Öneri Formu
Hadis Id, No:
23080, B006363
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ أَبِى عَمْرٍو مَوْلَى الْمُطَّلِبِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ حَنْطَبٍ أَنَّهُ سَمِعَ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لأَبِى طَلْحَةَ « الْتَمِسْ لَنَا غُلاَمًا مِنْ غِلْمَانِكُمْ يَخْدُمُنِى » . فَخَرَجَ بِى أَبُو طَلْحَةَ يُرْدِفُنِى وَرَاءَهُ ، فَكُنْتُ أَخْدُمُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كُلَّمَا نَزَلَ ، فَكُنْتُ أَسْمَعُهُ يُكْثِرُ أَنْ يَقُولَ « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ ، وَالْعَجْزِ وَالْكَسَلِ ، وَالْبُخْلِ وَالْجُبْنِ ، وَضَلَعِ الدَّيْنِ ، وَغَلَبَةِ الرِّجَالِ » . فَلَمْ أَزَلْ أَخْدُمُهُ حَتَّى أَقْبَلْنَا مِنْ خَيْبَرَ ، وَأَقْبَلَ بِصَفِيَّةَ بِنْتِ حُيَىٍّ قَدْ حَازَهَا ، فَكُنْتُ أَرَاهُ يُحَوِّى وَرَاءَهُ بِعَبَاءَةٍ أَوْ كِسَاءٍ ثُمَّ يُرْدِفُهَا وَرَاءَهُ حَتَّى إِذَا كُنَّا بِالصَّهْبَاءِ صَنَعَ حَيْسًا فِى نِطَعٍ ، ثُمَّ أَرْسَلَنِى فَدَعَوْتُ رِجَالاً فَأَكَلُوا ، وَكَانَ ذَلِكَ بِنَاءَهُ بِهَا ، ثُمَّ أَقْبَلَ حَتَّى بَدَا لَهُ أُحُدٌ قَالَ « هَذَا جُبَيْلٌ يُحِبُّنَا وَنُحِبُّهُ » . فَلَمَّا أَشْرَفَ عَلَى الْمَدِينَةِ قَالَ « اللَّهُمَّ إِنِّى أُحَرِّمُ مَا بَيْنَ جَبَلَيْهَا مِثْلَ مَا حَرَّمَ بِهِ إِبْرَاهِيمُ مَكَّةَ ، اللَّهُمَّ بَارِكْ لَهُمْ فِى مُدِّهِمْ وَصَاعِهِمْ » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona İsmail b. Cafer, ona Abdulmuttalib b. Abdullah b. Hantab'ın azatlı kölesi Amr b. Ebu Amr, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: Rasulullah (sav) Ebu Talha'ya: "Benim için gençlerinizden birisini tayin et de (Hayber'e yolculuğumda) bana hizmet etsin." Bunun üzerine Ebu Talha beni bineğin arkasına çıkardı. Artık ben (yolculukta) Rasulullah (sav) her konakladığında ona hizmet ediyordum. Çoğu zaman şöyle dua ettiğini duyuyordum: "Allah'ım! Kaygı duymaktan, üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, borcun yükünden, adamlarımın yenilgiye uğramasından sana sığınırım." (Enes şöyle devam etti) Ben, her konakladığında kendisine hizmet ediyordum. Nihayet Hayber'den dönüyorduk. Rasulullah da kendisiyle (evlenmesi) için aldığı Safiyye bt. Huyey ile dönüyordu. Ben, Rasulullah'ı (sav) bineğinin arkasında Safiyye'ye bir aba veya örtü ile yer hazırladığını sonra da onu arkasına bindirdiğini görüyordum. Nihayet Sahbâ bölgesine gelmiştik. Rasulullah (sav) burada deriden sofralar üzerinde hays yemeği yaptırdı. Sonra da beni insanları yemeğe çağırdım. Onlar da gelip yediler. İşte Rasulullah'ın (sav) Safiyye ile evlenmesi böyle olmuştu. Sonra da yola koyuldu. Uhud dağını görünce de: "Bu öyle bir dağdır ki o bizi sever biz de onu severiz" buyurdu. Medine'yi gürünce de: "Allah'ım! Ben, şu iki dağ arasındaki yeri (Medine'yi), İbrahim'in Mekke'yi haram kıldığı gibi haram kılıyorum. Allah'ım! Medineliler'in müd (eski bir hacim ölçüsü) ve sâ' (eski bir ölçek) ölçeklerini bereketli kıl" diye dua etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Da'vât 36, 2/554
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Osman Amr b. Ebu Amr el-Kuraşi (Amr b. Meysere)
3. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Cimrilik, zemmedilişi
Evlilik, düğün yemeği, velime
Hz. Peygamber, duaları
Hz. Peygamber, evlilikleri
Hz. Peygamber, hanımları, Safiyye bt. Huyeyy
KTB, İSTİAZE
Kültürel hayat, Ölçü ve Tartı birimleri, Rasulullah döneminde
Şehirler, Medine, önemi
Sevgi, vatan-memleket sevgisi
Siyer, Mekke fethinin önemi
Tembellik, tembellikten, miskinlikten kaçınmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23396, N005451
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ الْمُنْذِرِ عَنِ ابْنِ فُضَيْلٍ قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنِ الْمِنْهَالِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم دَعَوَاتٌ لاَ يَدَعُهُنَّ كَانَ يَقُولُ « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ وَالْعَجْزِ وَالْكَسَلِ وَالْبُخْلِ وَالْجُبْنِ وَغَلَبَةِ الرِّجَالِ » .
Tercemesi:
Bize Ali b. el-Münzir, ona (Muhammed)İbn Fudayl, ona Muhammed b. İshak, ona da Minhâl b. Amr, Enes b. Malik’in şöyle dediğini rivayet etti:
Allah'ın Resulünün, hiç ağzından düşürmediği bazı dualar vardı. (Şu duayı çok tekrarlardı: Allah'ım!Sıkıntıdan , üzüntüden, acizlikten, tembellikten, korkaklıktan ve düşmanların galip gelmesinden sana sığınırım.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İstiâze 7, /2436
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Minhal b. Amr el-Esedî (Minhal b. Amr)
3. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Ebu Hasan Ali b. Münzir et-Tarîkî (Ali b. Münzirb. Zeyd)
Konular:
Cimrilik, zemmedilişi
Dua, dua etme adabı
Hz. Peygamber, istiazesi
Korkak, Korkaklık,
KTB, İSTİAZE
Tembellik, tembellikten, miskinlikten kaçınmak
حَدَّثَنِى هَارُونُ بْنُ سَعِيدٍ الأَيْلِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى أَبُو صَخْرٍ عَنِ ابْنِ قُسَيْطٍ حَدَّثَهُ أَنَّ عُرْوَةَ حَدَّثَهُ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم حَدَّثَتْهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ مِنْ عِنْدِهَا لَيْلاً . قَالَتْ فَغِرْتُ عَلَيْهِ فَجَاءَ فَرَأَى مَا أَصْنَعُ فَقَالَ « مَا لَكِ يَا عَائِشَةُ أَغِرْتِ » . فَقُلْتُ وَمَا لِى لاَ يَغَارُ مِثْلِى عَلَى مِثْلِكَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَقَدْ جَاءَكِ شَيْطَانُكِ » . قَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَوَمَعِىَ شَيْطَانٌ قَالَ « نَعَمْ » . قُلْتُ وَمَعَ كُلِّ إِنْسَانٍ قَالَ « نَعَمْ » . قُلْتُ وَمَعَكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ « نَعَمْ وَلَكِنْ رَبِّى أَعَانَنِى عَلَيْهِ حَتَّى أَسْلَمَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13538, M007110
Hadis:
حَدَّثَنِى هَارُونُ بْنُ سَعِيدٍ الأَيْلِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى أَبُو صَخْرٍ عَنِ ابْنِ قُسَيْطٍ حَدَّثَهُ أَنَّ عُرْوَةَ حَدَّثَهُ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم حَدَّثَتْهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ مِنْ عِنْدِهَا لَيْلاً . قَالَتْ فَغِرْتُ عَلَيْهِ فَجَاءَ فَرَأَى مَا أَصْنَعُ فَقَالَ « مَا لَكِ يَا عَائِشَةُ أَغِرْتِ » . فَقُلْتُ وَمَا لِى لاَ يَغَارُ مِثْلِى عَلَى مِثْلِكَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَقَدْ جَاءَكِ شَيْطَانُكِ » . قَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَوَمَعِىَ شَيْطَانٌ قَالَ « نَعَمْ » . قُلْتُ وَمَعَ كُلِّ إِنْسَانٍ قَالَ « نَعَمْ » . قُلْتُ وَمَعَكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ « نَعَمْ وَلَكِنْ رَبِّى أَعَانَنِى عَلَيْهِ حَتَّى أَسْلَمَ » .
