Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris ez-Zühlî ile Muhammed b. el-Müsenna ve Ömer b. el-Hattab rivayet ettiler. Muhammed şöyle dedi: Bize Ebu'l-Asbağ el-Cezerî Abdülaziz b. Yahya, ona Muhammed b. Seleme, ona Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Mersed b. Abdullah ona da Ukbe b. Âmir'in (ra) rivayet ettiğine göre; Hz. Peygamber (sav) bir adama; "seni falan kadınla evlendirmemi ister misin?" diye sordu. Adam, evet dedi. Hz. Peygamber sonra kadına; "seni falanca kişi ile evlendirmemi ister misin?" dedi. O da evet deyince, bunları evlendirdi. Adam, bir mehir tayin etmeden ve kadına bir şey de vermeden gerdeğe girdi. Adam Hudeybiye seferine katılanlardan biriydi; dolayısıyla Hayber'den bir hissesi vardı. Ölürken şunları söyledi: Rasulullah sav) beni falan kadınla evlendirmişti, ama ben onun için mehir tayin etmemiş ve kendisine de bir şey vermemiştim. Şimdi sizleri şahit kılıyorum ki, ben Hayber'deki hissemi karıma mehir olarak verdim. Kadın da orayı aldı ve kocasının ölümünden sonra yüz bin dirheme sattı.
[Ebû Davud dedi ki: Ravilerden Ömer b. el-Hattab (Ebu Hars es-Sicistânî) daha uzun olan hadisinin başına şunu da ilave etti. Rasulullah (sav) "nikahın en hayırlısı, en kolay olanıdır" buyurdu. (Yine ravi Ömer), Rasulullah (sav) bir adama şöyle dedi diyerek aynı hadisi rivayet etti.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisin zayıf olmasından korkulur. Çünkü uygulama böyle değildir.]
Açıklama: Sünnete uygun olan, mehrin evlilik akdi sırasında belirlenmesidir. Nikâh esnasında mehir tayin edilmezse, mehr-i misil gerekir. Bu da kadının kendi akrabası arasında yaşı, tahsili, güzelliği gibi hususlarda kendisine emsal olan bir kızın almış olduğu mehirdir.
Mehir vermemek şartıyla kıyılan nikâhın sıhhati ise fukaha arasında tartışmalıdır. Mâlikîler, mehir vermemek şartıyla kıyılan nikâhı sahih görmezler; mehri emreden ayetleri bu görüşlerine delil gösterirler. Diğer üç mezhebe göre ise kıyılan nikâh yine de sahihtir. Çünkü Yüce Allah; "Zifafa girmediğiniz veya mehir tespit etmediğiniz kadınları boşamanızda günah yoktur" (Bakara, 2/236) buyurmaktadır. Bu ayete göre mehirsiz kıyılan nikâh ve verilen talak sahihtir. Ama bu şekilde kıyılan nikâh ile de kadına mehr-i misil vermek gerekir. Eğer boşanma zifaftan sonra gerçekleşmişse mehrin tamamını, gerdeğe girmeden talak verilmişse mehrin yarısını vermek lazımdır.
