Giriş

Bize Ebu'l-Hattâb Ziyâd b. Yahya el-Basrî, ona Ebu Attâb Sehl b. Hammâd, ona Şu'be, ona Seyyâr şöyle rivayet etmiştir: "Sâbit el-Bünânî ile birlikte yürüyorduk. Çocukların yanından geçerken onlara selam verdi ve söyle dedi: Enes'le birlikteydim. Çocukların yanından geçerken onlara selam verdi ve şöyle dedi: Ben Rasulullah (sav) ile birlikteydim. Çocukların yanından geçerken onlara selam verdi. Ebû İsâ (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu sahih bir hadistir. Bir çok kişi onu Sâbit'ten nakletmiştir. Başka tariklerden Enes'ten de nakledilmiştir. Bize Kuteybe, ona Cafer, ona Süleyman, ona Sabit, ona Enes, Hz. Peygamber'den benzer bir hadisi nakletmiştir.


Açıklama: Normal şartlarda küçüklerin büyüklere selam vermesi edeptendir (MŞ026391). Ancak Hz. Peygamber çocuğun yok sayılmayacağını gösterecek şekilde ashabının içinde onlara selam vermiştir.

    Öneri Formu

Bize Kuteybe, ona Leys, ona İbn Aclan, ona Said el-Makburi, ona Ebu Hureyre (ra) Resulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Sizden biriniz bir meclise ulaştığında selam versin ve oturmayı uygun görürse otursun. Kalktığı zaman selam verip ayrılsın. Çünkü önceki selamı sonrakinden daha iyi değildir." Ebu İsa -Tirmizi- şöyle demiştir: "Bu hadis hasendir. Aynı zamanda bu hadisi İbn Aclan, Saîd el-Makburî’den, o babasından, o da Ebû Hureyre’den (ra), o da Peygamber'den (sav) rivâyet etmiştir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; musannif ile Muhammed b. Aclan arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
274519 T002706-2 Tirmizi, İsti’zan ve Âdâb, 15

Bize Süveyd, ona Abdullah, ona Hâlid el-Hazzâi, ona Ebu Temîme el-Hüceymî, ona kendi kabilesinden bir adam şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'i aradım ama onu bulamayınca oturdum. Bu sırada bir grup insanla birlikte geldi. Onu tanımıyordum. O sırada insanların arasını buluyordu. Bu işi bitince oradan bazı kimselerle birlikte kalktı. "Ey Allah'ın resulü!" dediler. Onu görünce üç defa "Sana selam (Aleyke's-selam) Ey Allah'ın resulü" dedim. O da üç defa "Sana selam" (Aleyke's-selam) sözü ölülere selam verme şeklidir" buyurdu. Sonra bana yöneldi ve şöyle buyurdu: "Kişi müslüman kardeşiyle karşılaştığı zaman "es-Selamu aleyküm ve rahmetullah" desin" buyurdu. Sonra Hz. Peygamber "Sana da Allah'ın rahmeti olsun" diye üç defa cevap verdi. Tirmizi şöyle demiştir: Bu hadisi Ebu Gıfâr, Ebu Temime el-Hüceymî'den, o Ebu Cürey Câbir b. Süleym el-Hüceymî'den şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in yanına geldim...demiş ve bu hadisi zikretmiştir. Ebu Temîme'nin adı Tarîf b. Mücâlid'dir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; musannif ile Müsenna b. Said et-Tâî arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
274400 T002721-2 Tirmizi, İsti’zan ve Âdâb, 28

Bize Kuteybe, ona Leys b. Sa'd, ona Bükeyr b. Abdullah b. el-Eşec, ona Sâhibü'l-abâ Nâbil, ona İbn Ömer, ona da Suheyb (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) yanına uğradım. Namaz kılıyordu. Ona selam verdim. Selamımı işaretle aldı. (Râvî) şöyle dedi: Sadece "Parmağıyla işaret etti" dediğini biliyorum. (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu konuda Bilâl, Ebû Hureyre, Enes ve Hz. Aişe'den (r.anha) hadis rivayet edilmiştir.


    Öneri Formu
11835 T000367 Tirmizi, Salat, 154

Bize Ebü’l-Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ebû Seleme b. Abdurrahmân, ona da Peygamber’in (s.a.v.) hanımı Âişe (r.anha) rivayet etti: Allah Rasûlü (s.a.v.): – “Ey Âişe (Âiş), şu zât Cebrail'dir, sana selâm ediyor” buyurdu. Ben de: – “Ve aleyhi’s-selâm ve rahmetullâh (Selâm ve Allah’ın rahmeti onun da üzerine olsun) dedim. Âişe (r.anhâ) ilaven "O bizim göremediğimizi görüyor." dedi.


