah! O Berîre'ye sadaka olarak verilmiş bir ettir. Bu sebeple size ondan yedirmek istemedik' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'o Berîre'ye sadaka, bize de ondan bir hediyedir' buyurdu. (Üçüncüsü de) Allah Rasulu (sav) Berîre dolayısıyla 'velayet hakkı köleyi azat edene aittir' buyurdu."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Kasım b. Muhammed, ona da Âişe şöyle demiştir: "Berîre dolayısıyla üç hüküm gerçekleşmiştir: (Birincisi) O azat edildi ve kendisine (evliliğini sürdürüp sürdürmeme konusunda) tercih hakkı verildi. (İkincisi) Allah Rasulü (sav) (onun hakkında) 'Velâyet hakkı köleyi azat edene aittir' buyurdu. (Üçüncüsu) Rasulullah (sav) evine girdiğinde çömlekte et kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan azık kondu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'Çömlek (içinde pişeni) göremedim' dedi. Kendisine 'Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz' diye cevap verildi. Peygamber (sav) 'O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir' buyurdu."
Bize İsmâil b. Abdullah, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Kasım b. Muhammed, ona da Peygamber’in hanımı Âişe şöyle demiştir: "Berîre üzerinden üç hüküm (sünnet) gerçekleşmiştir. Bu hükümlerden birisi şudur: Berîre hürriyetine kavuştu ve evliliğini devam ettirme konusunda tercih kendisine bırakıldı. (Diğeri) Allah Rasulu (sav) onun hakkında 'Velâyet hakkı köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (Bir diğeri de) Rasulullah (sav) evine girdiği esnada çömlekte et (yemeği) kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'sanki ben içinde et bulunan bir çömlek gördüydüm?' diye sordu. Onlar da 'evet, ama o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir' buyurdu."
Bize Yahyâ, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahmân, ona Kasım b. Muhammed, ona da müminlerin annesi Âişe şöyle rivayet etmiştir: "Berîre üzerinden üç hüküm (sünnet) gerçekleşmiştir. Bu üç hükümden birisi şudur: Berîre hürriyetine kavuştu ve evliliğini devam ettirme konusunda tercih kendisine bırakıldı. (Diğeri) Allah Rasulu (sav) onun hakkında 'Velâyet hakkı köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (Bir diğeri de) Rasulullah (sav) evine girdiği esnada çömlekte et (yemeği) kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'sanki ben içinde et bulunan bir çömlek gördüydüm?' diye sordu. Onlar da 'evet, ey Allah'ın Rasulü, ama o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir' buyurdu."
Bana Abdurrahman, ona Mâlik; (T) Bize İshak b. İsa, ona Mâlik, ona Rabîa b. Ebu Abdurrahman, ona Kasım b. Muhammed, ona da Âişe şöyle rivayet etmiştir: "Berîre üzerinden üç hüküm (sünnet) gerçekleşmiştir. Bu üç hükümden birisi şudur: Berîre hürriyetine kavuştu ve evliliğini devam ettirme konusunda tercih kendisine bırakıldı. (Diğeri) Allah Rasulu (sav) onun hakkında 'Velâyet hakkı köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (Bir diğeri de) Rasulullah (sav) evine girdiği esnada çömlekte et (yemeği) kaynıyordu. Onun önüne ekmek ve evde bulunan katıklardan biri kondu. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'sanki ben içinde et bulunan bir çömlek gördüydüm?' diye sordu. Onlar da 'evet, ey Allah'ın Rasulü, ama o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, oysa siz sadaka yemiyorsunuz' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Allah Rasulu (sav) 'O Berîre’ye sadaka, bizim için ise hediyedir' buyurdu."
Bize Kuteybe b. Saîd, ona İsmâil b. Cafer, ona Rabîa, ona da Kâsım b. Muhammed şöyle demiştir: "Berîre dolayısıyla üç hüküm gerçekleşmiştir: (Birincisi) Âişe onu satın alıp azat etmek istedi, ama sahipleri 'onun velayet hakkı bizimdir' dediler. Âişe durumu Rasulullah’a (sav) iletti. Bunun üzerine Allah Rasulü (sav)'onların bu şartını kabul etsen de bir şey değişmez. Zira velâyet hakkı sadece köleyi âzat edene aittir' buyurdu. (İkincisi) O âzat edildiğinde kocasının yanında kalmakla ondan ayrılmak konusunda serbest bırakıldı. (Üçüncüsü) Bir gün Nebî (sav) Âişe’nin evine girdiğinde ateşin üzerinde kaynayan bir çömlek vardı. Yemek getirilmesini istediğinde kendisine ekmek ve ev katıklarından biri getirildi. Bunun üzerine o 'benim gördüğüm et (yemeği) değil miydi?' diye sordu. Onlar 'evet, ey Allah'ın Rasulü, fakat o Berîre’ye sadaka olarak verilmiş bir ettir, o da bize hediye etti. Bunun üzerine Peygamber (sav) 'O et, Berîre için sadaka, bizim için hediyedir' buyurdu."