Giriş

Andolsun ki, onlara kendilerinden peygamber geldi de onu yalanladılar. Onlar zulmederlerken azap onları yakalayıverdi.


    Öneri Formu

Andolsun ki senden önceki peygamberler de yalanlanmıştı. Onlar, yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine rağmen sabrettiler, sonunda yardımımız onlara yetişti. Allah'ın kelimelerini (kanunlarını) değiştirebilecek hiçbir kimse yoktur. Muhakkak ki peygamberlerin haberlerinden bazısı sana da geldi.


    Öneri Formu
53883 KK6/34 En'âm, 6, 34

Andolsun ki, senden önceki ümmetlere de elçiler gönderdik. Ardından boyun eğsinler diye onları darlık ve hastalıklara uğrattık.


    Öneri Formu
53900 KK6/42 En'âm, 6, 42

Musa dedi ki: Ey kavmim! Eğer Allah'a inandıysanız ve O'na teslim olduysanız sadece O'na güvenip dayanın.


    Öneri Formu
54333 KK10/84 Yûnus, 10, 84

Sonra kötülüğü (darlığı) değiştirip yerine iyilik (bolluk) getirdik. Nihayet çoğaldılar ve: "Atalarımız da böyle sıkıntı ve sevinç yaşamışlardı" dediler. Biz de onları, kendileri farkına varmadan ansızın yakaladık.


    Öneri Formu
54692 KK7/95 A'râf, 7, 95


Açıklama: Hadis sahih isnad hasendir. İsnad hakkındaki açıklama 7214 numaralı hadiste yapılmıştır.

    Öneri Formu
50202 HM010367 İbn Hanbel, II, 491


Açıklama: Hadis sahih isnad ise hasendir. Ümmü Bürsüm'ün mevlâsı Abdurrahmân hariç diğer râviler sikadır. O, Ebû Dâvûd'un ricâlindendir. Müslim onun bir tane hadisini mütâbaât için zikretmiştir. O hasenü'l-hadistir.

    Öneri Formu
50865 HM010624 İbn Hanbel, II, 510


    Öneri Formu
39131 HM004202 İbn Hanbel, I, 440


    Öneri Formu
40366 HM004379 İbn Hanbel, I, 458


    Öneri Formu
41921 HM000680 İbn Hanbel, I, 90