    Öneri Formu
72628 HM025081 İbn Hanbel, VI, 88

Bize Mahmûd b. Gaylân, ona Vekî, ona Hişâm b. Sa'd, ona Nâfi, ona İbn Ömer (ra) şöyle rivayet etmiştir: Bilal'e "Namaz kıldığı sırada insanlar kendisine selam verdiklerinde Hz. Peygamber ne yapıyordu?" diye sordum. "Eliyle işaret ediyordu" dedi. Ebû İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu hasen-sahih bir hadistir. Suheyb hadisi, hasendir ve onu sadece Bükeyr'den Leys'in rivayetiyle bilmekteyiz. İbn Ömer'den Zeyd b. Eslem vasıtasıyla şöyle rivayet edilmiştir: Bilal'e: "Rasulullah (sav) Amr b Avf oğullarının mescidinde iken insanlar ona selam verdiklerinde ne yapıyordu?" diye sordum. "Eliyle işaret ediyordu" dedi. Her iki hadis de bana göre sahihtir. Çünkü Suheyb hadisinin hikayesi ile Bilal hadisinin hikayesi farklıdır. İbn Ömer'in her ikisinden de rivayet etmesi, bunları ikisinden de duymuş olmasına bağlı olabilir.


    Öneri Formu
11836 T000368 Tirmizi, Salat, 154

Kitabımda Yakub b. İbrahim'den şöyle nakledildiğini gördüm: Bize İsmail b. Uleyye, ona Ravh b. el-Kasım, ona el-Alâ b. Abdurrahman, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra) şöyle rivâyet etti: Rasûlullah (sav) mezarlığa gitti ve "Mü'minler kavminin yurduma selâm olsun!" diyerek mezardakilere selâm verdi, sonra şöyle dedi: "İnşallâh bizler de sizlere kavuşacağız. Kardeşlerimi görmeyi çok arzu ederdim." Yanındakiler; "- Biz senin kardeşlerin değ*il miyiz?" dediler. "- Siz benim ashâbımsınız. Benim kardeşlerim ise ümmetim içerisinde benden sonra dünyaya gelecek olan kişilerdir. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim" buyurdu. "- Ümmetinden, senden sonra dünyaya gelecek olanları nasıl tanıyacaksın?" diye sorduklarında; "- Sakar ve sekili atları olan bir adam, duru ve siyah at sürüsü içerisinden kendi atlarını tanımaz mı?" diye sordu. "- Evet, ey Allah'ın rasûlü" dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "- Onlar, abdest azalarının parlaklığından sakar ve sekili atlar gibi mahşere gelecekler, ben de onları havuz başında bekleyeceğim.Ben bazı insanları havuzumdan kovacağım, tıpkı sürünün arasından yabancı develerin kovulduğu gibi. Ben onlara, 'Hey, bu tarafa gelin' diye sesleneceğim. Ama bana, 'Onlar senden sonra pek çok şey ihdas ettiler' denecek. Bunun üzerine ben de, 'Öyleyse defolsunlar, defolsunlar!' diyeceğim. -


    Öneri Formu

Bize Ali b. Münzir el-Kûfî, ona Muhamed b. Fudayl, ona Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona Amir eş-Şa'bî, ona Ebu Seleme, ona Hz. Aişe şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bana "Cebrail sana selam söylüyor" dedi. Ben de "Allah'ın rahmeti ve bereketi onun da üzerine olsun." dedim." Bu konuda Nümeyroğullarından bir kişinin babasından, onun da dedesinden bir rivayeti bulunmaktadır. Ebu İsa: Bu hasen sahih bir hadistir. Ayrıca bu hadisi Zührî, Ebû Seleme'den, o da Hz. Aişe'den rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
271788 T002693-2 Tirmizi, İsti’zan ve Âdâb, 5

Bize Abde b. Abdullah el-Huzâî el-Basrî, ona Ebû Davud ve Abdussamed, onlara Muhammed b. Sâbit el-Bünânî, ona babası Sâbit el-Bünânî, ona Enes b. Mâlik, ona Ebû Talha (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) bana şöyle dedi: "Kavmine selam söyle. Onlar bildiğime göre iffetli ve sabırlı kişilerdir." Tirmizî şöyle demiştir: Bu hasen-garîb bir hadistir.


    Öneri Formu
24118 T003903 Tirmizi, Menâkıb, 65

Bize Abde b. Abdullah el-Huzâî el-Basrî, ona Ebû Davud ve Abdussamed, onlara Muhammed b. Sâbit el-Bünânî, ona babası Sâbit el-Bünânî, ona Enes b. Mâlik, ona Ebû Talha (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) bana şöyle dedi: "Kavmine selam söyle. Onlar bildiğime göre iffetli ve sabırlı kişilerdir." Tirmizî şöyle demiştir: Bu hasen-garîb bir hadistir.


    Öneri Formu
271787 T003903-2 Tirmizi, Menâkıb, 65