حَدَّثَنَا آدَمُ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا الْحَكَمُ عَنْ ذَرٍّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى عَنْ أَبِيهِ قَالَ:
جَاءَ رَجُلٌ إِلَى عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ فَقَالَ إِنِّى أَجْنَبْتُ فَلَمْ أُصِبِ الْمَاءَ . فَقَالَ عَمَّارُ بْنُ يَاسِرٍ لِعُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ أَمَا تَذْكُرُ أَنَّا كُنَّا فِى سَفَرٍ أَنَا وَأَنْتَ فَأَمَّا أَنْتَ فَلَمْ تُصَلِّ ، وَأَمَّا أَنَا فَتَمَعَّكْتُ فَصَلَّيْتُ ، فَذَكَرْتُ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم "إِنَّمَا كَانَ يَكْفِيكَ هَكَذَ." فَضَرَبَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِكَفَّيْهِ الأَرْضَ ، وَنَفَخَ فِيهِمَا ثُمَّ مَسَحَ بِهِمَا وَجْهَهُ وَكَفَّيْهِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2339, B000338
Hadis:
حَدَّثَنَا آدَمُ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا الْحَكَمُ عَنْ ذَرٍّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى عَنْ أَبِيهِ قَالَ:
جَاءَ رَجُلٌ إِلَى عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ فَقَالَ إِنِّى أَجْنَبْتُ فَلَمْ أُصِبِ الْمَاءَ . فَقَالَ عَمَّارُ بْنُ يَاسِرٍ لِعُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ أَمَا تَذْكُرُ أَنَّا كُنَّا فِى سَفَرٍ أَنَا وَأَنْتَ فَأَمَّا أَنْتَ فَلَمْ تُصَلِّ ، وَأَمَّا أَنَا فَتَمَعَّكْتُ فَصَلَّيْتُ ، فَذَكَرْتُ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم "إِنَّمَا كَانَ يَكْفِيكَ هَكَذَ." فَضَرَبَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِكَفَّيْهِ الأَرْضَ ، وَنَفَخَ فِيهِمَا ثُمَّ مَسَحَ بِهِمَا وَجْهَهُ وَكَفَّيْهِ .
Tercemesi:
Bize Adem, ona Şu'be, ona Hakem, ona Zer, ona Said b. Abdurrahman b. Ebzâ, ona da babası (Abdurrahman b. Ebzâ) şöyle rivayet etmiştir:
Ömer b. Hattâb'a bi kişi geldi ve: !Ben cünüb oldum, su da bulamadım ne yapayım?! dedi. Bunun üzerine Ammar b. Yasir, Ömer b. Hattâb'a şöyle dedi: 'Hatırlıyor musun? İkimiz bir seferdeydik. Sen namaz kılmadın. Ben ise (toprak üstünde) yuvarlandıktan sonra namazı kılmıştım. Ardından bu yaptığımı Hz. Peygamber'e (sav) anlatmıştım da, Peygamber (sav): "Sana bu kadarı yeter" buyurarak iki elini yere vurdu, ellerine üfürdü, sonra iki avucu ile yüzüne ve iki eline mesh etmişti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Teyemmüm 4, 1/262
Senetler:
1. Ebu Yakzân Ammar b. Yasir el-Ansî (Ammar b. Yasir b. Amir b. Malik b. Kinane)
2. Abdurrahman b. Ebza el-Huzaî (Abdurrahman b. Ebzâ)
3. Said b. Abdurrahman el-Huzai (Said b. Abdurrahman b. Ebza)
4. Zer b. Abdullah el-Mürhibi (Zer b. Abdullah b. Zürare b. Muaviye b. Amire)
5. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
6. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
7. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
Sünnet, takriri sünnet
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2343, B000340
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ ذَرٍّ عَنِ ابْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى عَنْ أَبِيهِ:
"أَنَّهُ شَهِدَ عُمَرَ وَقَالَ لَهُ عَمَّارٌ كُنَّا فِى سَرِيَّةٍ فَأَجْنَبْنَا"
وَقَالَ تَفَلَ فِيهِمَا
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb, ona Şu'be, ona Hakem, ona Zer, ona İbn Abdurrahman b. Ebzâ, ona da babası (Abdurrahman b. Ebzâ) Ammar'ın Ömer'e şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Biz seninle birlikte bir seriyyeye katılmıştık, ikimiz de cünüb olmuştuk."
