83 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Ali, ona Yahya, ona Süfyan, ona Süleyman el-A'meş, ona Süleyman b. Müshir, ona Hareşe b. Hür, ona Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah kıyamet gününde şu üç sınıf insanın yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz; onlar için acıklı bir azap vardır. Bunlar, verdiğini başa kakan, elbiselerinin eteklerini yerde sürüyen ve yalan söyleyerek malını satmaya çalışan kimselerdir."
Bize Muhammed b. Alâ, ona İbn İdris, ona Harun b. Antere, Süleym b. Hanzala’nın şöyle dediğini rivayet etti: Kendisiyle konuşmak üzere Übeyy b. Ka‘b’ın yanına geldik. Sonra O kalkınca biz de kalktık ve ardından yürümeye başladık. Derken Ömer bize yaklaşıp onu takip etti ve ona kamçı ile vurmak istedi. Bunun üzerine o (Ubey), kollarıyla korunmaya çalıştı ve “Ey Müminlerin emiri! Ne yapıyorsun?” dedi. (O zaman Hz. Ömer) şöyle dedi: “(Bu şekilde yürüyüşünüzün), ardına düşülen kimse için bir fitne (azdırma vesilesi), arkadan gelen kimse için ise bir alçalma olduğunu görmüyor musun?”
Bize Muhammed b. İsa, ona Cerîr, ona Mansur, İbrahim’in şöyle dediğini rivayet etti: "Onlar, peşlerinden gidilmesinden – kişilerin onları yolda takip etmelerinden- (şöhret endişesiyle) hoşlanmazlardı.”
Bize Saîd b. Âmir, ona Humeyd b. Esved, ona Bistâm b. Müslim şöyle rivayet etmiştir: Muhammed b. Sîrîn birisi kendisiyle birlikte yürüdüğü zaman dikilip durur "bir ihtiyacın mı var?" diye sorar. Eğer bir ihtiyacı varsa onu giderirdi. Sonra adam tekrar kendisiyle birlikte yürüse yine "Bir ihtiyacın mı var?" diye sorardı.
Bize Ebu Nuaym, ona Hasan b. Salih, ona Hamza, ona da İbrahim şöyle demiştir: Takip edilmekten (şöhretten) sakının!
Bize Mahled b. Mâlik, ona Haccâc b. Muhammed, ona Şu‘be, ona Heysem ona da ‘sım b. Damra şöyle dedi: O (‘sım), bazı insanların, Saîd b. Cubeyr'in ardına düştüklerini gördü. (Saîd) onları (böyle davranmaktan) sakındırdı ve şöyle dedi: 'Muhakkak ki bu yaptığınız şey -veya bu yürüyüşünüz-, arkadan gelen kimse için bir alçalma, ardına düşülen kimse için ise bir fitnedir (azdırma vesilesidir).'
Bize Saîd b. ‘mir, ona Humeyd b. Esved ona da İbn Avn'ın şöyle dediğini rivayet etti: (Basra’da meşhur bir mahalle olan) Kellâ’da yapmayı istediğim bir bina için Muhammed'e (İbn Sîrîn) danıştım. O da bana bir yer gösterdi ve "binanın temelini atmak istediğin zaman bana haber ver, seninle beraber geleyim" dedi. Ben de (temel atacağım zaman) ona geldim. Yürüdüğümüz esnada bir adam çıkageldi ve onunla birlikte yürümeye başladı. Bunun üzerine Muhammed dikilip durdu ve "bir ihtiyacın mı var?" dedi. (Adam); "hayır" dedi. (Muhammed); "eğer yoksa çekil git!" dedi. Sonra bana döndü ve "sen de (temelini atacağımız binaya farklı bir yoldan önden) git!" dedi. Ben de farklı bir yola sapıncaya kadar gittim.
Bize Bişr b. Halid, ona Ğunder, ona Şu'be, ona Süleyman b. Mihran el-A'meş, ona Süleyman b. Müshir, ona Hareşe b. Hur, ona da Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah şu üç sınıf insanla azze ve celle kıyamet gününde konuşmaz ve onları temize çıkarmayacak; onlar için acıklı bir azap vardır. Bunlar, verdiğini başa kakan, elbiselerinin eteğini yerde sürüyen ve yalan yere yemin ederek malını satmaya çalışan kimselerdir."
Bize Ebu'l-Velid ve Haccâc, onlara Şu'be, ona Ali b. Müdrik, ona Ebu Zür'a, ona Haraşe b. Hür, ona da Ebu Zer'in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Allah, şu üç sınıf insanla kıyamet günü konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Onlar için acıklı bir azap vardır”. Ben “Kim onlar Ey Allah’ın resulü? Zarar ettiler ve hüsrana uğradılar” dedim. Rasulullah sözlerini tekrar etti. “Kimdir onlar?” diye tekrar sordum. “Elbisesinin eteğini yerlerde sürüyen, verdiğini başa kakan ve yalan yere yemin ederek malını satmaya çalışan kimsedir” buyurdu.
Bize Ebu’l-Velid ve Haccâc, onlara Şu'be, Ali b. Müdrik, ona Ebu Zür'a, ona Haraşe b. Hürr, ona da Ebu Zer'in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Allah kıyamet günü şu üç sınıf insanla konuşmaz, onların yüzüne bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Onlar için acıklı bir azap vardır”. Ben, “Ey Allah’ın resulü kim onlar? Zarar ettiler ve hüsrana uğradılar” dedim. Rasulullah (sav) sözünü tekrar etti. Ben de “Kim onlar?” diye tekrar sordum. Bunun üzerine “Elbisesinin eteğini yerlerde sürüyen, yaptığı iyiliği başa kakan ve yalan yere yemin eden kimselerdir” buyurdu.