132 Kayıt Bulundu.
Bize Abbas b. Abdülazim el-'Anberî, ona Dahhâk b. Mahled, ona Muhammed b. Rifâa, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası (Ebu Sâlih es-Semmân), ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Nebî (sav) pazartesi ve perşembe günleri oruç tutardı. Ona (bunun nedenini merak ederek) 'Yâ Rasulullah! Sen pazartesi ve perşembe günü oruç tutuyorsun!' dediler. Hz. Peygamber (sav) de 'Çünkü Allah (cc), küs olan kişiler hariç pazartesi ve perşembe günü her müslümanı bağışlar. Onlar hakkında da 'Barışıncaya dek onları kendi hallerine bırakın buyurur' dedi."
Bize Amr b. Ali, ona Abdullah b. Davud, ona Sevr, ona Halid b. Ma'dân, ona da Rabîa el-Cüraşî, Âişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), şaban ve ramazan aylarını oruçlu geçirir; pazartesi ve perşembe günlerini de oruç tutmak için kollardı (fırsat bilirdi)."
Bize Rebî b. Süleyman, ona İbn Vehb, ona Üsâme b. Zeyd, ona Muhammed b. İbrahim, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir: "Âişe'ye, Rasulullah'ın (sav) (aylık tuttuğu) orucu hakkında sordum, şöyle cevap verdi: 'Hz. Peygamber (sav), bizler 'Herhalde (bu ay) hiç orucu bırakmayacak' diyecek kadar oruç tutar; bazen de bizler 'Herhalde (bu ay) hiç oruç tutmayacak' diyecek şekilde oruç tutmazdı. Şaban ayının ise tamamını veya büyük kısmını oruçlu geçirirdi'."
Açıklama: Metindeki ''أَوْ'' ifadesi Sindî'ye göre ''بل'' anlamındadır. Şarih Vellevî'ye göre, râvilerden kaynaklanan bir şüphe de olabilir (Vellevî, Zahîratü'l-'ukbâ, XXI, 17). Tercümede Sindî'nin görüşü tercih edilmiştir.
Bize Ahmed b. Abde, ona Hammâd b. Zeyd, ona Ğaylân b. Cerîr, ona Abdullah b. Ma'bed ez-Zimmânî, ona da Ebu Katâde, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'tan arefe günü tutulan orucu, önceki ve sonraki senenin günahlarına keffaret kılmasını umuyorum."
Bize Hişâm b. Ammâr, ona Yahya b. Hamza, ona İshak b. Abdullah, ona İyâz b. Abdullah, ona Ebu Said el-Hudrî, ona da Katâde b. Numan, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Arefe günü oruç tutan kimsenin bir önceki ve bir sonraki yıllardaki günahları bağışlanır."
Bize Ahmed b. Abde, ona Hammâd b. Zeyd, ona Ğaylân b. Cerîr, ona Abdullah b. Ma'bed ez-Zimmânî, ona da Ebu Katâde, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'tan aşure orucunu, önceki senenin günahları için keffaret kılacağını umuyorum."
Bize Hişâm b. Ammâr, ona Yahya b. Hamza, ona Sevr b. Yezid, ona Hâlid b. Ma'dân, ona da Rabî'a b. Ğâz şöyle rivayet etmiştir: "Âişe'ye, Rasulullah'ın (sav) orucu hakkında sordum. Şöyle cevapladı: 'Hz. Peygamber (sav) pazartesi ve perşembe oruçlarını gözetirdi'."
Bize Muhammed b. Sabbâh, ona Abdülaziz ed-Derâverdî, ona Yezid b. Abdullah b. Üsâme b. Hâd, ona da Muhammed b. İbrahim şöyle rivayet etmiştir: "Üsame b. Zeyd, haram ayları oruçlu geçirirdi. Rasulullah (sav) ona (haram aylarda orucu bırakmasını tavsiye ederek) 'Şevval orucunu tut' buyurdu. O da haram aylarda oruç tutmayı bıraktı. Ardından vefat edene dek, şevval ayını hep oruçlu geçirdi."
Bize İshak b. İbrahim, ona Muâz b. Hişâm, ona babası (Hişâm ed-Destüvâî), ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman, Âişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), senenin hiçbir ayında şaban ayındaki kadar çok oruç tutmazdı. Şaban ayının neredeyse tamamını oruçlu geçirirdi."
Bize Amr b. Osman, ona Bakiyye, ona Bahîr, ona Hâlid, ona da Cübeyr b. Nüfeyr şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam Âişe'ye oruç hakkında sordu. O da şöyle cevap verdi: Rasulullah (sav) şaban ayının tamamını oruçlu geçirirdi. Pazartesi ve perşembe günlerini de oruç tutmak için kollardı."