Bu hadis yakın manada olan "tefele fihimâ" ifadesi ile rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Teyemmüm 5, 1/262
Senetler:
1. Ebu Yakzân Ammar b. Yasir el-Ansî (Ammar b. Yasir b. Amir b. Malik b. Kinane)
2. Abdurrahman b. Ebza el-Huzaî (Abdurrahman b. Ebzâ)
3. Said b. Abdurrahman el-Huzai (Said b. Abdurrahman b. Ebza)
4. Zer b. Abdullah el-Mürhibi (Zer b. Abdullah b. Zürare b. Muaviye b. Amire)
5. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
6. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
7. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2376, B000345
Hadis:
حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ خَالِدٍ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ - هُوَ غُنْدَرٌ - عَنْ شُعْبَةَ عَنْ سُلَيْمَانَ عَنْ أَبِى وَائِلٍ قَالَ:
"قَالَ أَبُو مُوسَى لِعَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ إِذَا لَمْ يَجِدِ الْمَاءَ لاَ يُصَلِّى . قَالَ عَبْدُ اللَّهِ لَوْ رَخَّصْتُ لَهُمْ فِى هَذَا ، كَانَ إِذَا وَجَدَ أَحَدُهُمُ الْبَرْدَ قَالَ هَكَذَا - يَعْنِى تَيَمَّمَ وَصَلَّى - قَالَ قُلْتُ فَأَيْنَ قَوْلُ عَمَّارٍ لِعُمَرَ قَالَ إِنِّى لَمْ أَرَ عُمَرَ قَنِعَ بِقَوْلِ عَمَّارٍ ."
Tercemesi:
Bize Bişr b. Halid, ona Gunder Muhammed, ona Şu'be, ona Süleyman, ona Ebu Vâil, ona da Ebu Musa şöyle rivayet etmiştir:
Kendisi, İbn Mesud'a şöyle sordu: Cünüb kimse su bulamadığı zaman namaz kılmayacak mı? Abdullah da: Cünüb için teyemmümün cevazında onlara ruhsat verirsem, onların biri suyu soğuk bulunca bunu yapar, yani teyemmüm eder ve namaz kılar, dedi. Bunun üzerine Ebu Musa şöyle dedi: Ammar'ın Ömer'e söyledikleri ne olacak? İbn Mesud da şöyle cevap verdi: Ben Ömer'in Ammar'ın söyledikleri ile kâni olduğunu sanmıyorum."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Teyemmüm 7, 1/264
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Bişr b. Halid el-Askeri (Bişr b. Halid)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2388, B000348
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدَانُ قَالَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ قَالَ أَخْبَرَنَا عَوْفٌ عَنْ أَبِى رَجَاءٍ قَالَ حَدَّثَنَا عِمْرَانُ بْنُ حُصَيْنٍ الْخُزَاعِىُّ:
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَأَى رَجُلاً مُعْتَزِلاً لَمْ يُصَلِّ فِى الْقَوْمِ فَقَالَ "يَا فُلاَنُ مَا مَنَعَكَ أَنْ تُصَلِّىَ فِى الْقَوْمِ." فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، أَصَابَتْنِى جَنَابَةٌ وَلاَ مَاءَ . قَالَ "عَلَيْكَ بِالصَّعِيدِ فَإِنَّهُ يَكْفِيكَ "
Tercemesi:
Bize Abdân, ona Abdullah, ona Avf, ona Ebu Recâ, ona da İmrân b. Husayn el-Huzâî şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) kenara çekilmiş ve cemaatle beraber namaz kılmamış bir adam gördü ve ona: "Ey falanca! Seni cemaatle namaz kılmaktan alıkoyan nedir?" diye sordu. O kimse: 'Ey Allah'ın Rasulü! (sav) bana cünüblük isabet etti, su da yok' dedi. Bunun üzerine Rasulullah: "Toprağa yapış, çünkü o senin için yeterlidir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Teyemmüm 9, 1/265
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Ebu Racâ İmran b. Milhân el-Utâridî (İmrân b. Teym)
