2026 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Ğassan el-Misma'î ve Muhammed b. Müsenna, on ikisine Muaz b. Hişam, ona babası (Hişam b. Ebu Abdullah), ona da Katade bu isnadla benzeri bir nakilde bulunmuş ve Ebu Osman'ın sözünü zikretmemiştir.
Açıklama: Hadisin tam metni için M005415 numaralı hadise bakınız.
Bize Muhammed b. Abdullah er-Rüzzî, ona Abdülvehhab b. Ata, ona Said, ona da Katade bu isnadla benzeri bir nakilde bulunmuştur.
Açıklama: hadisin tam metni için M005417 numaralı hadise bakınız.
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, İshak b. İbrahim el-Hanzalî, Yahya b. Habib ve Haccac b. Şair -Lafız İbn Habib'indir-, onlara Ravh b. Ubade, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr, Cabir b. Abdullah'ın şöyle anlattığını rivayet ettiler: Hz. Peygamber (sav) bir gün kendisine hediye edilen atlastan (dîbâc) bir kaftan giydi. Sonra onu çarçabuk çıkararak Ömer b. Hattab'a gönderdi. Kendisine; Onu ne çabuk çıkardın ya Rasulullah! dediler. O da "onu bana Cebrail yasakladı" dedi. Derken ağlayarak Ömer geldi ve ya Rasulullah! Bir şeyden hoşlanmadın ve onu bana verdin! Benim halim ne olacak dedi. Hz. Peygamber; "onu ben sana giyesin diye vermedim. Ancak ve ancak satasın diye verdim" dedi. Bunun üzerine Ömer onu iki bin dirheme sattı.
Açıklama: en-Nevevî, bu ilk haram kılınmadır demektedir. en-Nevevî, Ebû Zekeriyya Muhyiddin Yahya b. Şeref, el-Minhâc li şerhi sahi'l-Müslim (Beyrut: Dâru İhyâi türasi'l-Arabî, 1392), 14/52.
Bize Osman b. Ebu Şeybe ve İshak b. İbrahim el-Hanzalî, o ikisine Cerir, ona Süleyman et-Teymî, ona da Ebu Osman şöyle demiştir: Utbe b. Fergad ileyken bize Ömer'in (ra) mektubu geldi. Ömer'in bildirdiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İpeği ancak ahirette ondan nasibi olmayan kimseler giyer. Yalnız şu kadarı hariç." [Ebu Osman (şu kadarı hariç) ifadesini söylerken, işaret ve orta parmağını gösterdi ve taylasan kumaşlarını gördüğüm zaman, ipek olarak giyilmesine izin verilen miktarın, bu kumaşlar üzerindeki düğmeler kadar olduğu kanaatine vardım dedi.]
Bize Ubeydullah b. Ömer el-Kavârirî, Ebu Ğassan el-Misma'î, Züheyr b. Harb, İshak b. İbrahim, Muhammed b. Müsenna ve İbn Beşşâr, onlara Muaz b. Hişam, ona babası (Muaz b. Muaz), ona Katade, ona Âmir eş-Şa'bî, ona da Süveyd b. Ğafele şöyle rivayet etmiştir: "Ömer b. Hattab Cabiye'de hutbe okumuş ve Hz. Peygamber (sav), iki veya üç ya da dört parmak genişliğinde mir miktar dışında, ipek giymeyi yasakladı demiştir."
Bize Muhammed b. el-Müsenna, ona Abdurrahman b. Mehdi, ona Şube, ona Ebu Avn, ona Ebu Salih, Hz. Ali'nin şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber'e (sav) ibrişimle karışık alaca kumaştan mamul (siyerâ) bir elbise hediye edildi. Hz. peygamber de bu elbiseyi bana gönderdi. Ben de onu giydim. Ama yüzünden kızdığını anladım. "Onu ben sana giyesin diye göndermedim. Ancak ve ancak parçalayıp da kadınlar arasında baş örtüsü yapasın diye gönderdim" buyurdu.
Bize Züheyr b. Harb, ona Cerir b. Abdülhamid; (T) Bize İbn Nümeyr, ona Hafs b. Gıyas, onlara da Asım bu isnadla Hz. Peygamber'den (sav) ipek konusunda benzeri bir hadis rivayet etmiştir.
Açıklama: hadisin tam metni için M005411 numaralı hadise bakınız.
Bize Ahmed b. Abdullah b. Yunus, ona Züheyr, ona Asım el-Ahvel, ona da Ebu Osman şöyle demiştir: Biz Azerbaycan'dayken Ömer bize mektup yazdı ve şöyle dedi: Ey Utbe b. Ferkad! Bu mal senin alın terin, babanın alın teri, annenin alın teri değildir. O halde kendi konağında ne ile doyuyorsan, Müslümanları da konaklarında onunla doyur. Lüks yaşamdan, müşrik libasından ve ipek elbiseden sakının! Çünkü Rasulullah (sav) ipek giymeyi yasaklamış, ancak şehadet ve orta parmağını birleştirip kaldırarak "bu genişlikte olan hariç" buyurdu. [Züheyr; Asım, bu mektupta yazılıdır demiştir.] [Ravi der ki: Züheyr de iki parmağını kaldırdı.]