Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Osman b. Ömer, ona Ali b. Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Ebu Kılâbe, ona Ashabı Şecere’den olan Sâbit b. Dahhâk’ın (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Her kim İslâm 'dan başka bir millete mensup olduğuna dair yemin ederse, o dediği gibidir.
Âdem oğlu sahip olmadığı mala ilişkin adakta bulunamaz. Her kim dünyada bir şeyle kendini öldürürse, kıyamet gününde intihar ettiği o şeyle kendisine azap olunur. Her kim bir mümine lanet ederse, onu öldürmüş gibidir. Her kim bir mümine küfür isnat ederse onu öldürmüş gibidir."
Açıklama: Ashab-ı Şecere,
Ashabı Semure,
Rıdvan biatı:
Hicretin 7. yılında Umre niyetiyle yola çıkan Hz. Peygamber, Mekkelilerin kendilerini engellemek için hazırlık yaptıklarını öğrenince Hudeybiye’de ashabıyla birlikte konakladı. Savaş istemediklerini, sadece umre yapacaklarını bildirmek üzere elçi olarak Mekke’ye gönderilen Hz. Osman, Mekke’de alıkonuldu. Ancak bu haber öldürüldüğü şeklinde Hz. Peygamber’e ulaştı. Arzu etmemesine rağmen savaşın kaçınılmaz olduğunu gören Hz. Peygamber ashabına biat çağrısı yaptı. Ashap biat için yarışmaya başladı. Hz. Peygamber küçük bir ağacın altında oturmuş bekliyordu. Ashaptan ilk gelen Sinan b. Sinan oldu. Gergin bekleyişin etkisi ile elini uzattı ve “Ey Allah’ın Rasulü sana biat ediyorum” dedi. Henüz ne üzerine biat edileceğini açıklamamış olan Hz. Peygamber, “ne üzerine?” diye sordu. Sinan “gönlünden ne geçiyorsa, bizden ne üzerine biat alıyorsan onun üzerine” diye cevap verdi. Hz. Peygamber tekrar, “benim gönlümden geçen nedir ? diye sordu. Rasulullah’a şartsız itaat bilinciyle Sinan cevap verdi: “Fetih ya da şahadet” dedi sonra da sözüne açıklık getirdi: “Ey Allah’ın Rasulü! Allah sana zafer bahşedinceye kadar senin önünde kılıç sallamaya veya bu uğurda ölmeye biat ediyorum” dedi ve biat etti. Ardından da müminler sırayla o küçük ağacın altında biat ettiler. Semure ya da sidr ağacının altında biat eden ashap için ashab-ı şecere, semure ashabı, biat için de Rıdvan biatı ifadeleri kullanılmaktadır. Bu biat, Fetih suresinde, 48.18 - (18-19) Şüphesiz Allah, ağaç altında sana bîat ederlerken inananlardan hoşnut olmuştur. Gönüllerinde olanı bilmiş, onlara huzur, güven duygusu vermiş ve onlara yakın bir fetih ve elde edecekleri birçok ganimetler nasip etmiştir. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” İfadeleriyle dile getirilmiştir.
Müslümanların yarışırcasına zafer ya da şahadet üzerine biat etmeleri Hz. Peygamber’i duygulandırmıştır. Ashabın itaat ve teslimiyette yarışını gören Hz. Peygamber “Sizler yeryüzündekilerin en hayırlılarısınız” (Buhari, Meğazi, 35, Müslim, İmare, 71 bakılacak) ifadesiyle onları model olarak göstermiştir. Sâbit İbn Dahhâk da burada biat eden seçkin sahabîlerden birisidir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20558, B006047
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ عُمَرَ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ أَنَّ ثَابِتَ بْنَ الضَّحَّاكِ وَكَانَ مِنْ أَصْحَابِ الشَّجَرَةِ حَدَّثَهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
" مَنْ حَلَفَ عَلَى مِلَّةٍ غَيْرِ الإِسْلاَمِ فَهْوَ كَمَا قَالَ ، وَلَيْسَ عَلَى ابْنِ آدَمَ نَذْرٌ فِيمَا لاَ يَمْلِكُ ، وَمَنْ قَتَلَ نَفْسَهُ بِشَىْءٍ فِى الدُّنْيَا عُذِّبَ بِهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ، وَمَنْ لَعَنَ مُؤْمِنًا فَهْوَ كَقَتْلِهِ ، وَمَنْ قَذَفَ مُؤْمِنًا بِكُفْرٍ فَهْوَ كَقَتْلِهِ "
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Osman b. Ömer, ona Ali b. Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Ebu Kılâbe, ona Ashabı Şecere’den olan Sâbit b. Dahhâk’ın (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Her kim İslâm 'dan başka bir millete mensup olduğuna dair yemin ederse, o dediği gibidir.
Âdem oğlu sahip olmadığı mala ilişkin adakta bulunamaz. Her kim dünyada bir şeyle kendini öldürürse, kıyamet gününde intihar ettiği o şeyle kendisine azap olunur. Her kim bir mümine lanet ederse, onu öldürmüş gibidir. Her kim bir mümine küfür isnat ederse onu öldürmüş gibidir."
Açıklama:
Ashab-ı Şecere,
Ashabı Semure,
Rıdvan biatı:
Hicretin 7. yılında Umre niyetiyle yola çıkan Hz. Peygamber, Mekkelilerin kendilerini engellemek için hazırlık yaptıklarını öğrenince Hudeybiye’de ashabıyla birlikte konakladı. Savaş istemediklerini, sadece umre yapacaklarını bildirmek üzere elçi olarak Mekke’ye gönderilen Hz. Osman, Mekke’de alıkonuldu. Ancak bu haber öldürüldüğü şeklinde Hz. Peygamber’e ulaştı. Arzu etmemesine rağmen savaşın kaçınılmaz olduğunu gören Hz. Peygamber ashabına biat çağrısı yaptı. Ashap biat için yarışmaya başladı. Hz. Peygamber küçük bir ağacın altında oturmuş bekliyordu. Ashaptan ilk gelen Sinan b. Sinan oldu. Gergin bekleyişin etkisi ile elini uzattı ve “Ey Allah’ın Rasulü sana biat ediyorum” dedi. Henüz ne üzerine biat edileceğini açıklamamış olan Hz. Peygamber, “ne üzerine?” diye sordu. Sinan “gönlünden ne geçiyorsa, bizden ne üzerine biat alıyorsan onun üzerine” diye cevap verdi. Hz. Peygamber tekrar, “benim gönlümden geçen nedir ? diye sordu. Rasulullah’a şartsız itaat bilinciyle Sinan cevap verdi: “Fetih ya da şahadet” dedi sonra da sözüne açıklık getirdi: “Ey Allah’ın Rasulü! Allah sana zafer bahşedinceye kadar senin önünde kılıç sallamaya veya bu uğurda ölmeye biat ediyorum” dedi ve biat etti. Ardından da müminler sırayla o küçük ağacın altında biat ettiler. Semure ya da sidr ağacının altında biat eden ashap için ashab-ı şecere, semure ashabı, biat için de Rıdvan biatı ifadeleri kullanılmaktadır. Bu biat, Fetih suresinde, 48.18 - (18-19) Şüphesiz Allah, ağaç altında sana bîat ederlerken inananlardan hoşnut olmuştur. Gönüllerinde olanı bilmiş, onlara huzur, güven duygusu vermiş ve onlara yakın bir fetih ve elde edecekleri birçok ganimetler nasip etmiştir. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” İfadeleriyle dile getirilmiştir.
Müslümanların yarışırcasına zafer ya da şahadet üzerine biat etmeleri Hz. Peygamber’i duygulandırmıştır. Ashabın itaat ve teslimiyette yarışını gören Hz. Peygamber “Sizler yeryüzündekilerin en hayırlılarısınız” (Buhari, Meğazi, 35, Müslim, İmare, 71 bakılacak) ifadesiyle onları model olarak göstermiştir. Sâbit İbn Dahhâk da burada biat eden seçkin sahabîlerden birisidir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Edeb 44, 2/499
Senetler:
1. Ebu Zeyd Sabit b. Dahhâk el-Ensârî (Sabit b. Dahhâk b. Halife b. Sa'lebe b. Adî)
2. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Ali b. Mübarek el-Hünâî (Ali b. Mübarek)
5. Osman b. Ömer el-Abdî (Osman b. Ömer b. Faris b. Lakît)
6. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Adak, kişi malik olmadığını adaya bilir mi?
İftira, iffetli kimseye
intihar, akibeti, cezası
Lanet, Lanetlemek,
Teşebbüh, Özenme, ehl-i kitaba, kafirlere benzemek
Yemin, Allah ya da başkası adına ya da Allah'ın adı geçmeyen
حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ صَالِحٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ أَنَّ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ دَخَلَ رَهْطٌ مِنَ الْيَهُودِ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا: السَّامُ عَلَيْكُمْ . قَالَتْ عَائِشَةُ فَفَهِمْتُهَا فَقُلْتُ وَعَلَيْكُمُ السَّامُ وَاللَّعْنَةُ . قَالَتْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
" مَهْلاً يَا عَائِشَةُ ، إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الرِّفْقَ فِى الأَمْرِ كُلِّهِ " .
فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَلَمْ تَسْمَعْ مَا قَالُوا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم " قَدْ قُلْتُ وَعَلَيْكُمْ " .
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrahim b. Sa'd, ona Salih, ona İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyr, ona Peygamber'in (sav) eşi Hz. Âişe (ra) şöyle rivayet etti:
"Bir grup Yahudi Rasûlüllah'ın (sav) yanına girdiler de: 'Essâmü Aleyküm (Ölüm üzerinize olsun)' dediler. Hz. Aişe: Ben bunu anladım ve 'Ölüm sizin üzerinize olsun, Allah'ın laneti de!' dedim. Bunun üzerine Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu:
"Yavaş ol yâ Aişe! Allah bütün işlerde yumuşaklığı sever." Ben de dedim ki: 'Yâ Rasûlallah! Duymadın mı onlar ne dediler?' Rasûlüllah (sav): "(Ben de onlara) 'Ve aleyküm (Sizin üzerinize de olsun)' dedim ya!" buyurdu.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19668, B006024
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ صَالِحٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ أَنَّ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ دَخَلَ رَهْطٌ مِنَ الْيَهُودِ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا: السَّامُ عَلَيْكُمْ . قَالَتْ عَائِشَةُ فَفَهِمْتُهَا فَقُلْتُ وَعَلَيْكُمُ السَّامُ وَاللَّعْنَةُ . قَالَتْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
" مَهْلاً يَا عَائِشَةُ ، إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الرِّفْقَ فِى الأَمْرِ كُلِّهِ " .
فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَلَمْ تَسْمَعْ مَا قَالُوا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم " قَدْ قُلْتُ وَعَلَيْكُمْ " .
Tercemesi:
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrahim b. Sa'd, ona Salih, ona İbn Şihâb, ona Urve b. Zübeyr, ona Peygamber'in (sav) eşi Hz. Âişe (ra) şöyle rivayet etti:
"Bir grup Yahudi Rasûlüllah'ın (sav) yanına girdiler de: 'Essâmü Aleyküm (Ölüm üzerinize olsun)' dediler. Hz. Aişe: Ben bunu anladım ve 'Ölüm sizin üzerinize olsun, Allah'ın laneti de!' dedim. Bunun üzerine Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu:
"Yavaş ol yâ Aişe! Allah bütün işlerde yumuşaklığı sever." Ben de dedim ki: 'Yâ Rasûlallah! Duymadın mı onlar ne dediler?' Rasûlüllah (sav): "(Ben de onlara) 'Ve aleyküm (Sizin üzerinize de olsun)' dedim ya!" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Edeb 35, 2/496
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Salih b. Keysan ed-Devsi (Salih b. Keysan)
5. Ebu İshak İbrahim b. Sa'd ez-Zührî (İbrahim b. Sa'd b. İbrahim b. Abdurrahman b. Avf)
6. Abdulaziz b. Abdullah el-Üveysi (Abdulaziz b. Abdullah b. Yahya b. Amr b. Üveys)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Diyalog, Hz. Peygamber'in / Sahabenin Yahudilerle ilişkileri
Lanet, Lanetlemek,
Mücadele, misliyle cevap vermek
Söz, kötü söz söylemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9161, M006608
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ سَعِيدٍ الأَيْلِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى سُلَيْمَانُ - وَهُوَ ابْنُ بِلاَلٍ - عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ حَدَّثَهُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَنْبَغِى لِصِدِّيقٍ أَنْ يَكُونَ لَعَّانًا » .
Tercemesi:
Bİze Harun b. Saîd El-Eylî rivayet etti, (Dedi ki) : Bize rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Süleyman (bu zât İbnü Bilâl'dır) Alâ' b. Abdirrahman'dan naklen haber verdi. Alâ ona babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivayet etmiş ki, Hz. Peygamber (s.)şöyle dedi: "Siddîk bir kimseye lânetçi olması yakışmaz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Birr ve's-sıla ve'l-edeb 6608, /1073
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Cafer Harun b. Said es-Sa'dî (Harun b. Said b. Heysem b. Muhammed b. Heysem b. Feyruz)
Konular:
KTB, ADAB
Lanet, Lanetlemek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9162, M006609
Hadis:
حَدَّثَنِيهِ أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ جَعْفَرٍ عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بِهَذَا الإِسْنَادِ [حَدَّثَهُ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ] مِثْلَهُ [أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لاَ يَنْبَغِى لِصِدِّيقٍ أَنْ يَكُونَ لَعَّانًا »].
Tercemesi:
Bana bu hadîsi Ebû Küreyb rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hâlid b. Mahled, Muhammed b. Ca'fer'den, o da Alâ' b. Abdirrahman'dan bu isnadla (onu babası vasıtasıyla Ebû Hureyre'den nakletti) bu hadisin mislini rivayet etti. Hz. Peygamber (s.) şöyle dedi: "Siddîk bir kimseye lânetçi olması yakışmaz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Birr ve's-sıla ve'l-edeb 6609, /1073
Senetler:
1. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
2. Muhammed b. Cafer el-Ensari (Muhammed b. Cafer b. Ebu Kesir)
3. Ebu Heysem Halid b. Mahled el-Katavâni (Halid b. Mahled)
4. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
KTB, ADAB
Lanet, Lanetlemek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9909, D001440
Hadis:
حَدَّثَنَا دَاوُدُ بْنُ أُمَيَّةَ حَدَّثَنَا مُعَاذٌ - يَعْنِى ابْنَ هِشَامٍ - حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبُو سَلَمَةَ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ حَدَّثَنَا أَبُو هُرَيْرَةَ قَالَ
"وَاللَّهِ لأُقَرِّبَنَّ بِكُمْ صَلاَةَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم."
[الَ فَكَانَ أَبُو هُرَيْرَةَ يَقْنُتُ فِى الرَّكْعَةِ الآخِرَةِ مِنْ صَلاَةِ الظُّهْرِ وَصَلاَةِ الْعِشَاءِ الآخِرَةِ وَصَلاَةِ الصُّبْحِ فَيَدْعُو لِلْمُؤْمِنِينَ وَيَلْعَنُ الْكَافِرِينَ.]
Tercemesi:
Bize Davud b. Ümeyye, ona Muaz b. Hişam, ona babası, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti:
"Vallahi size Hz. Peygamber'in (sav) namazı gibi namaz kıldıracağım dedi (ve kıldırdı)."
[Ebu Seleme dedi ki: Ebu Hureyre (ra) öğle, yatsı ve sabah namazlarının son rekâtında kunut yapar, mü'minler için dua, kâfirlere de lanet ederdi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Vitr 346, /340
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Abdullah Muaz b. Hişam ed-Destevâî (Muaz b. Hişam b. Senber)
6. Davud b. Ümeyye el-Ezdî (Davud b. Ümeyye)
Konular:
Lanet, Lanetlemek,
Namaz, kunut duası namazlarda
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا سِمَاكٌ حَدَّثَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"لَعَنَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم آكِلَ الرِّبَا وَمُوكِلَهُ وَشَاهِدَهُ وَكَاتِبَهُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22155, D003333
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا سِمَاكٌ حَدَّثَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"لَعَنَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم آكِلَ الرِّبَا وَمُوكِلَهُ وَشَاهِدَهُ وَكَاتِبَهُ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona da Züheyr b. Harb, ona Simak b. Harb, o da bana Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud, ona da babası Abdullah b. Mesud'un (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav), faiz yiyene, yedirene, (muamelesine) şahitlik edene ve yazana lanet etti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 4, /778
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Abdullah el-Hüzeli (Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Züheyr b. Muaviye el-Cu'fî (Züheyr b. Muaviye b. Hadîc b. Rahîl b. Züheyr b. Hayseme)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
Konular:
Faiz, Riba
Lanet, Lanetlemek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23735, T001977
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى الأَزْدِىُّ الْبَصْرِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَابِقٍ عَنْ إِسْرَائِيلَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "لَيْسَ الْمُؤْمِنُ بِالطَّعَّانِ وَلاَ اللَّعَّانِ وَلاَ الْفَاحِشِ وَلاَ الْبَذِىءِ" . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ وَقَدْ رُوِىَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ مِنْ غَيْرِ هَذَا الْوَجْهِ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahyâ el-Ezdî el-Basrî, ona Muhammed b. Sabık, ona İsrail, ona 'Ameş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah (ra) rivayet etiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Mümin, dili ile başkalarına zarar veren, lanet eden, çirkin işler yapan ve kötü söz söyleyen ağzı bozuk kişi değildir."
Ebû İsa (et-Tirmizî şöyle) dedi: "Bu hadis hasen garibtir. Yine Abdullah’tan bu tarik dışında da rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Birr ve's-sıla 48, 4/350
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Şibl Alkame b. Kays en-Nehaî (Alkame b. Kays b. Abdullah b. Malik b. Alkame)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Sabık et-Temimi (Muhammed b. Sabık)
7. Ebu Abdullah Muhammed b. Ebu Hâtim el-Ezdî (Muhammed b. Yahya b. Abdulkerim b. Nâfi')
Konular:
Lanet, Lanetlemek,
Müslüman, vasıfları
Seçki, Güzel ahlak
Söz, kötü söz söylemek
Suçlar, Cinsel: Fuhuş, hayasızlık/fuhuş
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35914, HM003839
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَابِقٍ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنِ الْأَعْمَشِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: "لَيْسَ الْمُؤْمِنُ بِطَعَّانٍ وَلَا بِلَعَّانٍ وَلَا الْفَاحِشِ الْبَذِيءِ."
[وَقَالَ ابْنُ سَابِقٍ مَرَّةً بِالطَّعَّانِ وَلَا بِاللَّعَّانِ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Sâbık, ona İsrail, ona Ameş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah b. Mesud rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Mümin, dili ile başkalarına zarar veren, lanet eden, çirkin işler yapan ve kötü söz söyleyen ağzı bozuk kişi değildir."
[Muhammed b. Sabık bir defasında dili ile başkalarına zarar veren, lanet eden anlamındaki ta'n ve la'n kelimelerini lamı tarifli bir şekilde rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3839, 2/77
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Şibl Alkame b. Kays en-Nehaî (Alkame b. Kays b. Abdullah b. Malik b. Alkame)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Sabık et-Temimi (Muhammed b. Sabık)
Konular:
Amel, Allah'ın razı olmayacağı ameller
Ayıplamak, günahından dolayı müslümanı aşağılamak
Lanet, Lanetlemek,
Müslüman, mü'minin kişiliği
Müslüman, vasıfları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
37447, HM003948
Hadis:
حَدَّثَنَا أَسْوَدُ أَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرٍ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنَّ الْمُؤْمِنَ لَيْسَ بِاللَّعَّانِ وَلَا الطَّعَّانِ وَلَا الْفَاحِشِ وَلَا الْبَذِيءِ
Tercemesi:
Bize Esved, ona Ebu Bekir, ona Hasan b. Amr, ona Muhammed b. Abdurrahman b. Yezid, ona babası (Abdurrahman b. Yezid) ona da Abdullah (ra) rivayet etiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Mümin, lanet eden, dili ile başkalarına zarar veren, çirkin işler yapan ve kötü söz söyleyen ağzı bozuk kişi değildir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3948, 2/103
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Yezid en-Nehâi (Abdurrahman b. Yezid b. Kays b. Abdullah)
3. Ebu Cafer Muhammed b. Abdurrahman en-Nehâi (Muhammed b. Abdurrahman b. Yezid b. Kays)
4. Hasan b. Amr et-Temimî (Hasan b. Amr)
5. Ebu Bekir b. Ayyaş el-Esedî (Ebu Bekir b. Ayyaş b. Salim)
6. Şâzân Esved b. Âmir eş-Şâmî (Esved b. Âmir)
Konular:
Ahlak, kötü ahlak
Lanet, Lanetlemek,
حدثنا محمد قال حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا محمد بن سابق قال حدثنا إسرائيل عن الأعمش عن إبراهيم عن علقمة عن عبد الله عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : ليس المؤمن بالطعان ولا اللعان ولا الفاحش ولا البذى
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164335, EM000332
Hadis:
حدثنا محمد قال حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا محمد بن سابق قال حدثنا إسرائيل عن الأعمش عن إبراهيم عن علقمة عن عبد الله عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : ليس المؤمن بالطعان ولا اللعان ولا الفاحش ولا البذى
Tercemesi:
Bize Muhammed, ona Abdullah b. Muhammed, ona Muhammed b. Sabık, ona İsrail, ona 'Ameş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da Abdullah (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Mümin, dili ile başkalarına zarar veren, lanet eden, çirkin işler yapan ve kötü söz söyleyen ağzı bozuk kişi değildir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 332, /283
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Şibl Alkame b. Kays en-Nehaî (Alkame b. Kays b. Abdullah b. Malik b. Alkame)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
6. Ebu Cafer Muhammed b. Sabık et-Temimi (Muhammed b. Sabık)
7. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî (Abdullah b. Muhammed b. Abdullah)
8. Muhammed b. İsmail el-Buharî (Muhammed b. İsmail el-Buharî)
Konular:
Lanet, Lanetlemek,
Müslüman, mü'minin kişiliği
Müslüman, vasıfları
Söz, kötü söz söylemek
Takva, eline ve diline sahip olmak