Bize Kuteybe b. Said, ona Abbad b. Abbad, ona Ebu Cemra, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etti:
Abdulkays heyeti Rasulullah’ın (sav) huzuruna gelerek: 'Bizler Rabia’nın filan kolundanız, sana ancak haram ayda ulaşıp gelebiliyoruz. Bu sebeple bize, senden öğrenip geride bıraktıklarımızı da kendisine davet edeceğimiz bir şey(ler) emir buyur' dediler. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Size dört hususu emrediyor ve dört hususu yasaklıyorum. Allah’a iman –sonra Allah’a imanı, onlara Allah’tan başka ilah olmadığına, şüphesiz benim Allah’ın Rasulü olduğuma şehadet getirmektir diye açıkladı-, namazı dosdoğru kılmak, zekâtı vermek ve aldığınız ganimetlerin beşte birini bana tam olarak ödemenizi emrediyorum. Buna karşılık sizlere kabağı sırlı testileri, içleri ziftle sıvanmış ve oyulmuş kapları (içki içmek için vaktiyle kullanıldıklarından) yasaklıyorum."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3947, B000523
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَبَّادٌ - هُوَ ابْنُ عَبَّادٍ - عَنْ أَبِى جَمْرَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ:
قَدِمَ وَفْدُ عَبْدِ الْقَيْسِ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا إِنَّا مِنْ هَذَا الْحَىِّ مِنْ رَبِيعَةَ ، وَلَسْنَا نَصِلُ إِلَيْكَ إِلاَّ فِى الشَّهْرِ الْحَرَامِ ، فَمُرْنَا بِشَىْءٍ نَأْخُذْهُ عَنْكَ ، وَنَدْعُو إِلَيْهِ مَنْ وَرَاءَنَا . فَقَالَ "آمُرُكُمْ بِأَرْبَعٍ ، وَأَنْهَاكُمْ عَنْ أَرْبَعٍ الإِيمَانِ بِاللَّهِ - ثُمَّ فَسَّرَهَا لَهُمْ شَهَادَةُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ ، وَأَنِّى رَسُولُ اللَّهِ وَإِقَامُ الصَّلاَةِ ، وَإِيتَاءُ الزَّكَاةِ ، وَأَنْ تُؤَدُّوا إِلَىَّ خُمُسَ مَا غَنِمْتُمْ ، وَأَنْهَى عَنِ الدُّبَّاءِ وَالْحَنْتَمِ وَالْمُقَيَّرِ وَالنَّقِيرِ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Abbad b. Abbad, ona Ebu Cemra, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etti:
Abdulkays heyeti Rasulullah’ın (sav) huzuruna gelerek: 'Bizler Rabia’nın filan kolundanız, sana ancak haram ayda ulaşıp gelebiliyoruz. Bu sebeple bize, senden öğrenip geride bıraktıklarımızı da kendisine davet edeceğimiz bir şey(ler) emir buyur' dediler. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Size dört hususu emrediyor ve dört hususu yasaklıyorum. Allah’a iman –sonra Allah’a imanı, onlara Allah’tan başka ilah olmadığına, şüphesiz benim Allah’ın Rasulü olduğuma şehadet getirmektir diye açıkladı-, namazı dosdoğru kılmak, zekâtı vermek ve aldığınız ganimetlerin beşte birini bana tam olarak ödemenizi emrediyorum. Buna karşılık sizlere kabağı sırlı testileri, içleri ziftle sıvanmış ve oyulmuş kapları (içki içmek için vaktiyle kullanıldıklarından) yasaklıyorum."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Mevâkîtu's-Salât 2, 1/298
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Cemre Nasr b. İmran ed-Duba'î (Nasr b. İmran b. Asım b. Vasi)
3. Ebu Muaviye Abbad b. Abbad el-Mühellebî (Abbad b. Abbad b. Habib b. Mühelleb)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Ganimet, beşte bir hisse
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
HZ.PEYGAMBER DÖNEMİNDEKİ ARAÇ-GEREÇLER
İbadet, Namaz
İçki, içki yapılan kapların kullanılmaması
İman, Esasları, Allah'a ve Rasulüne iman
İslam, İslamın Şartları
KTB, İMAN
KTB, NAMAZ,
Zaman, haram aylar
Zekat, Sadaka, Fitre