Tercemesi:
Bize Harun b. Said el-Eylî, ona (Abdullah) b. Vehb, ona Ebu Sahr (Humeyd b. Ebu Muharik), ona (Yezid) b. Kuseyt, ona da Urve (b. Zübeyr), Peygamber'in (sav) hanımı Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah (sav) bir gece onun yanındayken dışarı (evin dışına) çıktı.
Ben O'nu (sav) kıskandım. Biraz sonra gelerek benim ne yaptığımı gördü. Ve:
'Sana ne oldu Ey Aişe! (Yoksa) kıskandın mı?'
Bana ne olacak, benim gibi (sana sevdalı) birisi, senin gibi (peygamber olan) bir zâtı nasıl olur da (bu vakitte evden çıkınca) kıskanmaz,dedim.
Bunun üzerine Rasulullah (sav): 'Sana şeytanın mı geldi (böyle yersiz kıskanıyorsun)?' buyurdu. Ben:
'Ey Allah'ın Rasulü! Benimle beraber şeytan mı var?' diye sordum. O da 'Evet!' diye buyurdu.
'Her insanla birlikte (var mı)?' dedim. 'Evet!' cevabını buyurdu.
'Seninle de mi Ey Allah'ın Rasulü?' dedim. 'Evet! Lâkin Rabbim onun hakkında bana yardım etti, sonuçta (benimle bulunan şeytan) müslüman oldu.' buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Sıfâtu'l-münâfikîn ve ahkâmuhüm 7110, /1158
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Abdullah Yezid b. Kuseyt el-Leysî (Yezid b. Abdullah b. Kuseyt b. Üsame b. Umeyr)
4. Ebu Sahr Humeyd b. Ebu Muharik el-Medenî (Humeyd b. Ziyad)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Cafer Harun b. Said es-Sa'dî (Harun b. Said b. Heysem b. Muhammed b. Heysem b. Feyruz)
Konular:
Aile, eşler, arasında kıskançlık
KTB, İSTİAZE
KTB, ŞEYTAN, İBLİS
Şeytan, aldatıcılığı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21245, T003566
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَخْبَرَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ هِشَامِ بْنِ عَمْرٍو الْفَزَارِىِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْحَارِثِ بْنِ هِشَامٍ عَنْ عَلِىِّ بْنِ أَبِى طَالِبٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَقُولُ فِى وِتْرِهِ: « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِرِضَاكَ مِنْ سَخَطِكَ وَأَعُوذُ بِمُعَافَاتِكَ مِنْ عُقُوبَتِكَ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْكَ لاَ أُحْصِى ثَنَاءً عَلَيْكَ أَنْتَ كَمَا أَثْنَيْتَ عَلَى نَفْسِكَ » . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ عَلِىٍّ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ مِنْ حَدِيثِ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî‘, ona Yezid b. Harun, ona Hammad b. Seleme, ona Hişam b. Amr el-Fezarî, ona Abdurrahman b. el-Haris b. Hişam, ona Ali b. Ebu Talib’in rivayet ettiğine göre Nebi (sav) vitir namazında şöyle derdi: “Allahumme innî eûzu biridâke min sahatike ve eûzu bimuâafâtike min ukubetik ve euzu bike mink lâ uhsî senâaen aleyke ente kemâ esneyte alâ nefsik: Allah’ım, gazabından rızana sığınırım, cezalandırmandan afiyetine sığınırım, sana layık olacağın şekilde övgüde bulunamam, sen kendini övdüğün gibisin.”
