2205 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Süveyd b. Nasr, ona Abdullah (b. Mübarek), ona Şu'be (b. Haccac), ona Eş'as b. Ebu Şa'sâ, ona babası (Ebu Şa'sâ Süleyman b. Esved), ona da Mesruk (b. Ecda'), Aişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) temizlenirken, ayakkabısını giyerken, saçını tararken gücü yettiğince sağ taraftan başlamayı severdi." [Ravi (Eş'as b. Ebu Şa'sâ), Vasıt şehrinde hadisi naklederken metne şu ilavede bulunmuştur: 'bütün işlerinde (sağ tarafı kullanmayı severdi).']
Bize Humeyd b. Mes'ade, ona Hammad (b. Zeyd el-Ezdî), ona da Ebu Cehdam (Musa b. Salim el-Basrî), Abdullah b. Ubeydullah b. Abbas'ın şöyle anlattığını rivayet etmiştir: İbn Abbas'ın yanındaydım. Bir adam ona 'Rasulullah (sav) öğle ve ikindi namazlarında Kur'an okur muydu?' diye sordu. İbn Abbas: 'Hayır' cevabını verdi. Adam: 'Belki de içinden sessizce okuyordu?' diye üsteleyince İbn Abbas: 'Ne kötü bir söz bu! Birincisinden daha kötü. Resûlullah (s.a.v.), Allah teâlâ'nın emrini yerine getiren bir kuldur; O’nun (cc) tebliğ emrini yerine getirdi. Vallahi, Peygamber (sav) diğer insanlardan farklı olarak şu üç konuyu bize has kıldı: Bize abdesti tastamam almamızı, sadaka yemememizi ve atları eşeklerle çiftleştirmememizi emretti.'
Bana Yahya, ona Malik (b. Enes), ona da Amr b. Yahya el-Mazinî, babasının (Yahya b. Umare el-Ensarî) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Yahya b. Umare, Abdullah b. Zeyd b. Asım'a -bu şahıs, Amr b. Yahya'nın dedesidir ve sahâbîdir- 'Bana Rasulullah'ın (sav) nasıl abdest aldığını gösterebilir misin?' diye sordu. Abdullah b. Zeyd de 'Evet' cevabını verdi ve abdest suyu istedi. (Su gelince) Önce eline su döküp iki defa yıkadı. Sonra üç kez ağzına su aldı, (üç kez de) burnunu (sümkürerek) iyice temizledi. Daha sonra yüzünü üç kez, kollarını da ikişer kez dirseklerine kadar yıkadı. Sonrasında başını eliyle mesh etti. (Bunu yaparken) Ellerini (başına sürerek) başının önüne ve arkasına hareket ettirdi; (ellerini) başının ön tarafından başlayıp ensesine kadar götürdü, sonra arkadan öne doğru getirerek tekrar başladığı yere döndü. En sonunda da ayaklarını yıkadı.
Bize Harun b. Abdullah, ona Ebu Üsame, ona Velid b. Kesir, ona Muhammed b. Ka'b el-Kurazi, ona da Ubeydullah b. Abdurrahman b. Rafi',Ebu Said el Hudrî'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav): 'Ey Allah'ın Rasulü! Budâ'a kuyusunun suyu ile abdest alabilir miyiz? Bu, içeresine köpek leşlerinin, hayız bezlerinin ve (her türlü) pisliğin atıldığı bir kuyudur." diye soruldu. Allah Rasulü (sav): "Su temizdir, onu hiçbir şey kirletmez." diye cevap verdi.
Bize Abbas b Abdülazim, ona Abdülmelik b. Amr, ona -âbid kimselerden olan- Abdülaziz b. Müslim, ona Mutarrif b. Tarîf, ona Halid b. Ebu Nevf, ona Salît (b. Eyyûb el-Ensârî), ona da (Abdurrahman) İbn Ebu Said el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre, babası (Ebu Said el-Hudrî) şöyle anlatmıştır: Rasulullah'ın (sav) yanına gelmiştim. Budâ'a kuyusundan abdest alıyordu. 'Buradan mı abdest alıyorsunuz? Bu kuyuya hoş olmayan pis şeyler atılıyor' dedim. Hz. Peygamber (sav): "Suyu hiç bir şey kirletmez" buyurdu.
Bize Muhammed b. Hâtim (el-Mervezî), ona Abîde (b. Humeyd), ona Süleyman (b. Mihran) el-A'meş, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Said b. Cübeyr, ona da (Abdullah) b. Abbas, Ali'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ben çok sık mezisi gelen bir adamdım. Bir kişiye Nebi'ye (sav) mezi konusunu sormasını rica ettim. Nebi (sav): "Meziden dolayı abdest almak yeterlidir" buyurdu.
Bize Muhammed b. Abdüla'la, ona Halid (b. Haris el-Huceymî), ona Şu'be, ona Süleyman (b. Mihrân el-A'meş), ona da İbrahim (en-Neha'î), Hemmam'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Cerir'i gördüm. Küçük abdestini yaptı. Ardından su istedi ve abdest aldı. (Bu esnada) Mestlerinin üzerini de mesh etti. Sonra kalkıp namaz kıldı. Yaptığı şey kendisine sorulunca: 'Hz. Peygamber'i (sav), böyle yaparken gördüm.' dedi.
Bize Süleyman b. Davud, ona (Abdullah) İbn Vehb, ona Amr b. Haris, ona Hukeym b. Abdullah el-Kuraşî, ona Nafi b. Cübeyr ve Abdullah b. Ebu Seleme, onlara Muaz b. Abdurrahman, ona Osman b. Affan'ın azatlısı Humran, ona da Osman b. Affan'ın rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim namaz için abdest alır, bunu da (şartlarına ve adaplarına özen göstererek) tastamam yaparsa, sonra farz olan vakit namazını kılmak üzere mescide gider ve insanlarla -veya cemaatle yahut mescitte [ravi hadisin lafzında şüpheye düşmüş, bu üç lafzın hangisi olduğundan emin olamamıştır]- birlikte bu namazı kılarsa Allah onun günahlarını bağışlar."
Bize Musa b. İsmail, ona Abdulvahid (b. Ziyad), ona A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Ebu Duha Müslim -b. Subeyh-, ona da Mesruk (b. Ecda'),Muğire b. Şu'be'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) tuvalet ihtiyacını gidermek üzere yanımızdan ayrılmıştı. Sonra geri döndü, ben de kendisini suyla karşıladım. Rasulullah'ın (sav) üzerinde Şam işi bir cübbe vardı. Ağzına ve burnuna su verdi ve yüzünü yıkadı. Kollarını cübbenin yeninden çıkarmaya çalıştı. Ancak cübbenin yenleri dardı. Bu yüzden kollarını cübbenin alt kısmından çıkardı ve kollarını yıkadı. Başını ve mestlerinin üzerini mesh etti.
Bize Cübare b. Muğallis, ona Kesir b. Süleym, ona da Enes (ra), Hz. Peygamber'in (sav), şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Kim evine Allah’ın bolca hayır (bereket) vermesini isterse, yemeği sofraya konulduğunda ve kaldırıldığında abdest alsın."