5014 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve Ali b. Hucr, onlara İsmail -b. Cafer-, ona Abdullah b. Abdurrahman b. Ma'mer b. Hazm Ebû Tuvâle el-Ensârî ona da Enes b. Mâlik rivayet etmiştir. (T) Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb -lafız ona aittir-, ona Süleyman -b. Bilâl-, ona Abdullah b. Abdurrahman, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) evimize geldi, içecek bir şey istedi. Biz de Onun [sav] için koyunumuzu sağdık. Sonra sağılan süte şu kuyumuzun suyundan kattım ve [su katılmış sütü] Rasulullah'a (sav) verdim. Rasulullah (sav), içti. Ebu Bekir, sol tarafında, Ömer karşısında, bir bedevi ise sağ yanında oturuyordu. Rasulullah (sav) sütü içmeyi bitirince Ömer, "İşte Ebu Bekir, Ey Allah’ın Rasulü!" diyerek onu [Ebu Bekir'i] gösterdi. Ama Rasulullah (sav), Ebu Bekir ve Ömer'i bırakıp süt kabını bedeviye verdi ve şöyle buyurdu: "Sağdakiler, sağdakiler, sağdakiler." Enes üç defa "Bu, sünnettir" demiştir.
Açıklama: Süte su katmanın hikmeti onu hafifletmek, soğutmak veya herkese yetmesini sağlamaktır.
Bize Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve Ali b. Hucr, onlara İsmail -b. Cafer-, ona Abdullah b. Abdurrahman b. Ma'mer b. Hazm Ebû Tuvâle el-Ensârî ona Enes b. Mâlik rivayet etmiştir. (T) Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb -lafız ona aittir-, ona Süleyman -b. Bilâl-, ona Abdullah b. Abdurrahman, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) evimize geldi, içecek bir şey istedi. Biz de Onun [sav] için koyunumuzu sağdık. Sonra sağılan süte şu kuyumuzun suyundan kattım ve [su katılmış sütü] Rasulullah'a (sav) verdim. Rasulullah (sav), içti. Ebu Bekir, sol tarafında, Ömer karşısında, bir bedevi ise sağ yanında oturuyordu. Rasulullah (sav) sütü içmeyi bitirince Ömer, "İşte Ebu Bekir, Ey Allah’ın Rasulü!" diyerek onu [Ebu Bekir'i] gösterdi. Ama Rasulullah (sav), Ebu Bekir ve Ömer'i bırakıp süt kabını bedeviye verdi ve şöyle buyurdu: "Sağdakiler, sağdakiler, sağdakiler." Enes, üç defa 'Bu, sünnettir' demiştir.
Açıklama: Süte su katmanın hikmeti onu hafifletmek, soğutmak veya herkese yetmesini sağlamaktır.
Bize Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve Ali b. Hucr, onlara İsmail -b. Cafer-, ona Abdullah b. Abdurrahman b. Ma'mer b. Hazm Ebu Tuvâle el-Ensârî ona da Enes b. Mâlik (ra) rivayet etmiştir. (T) Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb -lafız ona aittir-, ona Süleyman -b. Bilâl-, ona Abdullah b. Abdurrahman, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: Bize Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve Ali b. Hucr, onlara İsmail -b. Cafer-, ona Abdullah b. Abdurrahman b. Ma'mer b. Hazm Ebû Tuvâle el-Ensârî ona Enes b. Mâlik rivayet etmiştir. (T) Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb -lafız ona aittir-, ona Süleyman -b. Bilâl-, ona Abdullah b. Abdurrahman, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) evimize geldi, içecek bir şey istedi. Biz de Onun [sav] için koyunumuzu sağdık. Sonra sağılan süte şu kuyumuzun suyundan kattım ve [su katılmış sütü] Rasulullah'a (sav) verdim. Rasulullah (sav), içti. Ebu Bekir, sol tarafında, Ömer karşısında, bir bedevi ise sağ yanında oturuyordu. Rasulullah (sav) sütü içmeyi bitirince Ömer, "İşte Ebu Bekir, Ey Allah’ın Rasulü!" diyerek onu [Ebu Bekir'i] gösterdi. Ama Rasulullah (sav), Ebu Bekir ve Ömer'i bırakıp süt kabını bedeviye verdi ve şöyle buyurdu: "Sağdakiler, sağdakiler, sağdakiler." Enes, üç defa 'Bu, sünnettir' demiştir.
Açıklama: Süte su katmanın hikmeti onu hafifletmek, soğutmak veya herkese yetmesini sağlamaktır.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Amr en-Nâkıd, Züheyr b. Harb, Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, -lafız Züheyr'e aittir-, onlara Süfyân b. Uyeyne, ona Zührî, ona Enes şöyle rivayet etmiştir: Ben, on yaşındayken Hz. Peygamber (sav), Medine'ye geldi. Ben, yirmi yaşındayken de vefat etti. Annelerim beni Ona (sav) hizmet etmeye teşvik ederlerdi. [Rasulullah (sav)] Bir gün evimize geldi. Biz de kendisine [sav] evde beslediğimiz bir koyundan süt sağdık, süte evdeki bir kuyudan su katıldı ve Rasulullah (sav) ondan [su katılmış sütü] içti. Bunun üzerine Ömer, Ona (sav) —Ebu Bekir solunda olduğu halde— 'Ey Allah’ın Rasulü! Ebu Bekir'e ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) onu [tası] sağ tarafındaki bedeviye verdi ve "Sağdan sağdan [sırayla]" buyurdu.