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
خَيْرُ النِّكَاحِ أَيْسَرُهُ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12160, D002117
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ الذُّهْلِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَعُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - قَالَ مُحَمَّدٌ - حَدَّثَنَا أَبُو الأَصْبَغِ الْجَزَرِىُّ عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ أَبِى عَبْدِ الرَّحِيمِ خَالِدِ بْنِ أَبِى يَزِيدَ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَبِى أُنَيْسَةَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ مَرْثَدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ لِرَجُلٍ
"أَتَرْضَى أَنْ أُزَوِّجَكَ فُلاَنَةَ." قَالَ نَعَمْ. وَقَالَ لِلْمَرْأَةِ
"أَتَرْضِينَ أَنْ أُزَوِّجَكِ فُلاَنًا." قَالَتْ نَعَمْ. فَزَوَّجَ أَحَدُهُمَا صَاحِبَهُ فَدَخَلَ بِهَا الرَّجُلُ وَلَمْ يَفْرِضْ لَهَا صَدَاقًا وَلَمْ يُعْطِهَا شَيْئًا وَكَانَ مِمَّنْ شَهِدَ الْحُدَيْبِيَةَ وَكَانَ مَنْ شَهِدَ الْحُدَيْبِيَةَ لَهُ سَهْمٌ بِخَيْبَرَ فَلَمَّا حَضَرَتْهُ الْوَفَاةُ قَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم زَوَّجَنِى فُلاَنَةَ وَلَمْ أَفْرِضْ لَهَا صَدَاقًا وَلَمْ أُعْطِهَا شَيْئًا وَإِنِّى أُشْهِدُكُمْ أَنِّى أَعْطَيْتُهَا مِنْ صَدَاقِهَا سَهْمِى بِخَيْبَرَ فَأَخَذَتْ سَهْمًا فَبَاعَتْهُ بِمِائَةِ أَلْفٍ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَزَادَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - وَحَدِيثُهُ أَتَمُّ - فِى أَوَّلِ الْحَدِيثِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "خَيْرُ النِّكَاحِ أَيْسَرُهُ." وَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِلرَّجُلِ ثُمَّ سَاقَ مَعْنَاهُ. ]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ يُخَافُ أَنْ يَكُونَ هَذَا الْحَدِيثُ مُلْزَقًا لأَنَّ الأَمْرَ عَلَى غَيْرِ هَذَا.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris ez-Zühlî ile Muhammed b. el-Müsenna ve Ömer b. el-Hattab rivayet ettiler. Muhammed şöyle dedi: Bize Ebu'l-Asbağ el-Cezerî Abdülaziz b. Yahya, ona Muhammed b. Seleme, ona Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Mersed b. Abdullah ona da Ukbe b. Âmir'in (ra) rivayet ettiğine göre; Hz. Peygamber (sav) bir adama; "seni falan kadınla evlendirmemi ister misin?" diye sordu. Adam, evet dedi. Hz. Peygamber sonra kadına; "seni falanca kişi ile evlendirmemi ister misin?" dedi. O da evet deyince, bunları evlendirdi. Adam, bir mehir tayin etmeden ve kadına bir şey de vermeden gerdeğe girdi. Adam Hudeybiye seferine katılanlardan biriydi; dolayısıyla Hayber'den bir hissesi vardı. Ölürken şunları söyledi: Rasulullah sav) beni falan kadınla evlendirmişti, ama ben onun için mehir tayin etmemiş ve kendisine de bir şey vermemiştim. Şimdi sizleri şahit kılıyorum ki, ben Hayber'deki hissemi karıma mehir olarak verdim. Kadın da orayı aldı ve kocasının ölümünden sonra yüz bin dirheme sattı.
[Ebû Davud dedi ki: Ravilerden Ömer b. el-Hattab (Ebu Hars es-Sicistânî) daha uzun olan hadisinin başına şunu da ilave etti. Rasulullah (sav) "nikahın en hayırlısı, en kolay olanıdır" buyurdu. (Yine ravi Ömer), Rasulullah (sav) bir adama şöyle dedi diyerek aynı hadisi rivayet etti.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisin zayıf olmasından korkulur. Çünkü uygulama böyle değildir.]
Açıklama:
Sünnete uygun olan, mehrin evlilik akdi sırasında belirlenmesidir. Nikâh esnasında mehir tayin edilmezse, mehr-i misil gerekir. Bu da kadının kendi akrabası arasında yaşı, tahsili, güzelliği gibi hususlarda kendisine emsal olan bir kızın almış olduğu mehirdir.
Mehir vermemek şartıyla kıyılan nikâhın sıhhati ise fukaha arasında tartışmalıdır. Mâlikîler, mehir vermemek şartıyla kıyılan nikâhı sahih görmezler; mehri emreden ayetleri bu görüşlerine delil gösterirler. Diğer üç mezhebe göre ise kıyılan nikâh yine de sahihtir. Çünkü Yüce Allah; "Zifafa girmediğiniz veya mehir tespit etmediğiniz kadınları boşamanızda günah yoktur" (Bakara, 2/236) buyurmaktadır. Bu ayete göre mehirsiz kıyılan nikâh ve verilen talak sahihtir. Ama bu şekilde kıyılan nikâh ile de kadına mehr-i misil vermek gerekir. Eğer boşanma zifaftan sonra gerçekleşmişse mehrin tamamını, gerdeğe girmeden talak verilmişse mehrin yarısını vermek lazımdır.