(Tirmizi) dedi ki: Bu, Ali’den gelen bir hadis olarak hasen garip bir hadistir. Biz bunu ancak bu yoldan Hammad b. Seleme’nin rivayet ettiği bir hadis olarak biliyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 112, 5/561
Senetler:
()
Konular:
Dua, vitir namazında dua
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
KTB, İSTİAZE
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21059, T003521
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ حَدَّثَنَا عَمَّارُ بْنُ مُحَمَّدٍ ابْنُ أُخْتِ سُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ أَبِى سُلَيْمٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سَابِطٍ عَنْ أَبِى أُمَامَةَ قَالَ دَعَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِدُعَاءٍ كَثِيرٍ لَمْ نَحْفَظْ مِنْهُ شَيْئًا قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ دَعَوْتَ بِدُعَاءٍ كَثِيرٍ لَمْ نَحْفَظْ مِنْهُ شَيْئًا . فَقَالَ « أَلاَ أَدُلُّكُمْ عَلَى مَا يَجْمَعُ ذَلِكَ كُلَّهُ تَقُولُ ؟ اللَّهُمَّ إِنَّا نَسْأَلُكَ مِنْ خَيْرِ مَا سَأَلَكَ مِنْهُ نَبِيُّكَ مُحَمَّدٌ وَنَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا اسْتَعَاذَ بِكَ مِنْهُ نَبِيُّكَ مُحَمَّدٌ وَأَنْتَ الْمُسْتَعَانُ وَعَلَيْكَ الْبَلاَغُ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Hatim, ona -Süfyan es-Sevrî'nin kız kardeşinin oğlu Ammâr b. Muhammed, ona Leys b. Ebu Süleym, ona Abdurrahman b. Sabıt, ona da Ebu Ümame şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) pek çok dua etti. Biz hiçbirini aklımızda tutamadık. Dedik ki: 'Ey Allah'ın Rasulü! Pek çok dua ettin, fakat biz hiçbirini aklımızda tutamadık' Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Size bütün bu duaları içeren bir dua öğreteyim mi? Şöyle deyin:Ey Allah'ım! Peygamberin Muhammed'in (sav) senden hayrını istediği her her şeyi biz de senden istiyor, Peygamberin Muhammed'in (sav) sana sığındığı her şeyin şerrinden biz de sana sığınıyoruz. Yardım istenecek sensin! Dönüş de ancak sanadır. Güç ve kuvvet de ancak Allah'ın elindedir.'
Ebu İsa [Tirmizi]: 'Bu, hasen-garib bir hadistir." demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 88, 5/537
Senetler:
()
Konular:
Dua, en üstünü
Hz. Peygamber, duaları
KTB, İSTİAZE
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23319, N005443
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ عَلِىٍّ قَالَ حَدَّثَنِى بَدَلٌ قَالَ حَدَّثَنَا شَدَّادُ بْنُ سَعِيدٍ أَبُو طَلْحَةَ قَالَ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ الْجُرَيْرِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو نَضْرَةَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اقْرَأْ يَا جَابِرُ » . قُلْتُ وَمَاذَا أَقْرَأُ بِأَبِى أَنْتَ وَأُمِّى يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ « اقْرَأْ ( قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ ) وَ ( قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِ ) » . فَقَرَأْتُهُمَا فَقَالَ « اقْرَأْ بِهِمَا وَلَنْ تَقْرَأَ بِمِثْلِهِمَا » .
