Giriş

Bize İshak b. İbrahim, ona Cerîr, ona Yahya b. Saîd, ona da Muâz b. Rifâa, b. Râfi, ez-Zürakî, ona da Bedir ehlinden olan babası (Rifâa b. Râfi) şöyle rivayet etmiştir: Bedir harbi sırasın­da bir ara Cibrail Hz. Peygamber'e (sav) geldi ve "Bedir mücahitlerinin aranızdaki konumu nasıldır?" di­ye sordu. Hz. Peygamber (sav) "Biz onları Müslümanların en faziletlisi olarak kabul ederiz" ya da buna benzer bir ifade buyurdu. Bunun üzerine Cebrail "biz de meleklerden Bedir Harbine katılanları aynı şekilde me­leklerin hayırlısı olarak kabul ederiz" dedi.


    Öneri Formu
31134 B003992 Buhari, Megâzî, 11

Bize Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî, ona Ebu Ahmed ez-Zübeyrî, ona Abdurrahman b. Ğasîl, ona Hamza b. Ebu Üseyd ve Zübeyir b. Münzir b. Ebu Üseyd, onlara da Ebu Üseyd (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) Bedir günü bize "Düşmanlar size yaklaştığında -yani kalabalık bir şekilde üzerinize geldiği zaman- onlara ok atınız, uzakta iken oklarınızı atmayıp yanınızda tutunuz."


    Öneri Formu
31081 B003984 Buhari, Megâzî, 10

Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Süleyman et-Teymî, ona da bir gurup insan (T); yine bana Amr b. Halid, ona Züheyr, ona Süleyman et-Teymî, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) "Ebu Cehil'in ne yaptığını kim bir bakıp araştırır?" buyurdu. Bunun üzerine İbn Mesud gitti ve Afra kadının oğullarının (Muâz ve Muavviz) vurduğu Ebu Cehil'i ölmek üzereyken buldu ve sakalından tutarak "Ebu Cehil sen misin?" diye sordu. Ebu Cehil de "sizin vurduğunuz dışında kimse var mı" ya da "kendi kavminin vurduğundan başka bir kimse var mı­" dedi Ahmed b. Yunus der ki: İbn Mesud "(أَنْتَ أَبُو جَهْلٍ) Sen Ebu Cehil misin?" şeklinde sormuştur.


    Öneri Formu
30999 B003962 Buhari, Megâzî, 8

Ban Abdullah b. Muhammed, ona Ravh b. Ubâde, ona Saîd b. Ebu Arûbe, ona Katâde, ona Enes b. Malik, ona da Ebu Talha şöyle rivayet etmiştir: Peygamber (sav) Bedir günü harp sonunda emretti, Kureyş'in ileri gelenlerinden yirmi dört kişinin cesedi bir araya toplanıp Bedir kuyularından, pis ve içinde pislik barındıran bir kuyuya atıldı. Peygamber (sav), adeti üzere düşman bir topluluğa galip gelince, bir arsada üç gece kalırdı. Bedir harbinin üçün­cü günü olunca Hz. Peygamber (sav) emretti, devesi getirilip yükü bağlandı, sonra Peygamber (sav) yürüdü, sahabîleri de ardı sıra yürüdü ve birbirlerine “herhalde Peygamber (sav) ihtiyaç gidermeye gidiyor” dediler. Peygamber (sav), gelip öldürülen Kureyş ileri gelenlerinin atıldık­ları kuyunun bir tarafında durdu ve onları kendi ve baba­larının adlarıyla şöyle çağırmaya başladı: "ey Falân oğlu Falânca, ey Filân oğlu Filânca, siz Allah'a ve Rasulü'ne itaat etmiş olsaydınız, itaatiniz sizleri sevindirir miydi? Biz, Rabbimizin bize vadettiği zaferin gerçek olduğunu gördük. Siz de tanrılarınızın vadinin gerçek olduğunu gördünüz mü?" buyurdu. Râvî der ki: Ömer “ey Allah'ın Rasulü, ruhları olmayan bu cesetlerle ne konuşuyorsun?” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (sav) "Muhammed'in nefsi elinde olan Allah'a yemin ederim ki, sizler, benim söylediğimi onlardan daha iyi duyuyor değilsiniz" buyurdu. Katâde der ki: Allah onları, Peygamber'in sözünü, azarlanmış, aşağılanmış, azap görmüş olarak hasret ve pişmanlıkla dinlesinler diye diriltmiştir.


