19 Kayıt Bulundu.
Bize Hafs b. Ömer ve Müslim b. İbrahim, onlara Şube (T) Bize Müsedded, ona Ebu Avane -hadisin lafzı Hafs'a aittir- Şu'be ve Ebu Avane'ye Süleyman, ona Ebu Vâil, ona da Huzeyfe şöyle demiştir: "Hz. Peygamber bir kavmin çöplüğüne geldi, ayakta küçük abdest bozdu ve su istedi. Bu suyla mestlerinin üzerine sildi." [Ebu Davud, Müsedded'den Huzeyfe'nin şöyle dediğini nakletmiştir: 'Hz. Peygamberin abdest bozarken yalnız kalmak isteyeceğini düşünerek oradan uzaklaşmak istedim. Rasulullah beni çağırdı. Ben de hemen arkasında durdum.']
Açıklama: Ayaktaki meshin üstünün meshedilmesi, abdest söz konusu olmadığı için, muhtemel idrar serpintisinin giderilmesine yönelik olmalıdır.
Bize Züheyr b. Harb, ona Veki, ona Ameş, ona bir râvi (racül), ona da İbn Ömer şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) abdest bozmak istediğinde yere yaklaşmadan (çömelmeden) elbisesini toplamazdı." [Ebu Davud şöyle dedi: Bu hadisi Abdüsselam b. Harb, Ameş'den, o da Enes b. Malik'ten rivayet etmiştir. Fakat rivayet zayıftır. Ebu İsa er-Rumeylî de şöyle demiştir: Bize Ahmed b. Velid, ona Amr b. Avn, ona da Abdüsselam bu hadisi rivayet etmiştir.]
Bize Müsedded, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona A'meş, ona Zeyd b. Vüheyb, ona da Abdurrahman b. Hasene şöyle demiştir: 'Bir gün Amr b. Âs ile birlikte Rasulullah'ı (sav) ziyarete gitmiştik. Peygamberimiz, deriden yapılmış bir kalkanla çıktı. Sonra onunla gizlenerek küçük abdestini bozdu. Biz 'bakın, Hz. Peygamber, kadınlar gibi oturarak ihtiyacını gideriyor' dedik. Hz. Peygamber (sav) bunu işitti ve şöyle buyurdu: "İsrailoğullarının başına gelenleri bilmiyor musunuz? Onlar (elbiselerine) bulaşan idrarın, isabet ettiği kısmı keserlerdi. İsrailoğullarından biri onları (idrarın değdiği yeri kesmekten) nehyetti. Bu kişi ise kabir azabına uğratıldı." [Ebû Davud şöyle dedi: 'Mansur Ebu Vâil'den, o da Ebû Musa el-Eşarî'den bu hadisi rivayet ederken "derilerine idrar bulaştığında" ifadesini kullanmıştır.' Asım Ebû Vâil'den, o Ebû Musa'dan, o da Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ederken "onlardan birisinin bedenine" ifadesini kullandığını rivayet etmiştir.]
Bize Muhammed b. Ar'ara, ona Şu'be, ona da Mansur, Ebu Vâil'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ebu Musa el-Eş'ârî idrar konusunda çok titizdi. İsrail oğullarından birisinin elbisesine idrar bulaşırsa orayı (idrar bulaşan yeri) makas ile kestiğini söylerdi. Huzeyfe bunu işitince: 'Ah keşke Ebu Musa dilini tutsaydı. Peygamber (sav) bir mahallenin çöplüğüne geldi de ayakta durarak küçük abdestini yaptı' demiştir.
Bize Hennâd b. es-Serî, ona Vekî', ona el-A'meş, ona Mücahid, ona Tavus, ona İbn Abbâs (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) iki mezarın yanından geçiyordu. Şöyle söyledi: "Bu ikisi azap görüyorlar. Üstelik azap görmeleri büyük bir günah sebebiyle değildir. Bu idrarından sakınmazdı, bu ise insanlar arasında laf taşırdı. Sonra yaş bir hurma dalı getirilmesini istedi. Dalı ikiye böldü ve bir parçasını bir mezara, diğerini öbür mezara dikti. Ardından, umulur ki, bu dallar kurumadıkça onların azabı hafifletilir.” [Bu hadisin isnadını Mansur farklı rivayet etmiş, Tavus'u hiç zikretmeden Mücahid vasıtasıyla İbn Abbas'tan nakletmiştir.]
Bize Hennâd b. es-Seriy, ona Vekî’, ona el-A'meş, ona Mücâhid, ona Tâvûs, ona da İbn Abbâs (ra) şöyle rivayet etmiştir: “Hz. Peygamber (sav) iki mezarın yanından geçiyordu. ‘Bu mezardakilerin ikisi de azap görüyorlar. Üstelik azap görmeleri büyük bir günah sebebiyle değildir. Bu idrarından sakınmazdı, bu ise insanlar arasında laf taşırdı’ buyurdu. Sonra taze bir hurma dalı getirilmesini istedi. Dalı ikiye böldü ve parçalardan birini bir mezara, diğerini öbür mezara dikti. Sonra da, ‘Bu dallar kurumadıkça umulur ki onların azabı hafifletilir’ buyurdu.” Mansur bu rivayeti farklı bir isnadla tahric etmiş ve onu Mücahid vasıtasıyla İbn Abbas'tan rivayet etmiştir, Tavus'u zikretmemiştir.
Açıklama: Sahih liğayrihidir.
Bize Yahya b. Yahya, ona Cerir, ona da Mansur, Ebu Vâil'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ebu Musa idrar konusunda çok titizdi; küçük abdestini bir şişeye yapardı. Şöyle derdi: 'Beni İsrail'den birinin cildine idrar bulaşırsa orayı makasla keserdi'. (Bunu duyan) Huzeyfe şunları söyledi: 'Arkadaşınızın bu derece titiz davranmamasını umardım. Zira (bir keresinde) Rasulullah (sav) ile birlikte yürüdüğümüzü hatırlarım. Hz. Peygamber bir duvarın arkasında bulunan bir çöplüğe yöneldi, sizden birinin yaptığı gibi ayakta durarak küçük abdestini yaptı. Ben biraz kenara çekilmiştim. Fakat (yanına yaklaşmam için) bana işaret etti. Ben de yanına gelerek, ihtiyacını giderinceye kadar, hemen arkasında durdum (onu gölgeledim).'