Giriş

Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Abdülhamid (el-Himmani), ona el-A'meş, ona Müslim, ona da Mesruk, ona da Hz. Aişe'den (r.anha) rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'e (sav) bir kimsenin (hoşa gitmeyen) bir sözü eriştiğinde falan kişiye ne oluyor da böyle diyor? demezdi ama "bu insanlara ne oluyor da böyle böyle konuşuyorlar?" derdi.


Açıklama: Hz. Peygamber, kendisine ulaşan çirkin bir davranış veya söz karşısında sessiz kalmazdı. Ona müdahale ederken de kişiyi rencide etmemek ya da yüzsüzleştirmemek için rahatsızlığını veya işin çirkinliğini toplumun geneline atfederek beyan ederdi. Rivayette açık bir şekilde zikredilmeyen insanların sözü N003219 numaralı hadiste ayrıntılı bir şekilde zikredilmiştir. Söz konusu rivayet, yanlışa müdahalede duyarlılığı ve edebi göstermesi bu davranış için bir örnektir.

    Öneri Formu
33781 D004788 Ebu Davud, Edeb, 5

Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Ebu Ümame b. Sehl b. Huneyf ona da babasının (Sehl b. Huneyf) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sakın sizden biriniz nefsim habis oldu demesin. Bunun yerine nefsim kötüleşti desin."


Açıklama: Hadiste geçen "habise" ve "lakise" kelimeleri "kirlenme" açısından aynı anlama gelse de Hz. Peygamber (sav) Müslümanın nefsine habislik izafe etmesini hoş görmediği için aynı anlama gelen başka bir kelime kullanılmasını tavsiye etmiştir. Bir bakıma "habis" kelimesini çağrışımları açısından kullanmayı uygun görmemiştir.

    Öneri Formu
34053 D004978 Ebu Davud, Edeb, 76

Bize Harun b. Abdullah, ona Ebu Âmir, ona Muhammed b. Hilal ona da babasının (Hilal b. Ebu Hilal) rivayet ettiğine göre Ebu Hureyre şöyle demiştir: Meclislerde Hz. Peygamber (sav) bizimle oturur ve sohbet ederdi. O kalktığında biz de kalkardık; hatta bazı eşlerinin odasına girdiğini görürdük. Bir gün sohbet ettik, kalktığında biz de kalktık. O esnada bir bedevînin (arkasından) O'na yaklaştığını ve ridasını çektiğini gördük. (Öyle ki) elbise Hz. Peygamber'in (sav) boğazını kızarttı. Ebu Hureyre şöyle devam etti: Ridası sert bir kumaştandı. Hz. Peygamber (geriye) döndüğünde bedevî şu iki deveme (mal) yükle! Bunlar ne senin ne de babanın malı dedi. Hz. Peygamber de (sav) ona "hayır! Estağfurullah, hayır! Estağfurullah, hayır! Estağfurullah" dedi. Sonra, "benim boğazımı çektiğin şekilde, senin boğazını çekmeme izin vermediğin sürece yüklemem." dedi. O'nun bu sözlerine karşılık bedevî hayır, bunu sana yaptırmam dedi. (Ebu Hureyre) rivayeti sonuna kadar aktardı. Sonra Hz. Peygamber yanına bir adamı çağırdı ve "bunları onun develerine yükle; birisine arpa, diğerine de hurma (yükle)" dedi. Hz. Peygamber (sav) sonra bize döndü ve "Allah'ın bereketiyle haydi gidiniz" buyurdu.


    Öneri Formu
33768 D004775 Ebu Davud, Edeb, 1


    Öneri Formu
33883 D004849 Ebu Davud, Edeb, 23


    Öneri Formu
33889 D004855 Ebu Davud, Edeb, 25, +


    Öneri Formu
108141 MŞ012606 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Eyman - Nuzur - Keffarat, 58


    Öneri Formu
105980 MŞ009924 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Zekat, 2

Bize Mahled b. Halid eş- Şa'îri, ona Ömer b. Yunus, ona İkrime (b. Ammar) ona da İshak'ın (b. Abdullah b. Ebu Talha) rivayet ettiğine göre Enes b. Malik şöyle demiştir: Hz. Peygamber ahlak açısından insanların en güzeliydi. Bir gün beni bir ihtiyaç için bir yere gönderdi. Vallahi gitmem dedim ama içimden Allah Rasulü'nün emrettiği yere gitmem gerektiğini geçiriyordum. Yola çıktım, sokakta çocuklara rastladım. Bir de baktım Hz. Peygamber (sav) arkadan ensemi yakaladı; yüzüne baktım gülüyordu. "Ey Enescik! Haydi sana söylediğim yere git" dedi. Ben de tamam, gidiyorum Ey Allah'ın Rasulü dedim. Ben O'na yedi yıl veya dokuz yıl hizmet ettim. Yaptığım bir iş için neden böyle böyle yaptın dediğini ya da yapmadığım bir iş için neden şöyle şöyle yapmadın dediğini bilmiyorum.


    Öneri Formu
33763 D004773 Ebu Davud, Edeb, 1

Bize Abdullah b. Mesleme, ona Süleyman b. Muğîra ona da Sabit'in rivayet ettiğine göre Enes b. Malik şöyle demiştir: "Ben Hz. Peygamber'e (sav) Medine'de on yıl hizmet ettim. Bir çocuk olduğum için yaptığım her şey Efendimin istediği gibi olmuyordu. Ancak O, yapmadığım şeylerde bana hiçbir zaman öf demedi ya da bunu neden yaptın veya şöyle yapsaydın ya demedi."


    Öneri Formu
33765 D004774 Ebu Davud, Edeb, 1

Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Ebu Davud el-Haferî, ona Süfyan es-Sevrî ona da Simak b. Harb'ın rivayet ettiğine göre Cabir b. Semure şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) sabah namazını kıldıktan sonra güneş doğup yükselinceye kadar yerinde bağdaş kurup otururdu."


    Öneri Formu
33884 D004850 Ebu Davud, Edeb, 26