647 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Vekî; (T) Bize Ubeydullah b. Muâz, ona babası Muâz; (T) Bize İbn Müsennâ, ona İbn Ebu Adî, hepsi de Şu'be'den hadisi bu isnatla rivayet etmişlerdir. Ancak Muâz hadisinde 'Geceleyin yatağınıza yattığınızda' ilavesi vardır.
Bize İshak b. İbrahim, ona İsa b. Yunus, ona Abdülmelik b. Ebu Süleyman, ona Ebu Zübeyr, ona da Safvan b. Abdullah b. Safvan ki o Derdâ ile evlidir- şöyle demiştir: "Şam’a gelmiştim. Ebu Derdâ’nın evine vardım, fakat onu bulamadım. Ümmü Derdâ’yı gördüm. O bana 'Bu yıl hacca gidecek misin?' diye sordu. Ben de 'Evet' dedim. Bunun üzerine 'Bizim için de Allah’a (cc) hayır duada bulun. Zira Hz. Peygamber (sav) şöyle buyururdu: Bir Müslümanın, gıyabında kardeşi için yapmış olduğu dua makbuldür. Onun yanı başında duasına âmin diyen bir görevli melek bulunur. O kişi her ne zaman kardeşine hayır duada bulunsa, görevli melek ona 'Âmin, Allah (cc) aynısını sana da versin' diye dua eder'."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun, ona da Abdulmelik b. Ebu Süleyman hadisin bir benzerini bu isnadla nakletmiştir. Ancak (isnadda Safvan’dan değil onun tam ismiyle) Safvan b. Abdullah b. Safvan’dan demiştir.
Bize Yahya b. Yahya, ona Mâlik (b. Enes), ona İbn Şihâb (ez-Zührî), ona Ebu Ubeyd Mevlâ b. Ezher, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Biriniz acele edip de 'Dua ettim ama duam kabul olmuyor, yahut kabul edilmedi' demedikçe duasına icabet edilir."
Bize Yahya b. Hakîm, ona Ebu Davud et-Tayâlisî, ona Ferac b. Fedâle, ona İsme b. Râşid, ona Habib b. Ubeyd, ona da Avf b. Malik şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın (sav) Ensar'dan bir adamın cenaze namazını kıldırdığına şahit oldum. Ona şöyle dua etmişti: 'Allah’ım! Ona salat et, günahını bağışla, ona merhamet eyle, ona afiyet ver, onu affet. Onu su, kar ve dolu ile yıka. Beyaz elbisenin kirden arındığı gibi, küçük büyük günahlardan onu arındır. Ona dünyadaki evinden daha hayırlı bir ev, ailesinden daha hayırlı bir aile ihsan et: Onu kabrin fitnesinden ve cehennem azabından koru.' Avf (hadisi naklettikten sonra)'Gerçekten orada, ölmüş olan o adamın yerinde olmayı çok istedim' demiştir."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Velîd, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu‘be, ona Ya‘lâ b. Atâ, ona Yezid b. Talk, ona da Abdurrahman el-Beylemânî, Amr b. Abese’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah’ın (sav) yanına geldim ve 'Ey Allah’ın Rasulü! Seninle beraber İslam’a kimler girmişti?' diye sorduğumda, 'Bir hür ve bir köle' buyurdu. 'Peki Allah’a diğerine göre daha yakın olunacak bir vakit var mıdır?' dediğimde ise 'Evet, gecenin tam ortasıdır' buyurdu."
Bize Züheyr b. Harb, ona İsmail b. Uleyye, ona Asım Ahvel, ona da Abdullah b. Sercis şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) sefere çıkarken; seferin meşakkatinden, dönüşte üzüntülü bir hal ile karşılaşmaktan, iyi halden kötüye dönmekten, mazlumun bedduasından, aile ve mal konusunda kötü bir hal ile yüzleşmekten Allah'a sığınırdı."
Bize Hasan b. Ali, ona İbn Ebu Meryem, ona Musa b. Yakub ez-Zem'î, ona Ebu Hâzim, ona da Sehl b. Sa'd, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Şu iki dua geri çevrilmez ya da geri çevrildiği pek nadirdir: Ezan okunurken yapılan dua ile savaşçıların birbirine girip savaşın en hararetli anında edilen dua." [(Râvilerden) Musa bu hadisi şöyle de nakletmiştir: Bana Rızk b. Said b. Abdurrahman, ona Ebu Hâzim, ona da Sehl b. Sa'd, Hz. Peygamber'den (sav) naklen 'Yağmur yağarken yapılan dua da reddedilmez' buyurduğunu rivayet etmiştir.]
Bize Ebu Küreyb, ona Muhammed b. Fudayl, ona Hamza ez-Zeyyât, ona Ziyad et-Tâî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Bizler 'Yâ Rasulullah! Bize ne oluyor da senin huzurundayken kalplerimiz yumuşuyor, dünyaya aldırış etmiyoruz ve ahiret ehlinden oluyoruz. Senin huzurundan ayrılıp da ailemizle bir araya geldiğimizde ve evlatlarımızı kokladığımızda, önceki halimizden eser kalmıyor?' dedik. Rasulullah (sav) 'Şayet huzurumdan ayrıldığınızda da haliniz öyle kalsaydı, melekler sizi evlerinizde ziyaret ederdi. Sizler günah işlemeseydiniz, muhakkak ki Allah (cc) günah işleyip de kendilerini affedeceği başka kimseleri yaratırdı' buyurdu. Ben 'Yâ Rasulullah! Mahlukat neyden yaratılmıştır?' dediğimde, 'Sudan' buyurdu. 'Peki ya cennet neden yapılmıştır?' dediğimse ise 'Malzemesi gümüşten ve altından olan tuğladan, harcı hoş kokulu miskten, taşları inci ve yakuttan, toprağı ise zaferândandır. Oraya girenler, nimetlere nail olur, üzüntüye kapılmaz, sonsuza kadar hayatta kalır ve ölmezler. Elbiseleri eskimez, gençlikleri de son bulmaz' buyurdu. Ardından da 'Şu üç kişinin duası geri çevrilmez: Adeletli yöneticinin, iftar ederken oruçlunun ve mazlumun duası. Allah mazlumun duasını bulutların üzerine çıkarır, o dua için göğün kapıları açılır ve Rab azze ve celle 'İzzetim hakkı için, bir zaman sonra dahi olsa sana muhakkak yardım edeceğim' buyurur' dedi." [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu, isnadı pek sağlam olmayan bir hadis olup bana göre muttasıl da değildir. Bu hadis, Ebu Hureyre vasıtası ile Nebî'den (sav) başka bir isnadla da nakledilmiştir.]