Giriş

Bize Amr b. Avn, ona Halid; (T) Bize Müsedded, ona Halid -hadisin manası aynı olmak üzere-, ona Beyan b. Bişr -Müsedded, Ebu Bişr demiştir-, ona Vebere b. Abdurrahman, ona Amir b. Abdullah b. Zübeyir, ona babası (Abdullah b. Zübeyir) şöyle demiştir: Zübeyir'e “Seni, sahabenin rivayet ettiği gibi, Rasulullah'tan (sav) hadis rivayet etmekten alıkoyan nedir” dedim. şöyle cevap verdi: Vallahi, benim de onun yanında saygınlığım ve yakınlığım vardı. Ancak ben Hz. Peygamber'in (sav) "benim adıma yalan söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın" buyurduğunu işittim.


    Öneri Formu
22934 D003651 Ebu Davud, İlm, 4

Bize Amr b. Avn, ona Halid; (T) Bize Müsedded, ona Halid -hadisin manası aynı olmak üzere-, ona Beyan b. Bişr -Müsedded, Ebu Bişr demiştir-, ona Vebere b. Abdurrahman, ona Amir b. Abdullah b. Zübeyir, ona babası (Abdullah b. Zübeyir) şöyle demiştir: Zübeyir'e “Seni, sahabenin rivayet ettiği gibi, Rasulullah'tan (sav) hadis rivayet etmekten alıkoyan nedir” dedim. şöyle cevap verdi: Vallahi, benim de onun yanında saygınlığım ve yakınlığım vardı. Ancak ben Hz. Peygamber'in (sav) "benim adıma yalan söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın" buyurduğunu işittim.


    Öneri Formu
272302 D003651-2 Ebu Davud, İlm, 4

Bize Davud b. Amr ed-Dabbi, ona Nafi' b. Ömer, ona da İbn Ebu Müleyke şöyle rivayet etmiştir: "İbn Abbas'a bir mektup yazıp bana (bazı şeyler) yazmasını ve (birtakım şeyleri) de gizlemesini istedim. İbn Abbâs, hoş çocuktur! Onun için (bazı şeyler) seçeceğim ve ondan (birtakım şeyleri) gizli tutacağım dedi. İbn Abbas, Ali'nin hükümlerini (ihtiva eden yazılı bir malzemeyi) istedi de ondan (bazı) şeyleri yazmaya başladı. Bir (hükme) rastladığında; Vallahi! Ali'nin bununla hükmetmesi için sadece sapıtmış olması gerekir! derdi."


Açıklama: "Vallahi! Ali'nin bununla hükmetmesi için sadece sapıtmış olması gerekir!" ifadesi, Hz. Ali adına yalanlar uydurulduğunu göstermektedir ki bu, hicrî birinci asrın ikinci yarısına tekabül etmektedir. İbn Ebu Müleyke'nin her şeye dair yazı yazmamasına dair talebi de mektubun istenmeyen kimseler eline geçeceği endişesine ilişkin olabilir.

    Öneri Formu
280 M000022 Müslim, Mukaddime, 7

Bize Hüseyin b. Muhammed, ona Cerîr b. Hâzım, ona Ali b. Zeyd b. Cüd'an, ona da Ebu Bekir b. Enes b. Malik şöyle demiştir: Babam Şam bölgesine elçi olarak geldi, ben de onunla beraberdim. Mahmud b. Rabî ile karşılaştık, babama Itban b. Malik'ten bir hadis rivayet etti. Babam bana “Yavrucağım, bu hadisi ezberle, çünkü bu hadis hazinelerinden birisidir” dedi. Yola koyulup Medine'ye döndüğümüzde Itban b. Malik'i soruşturduk, baktık ki gözleri görmeyen bir ihtiyar olmuş yaşıyor. Hemen bu hadisi sorduk, o da şöyle anlattı: Gözlerim Rasulullah döneminde görmez oldu. Bunun üzerine ben “ey Allah'ın Rasulü, gözlerim görmez oldu. Senin arkanda namaz kılmaya gelemiyorum. Evimde bir yeri mescit olarak belirleyip orada namaz kılsan, ben de o mekanı namazgah edinsem” dedim. Rasulullah (sav) "peki, ben sana yarın gelirim" buyurdu. (Ravi) der ki: Rasulullah (sav) ertesi günü sabah namazını kıldıktan Itban'ın evine yöneldi, eve gelince "Ey İtban, nereyi mescit edinmek istersin?" buyurdu. Itban ona bir yer tarif etti, Rasulullah da orayı onun için mescit haline getirip orada namaz kıldı. Sonra Peygamber (sav) (yemek için) alıkondu, ya da kendisi oturdu. (Hz. Peygamberin (sav) geldiği haberi) etrafımızdaki insanlara ulaştı, onlar da akın akın gelip evi doldurdular. Orada münafıklardan ve onlardan gördükleri eziyet ve kötülükten bahsederek bu yapılanlardan Malik b. Duhşum isimli birisini sorumlu tutup “onun şu hali, şöyle bir durumu var” dediler. Bu arada suskun olan Hz. Peygamber (sav) onların çokça konuşmaları üzerine "Bu adam Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet etmiyor mu?" buyurdu. Üçüncü defa bu sözü tekrarlayınca oradakiler “o (inanmadan) sadece diliyle söylüyor” dediler. Hz. Peygamber (sav) "Beni hak din ile gönderen Allah'a yemin ederim ki eğer o kişi içten ve samimi olarak bunu söylerse ateş onu hiç yakmayacak" buyurdu. Orada bulunanlar der ki: İnsanlar Rasulullah'ın bu sözüne sevindikleri kadar bir başka şeye böyle sevinmemişlerdi.