Tercemesi:
Bize Amr b. Ali, ona Bedel (b. Mubahher), ona Ebu Talha Şeddâd b. Said, ona Said (b. İyâs) el-Cüreyrî, ona Ebu Nadra (Münzir b. Malik), ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: Rasulullah (sav) bana "oku Cabir" dedi. Bende "Anam babam senin yoluna feda olsun, ne okuyayım?" dedim. Bunun üzerine bana: "Felak ve Nas surelerini oku" dedi. Ben de onları okudum. Bunun üzerine bana şöyle buyurdu: "Bunları okumaya devam et bu surelerin benzerini asla okuyamazsın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İstiâze 1, /2436
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Nadre Münzir b. Malik el-Avfî (Münzir b. Malik b. Kuta'a)
3. Ebu Mesud Said b. İyâs el-Cüreyrî (Said b. İyâs)
4. Ebu Talha Şeddad b. Said er-Râsibi (Şeddad b. Said b. Malik)
5. Ebu Münîr Bedel b. Mubahher et-Temimi (Bedel b. Muhabber b. Münebbih)
6. Ebu Hafs Amr b. Ali el-Fellâs (Amr b. Ali b. Bahr b. Kenîz)
Konular:
Hz. Peygamber, istiazesi
KTB, İSTİAZE
Kur'an, Felak ve Nas Suresi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23514, N005474
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ أَخْبَرَنَا بَقِيَّةُ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سَلَمَةَ سُلَيْمَانُ بْنُ سُلَيْمٍ الْحِمْصِىُّ قَالَ حَدَّثَنِى الزُّهْرِىُّ عَنْ عُرْوَةَ - هُوَ ابْنُ الزُّبَيْرِ - عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُكْثِرُ التَّعَوُّذَ مِنَ الْمَغْرَمِ وَالْمَأْثَمِ فَقِيلَ لَهُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّكَ تُكْثِرُ التَّعَوُّذَ مِنَ الْمَغْرَمِ وَالْمَأْثَمِ فَقَالَ « إِنَّ الرَّجُلَ إِذَا غَرِمَ حَدَّثَ فَكَذَبَ وَوَعَدَ فَأَخْلَفَ » .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim, ona Bakiyye (b. Velid), ona Ebu Seleme Süleyman b. Süleym el-Hımsî, ona (Muhammed b. Şihab) ez-Zührî, ona Urve b. Zübeyr, ona da Aişe (bt. Ebu Bekir) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) devamlı, borçtan ve günahtan Allah'a çok sığınırdı. Bir gün kendisine denildi ki: "Ey Allah'ın Resulü! Borçtan ne kadar da çok Allah'a sığınıyorsunuz!" Bunun üzerine şöyle buyurdu: "Kişi borçluysa konuşurken yalan söyleyebilir; söz verdiğinde sözünü yetine getirmeyebilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İstiâze 22, /2438
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Seleme Süleyman b. Süleym el-Kinanî (Süleyman b. Süleym)
5. Ebu Muhammed Bakiyye b. Velîd el-Kilâ'î (Bakiyye b. Velîd b. Sâid b. Ka'b b. Harîz)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Borç, Hz. Peygamber borç konusunda çok hassas idi
Hz. Peygamber, istiazesi
KTB, GÜNAH
KTB, İSTİAZE