    Öneri Formu
31045 B003976 Buhari, Megâzî, 8

Bize Ebu Nuaym, ona İsrâil; (T) yine bana Hamdân b. Ömer, ona Ebu Nadr, ona Eşcaî, ona Süfyân, o ikisine (İsrail ve Süfyân'a) Muhârik, ona Tarık b. Şihâb, ona da Abdullah b. Mesud (ra) şöy­le demiştir: Bedir günü Mıkdâd “Ey Allah'ın Rasulü, biz Sana, İsrâîloğullarının, Musa Peygam­ber'e "sen git Rabbinle beraber savaşın. Biz muhakkak burada oturup (bekleyeceğiz)" dedikleri gibi demeyiz. Tam tersine biz Sana 'yürü, biz de Seninle beraberiz'” deriz" dedi. Mıkdâd'ın bu sözü Rasulullah'ın bütün gamını giderdi. Yine Vekî, ona Süfyân, ona Muhârik, ona da Târık, Mıkdâd'ın bu sözü Peygamber'e (sav) söylediğini rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
31726 B004609 Buhari, Tefsir, (Maide) 4

Bize Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî, ona Ebu Ahmed ez-Zübeyrî, ona Abdurrahman b. Ğasîl, ona Hamza b. Ebu Üseyd ve Zübeyir b. Münzir b. Ebu Üseyd, onlara da Ebu Üseyd (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) Bedir günü bize "Düşmanlar size yaklaştığında -yani kalabalık bir şekilde üzerinize geldiği zaman- onlara ok atınız, uzakta iken oklarınızı atmayıp yanınızda tutunuz."


    Öneri Formu
281176 B003984-2 Buhari, Megâzî, 10

Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Süleyman et-Teymî, ona da bir gurup insan (T); yine bana Amr b. Halid, ona Züheyr, ona Süleyman et-Teymî, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) "Ebu Cehil'in ne yaptığını kim bir bakıp araştırır?" buyurdu. Bunun üzerine İbn Mesud gitti ve Afra kadının oğullarının (Muâz ve Muavviz) vurduğu Ebu Cehil'i ölmek üzereyken buldu ve sakalından tutarak "Ebu Cehil sen misin?" diye sordu. Ebu Cehil de "sizin vurduğunuz dışında kimse var mı" ya da "kendi kavminin vurduğundan başka bir kimse var mı­" dedi Ahmed b. Yunus der ki: İbn Mesud "(أَنْتَ أَبُو جَهْلٍ) Sen Ebû Cehl misin?" şeklinde sormuştur.


    Öneri Formu
281171 B003962-2 Buhari, Megâzî, 8

Bize Ebu Nuaym, ona İsrâil; (T) yine bana Hamdân b. Ömer, ona Ebu Nadr, ona Eşcaî, ona Süfyân, o ikisine (İsrail ve Süfyân'a) Muhârik, ona Tarık b. Şihâb, ona da Abdullah b. Mesud (ra) şöy­le demiştir: Bedir günü Mıkdâd “Ey Allah'ın Rasulü, biz Sana, İsrâîloğullarının, Musa Peygam­ber'e "sen git Rabbinle beraber savaşın. Biz muhakkak burada oturup (bekleyeceğiz)" dedikleri gibi demeyiz. Tam tersine biz Sana 'yürü, biz de Seninle beraberiz'” deriz" dedi. Mıkdâd'ın bu sözü Rasulullah'ın bütün gamını giderdi. Yine Vekî, ona Süfyân, ona Muhârik, ona da Târık, Mıkdâd'ın bu sözü Peygamber'e (sav) söylediğini rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
287292 B004609-2 Buhari, Tefsir, (Maide) 4

Bize Ebu Nuaym, ona İsrâil; (T) yine bana Hamdân b. Ömer, ona Ebu Nadr, ona Eşcaî, ona Süfyân, o ikisine (İsrail ve Süfyân'a) Muhârik, ona Tarık b. Şihâb, ona da Abdullah b. Mesud (ra) şöy­le demiştir: Bedir günü Mıkdâd “Ey Allah'ın Rasulü, biz Sana, İsrâîloğullarının, Musa Peygam­ber'e "sen git Rabbinle beraber savaşın. Biz muhakkak burada oturup (bekleyeceğiz)" dedikleri gibi demeyiz. Tam tersine biz Sana 'yürü, biz de Seninle beraberiz'” deriz" dedi. Mıkdâd'ın bu sözü Rasulullah'ın bütün gamını giderdi. Yine Vekî, ona Süfyân, ona Muhârik, ona da Târık, Mıkdâd'ın bu sözü Peygamber'e (sav) söylediğini rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
287293 B004609-3 Buhari, Tefsir, (Maide) 4


    Öneri Formu
17199 D002747 Ebu Davud, Cihad, 145