2203 Kayıt Bulundu.
Bize İbrahim b. Said el-Cevherî, ona Sa’d b. Abdulhamîd b. Cafer, ona İbn Ebû Zinâd, ona Musa b. Ukbe, ona Tev’eme'nin azatlısı Salih (b. Ebu Salih), ona da İbn Abbâs, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Namaz kılmak istediğin zaman (adaplarına özen göstererek) abdesti tastamam al. El ve ayak parmaklarını da arala (aralarına suyu ulaştır)."
Açıklama: Elbani bu hadisin hasen sahih olduğunu ifade etmiştir
Bize Süfyan b. Veki b. Cerrah, ona Abdullah b. Vehb, ona Zeyd b. Hubab, ona Ebu Muaz (Süleyman b. Erkam), ona Zührî, ona da Urve (b. Zübeyr), Hz. Âişe’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Rasulullah’ın (sav) bir havlusu vardı. Abdestten sonra onunla kurulanırdı.” [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Aişe'nin hadisi sağlam değildir. Bu konuda Rasulullah’tan (sav) nakledilen sahih bir rivayet yoktur. (Hadisin ravilerinden) Ebu Muâz'a Süleyman b. Erkam derler. Hadisçiler nezdinde zayıf kabul edilir. Tirmizî: 'Bu konuda Muaz b. Cebel’den nakledilen rivayet de vardır.' demiştir.]
Bize Ebu Bekir b. Şube, ona Şerik (b. Abdullah), ona da Abdullah b. Muhammed b. Akîl, Rubeyyi'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Nebi (sav), abdest alırken kulaklarının içini ve dışını mesh etti.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed, onlara Vekî' (b. Cerrah), ona Hasan b. Salih, ona da Abdullah b. Muhammed b. Akîl, Rubeyyi' bt. Muavviz b. Afrâ'nın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav), abdest alırken iki parmağını kulak deliklerine soktu."
Bize Muhammed b. Humeyd er-Razî, ona Seleme b. Fadl, ona Muhammed b. İshak, ona da Humeyd (b. Tarhan), Enes b. Malik'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), (o esnada) ister abdestli olsun isterse olmasın, her namaz için abdest alırdı." Humeyd (b. Tarhan) şöyle demiştir: 'Enes'e, 'Peki siz nasıl yapardınız?' diye sordum. Enes: 'Biz tek bir abdest alırdık.' cevabını verdi.' [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: 'Humeyd'in Enes'ten naklettiği bu rivayet, bu tarikiyle hasen-garib bir hadistir. Hadis ehli nezdinde meşhur olan husus, Amr b. Âmir el-Ensarî'nin Enes'ten naklettiği hadistir. Âlimlerin bazıları, her namaz için abdest almanın vacip değil, müstehap olduğu görüşündedir.']
Bize Ebû Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yahya b. Süleym et-Tâifî, ona İsmail b. Kesir, ona Asım b. Lakît b. Sabıra, ona da babası (Lakît b. Amr) Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Abdesti (adaplarına özen göstererek) tastamam al; parmaklarını arala (suyu aralarına geçir)."
Bize Rabi' b. Süleyman ve Harmele b. Yahya, o ikisine Muhammed b. İdris eş-Şâfiî, ona Malik b. Enes, ona da Amr b. Yahya, babasının (Yahya b. Umare) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Yahya b. Umare, Abdullah b. Zeyd'e -bu şahıs, Amr b. Yahya'nın dedesidir- 'bana Rasulullah'ın (sav) nasıl abdest aldığını gösterebilir misin?' diye sordu. Abdullah b. Zeyd de 'Evet' cevabını verdi ve abdest suyu istedi. (Su gelince) Önce eline su döküp iki defa yıkadı. Sonra üç kez ağzına su aldı, (üç kez de) burnunu (sümkürerek) iyice temizledi. Daha sonra yüzünü üç kez, kollarını da ikişer kez dirseklerine kadar yıkadı. Sonrasında başını eliyle mesh etti. (Bunu yaparken) Ellerini (başına sürerek) başının önüne ve arkasına hareket ettirdi; (ellerini) başının ön tarafından başlayıp ensesine kadar götürdü, sonra arkadan öne doğru getirerek tekrar başladığı yere döndü. En sonunda da ayaklarını yıkadı.
Bize Abdülmelik b. Muhammed er-Rakkâşî, ona Ma’mer b. Muhammed b. Ubeydullah b. Ebu Rafi’, ona da Ubeydullah b. Ebu Rafi’, babasının (Ebu Rafi’) şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Rasulullah (sav) abdest aldığı zaman yüzüğünü (altı iyice ıslansın diye) hareket ettirirdi.”
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed, o ikisine Veki’ (b. Cerrah), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Mansur (b. Mu'temir), ona Hilal b. Yesâf, ona da Ebu Hâtim (Misda' el-Eslemî), Abdullah b. Ömer'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: “Rasulullah (sav), abdest alan fakat toplukları (düzgün yıkanmadığı için kuru kalan) parlayan bir topluluk gördü. (Bu durumu hoş karşılamayan) Rasulullah (sav): "Ateşte yanacak topukların vay haline! Abdesti tam alınız" buyurdu.
Bize Muhmmed b. Beşşar (el-Abdî), ona Ebu Davud et-Tayalisî, ona Harice b. Mus’ab, ona Yunus b. Ubeyd, ona Hasan (el-Basrî), ona Utey b. Damra es-Sa’dî, ona da Übey b. Ka’b, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Abdestin Velehan adıyla anılan bir şeytanı vardır. Bundan dolayı su (abdest) vesvesesinden sakının." [Tirmizi: 'Bu konuda Abdullah b. Amr ve Abdullah b. Muğaffel’den rivayet edilen hadisler de vardır' demiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: 'Übey b. Ka’b’ın bu hadisi garîb bir rivayettir. Hadisin senedi hadisçiler nezdinde pek sağlam ve sahih değildir. Çünkü Hârice’den başka bu hadisi Hz. Peygamber'e nisbet eden birini bilmiyoruz. Bu hadis başka yollarla Hasan’ın sözü rivayet edilmiştir. Bu konuda Hz. Peygamber’den (sav) nakledilen sahih hiç bir hadis yoktur. Hârice, hadisçilerin nazarında sağlam bir ravi değildir. İbn’ül Mübarek, onu zayıf saymaktadır.']