148 Kayıt Bulundu.
					
					
					
					
				 Giriş
            
			
			
                       
           
            
			
            
            
			
	
			
			
	
			
				
					 Giriş
				
			
			
	
            
        
Bize Seleme b. Şebîb ve Abd b. Humeyd, onlara Abdürrezzak, ona Ma’mer, ona Eyyûb, ona Ebû Kılâbe, ona İbn Abbâs (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Rabbim bana bu gece en güzel surette geldi (ravilerden biri: "sanırım 'uyku aleminde' dedi" diye söyledi) ve bana şöyle dedi: “Ey Muhammed! Mele-i alâda (melekler aleminde) ne tartışılır bilir misin?” buyurdu. Ben “Bilmiyorum” dedim. Bunun üzerine elini iki omuzum arasına koydu, onun soğukluğunu göğsümde (veya boğazımda) hissettim. Sonra göklerde ve yerde ne varsa hepsini bildim. Sonra “Ey Muhammed! Mele-i alâda (melekler âleminde) ne tartışılır bilir misin?” diye sordu. Ben “Evet, bilirim” dedim. “Keffâretler (ve dereceler) hakkında” buyurdu. Keffâretler namazdan sonra mescitlerde kalıp (sonraki namazı beklemek) ve cemaate yaya olarak gitmek, zor zamanlarda dahi abdesti dosdoğru almaktır. Her kim bunları yaparsa hayırla yaşar hayırla ölür. Anasından doğduğu günkü gibi günahsız olur. Sonra şöyle buyurdu: "Ey Muhammed! Namazı kıldığın zaman şöyle de: "Allah’ım senden dileğim odur ki iyilikleri yapayım, kötülükleri terk edeyim, miskinleri seveyim. Eğer kullarına bir sıkıntı verip onları bir fitne ile denemek isteyecek olursan beni bu fitneye bulaştırmadan emanetini geri al." Dereceler ise selamı yaymak, (eşe dosta, kimsesizlere) yemek yedirmek, geceleyin herkes uyurken namaz kılmaktır." Ebû İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu hadisin senedinde Ebû Kılâbe ile İbn Abbas arasında bir kişiyi daha zikretmişlerdir. Katâde bu hadisi, Ebû Kılâbe - Hâlid b. el-Leclâc – İbn Abbâs senediyle de rivayet etmiştir.