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
خَيْرُ النِّكَاحِ أَيْسَرُهُ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Nikah 32, /491
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. Ebu Hayr Mersed b. Abdullah el-Yeznî (Mersed b. Abdullah)
3. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
4. Zeyd b. Ebu Üneyse el-Cezeri (Zeyd b. Zeyd)
5. Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid el-Kuraşi (Halid b. Yezid b. Simak b. Rüstem b.)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Seleme el-Bahili (Muhammed b. Seleme b. Abdullah)
7. Ebu Asbağ Abdulaziz b. Yahya el-Bekkâi (Abdulaziz b. Yahya b. Yusuf)
8. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Kuşeyri (Ömer b. Hattab)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Nikah, mehir
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ إِذَا تَزَوَّجَ أَحَدُكُمُ الْمَرْأَةَ أَوِ اشْتَرَى الْجَارِيَةَ فَلْيَأْخُذْ بِنَاصِيَتِهَا وَلْيَدْعُ بِالْبَرَكَةِ وَإِذَا اشْتَرَى الْبَعِيرَ فَلْيَأْخُذْ بِذِرْوَةِ سَنَامِهِ وَلْيَسْتَعِذْ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ
Bize Yahya, ona Malik, ona Zeyd b. Eslem Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Sizden biriniz bir kadınla evlenir veya bir cariye satın alırsa, perçeminden (kakülünden) tutsun. Uğurlu ve bereketli olması için dua etsin. Deve satın alınca da elini hörgücüne koysun, şeytanın şerrinden Allah'a sığınsın."
Açıklama: Rivayet Mürseldir. Çünkü Zeyd b. Eslem Hz Peygamber ile görüşmemiştir(İbn Abdilberr, el-İstizkâr, V, 538).
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36842, MU001147
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ إِذَا تَزَوَّجَ أَحَدُكُمُ الْمَرْأَةَ أَوِ اشْتَرَى الْجَارِيَةَ فَلْيَأْخُذْ بِنَاصِيَتِهَا وَلْيَدْعُ بِالْبَرَكَةِ وَإِذَا اشْتَرَى الْبَعِيرَ فَلْيَأْخُذْ بِذِرْوَةِ سَنَامِهِ وَلْيَسْتَعِذْ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ
Tercemesi:
Bize Yahya, ona Malik, ona Zeyd b. Eslem Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Sizden biriniz bir kadınla evlenir veya bir cariye satın alırsa, perçeminden (kakülünden) tutsun. Uğurlu ve bereketli olması için dua etsin. Deve satın alınca da elini hörgücüne koysun, şeytanın şerrinden Allah'a sığınsın."
Açıklama:
Rivayet Mürseldir. Çünkü Zeyd b. Eslem Hz Peygamber ile görüşmemiştir(İbn Abdilberr, el-İstizkâr, V, 538).
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Nikah 1147, 1/199
Senetler:
1. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
2. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
Konular:
Cariye, Evlilik, cariye ile
Dua, cinsi münasebet için
Dua, dua etme adabı
Evliliğin Mahiyeti
KTB, NİKAH
Nikah, kölenin
Bize Ali b. Hakem el-Ensârî, ona Ebu Avâne, ona Rakabe, ona Talha el-Yâmî, ona da Saîd b. Cübeyr şöyle demiştir:
İbn Abbâs bana “evlendin mi?” diye sordu. Ben de “hayır evlenmedim” dedim. İbn Abbâs “evlen, çünkü bu ümmetin en hayırlısı, eşleri daha çok olanlardır” dedi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13788, B005069
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْحَكَمِ الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ رَقَبَةَ عَنْ طَلْحَةَ الْيَامِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ قَالَ قَالَ لِى ابْنُ عَبَّاسٍ هَلْ تَزَوَّجْتَ قُلْتُ لاَ . قَالَ فَتَزَوَّجْ فَإِنَّ خَيْرَ هَذِهِ الأُمَّةِ أَكْثَرُهَا نِسَاءً .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hakem el-Ensârî, ona Ebu Avâne, ona Rakabe, ona Talha el-Yâmî, ona da Saîd b. Cübeyr şöyle demiştir:
İbn Abbâs bana “evlendin mi?” diye sordu. Ben de “hayır evlenmedim” dedim. İbn Abbâs “evlen, çünkü bu ümmetin en hayırlısı, eşleri daha çok olanlardır” dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 4, 2/327
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Ebu Muhammed Talha b. Musarrif el-İyâmî (Talha b. Musarrif b. Amr b. Ka'b b. Cuhdüb)
4. Ebu Abdullah Rakabe b. Maskale el-Abdî (Rakabe b. Maskale b. Abdullah)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Ebu Hasan Ali b. Hakem el-Ensarî (Ali b. Hakem b. Zabyân)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Evlilik, Hz. Peygamber'in teşviki
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنِى سَعِيدُ بْنُ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « تُنْكَحُ الْمَرْأَةُ لأَرْبَعٍ لِمَالِهَا وَلِحَسَبِهَا وَجَمَالِهَا وَلِدِينِهَا ، فَاظْفَرْ بِذَاتِ الدِّينِ تَرِبَتْ يَدَاكَ » .
