Giriş

Bize Züheyr b. Harb, ona Amr b. Asım el-Kilâbî, ona Süleyman b. Muğîra, ona Sabit, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın (sav) vefatından sonra Ebu Bekir, Ömer'e, haydi Ümmü Eymen'e gidelim. Rasulullah'ın (sav) onu ziyaret ettiği gibi biz de ziyaret edelim dedi. (Enes b. Malik sözlerine devam etti) dedi ki: Ümmü Eymen'in yanına vardığımızda ağlayıverdi. Ebu Bekir ile Ömer; seni ağlatan da nedir? Halbuki, (biliyorsun ki) Allah'ın katındakiler Rasulü için daha hayırlıdır dediler. Ümmü Eymen; Allah'ın katındakilerin Rasulü için daha hayırlı olduğunu bilmediğimden ağlamıyorum. Ancak ben, gökten gelen vahyin kesildiğine ağlıyorum dedi. (Olayı aktaran Enes b. Malik), (onun bu sözü), onları derinden etkiledi ve Ümmü Eymen'le ağlamaya başladılar dedi."


    Öneri Formu
7465 M006318 Müslim, Fadâilu's Sahabe, 103

Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."


    Öneri Formu
33692 D004738 Ebu Davud, Sünne, 20

Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."


    Öneri Formu
273277 D004738-2 Ebu Davud, Sünne, 20

Bize Ahmed b. Ebu Süreyc er-Razî ve Ali b. Hüseyin b. İbrahim ve Ali b. Müslim, onlara Ebu Muaviye, ona el-A'meş, ona Müslim b. Mesruk, ona Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Allah vahiyle konuşunca gök ehli semada kaya üzerinde çekilen zincirin sesine benzer bir çan sesi işitirler ve yere kapanırlar. Kendilerine Cebrail gelinceye kadar bu halde kalırlar. Cebrail gelince kalplerinden (bu hal) giderilir. Onlar Cebrail'e Ey Cibril! Rabbin ne buyuruyor? derler. O da hakkı söyledi cevabını verir. Bunun üzerine diğer melekler hakkı, hakkı derler."


    Öneri Formu
273278 D004738-3 Ebu Davud, Sünne, 20

Bize Ali b. Haşrem, ona İsa b. Yunus, ona A'meş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Medine'deki bir tarlada Hz. Peygamber'le (sav) birlikte idim. Rasûlullah (sav) bir ağaç dalına yaslanmıştı. O sırada Yahudilerden bir grup oradan geçiyordu. İçlerinden biri, 'Ona ruh hakkında sorun' dedi. Bazıları ise, 'Hayır sormayın, çünkü size hoşlanmayacağınız şeyler söyleyebilir' dediler. Sonunda Hz. Peygamber'e (sav) 'Ey Ebu'l-Kâsım! Bize ruhtan bahset' dediler. Hz Peygamber bir müddet durup bekledi ve başını gökyüzüne doğru kaldırdı. O sırada kendisine vahiy geldiğini anlamıştım. Nihayet vahiy hali kalktı. Sonra şu âyeti okudu: "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: Ruhun ne olduğunu ancak Rabbim bilir, size ise pek az bilgi verilmiştir (el-İsra, 17/85)." Ebu İsa [Tirmizî] "Bu, 'Hasen-sahih' bir hadistir" demiştir.


Açıklama: 'Hasen-Sahih' gibi birleşik sıhhat değerlendirmeleri Tirmizî'nin Sünen'inde çokca yer almaktadır. Ancak tam olarak hangi anlama geldiği konusunda hadis alimleri arasında ihtilafa sebep olmuştur. “Hadis iki tarikten rivayet edilmiş olup birine göre sahih, diğerine göre hasen seviyesindedir” şeklindeki açıklamanın tercih edildiği kaydedilmiştir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Mücteba Uğur, "Hasen" maddesi, DİA, İstanbul, 1997, 16/374-375.

    Öneri Formu
19012 T003141 Tirmizi,Tefsîru'l-Kur'ân, 17

Bize Abde b. Abdullah, ona Yahya b. Adem, ona İsrail, ona Mansur bu isnadla rivayet etti. İsrail'e Ameş, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah bu hadisin bir benzerini nakletti. Esved b. Amir, İsrail'den rivayetiyle ona (Yahyâ b. Ademʼe) mutabaat etmiştir. Hafs, Ebu Muaviye, Süleyman b. Karm'a Ameş, ona İbrahim, ona Esved nakletti. Yahya b. Hammad'a Ebu Muaviye, ona Muğire, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah rivayet etti. İbn İshak'a Abdurrahman b. Esved, ona babası (Esved), ona da Abdullah nakletti. (Buhari şöyle dedi:) Bize Kuteybe, ona Cerir, ona Ameş, ona İbrahim, ona Esved, ona da Abdullah şöyle dedi: Hz. Peygamber ile beraber bir mağaradayken ona 've'l-mürselâti' (Mürselat) suresi indi. Onun ağzı henüz bu sureyle ıslakken (daha yeni almışken) onun ağzından bu sureyi aldık. O esnada bir yılan belirdi. Hz. Peygamber "Onu öldürün." dedi. Abdullah şöyle devam etti: Onu öldürmek için koştuk ancak yılan bizden kaçtı. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "Siz onun şerrinden korunduğunuz gibi o da sizin şerrinizden korundu."


Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Buharî ile İbn İshak arasında inkıta' vardır.