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282074, M006906-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ نُمَيْرٍ - قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآَخَرَانِ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ عَاصِمٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ وَعَنْ أَبِى عُثْمَانَ النَّهْدِىِّ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَرْقَمَ قَالَ لاَ أَقُولُ لَكُمْ إِلاَّ كَمَا كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ كَانَ يَقُولُ « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْعَجْزِ وَالْكَسَلِ وَالْجُبْنِ وَالْبُخْلِ وَالْهَرَمِ وَعَذَابِ الْقَبْرِ اللَّهُمَّ آتِ نَفْسِى تَقْوَاهَا وَزَكِّهَا أَنْتَ خَيْرُ مَنْ زَكَّاهَا أَنْتَ وَلِيُّهَا وَمَوْلاَهَا اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنْ عِلْمٍ لاَ يَنْفَعُ وَمِنْ قَلْبٍ لاَ يَخْشَعُ وَمِنْ نَفْسٍ لاَ تَشْبَعُ وَمِنْ دَعْوَةٍ لاَ يُسْتَجَابُ لَهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hazım), ona Asım (b. Süleyman el-Ahvel), ona Abdullah b. Haris ve Ebu Osman en-Nehdî, onlara da Zeyd b. Erkam şöyle demiştir: Size Rasulullah'ın (sav) söylediği gibi söylüyorum: "Allah'ım! Acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, cimrilikten, ihtiyarlıktan, kabir azabından sana sığınırım. Allah'ım! Nefsime takva nasip eyle. Nefsimi de günahlardan temizle onu en iyi temizleyecek olan sensin. Sen onun sahibi, efendisisin. Allah'ım! Fayda vermeyen ilimden boyun eğmeyen kalpten, doymayan nefisten kabul olunmayan duadan da sana sığınırım."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zikir ve'd-dua ve't-tevbe ve'l-istiğfâr 6906, /1118
Senetler:
1. Ebu Amr Zeyd b. Erkam el-Ensarî (Zeyd b. Erkam b. Zeyd b. Kays b. Numan)
2. Ebu Osman en-Nehdî (Abdurrahman b. Mül b. Amr b. Adiy b. Vehb)
3. Abdullah b. Haris el-Ensari (Abdullah b. Haris b. Muhammed)
4. Ebu Abdurrahman Asım el-Ahvel (Asım b. Süleyman)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Cimrilik, zemmedilişi
Hz. Peygamber, duaları
KTB, İSTİAZE
Tembellik, tembellikten, miskinlikten kaçınmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282075, M006906-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ نُمَيْرٍ - قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآَخَرَانِ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ عَاصِمٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ وَعَنْ أَبِى عُثْمَانَ النَّهْدِىِّ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَرْقَمَ قَالَ لاَ أَقُولُ لَكُمْ إِلاَّ كَمَا كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ كَانَ يَقُولُ « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْعَجْزِ وَالْكَسَلِ وَالْجُبْنِ وَالْبُخْلِ وَالْهَرَمِ وَعَذَابِ الْقَبْرِ اللَّهُمَّ آتِ نَفْسِى تَقْوَاهَا وَزَكِّهَا أَنْتَ خَيْرُ مَنْ زَكَّاهَا أَنْتَ وَلِيُّهَا وَمَوْلاَهَا اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنْ عِلْمٍ لاَ يَنْفَعُ وَمِنْ قَلْبٍ لاَ يَخْشَعُ وَمِنْ نَفْسٍ لاَ تَشْبَعُ وَمِنْ دَعْوَةٍ لاَ يُسْتَجَابُ لَهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hazım), ona Asım (b. Süleyman el-Ahvel), ona Abdullah b. Haris ve Ebu Osman en-Nehdî, onlara da Zeyd b. Erkam şöyle demiştir: Size Rasulullah'ın (sav) söylediği gibi söylüyorum: "Allah'ım! Acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, cimrilikten, ihtiyarlıktan, kabir azabından sana sığınırım. Allah'ım! Nefsime takva nasip eyle. Nefsimi de günahlardan temizle onu en iyi temizleyecek olan sensin. Sen onun sahibi, efendisisin. Allah'ım! Fayda vermeyen ilimden boyun eğmeyen kalpten, doymayan nefisten kabul olunmayan duadan da sana sığınırım."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zikir ve'd-dua ve't-tevbe ve'l-istiğfâr 6906, /1118