Açıklama: İsnadı Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
42043, HM001956
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ زِيَادِ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ أَبِي الْعَالِيَةِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ
فِي قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ
{ مَا كَذَبَ الْفُؤَادُ مَا رَأَى }
قَالَ رَأَى مُحَمَّدٌ رَبَّهُ عَزَّ وَجَلَّ بِقَلْبِهِ مَرَّتَيْنِ
Tercemesi:
Açıklama:
İsnadı Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 1956, 1/596
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Âliye er-Riyâhî (Rüfey' b. Mihrân)
3. Ziyad b. Husayn el-Hanzali (Ziyad b. Husayn b. Kays)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Hz. Peygamber, Allah ile ilişkisi
Hz. Peygamber, miracta Allah'ı görmesi
Kur'an, sahabenin ve tabiunun tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18539, T003074
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَرَأَ هَذِهِ الآيَةَ ( فَلَمَّا تَجَلَّى رَبُّهُ لِلْجَبَلِ جَعَلَهُ دَكًّا ) قَالَ حَمَّادٌ هَكَذَا وَأَمْسَكَ سُلَيْمَانُ بِطَرَفِ إِبْهَامِهِ عَلَى أَنْمُلَةِ إِصْبَعِهِ الْيُمْنَى قَالَ : فَسَاخَ الْجَبَلُ ( وَخَرَّ مُوسَى صَعِقًا ) . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ صَحِيحٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ . حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ الْوَرَّاقُ الْبَغْدَادِىُّ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ مُعَاذٍ عَنْ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ . هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Abdurrahman, ona Süleyman b. Harb, ona Hammâd b. Seleme, ona Sabit, ona da Enes’in rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şu: “Rabbi o dağa tecelli edince onu param parça etti” (Araf, 7/143) ayetini okudu. Hammâd, işte şöyle yaptı, Süleyman da başparmağının ucu ile diğer parmağının ucunu yakaladı ve dağ yerin dibine geçti “Musa da baygın düştü” dedi.
Ebu İsa (Tirmizi) dedi ki: Bu, hasen garib sahih bir hadistir. Biz bunu ancak Hammâd b. Seleme’nin rivayet ettiği bir hadis olarak biliyoruz.
Bize Abdülvehhab el-Verrâk el-Bağdadî, ona Muaz b. Muaz, ona Hammaâd b. Seleme, ona Sabit, ona da Enes, o da Nebi’den (sav) hadisi buna yakın olarak rivayet etti.
Bu, hasen bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 7, 5/265
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
5. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdurrahman ed-Dârimî (Abdullah b. Abdurrahman b. Fadl b. Behrâm b. Abdussamed)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Kur'an, sahabenin ve tabiunun tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33674, D004730
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ سَمِعَهُ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ نَاسٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنَرَى رَبَّنَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ قَالَ
"هَلْ تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَةِ الشَّمْسِ فِى الظَّهِيرَةِ لَيْسَتْ فِى سَحَابَةٍ." قَالُوا لاَ. قَالَ
"هَلْ تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَةِ الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ لَيْسَ فِى سَحَابَةٍ." قَالُوا لاَ. قَالَ
"وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ لاَ تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَتِهِ إِلاَّ كَمَا تُضَارُّونَ فِى رُؤْيَةِ أَحَدِهِمَا."