3. Ebu Sehl Avf b. Ebu Cemîle el-A'râbî (Avf b. Ebu Cemîle)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Osman el-Ateki (Abdullah b. Osman b. Cebele b. Meymun)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2379, B000346
Hadis:
حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ حَفْصٍ قَالَ حَدَّثَنَا أَبِى قَالَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ قَالَ سَمِعْتُ شَقِيقَ بْنَ سَلَمَةَ قَالَ:
كُنْتُ عِنْدَ عَبْدِ اللَّهِ وَأَبِى مُوسَى فَقَالَ لَهُ أَبُو مُوسَى أَرَأَيْتَ يَا أَبَا عَبْدِ الرَّحْمَنِ إِذَا أَجْنَبَ فَلَمْ يَجِدْ ، مَاءً كَيْفَ يَصْنَعُ فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ لاَ يُصَلِّى حَتَّى يَجِدَ الْمَاءَ . فَقَالَ أَبُو مُوسَى فَكَيْفَ تَصْنَعُ بِقَوْلِ عَمَّارٍ حِينَ قَالَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم "كَانَ يَكْفِيكَ" قَالَ أَلَمْ تَرَ عُمَرَ لَمْ يَقْنَعْ بِذَلِكَ . فَقَالَ أَبُو مُوسَى فَدَعْنَا مِنْ قَوْلِ عَمَّارٍ ، كَيْفَ تَصْنَعُ بِهَذِهِ الآيَةِ فَمَا دَرَى عَبْدُ اللَّهِ مَا يَقُولُ فَقَالَ إِنَّا لَوْ رَخَّصْنَا لَهُمْ فِى هَذَا لأَوْشَكَ إِذَا بَرَدَ عَلَى أَحَدِهِمُ الْمَاءُ أَنْ يَدَعَهُ وَيَتَيَمَّمَ . فَقُلْتُ لِشَقِيقٍ فَإِنَّمَا كَرِهَ عَبْدُ اللَّهِ لِهَذَا قَالَ نَعَمْ .
Tercemesi:
Bize Ömer b. Hafs, ona babası (Hafs b. Gıyas), ona A'meş, ona da Şakik b. Seleme şöyle demiştir:
Ben, Abdullah ve Ebu Musa'nın yanındaydım. Ebu Musa, Abdullah'a: 'Ey Ebu Abdurrahman! Bana söyle bakalım. Bir kimse cünüb olsa ve su bulamazsa, ne yapar?' dedi. Abdullah da: 'Su buluncaya kadar namaz kılmaz' dedi. Bunun üzerine Ebu Musa: 'Peygamber (sav) kendisine "Senin şöyle yapman yeterlidir" buyurduğunda Ammar'ın sözüne ne dersin?' dedi. Abdullah da: 'Görmedin mi, Ömer bu söze kâni olmadı' cevabını verdi. Bunun üzerine Ebu Musa: 'Ammar'ın sözünü bir tarafa bırakalım. (Teyemmüm ayetini kastederek) Ya şu ayeti ne yapacaksın?' diye sordu. Buna karşı İbn Mesudd ne diyeceğini bilemedi ve: 'Biz şayet bu adamlara bu hususta bir ruhsat verirsek, nerede ise onların birine su soğuk gelince, suyu bırakıp teyemmüm edecektir' dedi.
A'meş şöyle dedi: Ben Şakik'e: 'Abdullah b. Mesud, cünüblünün teyemmüm etmesini, soğuktan dolayı teyemmüm ed
edilmesi ihtimalinden dolayı mı kerih gördü?' diye sordum. Şakik buna: 'Evet' diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Teyemmüm 7, 1/264
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
5. Ebu Hafs Ömer b. Hafs en-Nehaî (Ömer b. Hafs b. Giyas b. Talk b. Muaviye)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21005, N000318
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا بَهْزٌ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا الْحَكَمُ عَنْ ذَرٍّ عَنِ ابْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَجُلاً سَأَلَ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ عَنِ التَّيَمُّمِ فَلَمْ يَدْرِ مَا يَقُولُ فَقَالَ عَمَّارٌ أَتَذْكُرُ حَيْثُ كُنَّا فِى سَرِيَّةٍ فَأَجْنَبْتُ فَتَمَعَّكْتُ فِى التُّرَابِ فَأَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « إِنَّمَا يَكْفِيكَ هَكَذَا » . وَضَرَبَ شُعْبَةُ بِيَدَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ وَنَفَخَ فِى يَدَيْهِ وَمَسَحَ بِهِمَا وَجْهَهُ وَكَفَّيْهِ مَرَّةً وَاحِدَةً .
