Giriş

Bize Bündâr Muhammed b. Beşşâr, ona Yahya b. Said ve Abdurrahamn b. Mehdî, onlara Süfyân, ona Seleme b. Küheyl, ona Hucr b. Kays, ona da Vâil b. Hucr şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın 'ğayri'l-mağdûbi 'aleyhim velâ'd-dâllîn' ayetini okuyup amin dediğini ve (amin derken) sesini uzattığını işittim." [Bu konuda Ali ve Ebu Hureyre'den de hadis nakledilmiştir. Ebu İsa şöyle der ki: Vâil b. Hucr hadisi, hasen bir hadistir. Nebî'nin (sav) ashabından, tâbiînden ve onlardan sonra gelen pek çok kimse bu görüşte olup onlar, erkeğin amin derken sesini yükselteceğini ve kısmayacağını benimsemişlerdir. Şâfiî, Ahmed ve İshak da bu görüştedir. Bu hadisi Şu'be, Seleme b. Küheyl'den, o Ebu 'Anbes Hucr'dan, o Alkame b. Vâil'den, o da babasından rivayet ederek Nebî'nin (sav) "ğayri'l-mağdûbi 'aleyhim velâ'd-dâllîn" ayetini okuduğunu, amin dediğini, (derken de) sesini kıstığını nakletmiştir.] [Ebu İsa şöyle der ki: Muhammed'i şöyle derken işittim: Bu konuda Süfyân hadisi, Şu'be hadisinden daha sahihtir. (Çünkü) Şu'be, bu hadisin (bazı) yerlerinde yanılmış ve “Ebu 'Anbes Hucr” demiştir. Oysa doğrusu Hucr b. Anbes olup Ebu Seken diye künyelenir. Yine Şu'be rivayetin senedine 'Alkame b. Vâil'i eklemiştir ki, o senette Alkame b. Vâil yoktur. O, Hucr b. Kays'ın Vâil b. Hucr'dan rivayetidir. Yine Şu'be “sesini kıstı” da demiştir, ama doğrusu, “sesini uzattı” olmalıdır.] [Ebu İsa şöyle dert ki: Ebu Zür'a'ya bu hadis hakkında sordum, “bu konuda Süyân hadisi, Şu'be hadisinden daha sahihtir” cevabını verdi ve “Alâ b. Sâlih el-Esedî, Seleme b. Küheyl'den, Süfyân'ın rivayetine benzer şekilde nakilde bulunmuştur” dedi.]


Açıklama: Bu tarik muallaktır; musannif ile Şube arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
273299 T003465 Tirmizi, Salat, 70

Bize Yahya b. Yahya, ona Mâlik (b. Enes), ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "İmam (namazda) âmin dediğinde siz de âmin deyiniz. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk düşerse, işlemiş olduğu günahları affedilir." [İbn Şihab (namazda) Hz. Peygamber'in (de) 'âmin' dediğini nakletmiştir.]


    Öneri Formu
3125 M000915 Müslim, Salât, 72

Bize Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Ebu Yunus, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Namazda biriniz âmin dediğinde, melekler de semada âmin derler. Bu iki âmin birbirine denk geldiğinde, (âmin diyen) kulun geçmiş günahları bağışlanır."