Tercemesi:
Bize İshak b. İsmail, ona Süfyan, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona da babasının rivayet ettiğine göre o, babasını Ebu Hureyre şöyle dedi, diye rivayet ederken dinlemiştir: Bazı kimseler: Ey Allah'ın Rasulü, kıyamet gününde Rabbimizi görecek miyiz? dedi. O:
"Öğle vaktinde bulutsuz bir güneşi görmekte herhangi bir sıkıntı ile karşılaşıyor musunuz?" buyurdu. Hayır dediler. Rasulullah (sav):
"Bulutsuz bir gecede on dördündeki ayı görmekte hiç sıkıntı çekiyor musunuz?" buyurdu. Ashab, hayır dediler. Rasulullah (sav):
"Nefsim elinde olana yemin olsun, onu görmek hususunda ancak bu ikisinden birisini görmek için çektiğiniz sıkıntı gibi bir sıkıntı çekersiniz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1079
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Yezid Süheyl b. Ebu Salih es-Semmân (Süheyl b. Zekvan)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. İshak b. İsmail el-Yetim (İshak b. İsmail)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273098, D004729-3
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَوَكِيعٌ وَأَبُو أُسَامَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم جُلُوسًا فَنَظَرَ إِلَى الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ لَيْلَةَ أَرْبَعَ عَشْرَةَ فَقَالَ
"إِنَّكُمْ سَتَرَوْنَ رَبَّكُمْ كَمَا تَرَوْنَ هَذَا لاَ تُضَامُّونَ فِى رُؤْيَتِهِ فَإِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَنْ لاَ تُغْلَبُوا عَلَى صَلاَةٍ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا فَافْعَلُوا." ثُمَّ قَرَأَ هَذِهِ الآيَةَ "(فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا)."
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, Veki' ve Ebu Üsame, onlara İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Cerir b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) ile oturuyorduk, ayın on dördüncü gecesinde dolunaya bir baktı ve "sizler bunu görmek için birbirinize izdiham yapmadan gördüğünüz gibi Rabbinizi göreceksinizdir. Bu sebeple güneş doğmadan önce ve güneş batmadan önce birer namazı vaktinde kılıp kaçırmama imkânınız varsa bunu yapınız" buyurdu. Sonra da "güneşin doğmasından önce de batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et" (Kaf, 50/39) ayetini okudu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 20, /1078
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37967, HM002580
Hadis:
حَدَّثَنَا أَسْوَدُ بْنُ عَامِرٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ رَأَيْتُ رَبِّي تَبَارَكَ وَتَعَالَى
وَقَدْ سَمِعْتُ هَذَا الْحَدِيثَ مِنْ أَبِي أَمْلَى عَلَيَّ فِي مَوْضِعٍ آخَرَ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2580, 1/736
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
5. Şâzân Esved b. Âmir eş-Şâmî (Esved b. Âmir)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38188, HM002634
Hadis:
حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ كيسانَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنْ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ رَأَيْتُ رَبِّي تَبَارَكَ وَتَعَالَى
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2634, 1/746
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
5. Abdussamed b. Hassan el-Merverûzî (Abdussamed b. Hassan)
6. Ebu Osman Affân b. Müslim el-Bahilî (Affân b. Müslim b. Abdullah)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Musa tayin ettiğimiz vakitte (Tûr'a) gelip de Rabbi onunla konuşunca "Rabbim! Bana (kendini) göster; seni göreyim!" dedi. (Rabbi): "Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni göreceksin!" buyurdu. Rabbi o dağa tecelli edince onu paramparça etti, Musa da baygın düştü. Ayılınca dedi ki: Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim. Ben inananların ilkiyim.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
54755, KK7/143
Hadis:
وَلَمَّا جَاء مُوسَى لِمِيقَاتِنَا وَكَلَّمَهُ رَبُّهُ قَالَ رَبِّ أَرِنِي أَنظُرْ إِلَيْكَ قَالَ لَن تَرَانِي وَلَـكِنِ انظُرْ إِلَى الْجَبَلِ فَإِنِ اسْتَقَرَّ مَكَانَهُ فَسَوْفَ تَرَانِي فَلَمَّا تَجَلَّى رَبُّهُ لِلْجَبَلِ جَعَلَهُ دَكًّا وَخَرَّ موسَى صَعِقًا فَلَمَّا أَفَاقَ قَالَ سُبْحَانَكَ تُبْتُ إِلَيْكَ وَأَنَا أَوَّلُ الْمُؤْمِنِينَ
Tercemesi:
Musa tayin ettiğimiz vakitte (Tûr'a) gelip de Rabbi onunla konuşunca "Rabbim! Bana (kendini) göster; seni göreyim!" dedi. (Rabbi): "Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni göreceksin!" buyurdu. Rabbi o dağa tecelli edince onu paramparça etti, Musa da baygın düştü. Ayılınca dedi ki: Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim. Ben inananların ilkiyim.