Tercemesi:
Bize Amr b. Yezid, ona Behz, ona Şube, ona el-Hakem, ona Zer, ona da İbn Abdurrahman b. Ebza (ra), babasından naklederek şöyle diyor: Bir adam, Ömer'e teyemmüm hakkında sordu. Ömer ne söyleyeceğini bilemedi. Bunun üzerine Ammar: Ey Ömer! Hatırlıyor musun? Bir seriyyedeydik, ben cünüp olmuştum da toprakta yuvarlanmıştım sonra da Peygamber'e (sav) gelip durumu haber vermiştim. O da şöyle yapman yeterlidir buyurmuştu. Şu'be ellerini dizlerine vurdu ve iki eline üfledi, o iki eliyle yüzünü ve ellerini bir kere meshetti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Tahâret 199, /2106
Senetler:
1. Ebu Yakzân Ammar b. Yasir el-Ansî (Ammar b. Yasir b. Amir b. Malik b. Kinane)
2. Abdurrahman b. Ebza el-Huzaî (Abdurrahman b. Ebzâ)
3. Said b. Abdurrahman el-Huzai (Said b. Abdurrahman b. Ebza)
4. Zer b. Abdullah el-Mürhibi (Zer b. Abdullah b. Zürare b. Muaviye b. Amire)
5. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
6. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
7. Ebu Esved Behz b. Esed el-Ammî (Behz b. Esed)
8. Ebu Yezid Amr b. Yezid el-Cermî (Amr b. Yezid)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21004, N000317
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ سَلَمَةَ عَنْ أَبِى مَالِكٍ وَعَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى قَالَ كُنَّا عِنْدَ عُمَرَ فَأَتَاهُ رَجُلٌ فَقَالَ يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ رُبَّمَا نَمْكُثُ الشَّهْرَ وَالشَّهْرَيْنِ وَلاَ نَجِدُ الْمَاءَ . فَقَالَ عُمَرُ أَمَّا أَنَا فَإِذَا لَمْ أَجِدِ الْمَاءَ لَمْ أَكُنْ لأُصَلِّىَ حَتَّى أَجِدَ الْمَاءَ . فَقَالَ عَمَّارُ بْنُ يَاسِرٍ أَتَذْكُرُ يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ حَيْثُ كُنْتَ بِمَكَانِ كَذَا وَكَذَا وَنَحْنُ نَرْعَى الإِبِلَ فَتَعْلَمُ أَنَّا أَجْنَبْنَا قَالَ نَعَمْ أَمَّا أَنَا فَتَمَرَّغْتُ فِى التُّرَابِ فَأَتَيْنَا النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَضَحِكَ فَقَالَ « إِنْ كَانَ الصَّعِيدُ لَكَافِيكَ » . وَضَرَبَ بِكَفَّيْهِ إِلَى الأَرْضِ ثُمَّ نَفَخَ فِيهِمَا ثُمَّ مَسَحَ وَجْهَهُ وَبَعْضَ ذِرَاعَيْهِ . فَقَالَ اتَّقِ اللَّهَ يَا عَمَّارُ . فَقَالَ يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ إِنْ شِئْتَ لَمْ أَذْكُرْهُ . قَالَ لاَ وَلَكِنْ نُوَلِّيكَ مِنْ ذَلِكَ مَا تَوَلَّيْتَ .
