72 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe b. Said, Amr b. en-Nakıd ve Züheyr b. Harb, onlara Süfyan (b. Uyeyne), ona Ebu Zinad (Abdullah b. Zekvan), ona A'rec (Abdurrahman b. Hürmüz), ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Eğer müminlere -Züheyr'in rivayetinde ümmetime- zor gelmeseydi onlara her namaz için misvak kullanmalarını mutlaka emrederdim."
Bize Musa b. Abdurrahman el-Antakî, ona Muhammed b. Seleme, ona Zübeyr b. Hureyk, ona Ata, ona da Cabir şöyle rivayet etmiştir: Bir sefere çıkmıştık. Bir adama taş isabet etti ve başını yardı. Sonra bu kişi ihtilam oldu. Arkadaşlarına benim teyemmüm etmeme ruhsat veriyor musunuz? diye sordu. Suyu kullanabilecekken, teyemmüm etmeni uygun bulmuyoruz dediler. Bunun üzerine adam yıkandı ve bu sebepten dolayı öldü. Hz. Peygamber'in huzuruna geldiğimizde bu olay kendisine haber verildi. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Onu öldürdüler, Allah da onları öldürsün. Bilmediklerini sorsalardı ya! Cehaletin ilacı sormaktır. Onun teyemmüm etmesi, yarasının üzerine bir bez bağlayıp sonra üzerine meshetmesi ve vücudunun geri kalan kısmını da yıkaması yeterliydi."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Süleyman b. Yesâr, ona da Abdullah b. Abbas (r.anhuma) şöyle demiştir: Fadl (b. Abbas), Rasulullah’ın (sav) terkisine binmişti. Has’amlı bir kadın geldi, Fadl ona, kadın da Fadl’a bakmaya başladı. Nebi (sav) Fadl’ın yüzünü öbür tarafa çevirdi. Kadın: "Ey Allah’ın Rasulü, Allah’ın kullarına farz kıldığı hac, babamın binek üzerinde duramayacak kadar yaşlı olduğu bir zamana denk geldi. Ben onun yerine ben hac yapabilir miyim?" diye sordu. Allah Rasulü de "Evet" cevabını verdi. Bu konuşma Veda haccı sırasında olmuştu.