4991 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Nuaym (Fadl b. Dükeyn el-Mülâî), ona (Ebu Muhammed) Süfyan b. Uyeyne (el-Hilâlî), ona (Ebu Bekir Muhammed b. Şihab) ez-Zührî, ona (Ebu Muhammed) Ata b. Yezid (el-Cünde'î), ona da Ebu Eyyub'un (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Tuvalete gittiğinizde ne küçük ne de büyük tuvalet ihtiyacınızı giderirken kıbleye dönmeyin, ona arkanızı vermeyin." Ebû Eyyüb (el-Ensârî) (ra) dedi ki: “Şam'a gittiğimizde tuvaletlerin kıbleye doğru inşa edildiğini gördük. Artık kıbleden farklı tarafa yönümüzü çeviriyor ve Allah'tan af diliyorduk.” Ebu Muhammed şöyle dedi: "Bu rivayet, Abdülkerim'in rivayet ettiği hadisten daha sahihtir. Abdülkerim, metruk gibidir."
Açıklama: Darimi'nin hadisin diğer bir tarikindeki ravi Abdülkerim için kullandığı şibhu'l-metruk ya da şebîhu'l-metruk, "metrûk râvîden farksız" olan râvîler için kullanılan bir ıstılahtır. Hadis uleması bu kavrama yalan söylemekle ithâm edilen (ittihâmu'r-râvî bi'l-kizb) ravileri tanımlamak için başvurmuşlardır. (Bk. Mehmet Efendioğlu, "Metruk", DİA, XXIX, 415-416)
Bize Saîd b. Âmir, ona İsmail b. İbrahim, ona Yunus şöyle rivayet etmiştir: Meymûn b. Mihrân bana şöyle yazdı: "Din konusunda husumet ve münakaşadan sakın! Bu konuda ne alimle ne de cahille tartış! Çünkü âlim senden ilmini saklar ve yaptığını umursamaz. Câhil ise canını sıkar ve sana boyun eğmez."
Bize Haccac b. Minhâl, ona Mehdi (b. Meymun), ona Muhammed b. Abdullah b. Ebu Yakub, ona da el-Hasan b. Ali'nin azadlı kölesi el-Hasan b. Sa'd, Abdullah b. Cafer'in şöyle dediğini rivayet etti: 'Hz. Peygamber'in (sav) def-i hacette arkasına gizlenmek için tercih ettiği şeyler, ya bir tümsek veya hurma ağacı kümesi olurdu.'
Açıklama: Hadisin isnadı meçhullerin müselselinden, Veki'in Yessâr b. Manzûr'un ismini yanlış olarak rivâyet etmesinden oluşmaktadır. Burada Manzûr b. Yessâr olarak vermektedir. Buhârî ve diğerlerinin belirttiğine göre ondan sadece Kehmes İbnü'l-Hasen rivâyette bulunmaktadır. Manzûr b. Yessâr'ı el-Îclî sika olarak kabul etmekte, İbn Hibbân'da onu es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir. Babası Menzûr(İbn Yessâr el-Fezârî)'den oğlu Yessâr'dan başka kimse hadis rivâyetinde bulunmamıştır. Onu sadece İbn Hibbân sika olarak kabul etmektedir.
Açıklama: Mürâ b. Katari'nin cehaleti sebebiyle isnadı zayıftır.
Bana Yahya b. Yahya, ona Malik (b. Enes) ona İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, Enes b. Malik'ten rivayet etmiştir: "Bir terzi, yaptığı bir yemeğe Rasulullah'ı (sav) davet etti. Rasulullah'la (sav) birlikte o yemeğe gittim. Adam, Rasulullah'a (sav) arpa ekmeği ve içerisinde kabak bulunan bir çorba ikram etti. Enes, 'Rasulullah'ın, tabağın içerisindeki kabakları araştırdığını gördüm. O günden sonra kabağı seviyorum' dedi".
Açıklama: Hadisin isnadı meçhullerin müselselinden, Veki'in Yessâr b. Manzûr'un ismini yanlış olarak rivâyet etmesinden oluşmaktadır. Burada Manzûr b. Yessâr olarak vermektedir. Buhârî ve diğerlerinin belirttiğine göre ondan sadece Kehmes İbnü'l-Hasen rivâyette bulunmaktadır. Manzûr b. Yessâr'ı el-Îclî sika olarak kabul etmekte, İbn Hibbân'da onu es-Sikât adlı eserinde zikretmektedir. Babası Menzûr(İbn Yessâr el-Fezârî)'den oğlu Yessâr'dan başka kimse hadis rivâyetinde bulunmamıştır. Onu sadece İbn Hibbân sika olarak kabul etmektedir.