Giriş

Bize Yakub b. İbrahim, ona İsmail b. Uleyye, ona Hâlid el-Hazzâ, ona İbn Eşva', ona eş-Şa'bî, ona Muğîre b. Şu'be'nin kâtibi şöyle nakletmiştir: Muâviye, Muğîre b. Şu'be'ye, "Bana Hz. Peygamber'den (sav) duyduğun bir hadisi yazıp gönder" diye bir mektup yazdı. Muğîre de ona şu hadisi yazıp gönderdi: Hz. Peygamber'i (sav) şöyle derken işittim: "Allah sizin şu üç huyunuzu sevmez: Dedikodu, savurganlık ve çok soru sormak."


    Öneri Formu
10489 B001477 Buhari, Zekat, 53


    Öneri Formu
71821 HM023009 İbn Hanbel, V, 309


    Öneri Formu
74209 HM023675 İbn Hanbel, V, 387


    Öneri Formu
77953 MA009920 Musannef- i Abdurrezzak, VI, 35


    Öneri Formu
70039 HM022092 İbn Hanbel, V, 201


    Öneri Formu
71364 MA005642 Musannef-i Abdurrezzak, III, 283


    Öneri Formu
88257 MA019664 Musannef-i Abdurrezzak, X, 448


    Öneri Formu
89446 MA020529 Musannef-i Abdurrezzak, XI, 274

Bize Asbağ’, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Sa’id b. el-Hâris el-Ensari, Abdullah b. Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Bir keresinde Sa’d b. Ubade bir hastalığa yakalanmıştı. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sav), Abdurrahman b. Avf, Sa’d b. Ebu Vakkas ve Abdullah b. Mes’ud ile birlikte Sa’d’ı ziyarete geldi. Sa’d’ın yanına girdiği zaman, onu aile fertleri tarafından kuşatılmış bir halde buldu. Resul-i Ekrem "Sa’d öldü mü?" diye sordu. Oradakiler 'Hayır ey Allah’ın elçisi! Ölmedi' dediler. Hz. Peygamber (duygulanıp) ağladı. Orada bulunanlar, Rasulullah’ın (sav) ağladığını görünce, onlar da ağladılar. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "İşitmez misiniz? Şüphesiz ki, Allah gözyaşı ve kalp üzüntüsü sebebiyle azab etmez. Lakin" - mübarek diline işaret ederek- "işte bunun yüzünden ya azab eder, ya da merhamet eder. Şübhesiz ölü, ailesinin kendisine (yasaklanmış bir ağlayışla) ağlamasından dolayı azab görür" dedi. Hz. Ömer de (Cahiliyye adeti üzere) ağlandığında (ağlayanı) sopa ile döver, üzerine çakıl taşları atar ve toprak saçardı.


Açıklama: Buhârî, bu hadiste geçen, ailesinin feryadı sebebiyle ölünün azap göreceğine dair tehdidin, hayattayken ailesini bu konuda eğitmeyen kimseler için geçerli olduğunu belirtir. "Kendinizi ve ailenizi ateşten koruyun" (Tahrim 6) ve "Hepiniz çobansınız..." hadisini bu hususta delil olarak gösterir. Buhârî, hayatta iken ailesine gerekli uyarı ve bilgilendirmeyi yaptığı halde ailesi yine de arkasından ağlarsa böyle bir kimse için bu hadisteki tehdidin söz konusu olmadığını kaydeder. Bu hususta da "Kimse kimsenin günahını yüklenmez" (En'am 164) ayetini delil gösterir. Bkz. Buhârî, Cenâiz, 32.

    Öneri Formu
9741 B001304 Buhari, Cenaiz, 44


    Öneri Formu
74106 HM023633 İbn Hanbel, V, 383