Açıklama: Hz, Enes'in annelerinden murad hakikî annesi Ümmü Süleym ile teyzesi Ümmü Harâm ve diğer yakınlarıdır. Süte su katmanın hikmeti onu hafifletmek, soğutmak veya herkese yetmesini sağlamaktır.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Amr en-Nâkıd, Züheyr b. Harb, Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, -lafız Züheyr'e aittir-, onlara Süfyân b. Uyeyne, ona Zührî, ona Enes şöyle rivayet etmiştir: Ben, on yaşındayken Hz. Peygamber (sav), Medine'ye geldi. Ben, yirmi yaşındayken de vefat etti. Annelerim beni Ona (sav) hizmet etmeye teşvik ederlerdi. [Rasulullah (sav)] Bir gün evimize geldi. Biz de kendisine [sav] evde beslediğimiz bir koyundan süt sağdık, süte evdeki bir kuyudan su katıldı ve Rasulullah (sav) ondan [su katılmış sütü] içti. Bunun üzerine Ömer, Ona (sav) —Ebu Bekir solunda olduğu halde— 'Ey Allah’ın Rasulü! Ebu Bekir'e ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) onu [tası] sağ tarafındaki bedeviye verdi ve "Sağdan sağdan [sırayla]" buyurdu.
Açıklama: Hz, Enes'in annelerinden murad hakikî annesi Ümmü Süleym ile teyzesi Ümmü Harâm ve diğer yakınlarıdır. Süte su katmanın hikmeti onu hafifletmek, soğutmak veya herkese yetmesini sağlamaktır.
Bana Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Hafs -İbn Ğıyâs-, ona Süleyman et-Teymî, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: İki adam Rasulullah'ın (sav) yanında hapşırdılar. Rasulullah (sav) bunlardan birisine "Yerhamükallah (Allah sana merhamet eylesin)" diye dua etti. Diğerine ise böyle bir duada bulunmadı. Kendisine dua edilmeyen adam Rasulullah'a (sav) "arkadaşıma dua ettiniz de bana niye etmediniz?" diye sorunca Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Arkadaşın Allah'a hamd etti (ben de ona dua ettim). Sen ise hamd etmedin (bu sebeple sana dua etmedim)."
Bize Ebu Kürayb, ona Ebu Halid -yani el-Ahmer-, ona Süleyman et-Teymî, ona da Enes b. Malik (ra) Rasulullah’tan (sav) bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. [İlgili hadis: "Hz. Peygamber'in (sav) yanındayken iki adam hapşırdı. Hz. Peygamber (sav) birine dua etti, diğerine etmedi. Dua etmediği adam 'o hapşırınca dua ettiniz de bana niye etmediniz?' diye sorunca Hz. Peygamber (sav) 'çünkü o hamd etti, sen hamd etmedin' buyurdu."]
Bize Abdullah b. Sa’id el-Eşecc, ona Ukbe b. Halid es-Sekuni, ona Musa b. Muhammed b. İbrahim et-Teymi, ona babası (Muhammed b. İbrahim), ona da Ebu Said el-Hudri Hz. Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Bir hastayı ziyarete gittiğinizde iyileşeceğini söyleyerek moralini yükseltin, Bu söz hiç bir şeyi önlemese de hastanın gönlünü hoş eder." Ebu İsa (et-Tirmizî), “Bu hadis hasen gariptir” demiştir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Amr en-Nâkıd, Züheyr b. Harb, Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, -lafız Züheyr'e aittir-, onlara Süfyân b. Uyeyne, ona Zührî, ona Enes şöyle rivayet etmiştir: Ben, on yaşındayken Hz. Peygamber (sav), Medine'ye geldi. Ben, yirmi yaşındayken de vefat etti. Annelerim beni Ona (sav) hizmet etmeye teşvik ederlerdi. [Rasulullah (sav)] Bir gün evimize geldi. Biz de kendisine [sav] evde beslediğimiz bir koyundan süt sağdık, süte evdeki bir kuyudan su katıldı ve Rasulullah (sav) ondan [su katılmış sütü] içti. Bunun üzerine Ömer, Ona (sav) —Ebu Bekir solunda olduğu halde— 'Ey Allah’ın Rasulü! Ebu Bekir'e ver' dedi. Hz. Peygamber (sav) onu [tası] sağ tarafındaki bedeviye verdi ve "Sağdan sağdan [sırayla]" buyurdu.
Bana Züheyr b. Harb ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr (hadis Züheyr’in lafızlarıyla rivayet edilmiştir), onlara Kasım b. Malik, ona da Asım b. Küleyb'in rivayet ettiğine göre Ebu Bürde şöyle demiştir: “(Babam) Ebu Musa, Fadl b. Abbas’ın kızının evindeyken onun yanına girdim. Bir ara hapşırdım. (Babam) bana dua etmedi/Yerhamükallah demedi. Sonra Fadl’ın kızı hapşırdı, babam ona dua etti/Yerhamükallah dedi. Biraz sonra ben annemin yanına döndüm ve olanları anlatım. Ebu Musa annemin yanına gelince annem ona “Oğlum yanında hapşırmış ama sen ona dua etmemişsin. Fadl’ın kızı hapşırınca dua etmişsin!” dedi. Bunun üzerine Ebu Musa; “Oğlun hapşırdı ama Allah’a hamd etmedi/Elhamdülillah demedi. Ben de ona dua etmedim. Fadl’ın kızı ise hapşırdı ve Elhamdülillah dedi. O sebeple ben de ona dua ettim. Zira ben Rasulullah’ın (sav) “Biriniz hapşırır da Elhamdülillah derse, siz de ona dua edin/Yerhamükallah deyin. Elhamdülillah demezse siz de ona dua etmeyin/Yerhamükallah demeyin!” buyurduğunu işittim.” dedi.