5014 Kayıt Bulundu.
Bize Harmele b. Yahya, ona Abdullah b. Vehb, ona Nafi b. Yezid, ona da Hayve b. Şurayh, Ebu Said el-Hımyerî'nin şöyle dediğini rivayet etti: Muaz bin Cebel, Rasulullah'ın (sav) ashabının işitmediği hadislerden bahseder ve sahabilerin işitmiş oldukları hadislerden söz etmezdi. Onun rivayet ettiği hadisler bir ara Abdullah bin Amr'a ulaşınca "Vallahi, Rasulullah (sav)’den bu hadisleri ben işitmedim. Def-i hacet konusunda Muaz neredeyse sizi zahmete sokacak.” dedi. Bu söz, Muaz’a ulaştı.Daha sonra Muaz O’na rastladı ve “Ey Abdullah b. Amr! Resulullah'ın (sav) hadisini yalanlamak münafıklıktır. Hadisin sorumluluğu onu nakleden kişiye aittir. Şüphesiz ben Resûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim”: Lanete sebep olan üç şeyden: Su yollarına ve kaynaklarına, gölgelikte ve yol üstünde abdest bozmaktan sakının.”
Bize Cafer b. Müsâfir, ona Kesir b Hişam, ona Cafer b. Burkan, ona Meymun b. Mihran ona da Ömer b. Hattab'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Bir hastanın yanına girdiğinde ondan sana dua etmesini iste. Çünkü hastanın duası, meleklerin duası gibidir."
Bize Kuteybe, ona Leys, ona Yezîd b. Ebu Habîb, ona da Ebu'l-Hayr, Abdullah b. Amr'ın şöyle dediğini rivayet etti "Bir adam, Rasulullah'a (sav) hangi amellerinin daha hayırlı olduğunu sordu. Rasulullah (sav) de şöyle cevap verdi 'Yemek yedirmen ve tanıdığına tanımadığına selam vermen.'
Bize Süfyan b. Vaki’, ona Ebu Yahya el-Himmânî, ona A’meş, ona da Yezid er-Rakkâşî, Enes b. Malik’in şöyle dediğini rivayet etti: Hz. Peygamber bir hastayı ziyaret etmek üzere yanına girdi. Hastaya “Canın bir şey çekiyor mu? Kurabiye yemek ister misin?” diye sordu. Hasta “Evet” deyince orada bulunanlar onun için kurabiye talep ettiler.
Bize Sadaka b. el-Fadl, ona İbn Uyeyne, ona da İsmail'in rivayet ettiğine göre eş-Şa'bî şöyle demiştir: Eğer bu adamlar Hz. Peygamber (sav) zamanında yaşasalardı Kur'an'ın tamamı "Sana sorarlar, sana sorarlar" şeklinde nazil olurdu.
Bana Malik'in Cabir b. Abdullah’tan rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber şöyle demiştir:"Bir kimse, hasta ziyaretine gidince, (ilâhi) rahmete gark olur. Yanında oturduğunda ise rahmetin içine yerleşir" dedi, ya da buna benzer bir ifade kullandı.
Bize Said b. Süleyman, ona Süleyman b. Muğîra, ona da Sâbit, Enes’in şöyle anlattığını nakletti "Yemek yapmış olan bir adam Rasulullah'a (sav) geldi. Ey Allah’ın Rasulü dedi ve eliyle işaret ederek (O'nu (sav) yemeğe davet etti.) Rasul-i Ekrem (sav) de adama işaretle (birlikte gelebilir miyiz manasında) Aişe'yi gösterdi. Adam 'Hayır!' deyince, Rasulullah (sav) (adamın) davetini kabul etmedi. Adam daveti aynı şekilde ikinci kez tekrarladı, Rasulullah (sav) aynı şekilde kabul etmedi. Ancak adam üçüncü kez işaretle davetini tekrarlayınca, Rasulullah (sav) yine Aişe'yi işaret ederek (birlikte olur mu?) dedi. Adam evet deyince; Rasulullah (sav) Aişe ile birlikte gidip adamın (ikram ettiği) yemeği yediler."
Bize Züheyr b. Harb ve Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ, -hadisin lafzı Ebu Küreyb'e aittir- onlara İsmail b. Uleyye, ona Ravh b. Kasım, ona Ata b. Ebu Meymune ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) def-i hacet için uzaklaşır. Ben de kendisine su getirirdim. O bununla taharetlenirdi (temizlenirdi).
Bize Ebu Küreyb, ona Bekr b. Yunus b. Bükeyr ona Musa b. Ali, ona da babası (Ali b. Rabah) Ukbe b. Âmir el Cühenî (r.a.)’den Rasulullah'ın şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Hastalarınızı yemeye zorlamayınız. Çünkü Allah onları yedirir ve içirir." Ebu İsa (et-Tirmizî): 'Bu hadis hasen garib olup sadece bu şekliyle bilmekteyiz' demiştir.
Bize Abbas el-Anberî, ona Nadr b. Muhammed (el-Cüreşî el-Yemâmî), ona İkrime b. Ammâr, ona da İyas b. Seleme, babasının (Seleme b. Akva) şöyle dediğini rivayet etti: Ben yanında Hasan ve Hüseyin de varken Hz. Peygamberi, boz katırının üzerinde hücresine kadar götürdüm. (Torunlarının) biri önünde diğeri arkasında oturmuştu. Bu konuda İbn Abbâs ve Abdullah b. Cafer’den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa [et-Tirmizî] şöyle demiştir: “Rivayet bu vecihle, hasen-sahih- garîb bir hadistir”.