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
أَرِنِي أَنْظُرْ إِلَيْكَ
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren bir diğer kısım:
فَلَمَّا تَجَلَّى رَبُّهُ لِلْجَبَلِ جَعَلَهُ دَكًّا
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, A'râf 7/143, /
Senetler:
()
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
KTB, ALLAH TASAVVURU
Peygamberler, Hz. Musa ve Ailesi
Tevbe, istiğfar, bağışlanma dilemek
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ebû Hânî Muâz b. Hânî el-Yeşkürî, ona Cehdam b. Abdullah, ona Yahya b. Ebî Kesîr, ona Zeyd b. Sellâm, ona Ebû Sellâm, ona Abdurrahman b. Âiş el-Hadramî, ona Mâlik b. Yuhâmir es-Seksekî, ona da Muâz b. Cebel (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Bir gün Rasûlullah (sav) sabah namazına gelmekte gecikmişti. Neredeyse güneş doğacaktı. Derken hemen çıktı ve kamet getirildi. Hz. Peygamber (sav) namazı hafif bir şekilde kıldırdı. Namazı bitirince
"- Saflarda olduğunuz gibi kalınız" buyurdu ve bize dönerek şöyle dedi:
"Bu gün neden geç kaldığımı size anlatayım: Geceleyin kalkıp abdest aldım ve kılabildiğim kadar namaz kıldım. Derken uykum geldi, ağırlık bastı. Kendimi en güzel suretiyle Rabbimin huzurunda gördüm. Bana
"- Ey Muhammed!" diye nida etti. Ben de,
"- Buyur ey Rabbim! Emrine amadeyim" dedim. Bana,
"- Büyük melekler kim hakkında tartışıyorlar biliyor musun?" diye sordu.
"- Bilmiyorum" dedim. Aynı soruyu üç defa sordu. Sonra elini iki kürek kemiğimin arasına koydu. Parmak uçlarının serinliğini göğsümde hissettim. Bana her şey göründü ve sorunun cevabını bildim. Tekrar bana,
"- Ey Muhammed!" diye nida etti. Ben de,
"- Buyur ey Rabbim! Emrine amadeyim" dedim. Tekrar,
"- Büyük melekler hangi konuda tartışıyorlar biliyor musun?" diye sordu.
"- Keffaretler hakkında" diye cevap verdim.
"- Nedir onlar?" diye sorunca,
"- İyilik yapmak için adım atmak, namazlardan sonra mescitlerde oturmak, her türlü zorluğa rağmen abdest organlarını iyice yıkamak" dedim.
"- Sonra nelerdir?" diye sordu.
"- Yemek yedirmek, yumuşak konuşmak, insanlar uyurken geceleyin namaz kılmak" dedim. Sonra,
"- Dile benden ne dilersen!" buyurdu. Ben de,
"- Allah'ım! Senden iyilikleri yapmayı, kötülükleri terk etmeyi, fakirleri sevmeyi lütfetmeni istiyorum. Ayrıca beni affetmeni, bana merhamet etmeni, bir topluluğu imtihan edeceksen beni o fitneye sokmadan canımı almanı, seni sevmeyi, seni seveni sevmeyi ve sana yaklaştıracak amelleri sevmeyi diliyorum" diye dua ettim.
Sonra Rasûlullah (sav) şöyle dedi "Bu söylenenler haktır, onları çalışın ve öğrenin."
Ebû İsa şöyle demiştir: Bu hadis hasen-sahihtir. Muhammed b. İsmail'e bu hadisi sordum. Dedi ki: Bu hasen-sahih bir hadistir.
Tirmizî dedi ki: Bu hadis, el-Velid b. Müslim'in, Abdurrahman b. Yezid b. Câbir'den rivayet ettiği hadisten daha sahihtir.