    Öneri Formu
3134 M000917 Müslim, Salât, 74

Bize Amr b. Avn, ona Ebu Avâne, ona Katâde; (T) Bize Ahmed b. Hanbel, ona Yahya b. Said, ona Hişam, ona Katâde, ona Yunus b. Cübeyr, ona da Hıttân b. Abdullah er-Rakkâşî şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Musa el-Eş'arî, bize namaz kıldırmıştı. Namazının son rekatına oturduğunda cemaatten bir adam 'Namaz, ancak iyilik ve zekât ile makbul olur' dedi. Ebu Musa namazını tamamladığında, cemaate döndü ve 'Şöyle şöyle diyen hanginizdi?' dedi. Cemaat sessizliğe büründü. Ebu Musa tekrar 'Şöyle şöyle diyen hanginizdi?' diye sordu. Cemaat yine cevap vermeyince, 'Ey Hıttân! Galiba sen söyledin' dedi. Hıttân 'Ben söylemedim' dedim. Zira beni paylamasından çekindim.' Cemaatten bir adam kalkıp 'O sözleri ben söyledim ve bununla da sadece hayrı kastettim' dedi. Ebu Musa bunun üzerine 'Namazınızda neler söyleyeceğinizi bilmiyor musunuz. Rasulullah (sav) hutbe verip bize bunu öğretmiş, bize namazın sünnetini (adabını) açıklamış ve namazı (nasıl kılacağımızı) bize şu sözleriyle anlatmıştır: Namaza kalktığınızda önce saflarınızı düzgün ve sık tutun. Sonra içinizden biri imam olsun. O tekbir aldığında siz de tekbir getirin. O 'Ğayri'l-mağdûbi aleyhim velâ'd-dâllîn' dediğinde sizler âmin deyin ki Allah duanıza icabet etsin. İmam tekbir alıp rükûa vardığında siz de tekbir getirip rükûa gidin. Çünkü imam, sizden önce rükûa gidip sizden önce rükûdan kalkar. Rasulüllah (sav) bu anlattıklarım böyledir buyurdu ve şöyle devam etti: İmam 'Semiallâhu limen hamideh' dediğinde sizler 'Allâhümme Rabbenâ leke'l-hamd' deyin. Şüphesiz Allah Teâlâ, Nebi'sinin (sav) dili ile 'Semiallâhu limen hamideh' demiştir. İmam tekbir alıp secdeye vardığında, siz de tekbir getirip secde edin. Çünkü imam, sizden önce secdeye varıp sizden önce secdeden kalkar. Rasulüllah (sav) bu anlattıklarım da böyledir buyurdu ve şöyle devam etti: İmam oturduğunda sizden birinin ilk sözü şu olsun: 'En güzel selamlar, dualar Allah'a olsun. Selam sana ey Nebi! Allah'ın rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun. Selam bizlere ve Allah'ın salih kullarına olsun. Şahitlik ederim ki, Allah'tan başka ilah yoktu ve şahitlik ederim ki Muhammed (sav), onun kulu ve Rasulüdür' buyurdu." [Ahmed (b. Hanbel), hadisinde 've berakâtühü' ifadesini zikretmemiş; 've eşhedü' ifadesi yerine de 2ve enne Muhammeden' ifadesini zikretmiştir.]


    Öneri Formu
271933 D000972-2 Ebu Davud, Salat, 177, 178

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan b. Uyeyne el-Hilâ, ona Muhammed b. Şihab ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre (ra), Nebi'nin şöyle buyurduğunu rivayet etti: "İmam, âmin dediğinde siz de âmin deyin çünkü melekler de âmin derler. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk gelirse, Allah o kimsenin geçmiş günahlarını affeder."


    Öneri Formu
23122 B006402 Buhari, Daavât, 63

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "İmam 'ğayri'l-mağdûbi 'aleyhim velâ'd-dâllîn' deyince siz de 'Âmin' deyiniz. Kimin (Âmin) demesi, meleklerin deyişine denk gelirse geçmiş günahları bağışlanır."


    Öneri Formu
31139 B004475 Buhari, Tefsir, (Fatiha), 2

Bana Yahya, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "İmam âmin dediği zaman siz de âmin deyiniz. Çünkü kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk düşerse, geçmiş günahları bağışlanır." [İbn Şihab dedi ki: Rasulullah (sav) da (namaz kıldırırken) âmin derdi.]


    Öneri Formu
34883 MU000194 Muvatta, Salât, 11

Bana Malik, ona Ebu Bekir’in azatlısı Sümey, ona Ebu Salih es-Semmân, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "İmam (Gazaba uğrayanların ve sapıtanların yoluna değil) ayetini okuduğu vakit, siz de 'âmin' deyiniz. Çünkü âmin sözü, meleklerin âmin demesine denk düşenin geçmiş günahları bağışlanır."


    Öneri Formu
34884 MU000195 Muvatta, Salât, 11

Bana Malik, ona ona Ebu Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Biriniz 'âmin' dediğinde, melekler de semada 'âmin' der ve bunların biri diğerine denk gelirse, 'âmin' diyen kimsenin geçmiş günahları bağışlanır."


    Öneri Formu
34885 MU000196 Muvatta, Salât, 11

Bize Amr b. Hammad, ona Kaza‘a b. Süveyd, ona Humeyd, ona da A‘rec şöyle demiştir: "Kur’ân’ı okuduktan sonra dua eden bir kimsenin duasına dört bin melek 'Âmin' der."


    Öneri Formu
52843 DM003524 Darimi, Fedailu'l-Kur'an, 33