Senetler:
1. Ebu Amr Zeyd b. Erkam el-Ensarî (Zeyd b. Erkam b. Zeyd b. Kays b. Numan)
2. Ebu Osman en-Nehdî (Abdurrahman b. Mül b. Amr b. Adiy b. Vehb)
3. Abdullah b. Haris el-Ensari (Abdullah b. Haris b. Muhammed)
4. Ebu Abdurrahman Asım el-Ahvel (Asım b. Süleyman)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Cimrilik, zemmedilişi
Hz. Peygamber, duaları
KTB, İSTİAZE
Tembellik, tembellikten, miskinlikten kaçınmak
حدثنا موسى قال حدثنا حماد يعني بن سلمة عن إسحاق بن عبد الله بن أبي طلحة عن سعيد بن يسار عن أبي هريرة كان النبي صلى الله عليه وسلم يقول : اللهم اني أعوذ بك من الفقر والقلة والذلة وأعوذ بك أن أظلم أو أظلم
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164957, EM000678
Hadis:
حدثنا موسى قال حدثنا حماد يعني بن سلمة عن إسحاق بن عبد الله بن أبي طلحة عن سعيد بن يسار عن أبي هريرة كان النبي صلى الله عليه وسلم يقول : اللهم اني أعوذ بك من الفقر والقلة والذلة وأعوذ بك أن أظلم أو أظلم
Tercemesi:
— Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, Peygamber (SaİlalUıhü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyururdu :
— Allah'ım! Fakirlikten, kısırlıktan, zilletten sana sığınırım; ve yine zulüm etmemden veya zulme uğramamdan sana sığınırım.»[77]
Arapça bir kelime olan «fakr» fakirlik dört çeşit manâda kullanılır:
1— Zarurî olan şeylere insanın ihtiyaç duyması : Bu türlü ihtiyaç herkes için vardır. Çünkü dünyada bulunan bütün canlıların yaşamak İçin belli başlı maddelere ihtiyaçları vardır. Daha doğrusu bütün insanlar Allah'a muhtaçtır.
2— Kazançtan âciz kalıp da ihtiyaç içinde bulunan miskin kimse : Günlük yiyecek ve içeceğini sağlayamayan dilenci veya muhtaçlara verilen isim olur.
3— Aç gözlülük : İnsanda çokça mal-mülk ve para bulunduğu halde, bunlara kanaat getirmeyip daha fazla isteyen hırs sahipleri de fakir sayılır. Bu türlü fakirlik en kötü bir fakirliktir. Peygamber (Sallaüahü Aleyhi ve Sellemf'ın bu dualarında geçen fakirlik sözü, işte bu manâya delâlet et-mektedjr. İkinci kısım manâyı do almak mümkündür.
4— Allah'a ihtiyaç göstermek : Her iş için Allah'a iltica etmek ve ondan istemek, başkasına müracaat etmemek suretiyle çalışıp.teslimiyet göstermek en güzel bir fakirliktir.
Kısırlık diye terceme edilen hadîs-i şerifteki «Kıllet» sözü, hayrat ve İyilik azlığı manâsını taşımaktadır. Hayır ve hasenat azlığından Peygamber Efendimiz Allah'a sığınmışlardır.
«Zillet» insanların hakaretine uğrayacak şekilde bayağı duruma düşmektir. Bu dualardan maksat, ümmete dua şeklini öğretmektir.[78]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 678, /531
Senetler:
()
Konular:
Fakir, Yoksul, fakirlik, yoksulluk
Hz. Peygamber, duaları
Hz. Peygamber, istiazesi
İstiaze, zulmetmekten ve zulme uğramaktan
KTB, İSTİAZE