Yine Tirmizî dedi ki: Bize Halid b. el-Leclâc, ona da Abdurrahman b. Âiş el-Hadramî, "Ben, Rasûlullah'tan işittim" diyerek hadisi rivayet etmiştir. Bu rivayet ise mahfuz değildir. el-Velid de hadisinde Abdurrahman b. Âiş'in "Ben Rasûlullah'tan işittim" dediğini zikretmiştir. Bişr b. Bekir, Abdurrahman b. Yezid b. Cabir'den bu hadisi bu isnatla Abdurrahman b. Âiş vasıtasıyla Hz. Peygamber'den rivayet etmiştir. Yukarıda verilen hadis ise daha sahihtir. Abdurrahman b. Âiş Hz. Peygamber'den işitmemiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19203, T003235
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هَانِئٍ أَبُو هَانِئٍ الْيَشْكُرِىُّ حَدَّثَنَا جَهْضَمُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ سَلاَّمِ عَنْ أَبِى سَلاَّمٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَائِشٍ الْحَضْرَمِىِّ أَنَّهُ حَدَّثَهُ عَنْ مَالِكِ بْنِ يُخَامِرَ السَّكْسَكِىِّ عَنْ مُعَاذِ بْنِ جَبَلٍ رضى الله عنه قَالَ :احْتُبِسَ عَنَّا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ غَدَاةٍ عَنْ صَلاَةِ الصُّبْحِ حَتَّى كِدْنَا نَتَرَاءَى عَيْنَ الشَّمْسِ فَخَرَجَ سَرِيعًا فَثُوِّبَ بِالصَّلاَةِ فَصَلَّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَتَجَوَّزَ فِى صَلاَتِهِ فَلَمَّا سَلَّمَ دَعَا بِصوْتهِ قَالَ لَنَا « عَلَى مَصَافِّكُمْ كَمَا أَنْتُمْ » . ثُمَّ انْفَتَلَ إِلَيْنَا ثُمَّ قَالَ: « أَمَا إِنِّى سَأُحَدِّثُكُمْ مَا حَبَسَنِى عَنْكُمُ الْغَدَاةَ :إِنِّى قُمْتُ مِنَ اللَّيْلِ فَتَوَضَّأْتُ وَصَلَّيْتُ مَا قُدِّرَ لِى فَنَعَسْتُ فِى صَلاَتِى حَتَّى اسْتَثْقَلْتُ فَإِذَا أَنَا بِرَبِّى تَبَارَكَ وَتَعَالَى فِى أَحْسَنِ صُورَةٍ فَقَالَ يَا مُحَمَّدُ . قُلْتُ لَبَّيْكَ رَبِّ . قَالَ فِيمَ يَخْتَصِمُ الْمَلأُ الأَعْلَى؟ قُلْتُ لاَ أَدْرِى . قَالَهَا ثَلاَثًا قَالَ فَرَأَيْتُهُ وَضَعَ كَفَّهُ بَيْنَ كَتِفَىَّ حَتَّى وَجَدْتُ بَرْدَ أَنَامِلِهِ بَيْنَ ثَدْيَىَّ فَتَجَلَّى لِى كُلُّ شَىْءٍ وَعَرَفْتُ فَقَالَ يَا مُحَمَّدُ . قُلْتُ لَبَّيْكَ رَبِّ قَالَ فِيمَ يَخْتَصِمُ الْمَلأُ الأَعْلَى؟ قُلْتُ: فِى الْكَفَّارَاتِ قَالَ مَا هُنَّ؟ قُلْتُ: مَشْىُ الأَقْدَامِ إِلَى الْحسنات وَالْجُلُوسُ فِى الْمَسَاجِدِ بَعْدَ الصَّلَوَاتِ وَإِسْبَاغُ الْوُضُوءِ فِى الْكْريهَاتِ . قَالَ فِيمَ ؟قُلْتُ :إِطْعَامُ الطَّعَامِ وَلِينُ الْكَلاَمِ وَالصَّلاَةُ بِاللَّيْلِ وَالنَّاسُ نِيَامٌ . قَالَ سَلْ . قُلْتُ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْأَلُكَ فِعْلَ الْخَيْرَاتِ وَتَرْكَ الْمُنْكَرَاتِ وَحُبَّ الْمَسَاكِينِ وَأَنْ تَغْفِرَ لِى وَتَرْحَمَنِى وَإِذَا أَرَدْتَ فِتْنَةَ قَوْمٍ فَتَوَفَّنِى غَيْرَ مَفْتُونٍ أَسْأَلُكَ حُبَّكَ وَحُبَّ مَنْ يُحِبُّكَ وَحُبَّ عَمَلٍ يُقَرِّبُ إِلَى حُبِّكَ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم: « إِنَّهَا حَقٌّ فَادْرُسُوهَا ثُمَّ تَعَلَّمُوهَا » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . سَأَلْتُ مُحَمَّدَ بْنَ إِسْمَاعِيلَ عَنْ هَذَا الْحَدِيثِ فَقَالَ :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَقَالَ هَذَا أَصَحُّ مِنْ حَدِيثِ الْوَلِيدِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ . قَالَ :حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ اللَّجْلاَجِ حَدَّثَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَائِشٍ الْحَضْرَمِىُّ قَالَ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ الْحَدِيثَ وَهَذَا غَيْرُ مَحْفُوظٍ . هَكَذَا ذَكَرَ الْوَلِيدُ فِى حَدِيثِهِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَائِشٍ قَالَ :سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . وَرَوَى بِشْرُ بْنُ بَكْرٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ هَذَا الْحَدِيثَ بِهَذَا الإِسْنَادِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَائِشٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . وَهَذَا أَصَحُّ . وَعَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَائِشٍ لَمْ يَسْمَعْ مِنَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ebû Hânî Muâz b. Hânî el-Yeşkürî, ona Cehdam b. Abdullah, ona Yahya b. Ebî Kesîr, ona Zeyd b. Sellâm, ona Ebû Sellâm, ona Abdurrahman b. Âiş el-Hadramî, ona Mâlik b. Yuhâmir es-Seksekî, ona da Muâz b. Cebel (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Bir gün Rasûlullah (sav) sabah namazına gelmekte gecikmişti. Neredeyse güneş doğacaktı. Derken hemen çıktı ve kamet getirildi. Hz. Peygamber (sav) namazı hafif bir şekilde kıldırdı. Namazı bitirince
"- Saflarda olduğunuz gibi kalınız" buyurdu ve bize dönerek şöyle dedi:
"Bu gün neden geç kaldığımı size anlatayım: Geceleyin kalkıp abdest aldım ve kılabildiğim kadar namaz kıldım. Derken uykum geldi, ağırlık bastı. Kendimi en güzel suretiyle Rabbimin huzurunda gördüm. Bana
"- Ey Muhammed!" diye nida etti. Ben de,
"- Buyur ey Rabbim! Emrine amadeyim" dedim. Bana,
"- Büyük melekler kim hakkında tartışıyorlar biliyor musun?" diye sordu.
"- Bilmiyorum" dedim. Aynı soruyu üç defa sordu. Sonra elini iki kürek kemiğimin arasına koydu. Parmak uçlarının serinliğini göğsümde hissettim. Bana her şey göründü ve sorunun cevabını bildim. Tekrar bana,
"- Ey Muhammed!" diye nida etti. Ben de,
"- Buyur ey Rabbim! Emrine amadeyim" dedim. Tekrar,
"- Büyük melekler hangi konuda tartışıyorlar biliyor musun?" diye sordu.
"- Keffaretler hakkında" diye cevap verdim.
"- Nedir onlar?" diye sorunca,
"- İyilik yapmak için adım atmak, namazlardan sonra mescitlerde oturmak, her türlü zorluğa rağmen abdest organlarını iyice yıkamak" dedim.
"- Sonra nelerdir?" diye sordu.
"- Yemek yedirmek, yumuşak konuşmak, insanlar uyurken geceleyin namaz kılmak" dedim. Sonra,
"- Dile benden ne dilersen!" buyurdu. Ben de,
"- Allah'ım! Senden iyilikleri yapmayı, kötülükleri terk etmeyi, fakirleri sevmeyi lütfetmeni istiyorum. Ayrıca beni affetmeni, bana merhamet etmeni, bir topluluğu imtihan edeceksen beni o fitneye sokmadan canımı almanı, seni sevmeyi, seni seveni sevmeyi ve sana yaklaştıracak amelleri sevmeyi diliyorum" diye dua ettim.
