71 Kayıt Bulundu.
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Hişâm b. Urve, ona da babası (Urve b. Zübeyr), Hz. Peygamber'in (sav) emri (ile alakalı) benzer bir hadis rivayet etmiştir. Süfyân (b. Uyeyne), ''mahallelerde mescitler inşâ edilmesinin emredilmesiyle'' alakalı bu hadisteki ''mahalleler'' (الدُّورِ) kelimesinin ''kabileler'' anlamına geldiğini söylemiştir.
Açıklama: Medine de dahil olmak üzere erken dönem İslam şehirleri belli kabilelere tahsis edilmiş yerlerden teşekkül etmekteydi. Nitekim sonradan tesis edilen garnizon şehirlerde de bu tatbikat görülmektedir. Tercümede ''kabilelerde'' ifadesi yerine ''mahallelerde'' ifadesi tercih edilmiştir.
Bize Hennâd, ona Abde ve Vekî', onlara Hişâm b. Urve, ona da babası (Urve b. Zübeyr), Hz. Peygamber'in (sav) emri (ile alakalı) benzer bir hadis rivayet etmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, ilk hadisten daha sahihtir.
Bize İsa b. Hammâd el-Mısrî, ona Leys b. Sa‘d, ona Said el-Makburî, ona Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemir’in rivayet ettiğine göre o, Enes b. Malik’i şöyle derken dinlemiştir: "Bizler mescitte oturuyorken bir adam devesiyle gelip mescide girdi. Devesini mescitte ıhtırdıktan sonra yularını bağladı. Sonra oradakilere: -Muhammed hanginiz? diye sordu. Rasulullah (sav) aralarında yaslanmış oturuyordu. Huzurda bulunanlar: -Şu yaslanmış oturan beyaz tenli adamdır, dediler. Adam ona: -Ey Abdulmuttalib’in oğlu, diye seslendi, Nebi (sav) cevaben: -Söyle dinliyorum, buyurdu. Adam ona: -Ey Muhammed, sana bazı sorular soracağım ve belki ısrarcı olacağım, inşallah rahatsız olmazsın, dedi. Rasulullah (sav): -İstediğini sorabilirsin, buyurdu. Adam ona: -Senin ve senden öncekilerin Rabbi adına söyle, bütün insanlara seni Allah mı elçi gönderdi? dedi. Rasulullah (sav): -Yemin olsun ki evet, buyurdu. Adam: -Allah aşkına söyle, bir gün ve gecede şu beş vakit namazı kılmayı sana Allah mı emretti? Rasulullah (sav): -Yemin olsun ki evet, buyurdu. Adam: -Allah aşkına söyle, senenin şu ayında oruç tutmayı sana Allah mı emretti? dedi. Rasulullah (sav): -Yemin olsun ki evet, buyurdu. Adam: -Allah aşkına söyle, zenginlerimizden zekat alıp fakirlerimize dağıtmayı sana Allah mı emretti? dedi. Rasulullah (sav): -Yemin olsun ki evet, buyurdu. Adam: -Ben senin getirdiklerine iman ettim. Kabilemin geri kalanlarının da elçisiyim. Adım Dımam b. Sa‘lebe’dir, Sa‘d b. Bekir oğullarının akrabası olurum, dedi.
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişam, Şube ve Ebân, onlara Katade, ona da Enes b. Malik, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Mescitte (yere) tükürmek günahtır. Keffareti ise onu toprağa gömüp gidermektir."
Bize Ali b. Hucr, ona İsmail, ona Yahya b. Ali b. Yahya b. Hallâd b. Rifaâ b. Rafî ez-Zürakî, ona babası, ona dedesi, ona Rifaâ b. Rafî’in rivayet ettiğine göre, "Rasulullah (sav) namaz safında oturmakta iken…" diye başlayıp hadisin geri kalan kısmını rivayet etti.