Tercemesi:
BizeMuhammed b. Beşşar, ona Abdurrahman, ona Süfyan, ona Seleme, ona Ebu Malik, ona da Abdullah b. Abdurrahman b. Ebza'dan (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Ömer'in yanındaydık, bir adam geldi ve Ey Mü'minlerin emiri, bizler bir yerde bir ay veya iki ay kadar kalıyor, cünüp oluyor ve su bulamıyoruz. Ömer de şöyle dedi: Ben cünüp olup ta su bulamadığımızda su buluncaya kadar namaz kılmıyorum. Bunun üzerine Ammar b. Yasir: Ey mü'minlerin Emiri! hatırlamaz mısın? Sen falan yerdeydin biz ise develere çobanlık yapıyorduk, biliyorsun ki biz cünüp olmuştuk dedi. Ömer de: 'Evet hatırlıyorum,' dedi. Ammar: Ben toprakta iyice yuvarlanmıştım sonra Peygamber'e (sav) gelip yaptığımı anlatınca, Rasulullah (sav) gülmüş ve şöyle buyurmuştu:
"Az bir toprak bile yeterliydi," diyerek avuçlarını toprağa vurup avuçlarına üfleyip yüzünü ve kollarının bir kısmını meshetmişti dedi. Ömer de: Ey Ammar! Allah'a karşı sorumluluk bilinci içeresinde ol deyince, Ammar: Ey Mü'minlerin emiri, istersen bu olayı kimseye söylemem dedi. Ömer de: Hayır söyleyebilirsin fakat bu zekâ ve kabiliyetinden dolayı seni layık olduğun göreve getiriyoruz, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Tahâret 198, /2106
Senetler:
1. Ebu Yakzân Ammar b. Yasir el-Ansî (Ammar b. Yasir b. Amir b. Malik b. Kinane)
2. Abdurrahman b. Ebza el-Huzaî (Abdurrahman b. Ebzâ)
3. Abdullah b. Abdurrahman el-Hüzelî (Abdullah b. Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud)
4. Ebu Malik Gazvan el-Gıfarî (Ğazvan)
5. Seleme b. Küheyl el-Hadramî (Seleme b. Küheyl b. Husayn)
6. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
7. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
8. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21048, N000322
Hadis:
أَخْبَرَنَا سُوَيْدُ بْنُ نَصْرٍ قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ عَنْ عَوْفٍ عَنْ أَبِى رَجَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ عِمْرَانَ بْنَ حُصَيْنٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَأَى رَجُلاً مُعْتَزِلاً لَمْ يُصَلِّ مَعَ الْقَوْمِ فَقَالَ « يَا فُلاَنُ مَا مَنَعَكَ أَنْ تُصَلِّىَ مَعَ الْقَوْمِ » . فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَصَابَتْنِى جَنَابَةٌ وَلاَ مَاءَ . قَالَ « عَلَيْكَ بِالصَّعِيدِ فَإِنَّهُ يَكْفِيكَ » .
Tercemesi:
Bize Süveyd b. Nasr, ona Abdullah, ona Avf, ona Ebu Racâ, ona da İmran b. Husayn'dan (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav) cemaatle namaz kılmayıp tek başına namaz kılan birini gördü ve şöyle dedi:
"Ey falan kimse cemaatle namaz kılmana ne engel oldu?" O kimse de: 'Cünüp oldum su da bulamadım,' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Temiz toprakla teyemmüm et o sana yeterlidir," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Tahâret 202, /2107
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Ebu Racâ İmran b. Milhân el-Utâridî (İmrân b. Teym)
3. Ebu Sehl Avf b. Ebu Cemîle el-A'râbî (Avf b. Ebu Cemîle)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Süveyd b. Nasr el-Mervezi (Süveyd b. Nasr b. Süveyd)
Konular:
Temizlik, toprağın temizleyiciliği
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
99445, MŞ001049
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ فُضَيْلٍ ، عَنْ لَيْثٍ ، عَنْ عَطَاءٍ ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ ، قَالَ : إذَا كَانَ بِأَرْضٍ فَلاَةٍ ، فَأَصَابَهُ شَبَقٌ يَخَافُ فِيهِ عَلَى نَفْسِهِ ، وَمَعَهُ امْرَأَتُهُ ، فَلْيَقَعْ عَلَيْهَا إِنْ شَاءَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Tahâret 1049, 2/25
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
Konular:
Teyemmüm, cünüplükten dolayı
Teyemmüm, hangi şartlarda yapılabilir