76 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Hafs b. Ömer, ona Şu'be (b. Haccâc), ona Mansur (b. Mu'temir), ona Zer (b. Abdullah), ona Yüsey el-Hadramî, ona da Numan b. Beşir, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Dua ibadetin kendisidir. Nitekim Kur'an-ı Kerîm'de (Rabbiniz 'Bana dua edin, duanıza cevap vereyim' buyurmuştur.) (Mü'min, 40/60)."
Bize Abdân (Abdullah b. Osman), ona Abdullah (b. Mübarek), ona Yunus (b. Yezid)(T); Bize Leys b. Sa'd, ona Yunus (b. Yezid), ona İbn Şihâb, ona da (Abdurrahman) b. Ka'b b. Malik, Câbir b. Abdullah'ın (r.anhüma) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Babam (Abdullah b. Amr) Uhud günü şehit oldu. Bir süre sonra alacaklıları haklarını istemekte ısrar ettiler. Bunun üzerine Rasulullah'a (sav) geldim ve durumu ona anlattım. Rasulullah (sav) alacaklılardan, hurmalığın olan mahsulünü kabul etmelerini ve babama da geride kalan haklarını helal etmelerini istedi. Fakat alacaklılar bu teklifi kabul etmediler. Rasulullah (sav) da onlara hurmalığımı vermedi ve onlar için mahsulünü de kestirmedi. Bana dönüp 'Yarın kuşluk vakti sana geleceğim' buyurdu. Ertesi günü sabah olunca, kuşluk vakti geldi, hurmalıkta dolaştı, mahsul için bereket duasında bulundu. Sonra da ben bahçenin mahsulünü topladım. Onunla alacaklıların haklarını tas tamam verdiğim gibi, bize de geriye bir şeyler kaldı. Sonra Rasulullah'a (sav) geldim, oturuyordu. Ona olanları haber verdiğimde, yanında oturmakta olan Hz. Ömer'e 'Ey Ömer! Cabir'in söylediğine kulak ver' buyurdu. Hz. Ömer de 'Biz zaten senin Allah’ın Rasulü olduğunu biliyoruz. Vallahi, sen muhakkak Allah’ın peygamberisin!' diye cevap verdi."
Bize Muaz b. Esed, ona Abdullah, ona Yunus, ona Zuhrî, ona Said b. Müseyyeb, ona da Ebu Hüreyre Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) 'Ümmetimden yetmiş bin kişilik bir topluluk (cennete) girer. Onların yüzleri ayın dolunay gecesindeki parlaması gibi parlar.' buyurdu. Ebu Hüreyre der ki: Bunun üzerine Ukkâşe b. Mıhsân el-Esedî, üzerindeki kaplan postu gibi siyah beyaz çizgili elbiseyi kaldırarak ayağa kalktı ve 'Ey Allah'ın Rasulü! Beni onlardan kılması için Allah'a dua etseniz' dedi. Rasulullah (sav) 'Allah'ım! Bunu onlardan kıl!' diye dua etti. Sonra Ensar'dan bir adam ayağa kalktı ve 'Ey Allah'ın Rasulü! Beni de onlardan kılması için Allah'a dua etseniz' dedi. Rasulullah (sav) 'Ukkâşe seni geçti' buyurdu."
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyan, ona Abdülmelik, ona Rib'i b. Hiraş, ona da Huzeyfe (b. Yeman) şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) uyandığında şöyle derdi: Hamd, bizi öldürdükten sonra dirilten Allah’a mahsustur. Dönüş yalnızca O’nadır."
Bize İshak b. Mansûr, ona Affân b. Müslim, ona Hammâd b. Seleme, ona Sâbit, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (Sav) yatağına yattığında şöyle dua ederdi: Bize yediren, içiren, ihtiyaçlarımızı gideren, bizi barındıran Allah'a hamdolsun. İhtiyaçlarını karşılayacak ve sığınacak kimsesi olmayan niceleri vardır." [Tirmizî, bu hadisin hasen-sahih-garîb olduğunu belirtmiştir.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى أَطْعَمَنَا وَسَقَانَا وَجَعَلَنَا مُسْلِمِينَ
Bize Muhammed Müsennâ ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Katâde, ona da Enes b. Malik'in naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle derdi: "Allah'ım! Hayat ancak ahiret hayatıdır. Şu'be Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu da aktarmıştır: Allah'ım! Hayat ancak ahiret hayatıdır. O halde, ensar ve muhacire (cennet nimetlerini) ikram eyle."
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Muhammed b. Aclân, ona Said el-Makburî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) yolculuğa çıktığında şöyle dua ederdi: "Allah’ım, bu yolculuğumuzda sahibimiz, geride bıraktığımız hane halkımıza vekilimiz Sensin. Allah’ım, yolculuğun meşakkatinden, dönüşün üzüntüsünden, (dönüşte kötü bir durumla karşılaşmaktan), ailemizde ve malımızda kötü bir manzarayla karşılaşmaktan Sana sığınırım. Allah'ım! Yeryüzünü bizim için dür, yolculuğu bize kolaylaştır!"