2197 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona İbn Uleyye; (T) Bize Ali b. Hucr, ona İsmail, ona Ebu Reyhâne, ona da Sefine'nin -ki Ebu Bekir onun için Rasulullah'ın ashabındandır demiştir- naklettiğine göre; "Rasulullah (sav) bir sa' su ile gusleder (ve yıkanır), bir müd su ile abdest alırdı." [Müslim diyor ki: İbn Hucr rivayetinde ya da onu bir müd su temizlerdi ilavesi bulunmaktadır]. [İsmail b. Uleyye veya Ebu Reyhâne; o yaşlandı ve artık onun hadisine güvenemez oldum demiştir.]
Açıklama: Hadisle ilgili yapılan son açıklamada Ebu Reyhâne'nin mi yoksa Sefine'nin kastedildiği konusunda şârihlerin farklı görüşleri bulunmaktadır. Her hâlükârda yaşlanınca ihtilâta uğramış, yani belli bir dönemden sonra hafızasında bozulma ortaya çıkan bir râvinin isnadda yer alması nedeniyle Müslim bu hadisi mütâbaat cinsinden olmak üzere, konu ile ilgili asıl rivayetlerin ardından nakletmiştir (meselâ bk. Kâdı İyâz, İkmâlü'l-Mu'lim, thk. Yahya İsmail, Mansûre: Dârü'l-Vefâ, 1419/1998, 2/167).
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys (T); Bize Muhammed b. Rumh b. Muhacir, ona Leys, ona Yahya b. Said, ona Sa'd b. İbrahim, ona Nafi' b. Cübeyr ona da Urve b. Muğîra, babası Muğîra b. Şube'den şunu nakletmiştir: "Hz. Peygamber (sav), hacetini gidermek için çıktığında Muğîra de su dolu bir kapla onu takip etti ve hacetini giderince Hz. Peygamber'e (abdest alması için) su döktü. Peygamber (sav), mestlerine mesh ederek abdest aldı." [İbn Rumh'un rivayetinde hîne yerine hatta kelimesi kullanılmıştır.]
Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî, ona Ebu Ahvas, ona Eşas, ona Esved b. Hilâl ona da Muğîra b. Şube dedi ki: "Bir gece Hz. Peygamber'le (sav) beraberken, O ihtiyacını gidermek için (bineğinden) indi ve hâcetini giderdi. Sonra geldi, ben de yanımda olan kaptan ona su döktüm. Mestlerine mesh ederek abdest aldı."
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona babası (Abdullah b. Nümeyr), ona Süfyan b. Alkame b. Mersed; (T) Bize Muhammed b. Hatim, -lafız ona aittir-, ona Yahya b. Said, ona Süfyan, ona Alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde, ona babası Büreyde rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) fetih günü bütün namazlarını bir abdestle kılmış ve mestleri üzerine meshetmişti. Hz. Ömer ona bugüne kadar yapmadığınız bir iş yaptınız deyince; "bunu bilerek yaptım Ey Ömer!" diye cevap vermişti.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Veki', Ebu Muaviye ve Hüşeym, o ikisine el-A'meş, ona Münzir b. Ya'lâ -künyesi Ebu Ya'lâ'dır-, ona İbn Hanefiyye'nin rivayet ettiğine göre Hz. Ali şöyle demiştir: Ben mezisi çok gelen bir adamdım. Ama kızı (Fatıma)nın durumu (hanımım olması) sebebiyle bunu Hz. Peygamber'e (sav) sormaya utanıyordum. Mikdad b. el-Esved'den bunu Hz. Peygamber'e (sav) sormasını istedim. Bunun üzerine O (sav); "(böyle olan kişi) organını yıkar ve abdest alır" buyurdu.
Bize Yahya b. Habib el-Harisi, ona Halid -b. Haris-, ona Şube, ona Süleyman, ona Münzir, ona Muhammed b. Ali rivayet ettiğine göre Hz. Ali şöyle demiştir: Fatıma (hanımım olması) sebebiyle Hz. Peygamber'e (sav) mezi konusunda soru sormaya utandım. Mikdad'a sormasını emrettim. O da Hz. Peygamber'e (sav) sordu. Bunun üzerine Allah Rasulu; "meziden dolayı abdest lazım gelir" buyurdu.