Sonra Rasûlullah (sav) şöyle dedi "Bu söylenenler haktır, onları çalışın ve öğrenin."
Ebû İsa şöyle demiştir: Bu hadis hasen-sahihtir. Muhammed b. İsmail'e bu hadisi sordum. Dedi ki: Bu hasen-sahih bir hadistir.
Tirmizî dedi ki: Bu hadis, el-Velid b. Müslim'in, Abdurrahman b. Yezid b. Câbir'den rivayet ettiği hadisten daha sahihtir.
Yine Tirmizî dedi ki: Bize Halid b. el-Leclâc, ona da Abdurrahman b. Âiş el-Hadramî, "Ben, Rasûlullah'tan işittim" diyerek hadisi rivayet etmiştir. Bu rivayet ise mahfuz değildir. el-Velid de hadisinde Abdurrahman b. Âiş'in "Ben Rasûlullah'tan işittim" dediğini zikretmiştir. Bişr b. Bekir, Abdurrahman b. Yezid b. Cabir'den bu hadisi bu isnatla Abdurrahman b. Âiş vasıtasıyla Hz. Peygamber'den rivayet etmiştir. Yukarıda verilen hadis ise daha sahihtir. Abdurrahman b. Âiş Hz. Peygamber'den işitmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 38, 5/328
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Muaz b. Cebel el-Ensarî (Muaz b. Cebel b. Amr b. Evs b. Âiz)
2. Malik b. Uhaymir el-Yemani (Malik b. Yuhamir)
3. Abdurrahman b. Aiş el-Hadrami (Abdurrahman b. Aiş)
4. Ebû Sellâm Mamtur el-Esved el-Habeşî (Mamtur)
5. Zeyd b. Sellam el-Habeşî (Zeyd b. Sellam b. Memtur)
6. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
7. Cehdam b. Abdullah el-Yemami (Cehdam b. Abdullah b. Ebu Tufeyl)
8. Ebu Hâni Muaz b. Hâni el-Kaysî (Muaz b. Hâni)
9. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Abdest, önemi, fazileti / sevabı
Adab, sohbet adabı
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Hz. Peygamber, bilgi kaynakları
Hz. Peygamber, duaları
İbadethane, Mescit, Camii
İkram, ikram etmek, paylaşmak
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
KTB, İYİLİK, BİRR,
Namaz, gece namazı ve kılınışı
Namaz, namaz vakitleri
Teşvik edilenler, Yemek yedirmek, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3996, B000573
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا قَيْسٌ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ:
كُنَّا عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم إِذْ نَظَرَ إِلَى الْقَمَرِ لَيْلَةَ الْبَدْرِ فَقَالَ "أَمَا إِنَّكُمْ سَتَرَوْنَ رَبَّكُمْ كَمَا تَرَوْنَ هَذَا ، لاَ تُضَامُّونَ - أَوْ لاَ تُضَاهُونَ - فِى رُؤْيَتِهِ ، فَإِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَنْ لاَ تُغْلَبُوا عَلَى صَلاَةٍ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ ، وَقَبْلَ غُرُوبِهَا فَافْعَلُوا" ثُمَّ قَالَ "فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ وَقَبْلَ غُرُوبِهَا "
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya, ona İsmail, ona Kays, ona da Cerir b. Abdullah şöyle demiştir:
Nebi’nin (sav) yanında bulunuyorduk, derken on dördündeki aya baktı ve:
"Şüphesiz sizler Rabbinizi, bunu gördüğünüz gibi göreceksiniz, O’nu görmek için birbirinizin üstüne yığılmanıza yahut da zahmet çekmenize gerek olmayacaktır. Bu sebeple eğer güneş doğmadan önce ve batmadan önce birer namaz kılma imkanınız olursa onu yapınız" buyurdu, sonra da şu ayeti okudu: "Güneşin doğmasından önce de batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et." (Kâf, 50/39)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Mevâkîtu's-Salât 26, 1/307
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın görülmesi, rü'yetullah, cemalullah
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti