211 Kayıt Bulundu.
Bana Abdullah b. Muhammed, ona Abdülmelik b. Amr, ona Zuheyr b. Muhammed, ona Muhammed b. Amr b. Halhale, ona Atâ b. Yesâr, ona da Ebu Saîd el-Hudrî ve Ebu Hureyre (r.anhuma) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmişlerdir: "Yüce Allah, Müslümanın başına gelen, yorgunluk, hastalık, gelecek kaygısı, üzüntü, başkalarından gördüğü eziyet, iç sıkıntısı, hatta ona acı veren bir diken batması dahil her musibeti o Müslümanın günahlarını örtmeye vesile sayar."
Bana Abdullah b. Muhammed, ona Abdülmelik b. Amr, ona Zuheyr b. Muhammed, ona Muhammed b. Amr b. Halhale, ona Atâ b. Yesâr, ona da Ebu Saîd el-Hudrî ve Ebu Hureyre (r.anhuma) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmişlerdir: "Yüce Allah, Müslümanın başına gelen, yorgunluk, hastalık, gelecek kaygısı, üzüntü, başkalarından gördüğü eziyet, iç sıkıntısı, hatta ona acı veren bir diken batması dahil her musibeti o Müslümanın günahlarını örtmeye vesile sayar."
Bize İshak b. İbrahim el-Hanzalî, ona Nadr b. Şümeyl el-Mâzinî, ona Davud b. Ebu Fürat, ona Abdullah b. Büreyde, ona da Yahya b. Ya'mer, şöyle rivayet etmiştir: Hz. Âişe (r. anhâ) Rasulullah'a (sav) veba salgını hakkında sordu. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Veba salgını, Allah'ın dilediği kulları üzerine göndermiş olduğu bir azaptır. Ancak Allah, onu müminler için bir rahmet vesilesi kılmıştır. Veba salgını olan bir beldede bulunan, orada ikamet etmeye devam eden, sabrederek ve ecrini Allah'tan bekleyerek, söz konusu veba salgınının ancak Allah'ın takdir ettiği kişilere bulaşacağını bilerek o beldeden dışarı çıkmayan hiç kimse yoktur ki kendisi için mutlaka şehit sevabı gibi bir sevap olmasın."
Bize Ziyad b. er-Rabi’, ona Ebu Hidaş, ona Ebu Uyeyne’nin azatlısı Vasıl, ona Beşşar b. Ebu Seyf el-Cermi, Iyaz b. Ğutayf’ın şöyle anlattığını rivayete etti: Yakalandığı bir hastalıktan dolayı yatan Ebu Ubeyde b. el-Cerrah’ı ziyarete gitmiştik. Ebu Ubeyde’nin karışı Tuhayfe baş ucunda oturmaktaydı. Ona “Ebu Ubeyde sabahı nasıl etti?” diye sordum. Karısı “Vallahi bir ecirle sabahı sabah etti” dedi. Ebu Ubeyde “Bir ecirle sabahlamadım” dedi. Yüzü duvara dönüktü. Sonra ziyaretine gelenlere döndü ve “Neden böyle söylediğimi sormayacak mısınız?” dedi. Orada bulunanlar “Söylediğin hoşumuza gitmedi ki sebebini soralım” dediler. Ebu Ubeyde şöyle devam etti. Ben Hz. Peygamber’den duydum şöyle dedi: "Kim Allah yolunda (ihtiyaç) fazlasından harcama yaparsa yediyüz kat fazlasını alır. Kim kendine veya ailesine harcama yapar veya bir hastayı ziyaret eder ya da rahatsızlık verici bir şeyi yoldan kaldırırsa (bu bir iyiliktir ve) iyiliğe on misli karşılık verilir. Oruç (gıybet vs. gibi bir günahla) zedelenmediği sürece kalkandır. Allah kimi vücud (sağlığı) ile imtihan ederse o günahına kafarettir."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: مَنْ نُوقِشَ الْحِسَابَ يَهْلِكْ