49 Kayıt Bulundu.
Bize Züheyr b. Harb, ona Yakub b. İbrahim, ona babası (İbrahim b. Sa'd), ona İbn Şihab, ona da Ebu Tufeyl Âmir b. Vasile şöyle rivayet etmiştir: Ömer'in Mekke'ye vali tayin ettiği Nâfi b. Abdülharis (ra) Usfan'da Ömer b. Hattab'a rastladı. Ömer ona “Vadi (Mekke) halkının başına, kimi vekil bıraktın?” diye sordu. Nâfî “İbn Ebza’yı vekil bıraktım” diye cevap verdi. Ömer “İbn Ebzâ kimdir?” diye sordu. Nâfî “bizim azatlılarımızdan biri” dedi. Ömer “sen Mekke halkı başında azatlı birisini mi bıraktın?” diye sordu. Nâfi “o gerçekten Allah Teala’nın kitabını devamlı okur, dini farzları bilir” diye cevap verdi. Bunun üzerine Ömer “sizin Peygamberiniz (sav) "Allah Teâlâ bu kitapla bazı toplulukları yükseltir, bazı toplulukları alçaltır" buyurmuştur” dedi.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Süleyman b. Yesâr, ona da Abdullah b. Abbas (r.anhuma) şöyle demiştir: Fadl (b. Abbas), Rasulullah’ın (sav) terkisine binmişti. Has’amlı bir kadın geldi, Fadl ona, kadın da Fadl’a bakmaya başladı. Nebi (sav) Fadl’ın yüzünü öbür tarafa çevirdi. Kadın: "Ey Allah’ın Rasulü, Allah’ın kullarına farz kıldığı hac, babamın binek üzerinde duramayacak kadar yaşlı olduğu bir zamana denk geldi. Ben onun yerine ben hac yapabilir miyim?" diye sordu. Allah Rasulü de "Evet" cevabını verdi. Bu konuşma Veda haccı sırasında olmuştu.
Bize Abdülvehhab b. Necde ve Musa b. Mervan, o ikisine Bakiyye b. Velid, ona Bahîr b. Sa'd, ona Halid b. Ma'dân, ona Seyf (Şami), ona da Avf b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in (sav) iki kişi arasında hüküm verdi.. Aleyhine hüküm verilen kişi arkasını dönüp giderken “Hasbiyallah ve ni'mel vekîl (Allah bana yeter, o ne güzel vekildir)” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Allah Teala işlerde gevşeklik gösterilmesini sevmez. Senin işini sıkı tutup ihtiyatlı davranman gerekirdi. Bir işin üstesinden gelmekten aciz kaldığın zaman 'Hasbiyallah ve ni'mel vekîl' de."
Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adiyy ve Sehl b. Yusuf, onlara Katâde, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rı'l, Zekvân, Usayya ve Lıhyân oğulları kabilelerinden bâzı kimseler Hz. Peyamber'e (sav) gelip kendilerinin Müslüman olduklarını söyleyerek kendi kavimlerine karşı Peygamber'den yardım istediler. Peygamber (sav) de onlara Ensâr'dan yetmiş kişi ile yardım gönderdi. Enes der ki: Biz gönderilen o sahabîleri "Kurrâ" olarak isimlendiriyorduk. Onlar gündüzleri odun toplayıp, geceleyin de namaz kılarlardı. O yetmiş sahâbî onlarla birlikte yürüyüp Maûne Kuyusuna ulaştıklarında kabileler bunlara hainlik yaptılar ve bu Kur'an hafızı sahâbîleri öldürdüler. Bu hâdise üzerine Peygamber (sav) bir ay Rı'l, Zekvân, Lıhyânoğulları kabilelerine bedduâ ederek kunût yaptı. Katâde der ki: Enes bize “"Dikkat edin, bizden kavmimize tebliğ ediniz ki, bizler Rabbimize kavuştuk. O bizden razı oldu ve bizleri de razı kıldı" sözlerini Kur'an olarak okuduk. daha sonra bu sözlerin tilâveti kaldırıldı" diye rivayet etmiştir.
Bize Abdülvehhab b. Necde ve Musa b. Mervan, o ikisine Bakiyye b. Velid, ona Bahîr b. Sa'd, ona Halid b. Ma'dân, ona Seyf (Şami), ona da Avf b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in (sav) iki kişi arasında hüküm verdi.. Aleyhine hüküm verilen kişi arkasını dönüp giderken “Hasbiyallah ve ni'mel vekîl (Allah bana yeter, o ne güzel vekildir)” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Allah Teala işlerde gevşeklik gösterilmesini sevmez. Senin işini sıkı tutup ihtiyatlı davranman gerekirdi. Bir işin üstesinden gelmekten aciz kaldığın zaman 'Hasbiyallah ve ni'mel vekîl' de."
Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adiyy ve Sehl b. Yusuf, onlara Katâde, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rı'l, Zekvân, Usayya ve Lıhyân oğulları kabilelerinden bâzı kimseler Hz. Peyamber'e (sav) gelip kendilerinin Müslüman olduklarını söyleyerek kendi kavimlerine karşı Peygamber'den yardım istediler. Peygamber (sav) de onlara Ensâr'dan yetmiş kişi ile yardım gönderdi. Enes der ki: Biz gönderilen o sahabîleri "Kurrâ" olarak isimlendiriyorduk. Onlar gündüzleri odun toplayıp, geceleyin de namaz kılarlardı. O yetmiş sahâbî onlarla birlikte yürüyüp Maûne Kuyusuna ulaştıklarında kabileler bunlara hainlik yaptılar ve bu Kur'an hafızı sahâbîleri öldürdüler. Bu hâdise üzerine Peygamber (sav) bir ay Rı'l, Zekvân, Lıhyânoğulları kabilelerine bedduâ ederek kunût yaptı. Katâde der ki: Enes bize “"Dikkat edin, bizden kavmimize tebliğ ediniz ki, bizler Rabbimize kavuştuk. O bizden razı oldu ve bizleri de razı kıldı" sözlerini Kur'an olarak okuduk. daha sonra bu sözlerin tilâveti kaldırıldı" diye rivayet etmiştir.