Açıklama: Bu siyaka'sı ile hadis zayıftır. Ali b. Zeyd b. Cud'ân zayıftır.

    Öneri Formu
65408 HM016598 İbn Hanbel, IV, 44

Bize Abdurrahman b. Mehdî, ona Şu'be, ona Câmi b. Şeddâd, ona Âmir b. Abdullah b. Zübeyir, ona da babası (Abdullah b. Zübeyir) şöyle demiştir: Babam Zübeyir b. Avvâm'a “neden Hz. Peygamber'den (sav) hadis rivayet etmiyorsun?” dedim, bana şu cevabı verdi: Ben Müslüman olduğumdan itibaren Hz. Peygamber'in yanından hiç ayrılmadım. Ancak ben Hz. Peygamber'in (sav) "kim benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın" sözünü işittim.


Açıklama: İsnadı Şeyhân'ın şartlarına göre sahihtir.

    Öneri Formu
39190 HM001428 İbn Hanbel, I, 167

Bize Ebu Saîd, ona Düceyn, ona da Ebu Ğusn basrî şöyle demiştir: Medine'ye geldim ve Hz. Ömer'in (ra) azatlısı Eslem ile karşılaştım. Ona “bana Ömer'den rivayette bulun” dedim, bana şöyle cevap verdi: Yapamam, fazla veya noksan aktarmaktan korkarım. Biz Ömer'e “bize Hz. Peygamber'den (sav) rivayette bulunsanız” derdik. O da bize şöyle derdi: Bir harf fazla ya da noksan aktarmaktan korkarım. Zira Rasulullah (sav) "kim benim adıma yalan söylerse ateştedir" buyurmuştur.


Açıklama: Düceyn Ebu Gusn, zayıf bir ravidir. Rivayet mutabaatla sahih li-gayrihi olur.

    Öneri Formu
39290 HM000326 İbn Hanbel, I, 46

Bize Ebu Velid, ona Şu'be, ona Câmi' b. Şeddâd, ona Âmir b. Abdullah b. Zübeyr, ona da babası (Abdullah b. Zübeyr) şöyle rivayet etmiştir: Zübeyir'e “neden seni de falanca ve filanca gibi Hz. Peygamber'den (sav) hadis rivayet ederken duymuyorum?” dedim, bana şu cevabı verdi: Ben Hz. Peygamber'in yanından hiç ayrılmadım. Ancak ben Hz. Peygamber'in (sav) "kim benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın" sözünü işittim.


    Öneri Formu
1239 B000107 Buhari, İlim, 38

Bize Süleyman b. Harb, ona Hammâd b. Zeyd, ona Yahya b. Saîd, ona Ubeyd b. Huneyn, ona İbn Abbâs (r.anhuma), ona Ömer (ra) şöyle demiştir: Ensâr'dan bir adam vardı. O, Rasulullah'tan (sav) uzakta bulunduğu zaman ben Rasulullah'ın (sav) meclisinde hazır bulunur ve o gün Rasulullah'ın meclisinde olan biteni ona getirirdim. Ben Rasulullah'ın meclisinden uzakta kaldığım zaman ise, o Rasulullah'ın meclisinde hazır bulunur ve o gün Rasûlullah'ın meclisinde olan biteni bana getirirdi.


    Öneri Formu
29150 B007256 Buhari, Ahbâru'l-Âhâd, 1

Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyân, ona Câmi b. Şeddâd, ona Safvân b. Muhriz, ona da İmrân b. Husayn (r.anhuma) şöyle demiştir: Temîm oğullarından bir grup Hz. Peygamber'e (sav) çıkageldi. Peygamber (sav) onlara "ey Temîm oğulları, müjdeyi kabul edin" buyurdu. Onlar da “bizlere ahiret müjdeleri verdin, dünyalık da ver” dediler. Hz. Peygamber'in yüzü asıldı. Bu sırada Yemen'den bir grup insan geldi. Rasulullah bunlara hitaben "Temim oğullarının kabul etmediği müjdeyi sizler kabul edin ey Yemenliler" buyurdu. Onlar da “kabul ettik” dediler. Sonra Peygamber (sav) onlara yaratılışın başlangıcından, arştan anlatmaya başladı. Tam bu sırada bir adam gelip “İmrân, deven kaçıyor” dedi. Keşke devem kaybolup gitseydi de ben yerimden kalkmasaydım.


    Öneri Formu
31496 B003190 Buhari, Bed'ü'l-Halk, 1

Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyan, ona Muhammed, ona Hayseme, ona Süveyd b. Ğafele, ona da Ali şöyle demiştir: Sizlere Rasulullah'tan (sav) diye bir hadis rivayet ettiğim zaman, yalan söylemektense semadan (yere) düşmeyi daha çok severim. Benimle sizler arasında konuştuğum zaman ise (durum farklıdır), çünkü savaş ancak bir hiledir. Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken dinledim: "Ahir zamanda yaşları genç, akılları ermez bir takım kimseler gelecek, yaratılmışların en hayırlılarının konuştukları gibi konuşacak ama okun hedefini delip geçmesi gibi İslâm'dan öylece çıkacaklar. İmanları gırtlaklarından aşağı geçmeyecektir. Onlarla nerede karşılaşırsanız onları hemen öldürün çünkü onları öldürmek, kıyamet gününde öldürenler için bir ecirdir."


    Öneri Formu
33757 D004767 Ebu Davud, Sünne, 27, 28