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Übeydullah, ona Saîd b. Ebu Saîd, ona babası (Ebu Saîd el-Makburî), ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bir kadın ile dört özelliğinden; malı, soyu, güzelliği ve dindarlığından dolayı evlenilir. Sen dindar olanı seç ki elin bereketlensin."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13821, B005090
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ قَالَ حَدَّثَنِى سَعِيدُ بْنُ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « تُنْكَحُ الْمَرْأَةُ لأَرْبَعٍ لِمَالِهَا وَلِحَسَبِهَا وَجَمَالِهَا وَلِدِينِهَا ، فَاظْفَرْ بِذَاتِ الدِّينِ تَرِبَتْ يَدَاكَ » .
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Übeydullah, ona Saîd b. Ebu Saîd, ona babası (Ebu Saîd el-Makburî), ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bir kadın ile dört özelliğinden; malı, soyu, güzelliği ve dindarlığından dolayı evlenilir. Sen dindar olanı seç ki elin bereketlensin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 15, 2/330
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Said Keysan el-Makburî (Keysan Ebu Said)
3. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
4. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Din, din eksikliği
Evliliğin Mahiyeti
Evlilik, ideal evlilikte aranan vasıflar
Nikah,
Bize Kuteybe, ona Süfyân, ona Amr, ona da Cabir şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) bana "Câbir, evlendin mi?" diye sordu. Ben de “evet” dedim. Rasulullah (sav) "Ne ile evlendin, bekar mı dul mu?" diye sordu. Ben de “dul ile evlendim” dedim Rasulullah (sav) "seninle oynaşacak bakire bir kızla evlenseydin ya" buyurdu. Ben de “ey Allah'ın Rasulü, babam Uhud'da şehit oldu ve arkada benim kızkardeşim olan dokuz kız çocuğu bıraktı. Ben onlara kendileri gibi bilgisiz, tecrübesiz bir kız getirmek istemedim ve onların saçlarını tarayacak ve işlerini görecek bir kadınla evlendim” dedim. Rasulullah (sav) "doğru yapmışsın" buyurdu.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31233, B004052
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ أَخْبَرَنَا عَمْرٌو عَنْ جَابِرٍ قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ نَكَحْتَ يَا جَابِرُ » . قُلْتُ نَعَمْ . قَالَ « مَاذَا أَبِكْرًا أَمْ ثَيِّبًا » . قُلْتُ لاَ بَلْ ثَيِّبًا . قَالَ « فَهَلاَّ جَارِيَةً تُلاَعِبُكَ » . قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، إِنَّ أَبِى قُتِلَ يَوْمَ أُحُدٍ وَتَرَكَ تِسْعَ بَنَاتٍ كُنَّ لِى تِسْعَ أَخَوَاتٍ ، فَكَرِهْتُ أَنْ أَجْمَعَ إِلَيْهِنَّ جَارِيَةً خَرْقَاءَ مِثْلَهُنَّ ، وَلَكِنِ امْرَأَةً تَمْشُطُهُنَّ وَتَقُومُ عَلَيْهِنَّ . قَالَ « أَصَبْتَ » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Süfyân, ona Amr, ona da Cabir şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) bana "Câbir, evlendin mi?" diye sordu. Ben de “evet” dedim. Rasulullah (sav) "Ne ile evlendin, bekar mı dul mu?" diye sordu. Ben de “dul ile evlendim” dedim Rasulullah (sav) "seninle oynaşacak bakire bir kızla evlenseydin ya" buyurdu. Ben de “ey Allah'ın Rasulü, babam Uhud'da şehit oldu ve arkada benim kızkardeşim olan dokuz kız çocuğu bıraktı. Ben onlara kendileri gibi bilgisiz, tecrübesiz bir kız getirmek istemedim ve onların saçlarını tarayacak ve işlerini görecek bir kadınla evlendim” dedim. Rasulullah (sav) "doğru yapmışsın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 18, 2/61
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
3. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Evlilik, bakireyle
Evlilik, dul ile
Evlilik, Hz. Peygamber'in teşviki
Siyer, Uhud savaşı / gazvesi
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعْدٍ أَخْبَرَنَا ابْنُ شِهَابٍ سَمِعَ سَعِيدَ بْنَ الْمُسَيَّبِ يَقُولُ سَمِعْتُ سَعْدَ بْنَ أَبِى وَقَّاصٍ يَقُولُ رَدَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى عُثْمَانَ بْنِ مَظْعُونٍ التَّبَتُّلَ ، وَلَوْ أَذِنَ لَهُ لاَخْتَصَيْنَا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13792, B005073
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعْدٍ أَخْبَرَنَا ابْنُ شِهَابٍ سَمِعَ سَعِيدَ بْنَ الْمُسَيَّبِ يَقُولُ سَمِعْتُ سَعْدَ بْنَ أَبِى وَقَّاصٍ يَقُولُ رَدَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى عُثْمَانَ بْنِ مَظْعُونٍ التَّبَتُّلَ ، وَلَوْ أَذِنَ لَهُ لاَخْتَصَيْنَا .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona İbrahim b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona da Saîd b. Müseyyeb şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav), Osman b. Mazûn'un kadınlardan uzak durum evlenmekten çekinmesini reddetti. Eğer Rasulullah izin verseydi muhakkak onu hadım ederdik."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 8, 2/327
Senetler:
1. Ebu İshak Sa'd b. Ebu Vakkâs ez-Zührî (Malik b. Vüheyb b. Abdümenaf b. Zühre b. Kilab b. Mürre)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu İshak İbrahim b. Sa'd ez-Zührî (İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Evlilik, evlenmemenin (tebettülün) yasaklanması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270539, D002117-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ الذُّهْلِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَعُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - قَالَ مُحَمَّدٌ - حَدَّثَنَا أَبُو الأَصْبَغِ الْجَزَرِىُّ عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ أَبِى عَبْدِ الرَّحِيمِ خَالِدِ بْنِ أَبِى يَزِيدَ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَبِى أُنَيْسَةَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ مَرْثَدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ لِرَجُلٍ
"أَتَرْضَى أَنْ أُزَوِّجَكَ فُلاَنَةَ." قَالَ نَعَمْ. وَقَالَ لِلْمَرْأَةِ
"أَتَرْضِينَ أَنْ أُزَوِّجَكِ فُلاَنًا." قَالَتْ نَعَمْ. فَزَوَّجَ أَحَدُهُمَا صَاحِبَهُ فَدَخَلَ بِهَا الرَّجُلُ وَلَمْ يَفْرِضْ لَهَا صَدَاقًا وَلَمْ يُعْطِهَا شَيْئًا وَكَانَ مِمَّنْ شَهِدَ الْحُدَيْبِيَةَ وَكَانَ مَنْ شَهِدَ الْحُدَيْبِيَةَ لَهُ سَهْمٌ بِخَيْبَرَ فَلَمَّا حَضَرَتْهُ الْوَفَاةُ قَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم زَوَّجَنِى فُلاَنَةَ وَلَمْ أَفْرِضْ لَهَا صَدَاقًا وَلَمْ أُعْطِهَا شَيْئًا وَإِنِّى أُشْهِدُكُمْ أَنِّى أَعْطَيْتُهَا مِنْ صَدَاقِهَا سَهْمِى بِخَيْبَرَ فَأَخَذَتْ سَهْمًا فَبَاعَتْهُ بِمِائَةِ أَلْفٍ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَزَادَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - وَحَدِيثُهُ أَتَمُّ - فِى أَوَّلِ الْحَدِيثِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "خَيْرُ النِّكَاحِ أَيْسَرُهُ." وَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِلرَّجُلِ ثُمَّ سَاقَ مَعْنَاهُ. ]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ يُخَافُ أَنْ يَكُونَ هَذَا الْحَدِيثُ مُلْزَقًا لأَنَّ الأَمْرَ عَلَى غَيْرِ هَذَا.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris ez-Zühlî ile Muhammed b. el-Müsenna ve Ömer b. el-Hattab rivayet ettiler. Muhammed şöyle dedi: Bize Ebu'l-Asbağ el-Cezerî Abdülaziz b. Yahya, ona Muhammed b. Seleme, ona Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Mersed b. Abdullah ona da Ukbe b. Âmir'in (ra) rivayet ettiğine göre; Hz. Peygamber (sav) bir adama; "seni falan kadınla evlendirmemi ister misin?" diye sordu. Adam, evet dedi. Hz. Peygamber sonra kadına; "seni falanca kişi ile evlendirmemi ister misin?" dedi. O da evet deyince, bunları evlendirdi. Adam, bir mehir tayin etmeden ve kadına bir şey de vermeden gerdeğe girdi. Adam Hudeybiye seferine katılanlardan biriydi; dolayısıyla Hayber'den bir hissesi vardı. Ölürken şunları söyledi: Rasulullah sav) beni falan kadınla evlendirmişti, ama ben onun için mehir tayin etmemiş ve kendisine de bir şey vermemiştim. Şimdi sizleri şahit kılıyorum ki, ben Hayber'deki hissemi karıma mehir olarak verdim. Kadın da orayı aldı ve kocasının ölümünden sonra yüz bin dirheme sattı.
[Ebû Davud dedi ki: Ravilerden Ömer b. el-Hattab (Ebu Hars es-Sicistânî) daha uzun olan hadisinin başına şunu da ilave etti. Rasulullah (sav) "nikahın en hayırlısı, en kolay olanıdır" buyurdu. (Yine ravi Ömer), Rasulullah (sav) bir adama şöyle dedi diyerek aynı hadisi rivayet etti.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisin zayıf olmasından korkulur. Çünkü uygulama böyle değildir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Nikah 32, /491
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. Ebu Hayr Mersed b. Abdullah el-Yeznî (Mersed b. Abdullah)
3. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
4. Zeyd b. Ebu Üneyse el-Cezeri (Zeyd b. Zeyd)
5. Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid el-Kuraşi (Halid b. Yezid b. Simak b. Rüstem b.)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Seleme el-Bahili (Muhammed b. Seleme b. Abdullah)
7. Ebu Asbağ Abdulaziz b. Yahya el-Bekkâi (Abdulaziz b. Yahya b. Yusuf)
8. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Nikah, mehir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270540, D002117-3
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ الذُّهْلِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَعُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - قَالَ مُحَمَّدٌ - حَدَّثَنَا أَبُو الأَصْبَغِ الْجَزَرِىُّ عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ أَبِى عَبْدِ الرَّحِيمِ خَالِدِ بْنِ أَبِى يَزِيدَ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَبِى أُنَيْسَةَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ مَرْثَدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ لِرَجُلٍ
"أَتَرْضَى أَنْ أُزَوِّجَكَ فُلاَنَةَ." قَالَ نَعَمْ. وَقَالَ لِلْمَرْأَةِ
"أَتَرْضِينَ أَنْ أُزَوِّجَكِ فُلاَنًا." قَالَتْ نَعَمْ. فَزَوَّجَ أَحَدُهُمَا صَاحِبَهُ فَدَخَلَ بِهَا الرَّجُلُ وَلَمْ يَفْرِضْ لَهَا صَدَاقًا وَلَمْ يُعْطِهَا شَيْئًا وَكَانَ مِمَّنْ شَهِدَ الْحُدَيْبِيَةَ وَكَانَ مَنْ شَهِدَ الْحُدَيْبِيَةَ لَهُ سَهْمٌ بِخَيْبَرَ فَلَمَّا حَضَرَتْهُ الْوَفَاةُ قَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم زَوَّجَنِى فُلاَنَةَ وَلَمْ أَفْرِضْ لَهَا صَدَاقًا وَلَمْ أُعْطِهَا شَيْئًا وَإِنِّى أُشْهِدُكُمْ أَنِّى أَعْطَيْتُهَا مِنْ صَدَاقِهَا سَهْمِى بِخَيْبَرَ فَأَخَذَتْ سَهْمًا فَبَاعَتْهُ بِمِائَةِ أَلْفٍ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَزَادَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ - وَحَدِيثُهُ أَتَمُّ - فِى أَوَّلِ الْحَدِيثِ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "خَيْرُ النِّكَاحِ أَيْسَرُهُ." وَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِلرَّجُلِ ثُمَّ سَاقَ مَعْنَاهُ. ]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ يُخَافُ أَنْ يَكُونَ هَذَا الْحَدِيثُ مُلْزَقًا لأَنَّ الأَمْرَ عَلَى غَيْرِ هَذَا.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris ez-Zühlî ile Muhammed b. el-Müsenna ve Ömer b. el-Hattab rivayet ettiler. Muhammed şöyle dedi: Bize Ebu'l-Asbağ el-Cezerî Abdülaziz b. Yahya, ona Muhammed b. Seleme, ona Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Mersed b. Abdullah ona da Ukbe b. Âmir'in (ra) rivayet ettiğine göre; Hz. Peygamber (sav) bir adama; "seni falan kadınla evlendirmemi ister misin?" diye sordu. Adam, evet dedi. Hz. Peygamber sonra kadına; "seni falanca kişi ile evlendirmemi ister misin?" dedi. O da evet deyince, bunları evlendirdi. Adam, bir mehir tayin etmeden ve kadına bir şey de vermeden gerdeğe girdi. Adam Hudeybiye seferine katılanlardan biriydi; dolayısıyla Hayber'den bir hissesi vardı. Ölürken şunları söyledi: Rasulullah sav) beni falan kadınla evlendirmişti, ama ben onun için mehir tayin etmemiş ve kendisine de bir şey vermemiştim. Şimdi sizleri şahit kılıyorum ki, ben Hayber'deki hissemi karıma mehir olarak verdim. Kadın da orayı aldı ve kocasının ölümünden sonra yüz bin dirheme sattı.
[Ebû Davud dedi ki: Ravilerden Ömer b. el-Hattab (Ebu Hars es-Sicistânî) daha uzun olan hadisinin başına şunu da ilave etti. Rasulullah (sav) "nikahın en hayırlısı, en kolay olanıdır" buyurdu. (Yine ravi Ömer), Rasulullah (sav) bir adama şöyle dedi diyerek aynı hadisi rivayet etti.
[Ebû Davud dedi ki: Bu hadisin zayıf olmasından korkulur. Çünkü uygulama böyle değildir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Nikah 32, /491
Senetler:
1. Ebu Amr Ukbe b. Âmir el-Cühenî (Ukbe b. Âmir b. Abs b. Amr b. Adî)
2. Ebu Hayr Mersed b. Abdullah el-Yeznî (Mersed b. Abdullah)
3. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
4. Zeyd b. Ebu Üneyse el-Cezeri (Zeyd b. Zeyd)
5. Ebu Abdurrahim Halid b. Ebu Yezid el-Kuraşi (Halid b. Yezid b. Simak b. Rüstem b.)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Seleme el-Bahili (Muhammed b. Seleme b. Abdullah)
7. Ebu Asbağ Abdulaziz b. Yahya el-Bekkâi (Abdulaziz b. Yahya b. Yusuf)
8. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Nikah, mehir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13784, B005065
Hadis:
حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ حَفْصٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ قَالَ حَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ عَنْ عَلْقَمَةَ قَالَ كُنْتُ مَعَ عَبْدِ اللَّهِ فَلَقِيَهُ عُثْمَانُ بِمِنًى فَقَالَ يَا أَبَا عَبْدِ الرَّحْمَنِ إِنَّ لِى إِلَيْكَ حَاجَةً . فَخَلَيَا فَقَالَ عُثْمَانُ هَلْ لَكَ يَا أَبَا عَبْدِ الرَّحْمَنِ فِى أَنْ نُزَوِّجَكَ بِكْرًا ، تُذَكِّرُكَ مَا كُنْتَ تَعْهَدُ ، فَلَمَّا رَأَى عَبْدُ اللَّهِ أَنْ لَيْسَ لَهُ حَاجَةٌ إِلَى هَذَا أَشَارَ إِلَىَّ فَقَالَ يَا عَلْقَمَةُ ، فَانْتَهَيْتُ إِلَيْهِ وَهْوَ يَقُولُ أَمَا لَئِنْ قُلْتَ ذَلِكَ لَقَدْ قَالَ لَنَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « يَا مَعْشَرَ الشَّبَابِ مَنِ اسْتَطَاعَ مِنْكُمُ الْبَاءَةَ فَلْيَتَزَوَّجْ ، وَمَنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَعَلَيْهِ بِالصَّوْمِ فَإِنَّهُ لَهُ وِجَاءٌ » .
Tercemesi:
-.......Alkame şöyle dedi: Ben Abdullah ibn Mes'ûd'un beraberinde idim. Onunla Minâ'da Usmân ibn Affân karşılaştı da:
— Yâ Ebâ Abdirrahmân! Benim sana bir hacetim var! dedi. Akabinde ikisi tenhalığa çekildiler. Usmân, Abdullah'a:
— Yâ Ebâ Abdirrahmân! Seni, bilmekte olduğun gençlik kuvvetini sana hatırlatacak, genç bir kızla evlendirmemiz hususunda arzun var mı? dedi.
Abdullah, nefsi için Usmân'ın zikrettiği bu evlendirmeye bir ihtiyâcı olmadığını görünce, bana işaret etti ve:
— Yâ Alkame! diye seslendi.
Ben de yanına vardım. Bu sırada Abdullah, Usmân'a karşı şunları söylüyordu:
— Haberin olsun! Eğer sen bunu söylediysen, yeminle bildiririm ki, Peygamber (S) de bize şöyle buyurmuştur: "Ey gençler zümresi! Sizden her kim evlenmek külfetine gücü yeterse, evlensin. Nikâh külfetine gücü yetmeyen kimse de oruç tutsun. Çünkü oruç, oruç tutan kimse için şehveti kıran birşeydir"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 2, 2/326
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Şibl Alkame b. Kays en-Nehaî (Alkame b. Kays b. Abdullah b. Malik b. Alkame)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
6. Ebu Hafs Ömer b. Hafs en-Nehaî (Ömer b. Hafs b. Giyas b. Talk b. Muaviye)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Evlilik, evlenmemenin (tebettülün) yasaklanması
Evlilik, Hz. Peygamber'in teşviki
Oruç, evlenmeye gücü yetmeyenlere tavsiye
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13794, B005075
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسٍ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ كُنَّا نَغْزُو مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَلَيْسَ لَنَا شَىْءٌ فَقُلْنَا أَلاَ نَسْتَخْصِى فَنَهَانَا عَنْ ذَلِكَ ثُمَّ رَخَّصَ لَنَا أَنْ نَنْكِحَ الْمَرْأَةَ بِالثَّوْبِ ، ثُمَّ قَرَأَ عَلَيْنَا ( يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تُحَرِّمُوا طَيِّبَاتِ مَا أَحَلَّ اللَّهُ لَكُمْ وَلاَ تَعْتَدُوا إِنَّ اللَّهَ لاَ يُحِبُّ الْمُعْتَدِينَ ) .
Tercemesi:
- Kays ibn Ebî-Hazım dedi ki: Abdullah (ibnu Mes'ûd (R) şöyle dedi: Biz Rasûlullah'ın maiyyetinde gazveye giderdik. Yanımızda maldan hiçbirşey yoktu. (Cinsî münâsebete şiddetle ihtiyâç duyardık). Bu sebeble biz:
— Erkeklik yumurtalarımızı çıkartıp hadım olalım mı? diye sorduk.
Rasülullah bizi hadım olmaktan nehyetti. Sonra bize -muayyen bir müddete kadar- elbise (ve benzeri bir ücret) mukaabilinde kadın eş almamıza ruhsat verdi.
Bundan sonra Abdullah ibn Mes'ûd bize karşı şu âyeti okudu: "Ey îmân edenler! Allah Hn size halâl ettiği o en temiz şeyleri (nefsinize) haram kılmayın, haddi aşmayın. Çünkü Allah, haddi aşanları
Sevmez" (el-Mâide: 87)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Nikah 8, 2/327
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Evliliğin Mahiyeti
Evlilik, evlenmemenin (tebettülün) yasaklanması
Evlilik, Hz. Peygamber'in teşviki
KTB, NİKAH
Nikah, Mut'a nikahı, geçici olarak izin verilmesi