Bize Harun b. Saîd el-Eylî ve Ahmed b. İsa, o ikisine İbn Vehb, ona Mahreme b. Bükeyr, ona babası, ona Süleyman b. Yesar ona da İbn Abbas'ın rivayet etiğine göre Ali b. Ebu Talib şöyle demiştir: Mikdad b. Esved'i Rasulullah'a (sav) gönderdik. Kendisinden mezi gelen bir insanın ne yapması gerektiğini ona sordu. Rasulullah da (sav); "abdest al ve cinsel organını yıka" buyurdu.
Bize Abd b. Humeyd, ona Ebu Nuaym (Fadl b. Dükeyn), ona İsmail b. Müslim, ona da Ebu Mütevekkil'in (Ali b. Davud) rivayet ettiğine göre; "(Abdullah) b. Abbas bir gece Hz. Peygamber'in (sav) evinde kaldı. Gecenin sonuna doğru Hz. Peygamber (sav) kalkarak dışarı çıktı, gökyüzüne baktı sonra göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün farklı oluşunda aklıselim sahipleri için elbette ibretler vardır ayetini sonuna kadar okudu. Sonra eve döndü, misvakla ağzını temizledi, abdest aldı, sonra kalkıp namaz kıldı ardından uzanıp yattı. Sonra tekrar kalktı, dışarı çıktı, gökyüzüne baktı ve bu ayeti yine okudu. Ardından tekrar (eve) döndü ve (dişlerini) misvakladı, abdest aldı, sonra kalkıp namaz kıldı."
Bize İshak b. İbrahim ve Ali b. Haşrem, onlara İsa b. Yunus, -İshak bize İsa haber verdi dedi-, ona el-A'meş, ona Müslim, ona Mesruk, ona el-Mugîra b. Şube (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) ihtiyaç gidermek için çıkmıştı. Geri dönünce onu su kabı ile karşıladım ve ona su döktüm. Önce ellerini yıkadı. Ardından yüzünü yıkadı. Sonra kollarını yıkamak istedi ama üzerindeki cübbe dar geldi, bu yüzden kollarını cübbenin altından çıkarıp yıkadı. Sonra başını ve mestleri üzerine mesh etti. Sonra da bize namaz kıldırdı."
Bize Muhammed b. Râfi' ve Hasan b. Ali el-Hulvânî, onlara Abdürrezzak, ona İbn Râfi, ona Abdürrezzak, ona İbn Cüreyc, ona İbn Şihab, ona Abbqd b. Ziyqd ona da Urve b. el-Muğira b. Şube rivayet etti: Rasulullah (sav) ile birlikte Tebük seferine katılan Muğîra b. Şube şöyle anlatır: Rasulullah (sav) ihtiyaç gidermek için helâya doğru gitti. Ben de sabah namazından önce O'na bir kap su hazırlamıştım. Hz. Peygamber helâdan dönünce, bu kaptan ellerine su döktüm. Üç defa ellerini yıkadı. Sonra da yüzünü yıkadı. Sonra kollarını cübbesinden çıkarmaya çalıştı, fakat cübbesinin yenleri dar olduğundan ellerini cübbenin içine soktu ve cübbenin alt tarafından çıkararak kollarını dirseklerine kadar yıkadı. Sonra da mestleri üzerine (mesh edip) abdest aldı. Sonra insanlara doğru döndü, ben de onunla birlikte döndüm. Baktık ki insanlar Abdurrahman b. Avf'ı öne geçirmişler, namaz kılıyorlardı. Rasulullah (sav) iki rekâtın ancak birine yetişebilmişti; cemaatle birlikte son rekâtı kıldı. Abdurrahman selâm verince de, kalktı namazını tamamladı. Bu durum müslümanları telaşlandırmıştı. O arada epeyce tesbih ve zikirle meşgul oldular. Hz. Peygamber (sav) namazını bitince onlara döndü ve namazı vaktinde kıldıkları için "güzel yaptınız" -yahut "doğru yaptınız-" diyerek onları övdü.