    Öneri Formu
279220 B004931-8 Buhari, Tefsir, (Mürselât) 1

Bize İshak b. Mansur, ona Ebu Ali Ubeydullah b. Abdulmecid, ona Rabah b. Ebu Maruf, ona Ata, ona Safvan b. Ya'la, ona da babası (Ya'la b. Ümeyye) şöyle rivayet etti: "Biz Rasulullah'ın (sav) yanındayken bir adam, üzerinde ‘halûk’ (güzel koku) izi olan bir cübbe ile geldi ve 'Ey Allah'ın Rasulü, Ben umreye niyetlendim, nasıl yapayım?' dedi. Hz. Peygamber (sav) sessiz kalıp ona cevap vermedi. Hz. Peygamber'e (sav) vahiy indiği zaman Ömer onu örtüp gölgelendirirdi. Ben Ömer'e 'Rasulullah'a vahiy indirildiğinde, başımı onunla birlikte elbisenin içerisine sokmak isterdim' dedim. Bu esnada kendisine vahiy indirilince Ömer, (elbiseyle) O'nu örttü. Ben de gelip başımı Hz. Peygamber (sav) ile birlikte elbisenin içerisine soktum ve O'na baktım. Bu hal Hz. Peygamber'den (sav) gidince 'az önce umre hakkında soran nerededir?' buyurdu. Adam Hz. Peygamber'e (sav) doğru geldi. Hz. Peygamber (sav) ona 'cübbeni çıkar, üzerindeki halûk (denen kokuya ait) izi yıka ve hacda yaptığını umrende de yap' buyurdu."


    Öneri Formu
8333 M002802 Müslim, Hac, 10

Bize Ömer b. Hafs, ona babası (Hafs b. Ğıyas), ona A'meş, ona İbrahim, ona Esved, ona Abdullah şöyle demiştir: "Hz. Peygamber ile bir mağarada beraberken 've'l-mürselâti' (Mürselat) suresi indi. Hz. Peygamber bu sureyi okuyordu. Hz. Peygamber'in ağzı henüz bu sure ile ıslakken onun ağzından bu sureyi aldım. O esnada bir yılan bize doğru sıçradı. Hz. Peygamber 'Yılanı öldürün' dedi. Biz yılanı öldürmeye çalışırken yılan kaçtı. Bunun üzerine Hz. Peygamber 'Siz onun şerrinden korunduğunuz gibi o da sizin şerrinizden korundu.' dedi." Ömer [b. Hafs] şöyle dedi: 'Bu rivayeti babamdan Mina'da bir mağarada öğrendim.'


    Öneri Formu
33433 B004934 Buhari, Tefsir, (Mürselât) 4

Bize Abde b. Abdullah, ona Yahya b. Adem, ona İsrail, ona Mansur bu isnadla rivayet etti. İsrail'e Ameş, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah bu hadisin bir benzerini nakletti. Esved b. Amir, İsrail'den rivayetiyle ona (Yahyâ b. Ademʼe) mutabaat etmiştir. Hafs, Ebu Muaviye, Süleyman b. Karm'a Ameş, ona İbrahim, ona Esved nakletti. Yahya b. Hammad'a Ebu Muaviye, ona Muğire, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah rivayet etti. İbn İshak'a Abdurrahman b. Esved, ona babası (Esved), ona da Abdullah nakletti. (Buhari şöyle dedi:) Bize Kuteybe, ona Cerir, ona Ameş, ona İbrahim, ona Esved, ona da Abdullah şöyle dedi: Hz. Peygamber ile beraber bir mağaradayken ona 've'l-mürselâti' (Mürselat) suresi indi. Onun ağzı henüz bu sureyle ıslakken (daha yeni almışken) onun ağzından bu sureyi aldık. O esnada bir yılan belirdi. Hz. Peygamber "Onu öldürün." dedi. Abdullah şöyle devam etti: Onu öldürmek için koştuk ancak yılan bizden kaçtı. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "Siz onun şerrinden korunduğunuz gibi o da sizin şerrinizden korundu."


    Öneri Formu
279219 B004931-7 Buhari, Tefsir, (Mürselât) 1

Bize Abde b. Abdullah, ona Yahya b. Adem, ona İsrail, ona Mansur bu isnadla rivayet etti. İsrail'e Ameş, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah bu hadisin bir benzerini nakletti. Esved b. Amir, İsrail'den rivayetiyle ona (Yahyâ b. Ademʼe) mutabaat etmiştir. Hafs, Ebu Muaviye, Süleyman b. Karm'a Ameş, ona İbrahim, ona Esved nakletti. Yahya b. Hammad'a Ebu Muaviye, ona Muğire, ona İbrahim, ona Alkame, ona Abdullah rivayet etti. İbn İshak'a Abdurrahman b. Esved, ona babası (Esved), ona da Abdullah nakletti. (Buhari şöyle dedi:) Bize Kuteybe, ona Cerir, ona Ameş, ona İbrahim, ona Esved, ona da Abdullah şöyle dedi: Hz. Peygamber ile beraber bir mağaradayken ona 've'l-mürselâti' (Mürselat) suresi indi. Onun ağzı henüz bu sureyle ıslakken (daha yeni almışken) onun ağzından bu sureyi aldık. O esnada bir yılan belirdi. Hz. Peygamber "Onu öldürün." dedi. Abdullah şöyle devam etti: Onu öldürmek için koştuk ancak yılan bizden kaçtı. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "Siz onun şerrinden korunduğunuz gibi o da sizin şerrinizden korundu."


    Öneri Formu
279221 B004931-9 Buhari, Tefsir, (Mürselât) 1