52 Kayıt Bulundu.
Bana Malik'in aktardığına göre kendisine, Ömer b. Hattab, Ali b. Ebu Talib ve Osman b. Affan'ın ayakta su içtikleri haberi ulaşmıştır.
Açıklama: Bu hadis Malik b. Enes'in Muvatta'ında belâğ diye isimlendirilen ve senedi muallak olan rivayetlerdendir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Hafs b. Ğıyâs, ona ubeydullah b. Ömer, ona Nâfi, ona da İbn Ömer, o hadisin bir benzerini rivayet etti.
Açıklama: ilgili rivayet için bkz. DM002171 numaralı hadis.
Bize Süveyd b. Said, ona Ali b. Müshir, ona Asım, ona eş-Şa'bî, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav) Zemzem suyu verdim, ayaktayken içti. Ravi Asım el-Ahvel şöyle dedi: "Bu olayı İkrime'ye anlattım. İkrime Rasulullah'ın böyle yapmadığına dair yemin etti."
Bize Humeyd b. Mes'ade, ona Bişr b. Mufaddal, ona Said, ona Katâde, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) ayaktayken su içilmesini yasaklamıştır.
Bana Malik ona da İbn Şihab şöyle aktarmıştır: Mü'minlerin annesi Hz. Aişe ve Sa'd b. Ebu Vakkas, bir insanın ayakta su içmesinde sakınca görmüyorlardı.
Bana Malik, ona da Ebu Ca'fer el-Kârî şöyle rivayet etmiştir: Abdullah b. Ömer'i ayakta içerken gördüm.
Bana Âmir b. Abdullah b. Zübeyir, babası (Abdullah b. Zübeyir)'in ayakta içecek içtiğini aktarmıştır.
Mansûr b. Seleme el-Huzâî, ona Şerîk b. Abdülkerim, ona Enes'in kızının oğlu el-Berâ, ona Enes, ona da Ümmü Süleym şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) su tulumunun ağzından ayaktayken su içmiştir.
Bize Osman b. Ömer, ona İmran b. Hudeyr, ona Ebu Bezerî Yezid b. Utârid, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) zamanında ayakta olduğumuz halde su içer, seri bir halde yürürken yemek yerdik.
Bize Muhammed b. Sabbâh, ona Süfyan, ona Yezid b. Yezid b. Cabir, ona Abdurrahman b. Ebu Amra, ona da ninesi Kebşe el-Ensâriye şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav), Kebşe el-Ensâriye'nin yanına geldi. Bu esnada Kebşe el-Ensâriye'nin yanında asılı bir kırba vardı. Rasulullah (sav) o kırbadan, ayakta içti. Bunun üzerine Kebşe, bereket umarak Rasulullah'ın ağzının temas ettiği yeri kesti.
Açıklama: Teberrük kastıyla/bereketini umarak ifadesi, 'hatıra değerini düşünerek' ya da 'hayır getirmesini umarak' şeklinde de anlaşılabilir.